GÜNDEM - 15 Aralık 2017 Cuma 08:20

Osmaniye'de mülteci çocuklarına sözde Türkçe eğitimi skandalı

A
A
A
Osmaniye'de mülteci çocuklarına sözde Türkçe eğitimi skandalı

Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi'nde okutman Ahmet Sarpkaya'nın Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi'ne (TÖMER), Türkçe öğrenmeye gelen Suriyeli göçmen çocuklarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye'nin Suriye politikaları aleyhine kışkırttığı, durumdan rahatsızlığını dile getiren öğretmenlerin de Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) yetkilileri tarafından tek tek aranarak şikayetlerini geri almaları için baskı yapılarak sindirildiği iddiası şok etti.

15 Temmuz'dan 6 ay önce yaşanan bu hadisenin sümenaltı edildiği, skandala ilişkin hiçbir işlem yapılmadığı, olayın kahramanı okutmanın da halen aynı eğitim merkezinde göçmenlere ders vermeye devam ettiği ortaya çıktı. 

Kendisine ulaşan şikayetlerle ilgili yetkililerin hiçbir işlem yapmaması üzerine Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur skandalı gazetesindeki köşesinde gündeme getirdi. Fuat Uğur'un dile getirdiği iddialara göre Osmaniye'de Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Birleşmiş Milletler ve Unicef'in de katkısıyla Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) bünyesinde kentteki mülteci kampında Suriyeli gençlere eğitimler veren Üniversite Akademik Danışmanı ve Okutman Ahmet Sarpkaya, sosyal medyada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhinde paylaşımlar yapıp, gençleri de Erdoğan aleyhinde örgütlemeye çalıştı.


Yazar Uğur, AFAD kamp müdürünün Ahmet Sarpkaya'yı uyardığını, diğer öğretmenlerin de durumu YTB'ye bildirdiğini, kendisinin de YTB'nin başında bulunan Mehmet Köse'yi aradığını ancak YTB'nin konunun üzerini kapattığını öne sürdü.


Uğur, ayrıca Ahmet Sarpkaya'nın sosyal medya hesabında “Ne münafık kalmış, ne soysuz ve it soyu. Ben hesabı sizin gibi kula biat eden kula vermem. Ben hesabı Allah’a veririm. Ne zaman Türkmenler ilerledi, durdurdular. O dağları boşalttılar, Türkmenleri ağıllara doldurdular. Gardaşım dedi el etti, elini bıraktılar. Hatırını soran nerede, derdine derman yok. Rus iti gelir dalar Türk yurdundan ses yok. Çocuk bezi göndermekle vatan kurtarılmaz. İnanmamış adamla dava yaşatılmaz. Stratejik dengeniz yerin dibine batsın. Ecnebiden tırsan kansızlar” şeklinde paylaşım yaptığını ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun AK Parti iktidarı tarafından öldürtüldüğünü iddia ettiğini aktardı.

İddiaları yerinde araştıran İHA ekibinin Vali Ömer Faruk Coşkun, AK Parti İl Başkanı Hamza Tor, Korkut Ata Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Türk, AFAD ve bazı sivil toplum kuruluşları nezdinde yaptığı girişimlere rağmen Osmaniye'de hiçbir yetkili konuyla ilgili yorum ve açıklama yapmaya yanaşmadı. Valilik bu konuyla ilgili sorumluluğu Korkut Ata Üniversitesi’inde olduğunu bildirirken açıklama yapmaya yanaşmayan AK Parti İl Başkanı Hamza Tor da İHA ekibine mülteci kampı yöneticilerine yönlendirdi.

Herkes kaçtı, terlikli okutman ortaya çıktı 

Suçlamaların odağındaki Okutman Ahmet Sarpkaya'nın ise üniversitedeki görevine başlamadan önce YTB bünyesinde kamptaki TÖMER'de Suriyelilere eğitim verdiğini, üniversitedeki görevine başladıktan sonra da akademik danışman olarak üniversite bünyesindeki TÖMER'de gençlere eğitim vermeye devam ettiği ortaya çıktı. 

İHA muhabirinin ikna çabaları sonrası sorulara cevap veren Sarpkaya, kendisinin vatanı seven bir "Ülkücü" olduğunu ve iftiraya uğradığını öne sürdü. Sarpkaya, “Benim sitemim, Başbakan ve Cumhurbaşkanı güzellikler yapmaya çalışırken alt kademede bunları tırpanlamaya çalışanlarla. Eğitim için çok mücadeleler verdim. Her türden geldiler, altımı oymaya çalıştılar. Bir şey alamayacaklarını hissedince, 15 Temmuzu yapanlar gibi başka bir şey yapamayacaklarını anlayınca Cumhurbaşkanının ismini koydular. Referandumda Cumhurbaşkanının yanında olduğum için hayırcılar beni yalaka ilan etti. Ben bu kadar şerefsiz miyim?” diye konuştu.

Sarpkaya, “Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Suriyeli çocukları örgütlemem söz konusu değil. Asla çocuklara sosyal medyada Erdoğan muhalefeti yaptırmam. Benim memleketimin adamını başkasına eleştirtmem” şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz hafta ayağından ameliyat olduğunu anlatan Ahmet Sarpkaya, doktorun “Rapor al dinlen” demesine rağmen gençlerin eğitimi için günlerdir terlikle çalıştığını aktardı. 

Nuri Pir - Erdal Can İçelli

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul BankPozitif’ten kredi notu artışı değerlendirmesi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in mart ayındaki not artışının ardından bir kredi notu artışı da Standard & Poor’s’tan geldi. S&P, Türkiye’nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, kredi notu görünümünü ise "pozitif" olarak korudu. S&P Global raporuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, beklentiler doğrultusunda yapılan kredi notu artışının kararlılıkla uygulanan ekonomi programının bir sonucu olduğuna vurgu yaptı. Dr. Erkan Kork, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ekonomi yönetimi büyük bir emek veriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in nasıl bir özveri gösterdiğine iş dünyası olarak şahitlik ediyoruz. Yapılan kredi notu artışları Türkiye’nin potansiyelinin çok altında olsa da yabancı ilgisinin arttığı bu dönemde önem arz ediyor. Enflasyonla mücadele ederken, büyümeyi de başarabilen bir ekonomi var. Daha fazla sermaye girişi için gerekli rasyonel zemine sahip bir Türkiye var. Bu not artışları yılın ikinci yarısından itibaren bambaşka bir tabloyla karşılaşacağımızın işaret fişekleridir. Enflasyonun gerilemesiyle özellikle sonbaharın Türkiye için not artışlarının olduğu bir mevsim olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. ”Yatırımcının Türkiye’ye ilgisi artarak devam edecek" Kararın hem portföy hem de uluslararası doğrudan yatırımları olumlu etkileyeceğini belirten Dr. Erkan Kork, sözlerini şöyle tamamladı: “Ekonomi yönetiminin rasyonel adımları, öngörülebilir politikalar ve enflasyonun düşeceğine ilişkin beklentiler yabancı yatırımcı tarafından satın alındı. Yapılan not artışlarının yanı sıra Türkiye’nin, Dünya Bankası gibi dev kuruluşlarla yürüttüğü milyar dolarlık finansman anlaşmaları, haziran ayında gri listeden çıkılacak olması ve temel göstergelerde iyileşmenin devam etmesi ekonomiye olan güveni perçinleyecek. Türkiye, geçen yıl doğrudan yabancı yatırım projelerinde İspanya’yı geride bırakarak Almanya’nın ardından Avrupa’da 4’üncü sırada yer aldı. Ülkemizin önü açık ve daha gidecek çok yolumuz var. Uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin artarak devam edeceğini düşünüyorum."
Manisa Soma’da yaşayan Ordulular hayatını kaybeden madenciler anısına fidan dikti Manisa’nın Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri, Soma’daki maden faciasında hayatını kaybeden Ordulu madencilerin anısına dernek bahçelerine fidan dikti. 13 Mayıs 2014 yılında Soma’da meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının acısı hala yüreklerdeki tazeliğini koruyor. Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri de faciada hayatını kaybeden Ordulu madencilerin isimlerini yaşatmak için dernek bahçelerine fidan dikimi gerçekleştirdi. Dernek tarafından yapılan açıklamada, madende hayatını kaybeden 301 şehide rahmet ve yakınlarına başsağlığı dilendi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Hayatını kaybeden 301 şehit madencimizin arasında bulunan Hüseyin Avkaş, Ferhat Avkaş, Sadettin Yılmaz, İsa Sadan ve ilçemizdeki başka madende hayatını kaybeden Salih Ayber’in hatıralarını burada yaşatmak hem de onların ailelerini onurlandırmak için böyle bir çalışma yaptık. Maden şehitliğine giderek hayatını kaybetmiş madenciler için dualar ettik. Diktiğimiz fidanlara da onların adının olduğu plakaları korkuluklarına çakarak isimlerinin ve hatıralarının yaşamasını istiyoruz. Emeği geçen yöneticilerimiz ve üyelerimizden Allah razı olsun. Hayatını kaybeden tüm madencilerimizin ruhları şad olsun”