GÜNDEM - 24 Ekim 2020 Cumartesi 11:20

MİT'in müthiş operasyonunun ardından şehit ailelerinden önemli açıklama

A
A
A
MİT'in müthiş operasyonunun ardından şehit ailelerinden önemli açıklama

Kayseri’deki patlamada şehit düşen Abdulsamet Özen ve Raşit Yücel'in Kocaeli’de yaşayan aileleri, patlamanın faillerinden PKK’lı teröristin yakalanması sonrasında, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Şehit Raşit Yücel'in annesi sanıkların idam edilmesini istediklerini ifade ederek, “Bunları içeride beslemesinler” dedi.

Kayseri eyleminin faillerinden PKK terör örgütü mensubu "Fırat/Botan" kod adlı Ferhat Tekiner, MİT ve Emniyet'in düzenlediği operasyonla Kuzey Irak’ta yakalandı. Aralık 2016'de çarşı iznine çıkan 15 askerin şehit olduğu ve 54 kişinin de yaralandığı Kayseri'deki patlamanın faili Kendal-Deniz kod adlı Kenan Çiçek'e çaldığı aracı teslim ettiği tespit edilen MİT ve Emniyet tarafından yürütülen ortak çalışmalar neticesinde Kuzey Irak'tan Türkiye'ye getirildi. Kayseri’deki saldırıda şehit düşen Abdulsamet Özen ve Raşit Yücel'in Kocaeli’nin Körfez ilçesinde yaşayan aileleri, oğullarının şehit düştüğü patlamanın faillerinden Tekiner’in yakalanması sonrasında İhlas Haber Ajansı (İHA)’ya açıklamalarda bulundu. Şehit Abdülsamet Özen’in annesi Hayriye Özen faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını isterken, Raşit Yücel'in annesi Şükran Yücel ise faillerin idam edilmesini istediğini ifade etti.

“Öyle bir ceza vermeleri lazım ki yaptıklarına pişman olsunlar”

4 yıldır Abdülsamet Özen’in acısını taşıdığını söyleyen Hayriye Özen, “Bu bize çok geç gelen bir haber. Şimdiye kadar bunların çoktan cezalarının verilmesi lazımdı. Daha cezaları tam verilmedi. Cezaları nasıl verilecek bilmiyoruz. İnşallah adalet yerini bulur. İnşallah ahirette de burada da adalet yerini bulur. Hak ettikleri cezayı alsınlar. Bizim gibi nefes alacaklar ama bizim gibi acı çekmeyecekler. Bizim gibi acı çeksinler, bizim gibi bir şeylere hasret kalsınlar ki anlasınlar. Artık annelerin canlarını yakamayacaklar ama bunlar bitmiş değil. Keşke bunların hepsi yakalansın. Bunlara idam çözüm değil, çünkü her şeyden kurtulacaklar. Ama öyle bir ceza vermeleri lazım ki yaptıklarına pişman olsunlar” dedi.

MİT'in müthiş operasyonunun ardından şehit ailelerinden önemli açıklama

“Bu haber başkalarına zarar veremeyecekleri için sevindirdi biraz”

Abdülsamet Özen’in babası Hüseyin Özen ise tüm PKK’lı teröristlerin yakalanmasının kendilerini sevindirebileceğini ifade ederek, “Bizim ocaklarımıza ateş düşürdüler. Başka ocaklara ateş düşmesin istiyorum. Allah bu acıyı kimseye vermesin. Allah onların da belasını versin. Bu haber başkalarına zarar veremeyecekleri için sevindirdi biraz. Bunların hepsi yakalanırsa seviniriz. Biz adalete bıraktık. Adalet yerini bulur. İnşallah fazlasıyla cezalandırılırlar” diye konuştu.

“Lütfen bunların başlarını bize versinler, bunları içeride beslemesinler”

Şehit Raşit Yücel'in annesi Şükran Yücel ise sanıkların idam edilmesini istediğini dile getirerek, “Eşim bugün haberi bana gönderdi, sonra kızım gönderdi. Ben haberi görünce çok üzüldüm. Evdeydim, eve sığamadım. Kendimi dışarı atmak istedim. Herkesi telefonla aramak istedim. Kardeşlerimi aradım. Onlar da haberi görmüşler, bana söylemediler. Ben gerçekten çok üzgünüm. Bizi hiçbir şey rahatlatamaz. Bunlar sadece bir piyon, bunların başlarını istiyoruz. Bu işi kaç kişi yaptıysa onların hepsini istiyoruz. Ne istediler? O gün 15 tane masum çocuktan ne istediniz. Bir o kadar da gazimiz var. Çocuklarımızın hayatı söndü. Bu çocuklardan ne istediniz, o kadar mı korkak, o kadar mı ödleksiniz, o kadar mı korkuyordunuz küçük çocuklardan? Bunlar ana kuzusuydu. Ben onların karşısına çıkıp yüzlerine tükürmek, gırtlaklarını tutmak istiyorum. Buradan devlet büyüklerime sesleniyorum. Lütfen bunların başlarını bize versinler, bunları içeride beslemesinler. Yalvarıyorum, idam mı getiriyorlar, başka bir şey mi getiriyorsalar getirsinler ama bunları içeride beslemesinler” şeklinde konuştu.

Murat Kanber - Fehime Kartal

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’da Saat Kulesi’ne dikilen bayrağa yapılan itiraza Vali Şahin son noktayı koydu Antalya’nın simgelerinden Saat Kulesi’ne dikilen gönder ve Türk bayrağı, tartışmaları da beraberinde getirdi. Yapıya zarar verebileceğine dair yazı hazırlayan Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü konuyu Koruma Bölge Kurulu’na iletirken, Antalya Valisi Hulusi Şahin, “Bilimin çözemeyeceği şey yoktur, bayrak direğimiz orada konumlanacak ve hep kalacak” ifadelerine yer verdi. Tarihi Kaleiçi’nin girişi Kalekapısı bölgesinde yer alan, Roma, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminin izlerini taşıyan Saat Kulesi’ne dikilen Türk bayrağı, tartışmalara neden oldu. 2021’den bu yana süren restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından, geçtiğimiz Şubat ayında orijinal olmayan saat mekanizmasının yerine aslına uygun olarak hazırlanan saatin yerleştirildiği sırada, kulenin 1990’lı yıllarda çekilen fotoğrafında gönderde dalgalanan Türk bayrağını gören Antalya Valisi Hulusi Şahin, Saat Kulesi’ne Türk bayrağı asılması talimatını verdi. Bayrak talimatını Antalya Valisi verdi Antalya Valiliği Kültür Varlıkları Birim Müdürü Cemil Karabayram, bir sabah çok erken saatlerde Vali Hulusi Şahin’den gelen talimatla, kuleye bayrak yerleştirilmesi için çalışmalara başladıklarını açıkladı. Karabayram, “Saat kulemizi tamamladık ve hizmete açtık. Kulemizle ilgili 1990’lı yıllardan bugüne dair dalgalanan bir Türk bayrağımız vardı zaten, kurula restorasyon projesi gittiği zaman bayrak bırakılmıyor. Sayın Valimiz, bu konuyu inceletmiş ve durumu tespit ettirmiş. Sabahın erken bir vaktinde kendisinden talimat geldi, Türk bayrağının eski yerine konumlandırılması şeklinde. Emri almamızla birlikte hummalı bir çalışmaya başladık. Bayrağımızın 1990’lı yıllarda kulemizde dalgalandığı yere konumlandırma işlemi yapıldı” ifadelerine yer verdi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü yazısı Gönder ve Türk bayrağının konumlandırılmasından sonra Koruma Bölge Kurulu ile yazışmaya başladıklarını açıklayan Cemil Karabayram, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün yazışma sırasında yapının zarar göreceğine dair bir yazı hazırladığını kaydetti. Karabayram, “Bayrağı yerleştirmemizle birlikte Koruma Bölge Kurulu ile yazışmalarımızı yaptık, o sırada Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nden bir yazı geldi. Yapının zarar göreceği, taş düşme tehlikesinin doğabileceği, derzlerde sıkıntı olabileceği, rüzgarın etkisinin vb. oluşturacağı sorunları gündeme alan bir yazı düzenlendi ve o yazı Koruma Bölge Kurulu’na iletiliyor. Konuyu hemen bölge kuruluna incelettik ve konuyu irdelemeye başladık. Koruma Bölge Kurulu toplantısında Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün temsilcisi karara itiraz etti. Derzlerin sıkıntı görebileceği, taşların aşağıya düşebileceği, bayrak direğinin yapıya zarar vereceği, başka bir yere konumlanması gerektiğinden ve rüzgar eğilimini anlattı. Bu söz konusu tereddütleri bildiğimizden, borunun içerisinden çelik halat sistemi gererek, o çelik halat sisteminden de ileride olabilecek rüzgara karşı gerekli önlemleri aldığımızı aktardık. Valimize bu konu iletildiği zaman, ‘O bayrağı oraya dikeceksiniz ve orada dalgalanacak” diye konuştu. “Sayın Valimiz, bayrak konusunda gerekeni yaptı” Cemil Karabayram, Antalya Valisi Hulusi Şahin’in bayrağın yerinde kalması gerektiği konusunda kararlı olduğuna dikkat çekerek, bayrak direğinin yapıya zarar vermediğine dair rapor hazırlandığını dile getirdi. Karabayram, “Sayın Valimiz bayrak konusunda gereğini yapmıştır. Biz de bayrak direğinin yapıya zarar vermediğini ispatladık, rapor haline getirdik. Valimizin de bize ilk talimatı; ‘Bilimin çözemeyeceği şey yoktur, bayrak direğimiz orada konumlanacak ve hep kalacak’ şeklinde oldu” dedi.