ASAYİŞ - 23 Haziran 2022 Perşembe 10:31

MİT'in operasyonuyla yakalanan 8 kişilik suikast şebekesi için ek gözaltı süresi

A
A
A
MİT'in operasyonuyla yakalanan 8 kişilik suikast şebekesi için ek gözaltı süresi

Türkiye’de İsrailli bazı kişilere yönelik saldırı hazırlığındayken MİT ve emniyetin ortak operasyonuyla çökertilen İran istihbaratına çalışan 8 kişilik suikast timi için ek gözaltı süresi alındı.

İran gizli servisi adına çalıştıkları iddiasıyla geçtiğimiz Perşembe günü Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve emniyet unsurlarınca yapılan operasyonda, Türkiye’deki İsrailli gruplara yönelik saldırı hazırlığında oldukları öne sürülen 8 kişilik hücre yakalanmıştı. Geçtiğimiz Perşembe günü kaldıkları otele yapılan baskında silah ve mühimmatlarla birlikte yakalanan hücre üyeleri, 16 Haziran’dan bu yana güvenlik birimleri tarafından çok yönlü olarak sorgulanıyordu.

Karşı casusluk çalışmaları yoğunlaştı

İran'da bazı bilim adamları ile Devrim Muhafızları Ordusuna mensup kimi kilit görevdeki subayların gizemli ölümleri, Tahran ile Tel-Aviv hattında yeni bir gerilime yol açmış, İsrail'e yönelik karşı casusluk çalışmalarını yoğunlaştıran İran, bu ülkeye yönelik misilleme arayışına girmişti. Artan saldırı ve tehdidin sorumlusu olarak İsrail'i gösteren Tahran'ın, iki taraf arasındaki gerilimi Türkiye derinliğine taşıma amacında olduğu ifade ediliyor.

Operasyonun geçmişi

Gerilimin gölgesinde İran İstihbaratınca yönlendirildiği iddia edilen aralarında bazı yerel unsurların da olduğu 8 kişilik bir hücrenin, İsrailli turistlere suikast düzenlemek üzere ‘işadamı’, ‘turist’ ve ‘öğrenci’ kılığında Türkiye’ye gönderildiği tespit edildi. İkişer kişilik 4 ayrı hücreden oluşan suikast timi, MİT tarafından 2 ay boyunca gölge gibi izlendi. Bilgiler emniyetle paylaşıldı. 16 Haziran Perşembe günü terörle mücadele polisleri peş peşe baskın düzenledi. Beyoğlu'nda bir otelin ikinci ve dördüncü katında 2 ayrı odaya yerleşen suikast timindeki tetikçiler, çok sayıda silah ve mühimmatla etkisiz hale getirildi. Aralarında Türk kökenlilerin de olduğu 8 kişinin faaliyetleriyle ilgili öne çıkan bir başka ayrıntıda ise İsrail adına geçmişte bir çok misyonda görev yapmış, güvenlik nedeniyle adı saklı tutulan emekli bir diplomatın eşine saldırı hazırlığı yaptıkları anlaşıldı. Silahlı suikast ağına mensup kişilerin, İsrailli grupları izleyip her faaliyetlerini yakından takip ettikleri ve bu bilgileri Tahran'a aktardıkları öğrenildi.

Öte yandan muhtemel misillemeye karşı İsrail ve Türk istihbaratı arasındaki koordinasyonun “olağanüstü” seviyede olduğuna dikkat çekiliyor. Alınan ek gözaltı süresi dolduktan sonra saldırı timindeki 8 kişilik hücre üyelerinin, adli makamlara sevk edilmeleri bekleniyor.

Sadık Kahraman
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu’da tüfekle vurularak öldürülen gencin faillerinin yargılanmasına devam edildi Kastamonu’da tartıştıkları şahsı çapraz ateşe tutarak öldürdükleri iddia edilen sanıkların yargılanmasına devam edildi. Olay, 3 Aralık 2023 tarihinde Merkez Yolkonak köyü Yukarıyuva Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Fuat Camcı (19) ile Ferdi D. arasında telefonda, kız meselesi yüzünden tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Fuat Camcı, en yakın arkadaşı olan Eren E.’nin aracına binerek, yanlarına aldıkları Yusuf S. ile birlikte Yolkonak köyüne gitti. Köye geldikleri sırada Ferdi D. ile Fuat Camcı arasında çıkan tartışma büyüdü. Kavga sırasında iddiaya göre Ferdi D. ile Yusuf S., tüfekle çapraz ateşe aldıkları Fuat Camcı’yı öldürdü. Olayın ardından Eren E. aracıyla, Ferdi D. ve Yusuf S. de yaya olarak olay yerinden uzaklaştı. İhbar sonrası inceleme başlatan Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, olaya karışan Ferdi D., Yusuf S. ve Eren E.’yi gözaltına aldı. Karakoldaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen üç sanık tutuklandı. Sanıklar hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde “kasten öldürme” suçundan dava açıldı. Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Ferdi D., “Böyle bir olay olduğu için için çok pişmanım. Tahliyemi istiyorum” dedi. Diğer tutuklu sanık Yusuf S. ise pişman olduğunu belirterek tahliyesini istedi. “En yakın arkadaşımı öldürmekle suçlandım, 8 aydır tutukluyum, tahliyemi istiyorum” Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Eren E. de, “8 aydır tutukluyum. En yakın arkadaşımı öldürmekle suçlanıyorum. Biz, her zaman olduğu gibi yine köye gittik ve başımıza böyle bir olay geldi. Beraatımı talep ediyorum. Benim, suç delillerini yok etme gibi bir durumum yok. Benim üzerimde bulunan telefon kapalıydı. Olay günü telefonumun şarjı bitmişti. O yüzden haber veremedim” diye konuştu. Tahliyesini isteyen Eren E., “Olay, öldürenin köyünde yaşanıyor, köydekiler zaten akrabaları. Ben kendi canıma düştüm. Nasıl haber vereyim, çareyi kaçmakta buldum. Bir süre sonra onlar kaçıyor. Ben de kendimde o cesareti bulamadım için kaçtım. Aracımı benzinlikte yıkatıp eve gittim. Sabah kalktığımda da jandarmalar beni gözaltına almaya geldi” şeklinde konuştu. “Oğlum ile Fuat yakın arkadaşta, oğlum Fuat’a zarar vermedi” Duruşmada tanık olarak dinlenen Eren E.’nin annesi Sebahat E. ise, “Fuat ile Eren sürekli beraberlerdi. Fuat bize geliyordu. Benim oğlum da Fuat’ın yanına gidiyordu. Benim oğlum Fuat’a zarar vermedi. Fuat alkol tedavisi görüyordu. Hatta olaydan 2 ay önce oğlum Fuat’ı Samsun’a dahi götürdü. Samimi arkadaşlardı. Benim oğlum, Fuat’a zarar vermedi” ifadelerini kullandı. “Planlı şekilde benim çocuğumu öldürdüler” Fuat Camcı’nın annesi Z. Camcı ise, “Benim yavrumun suçu neydi, benim tek oğlumdu. Cezalandırılmalarını talep ediyorum. Şikayetçiyim, davacıyım. Planlı şekilde benim çocuğumu öldürdüler. Önce Allah’a sonra sizin adaletinize inanıyorum. Fuat ile Eren, kesinlikle yakın arkadaş değildi. Daha önce aralarında bıçaklama olayı da gerçekleşmiştir. Yakın arkadaş olsa dahi suç işlemez anlamına gelmiyor” dedi. Avukatların savunmasının ardından mahkeme heyeti, Ferdi D. ve Yusuf S.’nin tutukluluğunun devamına, Eren E.’nin ise tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Sakarya Sakarya’da metrekareye 25 kilogram yağış düştü SASKİ, gece saatlerinden itibaren etkili olan ve şiddetini artıran sağanak yağışa karşı 24 saat esasıyla çalışmalarını sürdürüyor. Şehir merkezinde metrekareye 24 kilogram yağış düşerken Sapanca’da bu rakam 25 kilogram, şehrin kuzeyinde ise 22 kilogram olarak ölçüldü. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), 25 Ocak Cumartesi günü gece saatlerinde başlayan ve gün içinde etkisini artıran yağışın olumsuzluklara sebep olmaması için sahada çalışmalarını sürdürdü. Vidanjörler ve kanal araçları ile birlikte geceden beri mesaisini aralıksız şekilde sürdüren ekipler su birikmelerine karşı anlık müdahalelerde bulundu. İl genelinde ise en yüksek yağışı metrekareye 25 kilogram ile Sapanca ve Karapürçek ilçeleri aldı. Bu rakam merkez ilçelerde 23 ve 24 kilogram arasında ölçüldü. Kurum tarafından yapılan açıklamada, "Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden yapılan uyarılar sonrasında nöbetçi ekiplerimiz tüm hazırlıklarını yaparak gece boyunca sahada müdahalelerde bulundu. Yağışın stabil bir şekilde değil de anlık kuvvetlenmesi bazı noktalarda su birikmelerine sebep oldu. Ekiplerimiz anlık müdahaleleriyle olumsuzlukların önüne geçti. Vatandaşlarımız yaşanabilecek herhangi bir olumsuzluk durumunda 7/24 ALO 185 Çağrı Merkezi’nden kurumumuzla iletişime geçebilirler” ifadeleri kullanıldı.
Niğde Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nde marul hasadı yapıldı Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinin Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde marul hasadı yapıldı. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından tarım uygulama arazisinde yetiştirilen sebze ve meyvelerin hasadı sürüyor. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu; Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu ile birlikte hasat faaliyetlerini yerinde inceledi. Yaklaşık bin dekar arazinin tarıma kazandırıldığı Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Araştırma Merkezi ana hizmet yerleşkesinde bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin yanı sıra uygulamalı eğitim faaliyetleri de devam ediyor. Merkezde hayvancılığın ihtiyacının karşılanması için yonca, silajlık mısır gibi üretimlerin yanı sıra sebze ve meyve üretimi de gerçekleştiriyor. 200 dekar arazinin bal ormanı olarak değerlendirildiği Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde hububat ekimi ise yaklaşık 300 dekar arazi üzerinde gerçekleştiriliyor. Üniversitenin son yıllardaki çalışmalarıyla yaklaşık bin dekarlık araziyi ıslah ederek tarım uygulamalarına kazandıklarını ifade eden Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu; yapılan araştırmalar ve uygulamalarla bölgesel kalkınma odaklı yaklaşım temelinde bölgenin ve Niğde’nin üretimine katkı verildiğini ifade etti.