DÜNYA - 02 Şubat 2021 Salı 13:58

Myanmar’daki darbenin Arakanlı Müslümanları doğrudan etkilemesi bekleniyor

A
A
A
Myanmar’daki darbenin Arakanlı Müslümanları doğrudan etkilemesi bekleniyor

Güneydoğu Asya ülkesi Myanmar’da dün yaşanan darbede Devlet Başkanı Aung San Suu Kyi’nin gözaltına alınarak ordunun yönetime el koymasının, Arakan bölgesinde yaşanan soykırım sırasında komşu Bangladeş’e sığınan 1 milyondan fazla sığınmacının geri dönüşünü doğrudan etkileyeceği düşünülüyor.

Myanmar Anayasasında ordunun 2008 anayasasını koruyacağı ve yasaya göre hareket edeceği belirtilmesine rağmen dün sabah, Myanmar lideri Aung San Suu Kyi ve diğer hükümet yetkililerinin gözaltına alınması, telefon ve internet hizmetlerinin kesilmesi ile Myanmar'da yapılan darbenin, mülteci olarak Bangladeş’te bulunan 1 milyondan fazla Arakanlı Müslümanın hayatını doğrudan etkilemesi bekleniyor. Uluslararası kuruluşlar, Bangladeş ve Myanmar arasında diplomatik diyaloglar devam ederken yaşanan darbenin, sığınmacıların kendi topraklarına yeniden kavuşma sürecini uzatacağını öngörüyor.

“Darbeden sonra onlar umudunu kaybetti”

Boğaziçi Asya Araştırmalar Merkezi’nde (BAAM) araştırmacı olarak görev yapan ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde doktorasını yapan Md. Nazmul Islam, Myanmar’da meydana gelen darbenin ardından Arakanlı Müslümanların durumunu değerlendirdi. İslam, “Bu darbeden sonra Myanmar'daki Müslüman azınlık için, özellikle Rohingya Müslümanı için, çözüm sürecini uzattığı ve belirsiz bir gelecek için sonsuz uzun süren çatışmanın sürdürüleceği doğrudur. Rohingya Müslüman için, askeri veya sivil hükümet olsun, her rejim aynıdır. Ancak her bağlamda bu Myanmar demokrasisi için ciddi bir darbe. Myanmar vatandaşının yanı sıra Myanmar'daki Rohingya Müslüman azınlığı yine anavatanlarına geri dönme umudunu kaybetti. Bu, komşusu Bangladeş ile barışçıl bir durum sağlamak için çok daha zor olacaktır. Myanmar'ın Çin ve Hindistan ile karşılıklı ilgisi dışında, Güney Asya ve Güneydoğu Asya, bölgede başka bir sorun giderme ve kan dökülmesine tanık olacak” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“Darbe planı çoktan hazırdı”

Araştırmacı Nazmul Islam, Myanmar’da yaşanan darbenin bir anlık bir durum olmadığı, askerin desteklediği partiye karşı Aung San Suu Kyi’nin partisinin seçimi kazanmasının bu darbenin temelini oluşturduğunu belirterek, "Süreç Myanmar ordusu şefi Gen Min Aung Hlaing'in Aung San Suu Kyi hükümetini ulusal seçimlerden hemen önce oylama öncesi yasa ve prosedürlerin ‘yaygın ihlalleri’ ile suçlanması 4 Kasım'da başladı. Bununla birlikte, gerçek güvenlik ikilemi 8 Kasım 2018'de başladı, çünkü Aung San Suu Kyi (National League for Democracy) Ulusal demokrasi Ligi, Myanmar'ın ikinci modern demokratik seçimlerinde anayasa uyarınca mevcut koltukların yüzde 83'ünü kazandı. Ancak askeri destekli (Union Solidarity and Development Party) Birlik Dayanışma ve Kalkınma Partisi, seçimlerde sahtekarlık yapıldığını iddia ediyor. Askeri destekli muhalefet partisi tarafından gündeme getirilen argümanın yanı sıra gerçek farklıdır. Süreçte bazı eksiklikler olsa da, genel olarak seçim sonuçları güvenilirdi ve çoğunluk seçmenlerinin iradesini yansıtıyordu. Darbeden sonra ordu anayasaya uyacaklarını ve koruyacaklarını söyledi, ancak önceki rolleri Myanmar'ın sivil siyaseti, demokrasisi, özellikle de oradaki Rohingya Müslüman azınlığı üzerinde şiddetli amaçları olduğunu kanıtladı. Myanmar'ın, özellikle ülkenin gelişimi, ekonomisi ve demokrasisi için kendilerini sıkı ve belirsiz bir geleceğe koyduğu çok açık. Bu darbe, son yıllarda gördüğümüzden çok daha fazla kan dökülme ihtimalini hızlandıracak, hayal edilemez” dedi.

"Bundan sonra azınlıklara daha çok şiddet uygulanabilir”

Yaşanan darbeden sonra ülkede Müslümanlar dışındaki diğer azınlıklara yönelik baskının da artacağını söyleyen İslam, “Myanmar'daki ordu, itibarlarını ve popülaritelerini korumak için Myanmar'daki tüm azınlıklara, özellikle de oradaki azınlık gruplarına baskı uygulayabilir. Daha önce kanıtlandığı gibi, Myanmar ordusunun hukukun üstünlüğüne saygı duymadığı, anlaşmazlıkları yasal mekanizmalarla çözdüğü, bu nedenle durumun her zamankinden daha kötü olacağı kanıtlanmıştır” dedi.

Moshıur Rahman

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Düzce’de hıdırellez ateşini Vali yaktı Düzce’de Hıdırellez coşku ile kutlandı. Bir çok etkinliğe ev sahipliği yapan Yeşil Vadiyi Hıdırellez Şenliği için Düzceliler doldurdu. Hıdırellez ateşini ise Vali Selçuk Aslan yaktı. Kışını sona ermesi ve baharın gelişiyle birlikte kutlanan Hıdırellez Bayramı Düzce’de de coşku ile kutlandı. Bahçeşehir Bölgesi Yeşil Vadi etkinlik alanında Hıdırellez kutlaması yapıldı. Kutlamaya Vali Selçuk Aslan, AK Parti Genel Merkez Kadın Kollar Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, AK Parti Düzce Milletvekili Ercan Öztürk, Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Burçin Sarıcan, kurum müdürleri, vatandaşlar ve çocuklar katıldı. Vali Selçuk Aslan, tüm Düzce halkının Hıdırellez Bayramı’nı kutlayarak “Hıdırellez kültürü gerek Anadolu’da gerek Balkanlar’da, tüm toplumlarda önemli bir kültürel değer unsuru. Burada belli bir yaştakiler bu geleneği cıvıl cıvıl yaşamış kişiler. UNESCO’nun somut olmayan kültür mirası listesine Türkiye’nin ve Makedonya Cumhuriyeti’nin katkılarıyla yer almış olan Hıdırellez, insanlığın maziden, kadimden bugüne baharın gelişini yeni umutların coşkusunu temennisini dileğini yansıtan Hıdırellez kutlaması Anadolu coğrafyasının pek çok yerinde farklı görünümlerde yaşayan bir kültür. Bahar yeni umutlar, dilekler, bolluk bereket diliyoruz birlik beraberliğimiz daim olsun” diye konuştu. “Etkinliklerin devamı gelecek” Baharın gelmesi ile etkinliklerinde devamının geleceğini söyleyen Milletvekili Ayşe Keşir “Türk töresinde çok uzun zamandır kutlanan Hıdırellez Şenlikleri vesilesi ile bir araya geldik. Baharın gelmesiyle birlikte Düzce’mizde bu etkinlikle başlayarak pek çok etkinliğin arkasından geleceğine inanıyorum” dedi. Konuşmaların ardından Gençlik Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi Halk Oyunları ekibi gösterisi izleyenleri mest etti. Sonrasında ise Vali Selçuk Aslan Hıdırellez ateşini yaktı. Ateşin yanmasıyla etkinlik alanına kurulan stantları gezen Vali Aslan ve protokol üyeleri tek tek fotoğraf çekildi. Etkinlik boyunca çocuklara ve vatandaşlara yiyecek içecek ikramı yapıldı. Pamuk Şeker Balon ve oyuncaklar işle vakit geçiren çocuklar etkinliğin tadını çıkardı.
Kastamonu Sulama kanalında başı kesilmiş ceset bulundu, 3 kişi gözaltına alındı Kastamonu’da sulama kanalında baş bölgesi kesilmiş halde ceset bulundu. Jandarma ekiplerince 3 şüpheli şahıs gözaltına alınırken, cesedin baş kısmına ise henüz ulaşılamadı. Olay, Kastamonu’nun Merkez ilçesine Dere köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, vatandaşlar tarafından terk edilmiş halde bir araç bulundu. Durumdan şüphelen vatandaşların ihbarı üzerine köye gelen Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, terk edilmiş halde bulunan aracın yakınında baş bölgesi kesilmiş cesede rastladı. Su kanalının altına atılan ceset üzerinde çevrede incelemede bulunan jandarma ekipleri, olayla ilgili geniş çaplı çalışma başlattı. Baş bölgesi kesilmiş halde bulunan cesedin Araç ilçesi İğdir köyünde ikamet eden ve 3 gündür kayıp olarak aranan A.Y.’ye ait olduğu düşünülüyor. Jandarma ekipleri, Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde başlatılan soruşturma çerçevesinde baş bölgesi kesik halde bulunan ceset ile ilgili Ş.K., N.K. ve E.Ö.’yü gözaltına aldı. Cumhuriyet savcısının ve olay yeri inceleme ekiplerinin incelemesinin ardından ceset, Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin morguna kaldırıldı. A.Y.’ye ait olduğu değerlendirilen cesedin kimliği otopsi incelemesinin ardından kesinlik kazanacak. Öte yandan, jandarma ekipleri, iz takip köpeği ve komando birliklerinin de desteğiyle su kanalında bulunan cesedin kayıp baş bölgesini bulmak için aramalarını sürdürüyor.