GÜNDEM - 15 Mart 2012 Perşembe 20:44

"Muhalefetin eğitime ihtiyacı var"

A
A
A
"Muhalefetin eğitime ihtiyacı var"

Türkiye'de eğitim süreci ile ilgili önemli adımlar atıldığını söyleyen Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Bugün Avrupa'da mecburi eğitim süresinin en düşük olan ülke 8 yılla Türkiye. Bu konuda Meclisimizin aldığı son kararla 12 yıla çıkarak AB standartlarına ulaşacağız. Bu çabamız sırasında yaşanan olaylar gösterdi ki bu ülkenin muhalefetinin de çok ciddi eğitime ihtiyacı var" dedi.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Küçükçekmece Belediyesi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün işbirliğiyle düzenlenen ve alanında uzman isimleri öğrenciler ile buluşturan 'Küçük İstanbul Buluşmaları' söyleşi programına katıldı. Küçükçekmece Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen programa katılan Bakan Bağış, programda yaşam hikayesini, hayatta başarılı olmak için önerilerini, tecrübelerini, vizyonunu ve Türkiye'nin AB yolculuğundaki serüvenini öğrencilerle paylaştı. Programa Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, İlçe Kaymakamı Orhan Öztürk, İlçe Milli Müdürü Nail Bölükbaşı, İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Nacar ile lise öğrencileri ve öğretmenleri hazır bulundu.

Küçükçekmece'de olmaktan ve gençlerle buluşmaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirten Bakan Egemen Bağış, "Küçük İstanbul Buluşmaları'nda aslında büyük fikirlerinin ortaya çıktığı, Türkiye'nin büyük ve güçlü geleceğini temsil eden siz gençlerin vizyonunu geliştirmeye katkı sunan toplantılar olduğunu görmek beni çok duygulandırdı. Bugüne kadar, büyük Türkiye'nin büyük İstanbul ve büyük milletimizin vizyonun şekillenmesinde artık sizlerin de söz sahibi olmanız çok önemli. Bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunmamalıdır. Rahmetli Uğur Mumcu'nun çok sevdiğim bir sözüdür. Kulaktan dolma yaklaşımlarla bir fikir ortaya atarsanız fikir çürütülür. Ama bilgiyle donatılırsa, tartışılırsa belli bir süzgeçten geçirilirse çok farklı bir noktaya gelir" diye konuştu.

"Bugün 'fikrinden endişe etmeyen fikir özgürlüğüne karşı çıkmaz' diyen bir başbakanımız var. 'Dininden şüphesi olmayanın din özgürlüğüne karşı olması düşünülemez' diyen bir başbakanımız var" diye devam eden Bakan Bağış, "Biz kendi fikirlerimizi, değerlerimizi inançlarımızı görüşmelerimizi bilgiyle donatırsak gerçek altyapıyla onu güçlendirirsek çok farklı bir Türkiye ortaya çıkacak ve çıkmaya da başladı" ifadelerini kullandı.

Bugün Türkiye'de yaşanan süreci çok önemsediğini söyleyen Bakan Bağış, "Türkiye her geçen gün daha demokratik, daha şeffaf bir ülke oluyor. Bundan 15 yıl öncesine kadar insanların Kürt'üm Alevi'yim ve Ermeni'yim demeye korktukları bir ülkede bugün Alevilik ile bilgiler ders kitaplarında yer alıyor. Devletin televizyonları 24 saat Kürtçe yayın yapılabiliyor. Türkiye'de farklı inanç grupları kendi inançlarını daha özgür bir şekilde yaşayabiliyor. 88 yıl aradan sonra Sümela'da, 112 yıl sonra Akdamar'da Hıristiyan vatandaşlarımızı kendi inançları çerçevesinde bu ülkenin birlik ve beraberliği için dua edebiliyor" dedi.

Üniversiteye girişte uygulanan "katsayı" sorunun kalktığını vurgulayan Bakan Egemen Bağış , "Artık insanları kılık kıyafeti ile değil, yaptıklarıyla başardıklarıyla değerlendirilebilen bir toplum haline gelmeye başladı. Devlet vatandaşının yediğine içtiğine sakalına bıyığına kıyafetiyle uğraşmaktansa ona yol, okul, hastane yapmanın, ona havaalanı yapmanın gerçek görevini yerine getirmenin bilinci içerisinde hareket etmeye başlıyor. Çok şükür bugün demokrasimiz güçleniyor. Mısır'da Libya'da Tunus'ta insanlar kendi hayatlarını riske atarak özgürlük, insanlar hakları gibi taleplerde bulunmasının ilham kaynağı Türkiye" diye konuştu.

"AB STANDARTLARINDA YARGI REFORMU"

Son birkaç yıl içinde yaşananların Türkiye'nin AB standartlarında bir yargı reformuna çok ihtiyacı olduğunu gösterdiğini belirten Bakan Egemen Bağış, "Bazen içimizi sızlatan bir takım yargı kararları, bazen hepimizi endişeye düşüren bir takım süreçler. Bağımsızlığı kadar tarafsızlığından da şüphe duymayacağımız bir yargıya ihtiyacımız var. Şu anda Adalet Bakanımız, Meclis'te Bakanlar Kurulu'nun onayladığı bir yargı reformunu destekliyor.

Türkiye şu an tartıştığı tutukluluk sürelerinden yargı sürecine birçok adımlar atılacak. Ülkemizde hapishanelerde doluluk oranı yüzde 110. Bu durumda yargı reformlarına ihtiyaç var. Bütün engellemelere rağmen 5 bin yeni hakim ve savcıyı istihdam ettik. Yeni adliye binalar yaptırdık. Hakim ve savcıların maaşlarına Cumhuriyet tarihinde yapılmayan zamlar yapıldı. Türkiye'de devrim niteliğinde reformlarıma imza attık. Ama bazı engeller yüzünden şık olmayan fotoğrafları da verdik. Ama bunları düzeltmek için çok çalışan Başbakanımız var, çok çalışan bir hükümetimiz var" diye konuştu.

"MUHALEFETİN DE EĞİTİME İHTİYACI VAR"

Türkiye'de eğitim süreci ile ilgili önemli adımlar atıldığını söyleyen Bağış, "Bugün Avrupa'da mecburi eğitim süresinin en düşük olan ülke 8 yılla Türkiye. Bu konuda Meclisimizin aldığı son kararla 12 yıla çıkarak AB standartlarına ulaşacağız. Bu çabamız sırasında yaşanan olaylar gösterdi ki bu ülkenin muhalefetinin de çok ciddi eğitime ihtiyacı var. Şiddet kullanarak eline geçirdiği objeyi seçilmiş milletvekillerine, komisyon başkanlarına fırlatan zihniyetin dört dörtlük bir eğitime karşı çıkmasına çok fa şaşırarak değil belki de, olağan karşılamamız gerekir. Ama onların da eğitilmesini bu süreçte gördük. Muhalefetin 'sıfıra sıfır, elde var sıfır' anlayışına pirim verecek, anlayışa sahip değiliz. 

Bugün Türkiye'de yaülkede gençlerin eline silah veren bıçak veren zihniyetlerine değil, ellerine tablet bilgisayar veren anlayışlara ihtiyacı var. Bu hükümet 9 yıldır öğrencilere ücretsiz kitap dağıtımı yaptı. Şimdi 3 yıl içinde tüm okullara tablet bilgisayarla dağıtılacak. Biz sizleri hür düşünen her konuda bilgi sahibi olduktan sonra fikir sahibi olan tartışabilen özgür bireyler olmanızı arzu ediyoruz. Sizler bu ülkenin azınlığı değil çoğunlusunuz. Sizlerin ezberci değil, hür düşünen tartışan, kendi fikirlerini kendi oluşturulabilen bir nesil olmanız bizim için çok önemli" dedi.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin farklı bir nokta olduğunu ve geleceğinin parlak olduğu söyleyerek, zamanın ABD Başkanı Bill Clinton'un "Gelecek yüzyılı Türkiye'nin tercihleri belirleyecektir" sözlerini hatırlattı.

Egemen Bağış'ın konuşmasının ardından öğrenciler, Bakan Bağış'a Kıbrıs, AB süreci ve çalışmalarıyla ilgili sorular sordu. Bakan Bağış da kendisine yöneltilen soruları cevapladı. Program sonunda Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, Bakan Egemen Bağış'a çiçek takdim ederek, katılımlarından dolayı teşekkür etti. İlçe Milli Eğitim Müdürü Müdürü Nail Bölükbaşı da plaket takdim ettikten sonra toplu fotoğraf çekildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.