MAGAZİN - 10 Mayıs 2017 Çarşamba 12:18

Mustafa Sandal'ın acı günü! Usta sanatçı hayatını kaybetti

A
A
A
Mustafa Sandal'ın acı günü! Usta sanatçı hayatını kaybetti

Ses sanatçısı Onur Akay, ünlü popçu Mustafa Sandal'ın ritim saz ustası olan dedesi, 91 yaşındaki emekli TRT sanatçısı Hüseyin İleri’nin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Ritim saz ustası ve emekli TRT saz sanatçısı Hüseyin İleri, 91 yaşında hayatını kaybetti

İleri’nin vefat ettiğini Türk sanat müziği sanatçısı Onur Akay İnstagram hesabından duyurdu. Akay, “Mustafa Sandal’ın dedesi, Ankara Radyosu emekli usta ritim sanatçısı Hüseyin İleri'yi kaybettik. Radyoda spikerler 'Ve Hüseyin İleri' diye takdim ederlerdi ve bu şekilde hafızalarda yer etmişti. Kıymetli sanatçımıza Allah'tan rahmet, sanatçı arkadaşımız Mustafa Sandal’a, annesine ve yakından tanıdığım teyzeleri başta olmak üzere, tüm ailesine başsağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.

Usta sanatçının cenazesi, 11 Mayıs Perşembe günü saat 10:30’da Ankara Radyosu önünde yapılacak törenin ardından Hacı Bayram Veli Camii’nde öğle namazına mütakiben kılınacak cenaze namazı sonrası Cebeci Asri Mezarlığı’nda defnedilecek.

Mustafa Sandal'ın acı günü! Usta sanatçı hayatını kaybetti

HÜSEYİN İLERİ KİMDİR?

1926 yılında Adana’da dünyaya gelen Hüseyin İleri, TRT’nin emekli sanatçılarından ve ritim saz ustasıdır. 1970'ler ve 1980'ler boyunca TRT’de başta Müzeyyen Senar, Behiye Aksoy ve Muazzez Abacı ile olmak üzere, hemen hemen her Türk sanat müziği programında yer almıştır. Bir darbuka virtüözü olan sanatçı, darbuka TRT'de yasakken ritim sazı TRT Ankara Radyosu'na sokan ilk kişidir. Eğer program Televizyonda ise devamlı kamerayı takip eden gözleriyle, darbukayı çalış biçimiyle görünmekteydi. Hüseyin İleri Türk pop müziği sanatçısı Mustafa Sandal'ın da dedesidir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hülya Koçyiğit: "Berrin Menderes’i canlandırmak içimde ukde kaldı" Esenler Film Festivali kapsamında düzenlenen panelde konuşan usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Halit Refiğ’in yazdığı senaryoda Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini ancak "Şeytan Aldatması" filminin çekilemediğini belirterek, "Bu rol içimde ukde kaldı" dedi. 6. Esenler Film Festivali; sinemanın estetik, teknik ve düşünsel boyutlarını bir araya getiren çok yönlü programıyla üçüncü gününde de sinemaseverlerden yoğun ilgi gördü. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde "Onuruna Filmler" bölümü kapsamında bu yıl ‘Jüri Özel Ödülü’ kendisinin adına verilen efsane yönetmen Halit Refiğ’in "Bir Türke Gönül Verdim" filmi izleyiciyle buluştu. Filmin ardından düzenlenen "Bir Yorgun Savaşçı: Halit Refiğ" başlıklı panelde, usta yönetmenin sinemaya yaklaşımı ve Türk sinemasındaki yeri; usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Gülper Refiğ ve Suat Köçer’in katılımıyla ele alındı. "Refiğ popüler kültüre hizmet etmiyordu" Halit Refiğ’i zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamı olarak tanımlayan Koçyiğit, "O sıradan bir yönetmen, günün popüler kültürüne hizmet eden bir sinemacı değildi. Hem ülkesi hem dünya için özgün fikirleri olan bir düşünce adamıydı. Ülkemizin yetiştirdiği nadide değerlerden biriydi. Sinema yoluyla insanlarla iletişime geçerek bütün erdemleri, güzel düşünceleri, saygıyı, sevgiyi vicdanı paylaşmak istedi. O yorgun bir savaşçıydı. Zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamıydı. O günlere değil, bugünlere seslenmek istedi" şeklinde konuştu. Usta yönetmenin öngörüsü sayesinde Altın Portakal aldığını anlatan Koçyiğit, ‘Karılar Koğuşu’ filminde Perihan Savaş’ın oynadığı Hanım karakterini beğendiğini; ancak usta yönetmenin Töze karakterinde ısrar ettiğini söyledi. Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini usta yönetmen ile paylaştığını ve Refiğ’in çok güzel bir senaryo yazdığından bahseden Koçyiğit, "Muhteşem bir senaryo yazdı. Ancak o dönem, ben de sinemacı olarak çaldığım kapılardan olumlu dönüş alamadım. Bu nedenle ’Şeytan Aldatması’ filmi çekilemedi ve içimde ukde olarak kaldı" dedi. "Agresif karakterler beni rahatsız ediyor" Türk sinemasında son dönemlerde yer alan karakterleri gerçekçi bulup bulmadığı sorusu üzerine, dizi izleyicisi olmadığını belirten Koçyiğit, "Kanallar arasında gezinirken gözümün takıldığı, şaşırdığım ve beğendiğim işler oluyor. Ancak günümüzde hayat şartları, insan ilişkileri, var olma kaygıları insanları o kadar bunaltmış ki; bu karakterlere de yansımış. Agresif, kıskanç, kavgacı, sürekli gizli işler peşinde olan karakterlerin izlenmesi beni rahatsız ediyor. Böyle olmamalı bence. Toplum içinde bu tarz insanlar olabilir; ama herkes böyle değildir" ifadelerini kullandı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den çiftçiye ‘çevreci’ destek Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artıran suyu koruyan ve çevreye nefes aldıran projeleriyle örnek olmaya devam ediyor. Bursa’da her alanda çiftçiyi destekleyen projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, üretici maliyetlerinin düşürülmesi, suyun verimli kullanılması ve bereketli toprakların yeniden hayat bulması amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’ye örnek proje Parklardan ve terminalden toplanan plastik atıkları, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi’nde (Tarım Plast Fabrikası) modern teknolojilerle işleyerek damla sulama borusu olarak çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği çevreci ve doğa dostu projelerle Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Hem çiftçi hem çevre dostu Tarım Peyzaj AŞ’nin hayata geçirdiği ‘Eskiyi Getir, Yeniyi Götür’ projesiyle 17 ilçede ömrünü tamamlamış plastik borular toplanarak yenisiyle değiştiriliyor. Proje çerçevesinde kilosu 10 liradan hesaplanan plastik borular, yüzde 30 fire uygulanarak yeni damla sulama hortumu alımında çiftçiye sağlanan yüzde 50 hibe desteğine ek olarak fiyattan düşülüyor. Böylece üreticilerin yeni borulara çok daha uygun ve erişilebilir fiyatlarla ulaşması sağlanıyor. 110 bin kilogram plastik geri dönüşüme kazandırıldı Böylece hem atıklar geri dönüşüm sürecine dahil ediliyor hem de üreticilere ekonomik katkı sağlanıyor. Proje kapsamında şimdiye kadar 110 bin kilogram hurda damla sulama borusu toplanarak geri dönüşüm sürecine kazandırıldı. Geri dönüşümü teşvik eden uygulamayla üreticilerde çevre bilincinin artırılması, hava ve toprak kirliliğine karşı duyarlılığın güçlendirilmesi ve modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.