SPOR - 17 Eylül 2018 Pazartesi 00:12

Özköylü: 'Kongre kararı sonrası takım dibe vurdu'

A
A
A
Özköylü: 'Kongre kararı sonrası takım dibe vurdu'

Denizlispor Teknik Direktörü Osman Özköylü, sahalarında 4-1 kazandıkları Eskişehirspor maçı sonrasında yaptığı açıklamada, kulüp olarak alınan kongre kararı sonrası ciddi psikolojik sıkıntılar içinde olmalarına rağmen kazandıklarını söyledi.

Denizlispor Teknik Direktörü Osman Özköylü, Spor Toto 1. Lig'in 5. haftasında oynadıkları Eskişehirspor karşılaşmasından sonra yaptığı açıklamada, maçtan önce herkesin kafasında Eskişehirspor takımı ile ilgili genç ve tecrübesiz bir takımla maça çıkıldığı algısının olduğunu belirterek, “Bu algı oyuncuların kafasında da vardı, bunu anlatmamıza rağmen, o amaçları, orada yaptıkları mücadeleleri, maçları ne zaman nasıl kaybettiklerini, kırılma anlarını hepsini tek tek oyuncularımıza anlattık. Böyle maçların her zamankinden çok daha zor olduğunu, bu ligin en iyi takımına karşı bile daha ciddi oynayabileceğimizi ama böyle bir maçta konsantrasyon eksikliği olursa sıkıntı yaşayabileceğimizi anlattık. Neticesinde ilk yarı iyi başladığımız öne geçtiğimiz bir maçta bütün ipler elimizde olması gerekirken maalesef hakimin verdiği kararlarla hakemle uğraşmaktan, kendimizle uğraşmaktan oyuncuların kendi içerisinde bir takım problemlerle uğraşmasından oyun anlamında istediğinizi ortaya çıkaramadık. Devre arası kendi aramızda konuştuk oyuncular kendi aralarında konuştular” dedi.

“Kongre kararı bizi çok etkiledi” 

Özköylü, takım olarak taktiksel ve oyun anlamında bir ıkıntılarının bulunmadığı ancak yönetimin aldığı kongre kararının psikolojik olarak kendilerini etkilediğini belirterek, “Biz bu değiliz biz gerçekten bu değiliz. Özellikle ilk iki haftada oynadığımız Gazişehir ve Adana Demirspor maçlarındaki Denizlispor'un sahadaki görüntüsü, mücadelesi, oyunu bizim gerçek kalitemiz. Hatta onun daha üzerine çıkabilecek bir kalitemiz var ama maalesef özellikle en son Altınordu maçının kötü oyunu, kaybedilmesi, takım içerisinde yaşanan birtakım problemler, arkasından o maçın şokunu atamadan yönetiminin aldığı kongre kararı bir anda bizi çok demoralize etti. Takım içerisinde oyuncular içerisinde çok ciddi psikolojik problem yaşadık. Bu da çok doğaldır çünkü herkes yönetimden günü gelmiş alacaklarını beklerken veya yönetimden bu konuda bir hamle beklerken bir anda kongre kararı alınıyor. Herkes televizyondan Kasım ayından önce alacaklarını alamayacağını öğreniyor, bir anda bütün herkesin gardı düştü. Hem Altınordu maçı mağlubiyeti yaşanan şok, arkasından bu karar bir anda takım dibe vurdu. İnanın 15 gündür bu takımı toparlamak için antrenman bir tarafa, bizim antrenmanla, teknikle, taktikle yetenek ile alakalı hiçbir sorunumuz yok. Bizim sorunumuz kulüp içerisindeki yaşadığımız problemler. Maalesef şu anda bu anlamda güçlü desteğe ihtiyacımız var o desteği bulamıyoruz” şeklinde konuştu.

“En büyük sıkıntımız psikolojik” 

Özköylü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anlamda olacak kongrenin sonucunun ne olacağı, başkanımız devam edecek mi, yönetim devam edecek mi veya farklı birisi gelecek mi, bununla ilgili süreç ne olacak? Şu anda bizim en büyük sıkıntımız psikolojik ve bu psikolojik sıkıntıyı özellikle ilk yarıda çok bariz hissettik. Gerek yaptığımız değişiklikler gerekse yaptığımız konuşmalar oyuncuların kendi arasındaki verdikleri tepki bir anda işin rengini değiştirdi kendi kalitemize birazcık ulaştık. Sonucunda böyle bir spor elde ettik. Oyuncularımı tebrik ediyorum, bu psikolojik sıkıntıların içerisinde ihtiyacımız olan bir 3 puandı. Her şeyi bir kenara bırakıyorum, oyunu, güzel futbolu, skoru. Önemli olan bizim için 3 puandı, bunu da aldık, bunun moralini ve keyfini yaşamamız lazım. Tabi önümüzde çok kısa süre içerisinde Cuma günü Osmanlıspor deplasmanı var. Artık kendimizi tamamen oraya konsantre edeceğiz. Biz gerçek kimliğimizle oynadığımız zaman gerçek mücadelemizi yaptığımız zaman sahada her zaman iyi bir Denizlispor. Olacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”

Ali İbileme
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.