1949 yılında Türkiye’nin ilk Jinekoloğu olan Pakize Tarzi tarafından Türkiye’nin ilk özel kadın doğum hastanesi olarak hizmet veren sağlık kurumu, bugün Nişantaşı Hastanesi adıyla hizmet vermeye devam ediyor. Kurumun Genel Müdürü Murat Deste, yakın zamanda tekrar yenilenen hastane ile ilgili bilgi verdi.
Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Türki Cumhuriyetler, Arap yarımadası ve Afrika ülkelerinden gördüğü ilgi ile ortalama ayda 500’ün üzerinde cerrahi operasyon gerçekleştiğini belirten Deste, "Nişantaşı Hastanesi ailesi olarak hem sağlık sektöründe, hem de ekonomik anlamda ülkemize katkı sunma hedefi ile çalışıyoruz. Akıllı bina teknolojisine ve tıbbi uygulamalara göre inşa edilen binamızda butik bir hastane olarak kişiye özel hizmet veriyoruz. Donanımlı ameliyathanelerimiz, tüm teknolojik altyapısı dünya standartlarında olan üst düzey cihaz ve envanterle donatılmış durumda olan hastanemizde poliklinik hizmetlerimiz de mevcut" dedi.
"Obeziteye dair araştırmalar hız kesmeden devam ediyor"
Dünyada ve Türkiye'de artış gösteren obezite hastalığının tedavisinde önemli kuruluş hedefiyle yola çıktıklarını vurgulayan Murat Deste, "Bu minvalde obeziteyle mücadele konusunda, çocukluktan başlayıp yaşam boyu devam eden sürecin kontrolünü yapan bir merkez olan Nişantaşı Obezite Enstitüsünü kurduk. Obeziteye dair araştırmalar hız kesmeden devam ediyor ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek tedavi sürecini etkileyecek olumlu eylemleri uyguluyoruz. Obezite tedavisine başlarken 'Yaşam Boyu Obezite Yönetimi' sloganı ile yola çıktık. Bu sayede hem hastalarımızın takibini yaşam boyu sürdürüyor hem de araştırmalarımıza ışık tutuyoruz" şeklinde konuştu.
"Sadece hasta olunca hastaneye gidilmez"
Sadece hasta olunca hastaneye gidilir algısını yıkmak için erken teşhis ve sağlığımızı korumak adına detaylı check-up programlarını kişiye özel olarak uyguladıklarının altını çizen Deste, "Sadece check-up yaptırmak için Avrupa ülkelerinden gelen birçok misafirimiz bulunuyor" dedi.
