ASAYİŞ - 30 Haziran 2018 Cumartesi 14:14

‘Nasıl çay içersin’ sözleri ile başlayan husumet kanlı bitti

A
A
A
‘Nasıl çay içersin’ sözleri ile başlayan husumet kanlı bitti

İzmir’de bir kişi, geçen yıl Ramazan ayında “Bizim mekânda nasıl çay içersin” sözlerinden dolayı aralarında husumet bulunan şahsı 6 el ateş ederek öldürdü.

Alınan bilgiye göre, Beydağ ilçesinde saat 23.00 sıralarında birahanede alkol alan Berkant C. (36), çıkışta karşılaştığı önceden aralarında husumet olan evli ve iki çocuk babası Ali T. (53) ile tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle Berkant C., belindeki tabancayla Ali T.’ye peş peşe 6 el ateş etti. Vücuduna isabet eden kurşunlarla Ali T. bir anda yere yığıldı. Silah seslerini duyan vatandaşlar, hemen polis ve 112 Acil Servis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen Beydağ İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri gerekli güvenlik önlemini alırken, sağlık ekipleri vücuduna 6 kurşun isabet eden Ali T.'nin olay yerinde öldüğünü belirledi. Savcının incelemesinin ardından Ali T.'nin cenazesi İzmir Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı.

“Bizim mekanda nasıl çay içersin”

Olayın ardından Beydağ İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, zanlı Berkant C.’yi suç aleti tabancayla birlikte yakalayarak gözaltına aldı. Berkan C. ile Ali T.’nin aralarında geçen yıldan bu yana husumet olduğu ve adliyede halen süren davalarının olduğu öğrenildi. Husumetin ise Berkant C.’nin çalıştığı birahanede Ramazan ayında Ali T.’yi elinde çay bardağı ile görmesi üzerine, “Bizim mekânda nasıl çay içersin” sözleri ile çıktığı iddia edildi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kemik erimesi, çocuklukta ortaya çıkıyor Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, Türkiye’de 50 yaş üzerindeki her 4 kişiden birinde görülen kemik erimesinin, çocuklukta ortaya çıktığını ve önlenebileceğini ifade etti. Prof. Dr. Cantürk, “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz” dedi. Kemik kütlesi, 30 yaşına kadar artabilir 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde konuşan Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, “Osteoporoz (Kemik Erimesi) Risk Faktörleri” başlıklı sunum yaptı. Prof. Dr. Cantürk, yapılan yeni araştırmalar üzerine kemik yapımın 30 yaşına kadar sürdüğünü açıklayarak, şöyle konuştu: “Kemik yapımı aslında vücutta doğumdan itibaren ergenliğe kadar sürekli artış göstermektedir. Eskiden ergenliğe kadar diye bilirdik, artık günümüzde yapılan araştırmalarda 30 yaşına kadar kemik yapımının, kemik kütlesinin arttığı tespit edilmiş durumda. 30 yaşına kadar eğer yeterli, dengeli, kalsiyumdan zengin beslenme sağlanır, kanda D vitamini düzeyi normal aralıklarda tutulur, egzersiz yapılırsa o zaman kemik kazanımı giderek daha güçlü olur. Kemik kütlesinin asıl olarak belirleyicisi genetiktir ama yaklaşık yüzde 25 oranında sağlıklı beslenip, elimizden geldiğince artırabiliriz. Biz buna doruk kemik kitlesi deriz, bu kazanım 30 yaşına kadar ne kadar iyi olursa; zaman içinde menopozun devreye girmesi yani adetten kesilmeyle artan kemik erimesine karşı ya da yaşlanmayla ortaya çıkan kemik erimesine karşı kemik daha güçlü olur ve kemik erimesi görülme oranı azalır”. Prof. Dr. Zeynep Cantürk, kemik erimesinin önlenebilen ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Çocuk yaşta yapılabilecek kemik taramasıyla önlem alınabileceğini kaydeden Cantürk, şöyle konuştu: “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz, 50’li yaşlardan itibaren önce kamburlaşma giderek küçülme sonra tekerlekli sandalyeye maruz kalma gibi durumlar aslında önlenebilir. Bunun için de riskli kişilerin, çocukluktan itibaren sağlıklı beslenmeyi benimsemesi, uygun kontrollerle kemik erimesinin taranması, sonra uygun zamanda zaman geçirmeden tedavi edilmesiyle bu kötü gidiş önlenebilir.”