SAĞLIK - 20 Mart 2020 Cuma 16:41

'Ofiste ve toplu taşıma araçlarında koronavirüsten korunmak mümkün'

A
A
A
'Ofiste ve toplu taşıma araçlarında koronavirüsten korunmak mümkün'

Uzman doktorlar, koronavirüse karşı toplu taşıma araçlarında ve ofislerde uyulması gereken basit ama etkili kuralları anlatan videolar hazırladı.

Birçok ülkede sağlık hizmeti sunan Doku Medical, koronavirüs salgınından korunmanın basit ama önemli yollarını kamuoyuyla paylaştı. Türkçe, İngilizce ve işaret dili çevirileriyle paylaşılan videolarda uzman doktorlar toplu taşıma araçlarında ve ofis ortamında virüs salgınından korunmanın yollarını anlattı.

Ofislerde virüs salgınından nasıl korunabileceğimize yönelik yöntemleri paylaşan Uzman Doktor Şerafettin Saraçoğlu, ortamı temiz tutmanın ve çalışanlarla mesafenin korunmasının öneminden bahsetti.

Saraçoğlu’na göre toplu taşıma araçları ve ofislerde uyulması gereken kuralların bazıları şöyle:

"Toplu taşıma araçlarında mümkün olduğunca az noktayla temas edilmeli, ayakta seyahat ediliyorsa tek bir noktadan tutularak destek alınmalı. Mümkünse eldiven kullanılmalı.
Eldiven kullanamadıysak araçtan iner inmez eller yıkamalı veya dezenfekte edilmeli. Başkalarının sağlığı için eller temizlenmeden hiçbir noktaya temas etmemeli.
Toplu taşıma araçları kalabalıksa bir sonraki araç beklenmeli.
Ofis sürekli havalandırılmalı, ortama mümkün olduğuna tez hava girmeli. Bu mümkün değilse çalışanlar aralıklarla dışarıya çıkıp temiz hava almalı.
Masa ve bilgisayar klavyesi günde birkaç kez temizlenmeli.
İşyeri izin veriyorsa evden çalışma modeline geçilmeli."

Çocuklar için önlemler
Uzman Doktor Bengisu Özarslan ise eğitimlerine ara verilen çocukları virüs salgınından korumak için bazı yöntemleri anlattı. Çocukların toplu ulaşım araçlarından uzak tutulması gerektiğini belirten Dr. Özarslan, "Çocukların ellerinin, yüzlerine ve ağızlarına temas ettirilmemesi sağlanmalı." dedi.

Uzmanlar, bugünlerde çok sık kullanılan el dezenfektanları ile ilgili uyarılarda da bulunuyor. Uzman Doktor Emre Kaynak, dezenfektanların suya ulaşamama durumunda devreye girmesi gerektiğini vurguladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.