EKONOMİ - 19 Şubat 2019 Salı 15:00

Nesnelerin İnternetini kullanmayan işletmeler rekabette geriye düşecek

A
A
A
Nesnelerin İnternetini kullanmayan işletmeler rekabette geriye düşecek

Vodafone Grubu, Nesnelerin İnterneti (IoT) Barometresi sonuçları açıklandı. Barometre, küresel çapta işletmelerin üçte birinden fazlasının IoT uygulamalarını kullandığını ortaya koyarken, IoT kullanan işletmelerin yüzde 74’ü, bu teknolojiyi kullanmayanların beş yıl içinde rakiplerinin gerisine düşeceğini öngörüyor.

Nesnelerin İnterneti Teknolojisi’nde (IoT) dünya liderlerinden Vodafone Grubu, ‘IoT Barometresi’ araştırmasının son sonuçlarını paylaştı. Dünya çapında bin 758 işletmenin katıldığı IoT Barometresi, bugün işletmelerin yüzde 34 ile üçte birinden fazlasının IoT’yi kullandığını, teknolojiyi kullananların yüzde 70’inin pilot aşamasının ötesine geçtiğini, yüzde 95’inin ise ana akım haline geldikçe, bu alana yatırım yapmanın avantajlarını gördüğünü ortaya koyuyor. IoT kullanan işletmelerin yüzde 74’ü ise bu teknolojiyi kullanmayanların, beş yıl içinde rakiplerinin gerisine düşeceğini açıkladı.

Araştırmalar IoT’nin büyüklükleri ve sektörleri ne olursa olsun işletmeleri etkilediğini gösterirken çalışmaya göre, IoT kullanan işletmelerin yüzde 60’ı, bu teknolojinin sektörü kökten değiştirdiğini ya da beş yıl içinde değiştirebileceğini belirtti. IoT kullanmaya başlayanların yüzde 84’ü bu teknolojiye olan güveninin arttığını bildirirken, yüzde 83’ü ise sunduğu avantajların tamamından faydalanmak amacıyla, IoT uygulamalarının ölçeğini artırdı.

Şirketlerin yüzde 53’ü IoT’yi en ileri düzeyde kullanıyor

Rapor, aynı zamanda IoT kullanımına yönelik strateji, entegrasyon ve uygulamalarını değerlendirerek işletmeleri derecelendiriyor. Buna göre; küresel olarak, IoT kullanan şirketlerin yüzde 53’ü beş kategori arasından en üstteki iki kategoride yer alıyor. Bölgesel olarak en gelişmiş seviyede bulunan Kuzey ve Güney Amerika’da şirketlerin yüzde 67’si en üstteki iki kategoride yer alırken, Asya Pasifik’te bu oran yüzde 51, Avrupa’da ise yüzde 46 olarak tespit edildi. Bu sonuç, Kuzey ve Güney Amerika’daki işletmelerin diğer pazarlardakilerden daha hızlı ilerlediğini, münferit projelerden koordinasyona dayalı stratejik programlara geçtiğini ortaya koyuyor.

En üst düzeydekilerin yüzde 87’si IoT’den ciddi getiri veya fayda sağlıyor

Çalışmada en gelişmiş düzeydeki şirketlerin yüzde 87’si IoT’den ciddi getiri veya fayda sağladığını belirtirken, ‘başlangıç’ seviyesindekilerde bu oran sadece yüzde 17’de kalıyor. Teknolojiyi kullananların yüzde 76’sı IoT’nin vazgeçilmez önemde olduğunu belirtti. Hatta bazıları ‘IoT olmadan iş yapmayı hayal dahi edemiyor’, teknolojiyi kullananların yüzde 8’i ‘tüm işlerinin IoT’ye dayandığını’ söyledi. Barometreye göre, geleceğe bakıldığında geliştirilen yeni teknolojiler, IoT’nin performansına güç vermeye devam edecek. Teknolojiyi kullananların yüzde 52 ile yarısından fazlası, 5G’yi kullanmayı planladı ki bu da daha yüksek veri hacimlerinin desteklenmesini, güvenilirliği artırmayı ve sıfıra yakın gecikme sunmayı vaat etti.

Vodafone IoT teknolojileri, halen Aston Martin, Audi, BMW, Mercedes Benz, Ford, Jaguar Land Rover, Lamborghini, Porsche, VW ve Yamaha scooter’larında kullanıldığı belirtildi. Vodafone’un IoT şebeke ve servisleri aynı zamanda Centrica, EDF ve nPower gibi enerji şirketleri için akıllı sayaç yeteneklerini de destekledi ve Amazon Kindle gibi tüketici elektroniği ürünleri ile Bosch, Panasonic ve Philips Aydınlatma tarafından imal edilen cihazlara bağlanabilirlik imkanı sundu.

Stefano Gastaut: "Şirketlerin IoT ile en güçlü faydayı sağlamak için kendini teknolojiye adayabilmesi gerekiyor"

Barometre sonuçlarını değerlendiren Vodafone Business IoT CEO’su Stefano Gastaut, giderek dijitalleşen bir dünyada IoT'un, şirketlerin başarısında merkezi bir rol oynadığını belirterek, "Zaten IoT kullanıcılarının yüzde 72'si de IoT'siz dijital dönüşümün mümkün olmadığını söylüyor. IoT platformları her ölçekte şirket için teknoloji kullanımını kolaylaştırıyor ve Darbantta Nesnelerin İnterneti (NB-IoT) ve 5G ile IoT hizmetleri ve potansiyeli daha da artacak. Bu ortamda, şirketlerin IoT kullanımlarını geliştirip geliştirmeyeceklerini değil, nasıl geliştireceklerini değerlendirmeleri ve mümkün olan en yüksek faydayı elde etmek için teknolojiyi tamamen sahiplenmeleri gerekiyor" diye konuştu.

Meltem Bakiler Şahin: "İşletmeleri dijitalleşmenin sunduğu fırsatlarla buluşturmaya devam edeceğiz"
Barometre sonuçlarının, IoT alanındaki küresel trend ve anlayışı ortaya koyması açısından oldukça önemli olduğunu dile getiren Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, "Günümüzde artık küresel işletmeler IoT’nin, rekabet edebilirlik için olmazsa olmaz olduğu görüşünde. 5G’ye geçişle birlikte, hayatımızdaki küçük-büyük neredeyse tüm cihazlar çevrimiçi hale gelecek ve IoT daha da ön plana çıkacak. 2025 yılı itibariyle oluşturacağı 6,2 trilyon dolarlık ekonomik büyüklükle IoT ayrıca, işletmeler için büyük fırsatlar da sunuyor. Biz de bu fırsatları, IoT’de dünya lideri olan grubumuzun yetkinliğinden aldığımız güçle, Türkiye’deki işletmeler için yakalanır kılmak için çalışıyoruz.

Bu alanda öncü yatırımlar yapıyor, dijital iş ortakları olarak uçtan uca çözümlerimizle işletmelerin yanında yer alıyoruz. Kurumlar için Türkiye'de ilk kez, her sektörde bağlantılı servisleri herhangi bir altyapı yatırımına ihtiyaç duymadan hızla geliştirmeyi mümkün kılan Nesnelerin İnterneti Platformu’nu kurduk.

Özellikle sanayide, mobil kapsama teknolojisiyle kapsanamayacak alanlardaki ihtiyaçları karşılamak için ise Darbantta Nesnelerin İnterneti Teknolojisi’ni (NB-IoT) kullanıma sunduk. Akıllı teknoloji merkezimiz İTÜ Vodafone Future Lab’de ise, güvenlikten atık yönetimine kadar pek çok alanda 40’a yakın IoT çözümümüzü sergiliyor, geleceğin teknolojilerinin bizzat deneyimlenmesini sağlıyor, işletmelerin ihtiyaçlarına onlarla birlikte çözüm geliştiriyoruz. Türkiye’de işletmeleri, dijitalleşmenin sunduğu fırsatlarla buluşturmaya önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.