ÇEVRE - 22 Temmuz 2017 Cumartesi 09:44

Ormanı çöp sahası gibi kullanıyorlar

A
A
A
Ormanı çöp sahası gibi kullanıyorlar

Uşak Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bazı fabrikalar bütün uyarılara rağmen çöplerini, inşaat molozlarını ve tekstil atıklarını ormanlık alana bıraktıkları iddia edildi.

Uşak organize sanayi bölgesindeki bazı fabrikalar tekstil atıklarından moloz atıklarına yağlı talaşlara kadar birçok atığı sanayi bölgesine yakın olan Güre Köyü Kemaller Mahallesi kırsalına döküyor. Daha öncede konuyla ilgili olarak haberler yapılmış ve buralar temizlenmiş olmasına rağmen yine aynı yerlere aynı şekilde atılan çöpler ve tekstil atıkları çevreyi ve doğayı kirletiyor. Özellikle kırık şişeler ve hızlı bir şekilde alev alabilen tekstil atıkları orman yangınlarına da davetiye çıkarıyor.

Uşak Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü yetkisi konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada çevre kirliliğine sebep olanları daha duyarlı olmaya davet etti. Ayrıca herhangi bir ihbarın anında değerlendirileceği söyleyen yetkili özellikle tekstil atıklarını toplayan bir firmanın organize sanayi bölgesinde hizmet verdiğini söz konusu atıkların burada toplanması gerektiğini vurguladı. Önümüzdeki günlerde denetimlerin sıklaştırılacağı bilgisini veren yetkili mevcut atıkların da temizleneceğini de sözlerine ekledi.

Uşak organize sanayi Bölgesindeki bir firmada çalışan ve ismini vermek istemeyen bir işçi de, böyle bir olaya şahit olduğunu kendilerinin bizzat giderek Güre köyü Kemaller Mahallesi'nde bulunan ormanlık alana çöpleri döktüklerini söyledi. İşçi; "Bir defa böyle bir çevre felaketine şahit oldum. Fabrikadan çıkan her türden atığı birleştirip ormanlık alana boşalttık. Biz işçiyiz bunu neden yapıyorsunuz bile diyemiyoruz, malum herkes işini kaybetmekten korkuyor ama ben yine sordum. Bana çöp toplama işinin UOSB Müdürlüğü'nün görevi olduğu ancak onların görevlerini yapmadıkları için böyle bir işe kalkıştıklarını söylediler ancak ben yine yaptığımız işten rahatsız oldum. Bunu yapan çok fabrika var." dedi. 

Bayram Keleş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kemik erimesi, çocuklukta ortaya çıkıyor Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, Türkiye’de 50 yaş üzerindeki her 4 kişiden birinde görülen kemik erimesinin, çocuklukta ortaya çıktığını ve önlenebileceğini ifade etti. Prof. Dr. Cantürk, “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz” dedi. Kemik kütlesi, 30 yaşına kadar artabilir 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde konuşan Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, “Osteoporoz (Kemik Erimesi) Risk Faktörleri” başlıklı sunum yaptı. Prof. Dr. Cantürk, yapılan yeni araştırmalar üzerine kemik yapımın 30 yaşına kadar sürdüğünü açıklayarak, şöyle konuştu: “Kemik yapımı aslında vücutta doğumdan itibaren ergenliğe kadar sürekli artış göstermektedir. Eskiden ergenliğe kadar diye bilirdik, artık günümüzde yapılan araştırmalarda 30 yaşına kadar kemik yapımının, kemik kütlesinin arttığı tespit edilmiş durumda. 30 yaşına kadar eğer yeterli, dengeli, kalsiyumdan zengin beslenme sağlanır, kanda D vitamini düzeyi normal aralıklarda tutulur, egzersiz yapılırsa o zaman kemik kazanımı giderek daha güçlü olur. Kemik kütlesinin asıl olarak belirleyicisi genetiktir ama yaklaşık yüzde 25 oranında sağlıklı beslenip, elimizden geldiğince artırabiliriz. Biz buna doruk kemik kitlesi deriz, bu kazanım 30 yaşına kadar ne kadar iyi olursa; zaman içinde menopozun devreye girmesi yani adetten kesilmeyle artan kemik erimesine karşı ya da yaşlanmayla ortaya çıkan kemik erimesine karşı kemik daha güçlü olur ve kemik erimesi görülme oranı azalır”. Prof. Dr. Zeynep Cantürk, kemik erimesinin önlenebilen ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Çocuk yaşta yapılabilecek kemik taramasıyla önlem alınabileceğini kaydeden Cantürk, şöyle konuştu: “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz, 50’li yaşlardan itibaren önce kamburlaşma giderek küçülme sonra tekerlekli sandalyeye maruz kalma gibi durumlar aslında önlenebilir. Bunun için de riskli kişilerin, çocukluktan itibaren sağlıklı beslenmeyi benimsemesi, uygun kontrollerle kemik erimesinin taranması, sonra uygun zamanda zaman geçirmeden tedavi edilmesiyle bu kötü gidiş önlenebilir.”