ASAYİŞ - 25 Eylül 2021 Cumartesi 10:55

Patrona şart koşan işçi tazminatsız kovuldu

A
A
A
Patrona şart koşan işçi tazminatsız kovuldu

Bir işyerinde yardımcısıyla kavga eden fırın ustası, patrona ‘Ya o, ya ben’ diyerek tartıştığı mesai arkadaşının kovulmasını istedi. Talebi fırın sahibi tarafından reddedilen usta, istifa ederek kıdem tazminatı için dava açtı. Davaya son noktayı koyan Yargıtay, patrona ‘Ya o, ya ben’ tehdidinde bulunan ustanın tazminat alamayacağına hükmetti.

İş Mahkemesi, ustayı haklı bularak kıdem tazminatının ödenmesi yönünde karar alırken, fırın ustasına kötü haber Yargıtay'dan geldi.

Yargıtay, işçi açısından haklı fesihi doğuracak bir sebep olmadığını belirterek, işçinin lehine çıkan kararın bozulmasını istedi. Yargıtay kararında özetle şu ifadelere yer verildi: "İş Kanunu’nun 25. maddesinin “d” bendinde işverenin haklı sebeple derhal fesih hakkını kullanmasına imkan tanıyan “işçinin işverenin diğer işçisine sataşması” durumu düzenlenmiş ise de, feshe ilişkin bilgisi olmayan tanık anlatımları ve dosya kapsamı incelendiğinde, davacının diğer işçinin kendisine sataştığını iddia ve ispat etmiş olmadığı; şu halde, davacının birlikte çalışmak istemediği diğer işçi yönünden işveren bakımından haklı bir fesih sebebinin bulunduğunu da ortaya koyamadığı anlaşılmaktadır.

Açıklanan sebeplerle; davacının fesih bildiriminde ileri sürdüğü sebebin, haklı olmadığı anlaşıldığından davacının kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olmuştur."


Bir ekmek fırında çalışan usta ile yardımcısı kavga etti. Öfkesine hakim olamayan usta, patrona, ‘Ya o, ya ben’ diyerek tepkisini dile getirdi. İşverenin ustanın şartına kulak asmaması üzerine istifa eden ekmek ustası, soluğu mahkemede aldı. İş Mahkemesi’nde fırıncı hakkında dava açan usta, bir çalışma arkadaşının işyerindeki düzeni bozduğuna ilişkin şikayetinin işverence dikkate alınmaması ve taleplerine rağmen işçilik alacaklarının işverence ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı sebeple feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları ile asgari geçim indirimi alacağının davalıdan tahsilini talep etti. Davalı fırıncı; davacının çalışma arkadaşının işten çıkarılması talebini haksız bularak reddettiklerini, davacının da bunun üzerine izin almaksızın ve haklı bir mazereti bulunmaksızın işe gelmediğini, bu sebeple davacının kıdem tazminatı talebinin reddi gerektiğini, fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ve asgari geçim indirimi alacağının bulunmadığını ile sürerek davanın reddine karar verilmesini istedi. Davanın kısmen kabulüne hükmeden İş Mahkemesi, kıdem tazminatı ödenmesine hükmetti. Davalı fırıncı kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı.

Kararda; “Davacı tarafından işverene noter kanalıyla gönderilen fesih bildiriminde, iş sözleşmesinin fesih sebebi özetle; işyerine alınan yardımcı elemanın sürekli tartışma yaşaması, işi ciddi yapmaması, yetkililere durum bildirilerek çözüm bulunması istenmesine karşın yetkililerce herhangi bir çözüm bulunmaması sebebiyle davacının çalışmaya devam edemeyecek olması, şeklinde açıklanmıştır. Dava dilekçesinde ise; davacının işverene şikayetini bildirerek bir hafta içerisinde çözüm bulunmaz ise SGK primlerinin eksik ödenmesi ve ödenmeyen işçilik alacaklarının bulunması sebebiyle iş sözleşmesine haklı olarak son vereceğini sözlü olarak ihtar ettiği ileri sürülmüştür. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda işçilik alacaklarının ödenmemesi ve SGK primlerinin gerçek ücret üzerinden yatırılmaması sebebiyle davacı tarafından yapılan fesih haklı kabul edilerek kıdem tazminatı hüküm altına alınmıştır. Ne var ki; varılan bu sonuç fesih sebebiyle örtüşmemektedir. Şöyle ki; derhal fesih hakkı, sebebe bağlı yenilik doğuran bir haktır. Bu sebeple fesih bildiriminde belirtilen sebep, kural olarak değiştirilemez, genişletilemez yada başka bir sebep eklenemez. Şu durumda; Mahkemece işçilik alacaklarının ödenmemesi ve SGK primlerinin gerçek ücret üzerinden yatırılmaması sebeplerinin fesih sebebi olarak değerlendirilmesi doğru olmamıştır” ifadeleri yer aldı.
Kararda; davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığının tespiti için fesih bildiriminde belirtilen sebebin haklı sebep oluşturup oluşturmayacağı irdelenmesi gerektiği vurgulandı. Kararda; “Feshe ilişkin bilgisi olmayan tanık anlatımları ve dosya kapsamı incelendiğinde, davacının diğer işçinin kendisine sataştığını iddia ve ispat etmiş olmadığı; şu halde, davacının birlikte çalışmak istemediği diğer işçi yönünden işveren bakımından haklı bir fesih sebebinin bulunduğunu da ortaya koyamadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeplerle; davacının fesih bildiriminde ileri sürdüğü sebebin, haklı olmadığı anlaşıldığından davacının kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olmuştur. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir” denildi.

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM’de Fransa’nın Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına yönelik tezkere kabul edildi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen tezkereyle Fransa Ulusal Meclisi’nin Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararı kınandı. TBMM Genel Kurulu’nda, Fransa Ulusal Meclisi’nin 29 Nisan 2024 tarihinde kabul ettiği Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi kabul edildi. TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasıyla verilen tezkerede şu ifadelere yer verildi: “Fransa Ulusal Meclisi tarafından 29 Nisan 2024 tarihinde kabul edilen, hukuki ve tarihi temelden yoksun, önyargılara dayanan Asuri ve Keldanilerle ilgili kararı esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kendi sömürgeci ve kanlı geçmişleriyle gerçek anlamda yüzleşemeyenlerin ülkemize karşı hasmane bir tutumla gündeme getirdikleri mesnetsiz iddialarının bir karşılığı yoktur. Tarihin siyasi saiklerle tahrif edilmesini en güçlü şekilde reddediyoruz." Parlamentoların, tarihten düşmanlık çıkarmak yerine, ülkeler ve halklar arasında dostluk ve işbirliğini geliştirmesi, mevcut ve gelecek nesiller için daha barışçıl bir dünya oluşturmaya gayret etmesi gerektiği vurgulanan tezkerede, "Başka ülkelerin tarihi konusunda karar almak, başka ulusları yargılamaya kalkmak parlamentoların görevi değildir. Parlamentolar kendilerini tarihçilerin ve yargıçların yerine koyamaz. Bu gerçekleri bir kez daha hatırlatarak, art niyetli, haksız ve hukuksuz bu kararı en güçlü şekilde kınıyor, Fransa Ulusal Meclisi ve diğer mercileri, dostluk ve müttefiklik ruhu ile uluslararası hukuka uygun şekilde hareket etmeye davet ediyoruz” denildi.
Denizli Başkan Arslan, Çameli’nin güçlü kadınlarını yalnız bırakmadı DENİZLİ (İHA) – Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan, Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışında emekçi kadınları yalnız bırakmadı. Çameli ilçesine bağlı Elmalı Mahallesi’nde Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışı gerçekleşti. Kadınların güçlenmesine odaklanılan etkinliğe Çameli İlçe Kaymakamı Hüseyin Şamil Sözen ve eşi Hakim Büşra Purtul Sözen, Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ve eşi İlkin Arslan, Çameli İlçe Jandarma Komutanı Atilla Acarer, MHP İlçe Başkanı Murat Genç, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Nesibe Keskin, Elmalı Mahallesi Muhtarı Fatih Maden ve Belediye Meclis üyeleri katıldı. Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışında, bölgedeki kadın girişimcilerin önemine vurgu yapan Başkan Cengiz Arslan, kadınların ekonomik ve sosyal hayatta daha fazla yer almasının toplumun kalkınmasına önemli bir katkı sağlayacağını dile getirdi. İlçe Kaymakamı Hüseyin Şamil Sözen ise kadınların el emeğiyle ürettikleri ürünlerin önemine değinerek, kooperatifin açılışının bölgedeki kadın girişimciler için önemli bir fırsat olduğunu ifade etti. Ardından, protokol tarafından açılış kurdelesi kesildi ve kafenin kapıları resmen açıldı. Katılımcılar, Kadın Kooperatifi Başkanı Firdevs Eriş ile birlikte kafeyi gezip ardından kadınların el işçiliği atölyesinde üretilen ürünler hakkında bilgi aldı. Yerel kadınların emeğiyle oluşturulan bu ürünler, bölgenin kültürel zenginliğini ve el sanatlarının önemini yansıtıyor. Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışı, kadınların gücünü ve potansiyelini ortaya koymak adına önemli bir adım oldu. Bu tür inisiyatifler, toplumun her kesimine ilham veriyor ve kadınların ekonomik bağımsızlığını destekleyerek toplumsal dönüşümü sağlıyor.
Bingöl Bingöl’de 2 ayda aranan 104 kişi yakalandı Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, Mart ve Nisan aylarında aranan şahısların yakalanmasına yönelik yapılan çalışmalarda, toplamda 104 kişinin yakalanarak tutuklandığını bildirdi. Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, asayiş ve güvenlik basın bilgilendirme toplantısında, Mart ve Nisan aylarında yapılan faaliyetleri açıkladı. İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin 2 ay içinde gerçekleştirdiği faaliyetleri açıklayan Vali Usta, Bingöl’ün huzur ve güvenliği için gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Vali Usta, “Güvenlik güçlerimizle birlikte Bingölümüzün huzur ve güvenliği için gece gündüz demeden azim ve kararlılıkla çalışıyoruz. Amacımız siz kıymetli vatandaşlarımızın huzur ve güven içerisinde yaşamasını sağlamak; suçun önlenmesi, azaltılması ve suçluların yakalanması konusunda kararlılıkla çalışmak ve bu şehrin bir huzur kenti olma özelliğini en az sorunla yarınlara taşımaktır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilimiz genelinde alacağımız tedbirlerle suç işleyenlere, halkımızın huzurunu ve sükûnunu bozanlara göz açtırmayacağız inşallah. Aile birliğini derinden sarsan, gençlerimizin aydınlık yarınlarını çalan ve toplumsal bünyede iyileştirilmesi güç yaralar açan bu organize suç örgütleri ve zehir tacirleriyle ne kadar büyük olurlarsa olsunlar peşlerini bırakmayacak ve mutlaka adalete teslim edeceğiz” dedi. 104 kişi tutuklandı 5 ile 20 yıl arasında değişen cezalar nedeniyle aranması bulunan şahısların yakalandığını belirten Vali Usta, “Aranan Şahısların Yakalanması Kapsamında: Kamu düzeninin devamının sağlanması ve suç ve suçluyla mücadeleye yönelik yapılan çalışmalar neticesinde; 0-5 yıl arası aranan 84 şahıs, 5-10 yıl arası aranan 15 şahıs, 10-20 yıl arası aranan 4 şahıs, 20 yıl ve üzeri aranan 1 şahıs, ifadeye yönelik aranan 137 şahıs olmak üzere toplam 241 şahıs yakalanmış, 104 şahıs tutuklanmıştır” diye konuştu. 15 sığınak imha edildi Yine terör örgütlerine karşı faaliyetlerin devam ettiğini aktaran Vali Usta, “Terörle Mücadele Suçları Kapsamında: İlimiz genelinde 739 adet operasyonel faaliyet ifa edilmiş olup yapılan operasyonlar neticesinde; PKK/KCK bölücü terör örgütü kapsamında 8, DEAŞ Terör örgütüne üye olmak suçu kapsamında 1, FETÖ/PDY Terör örgütüne üye olmak suçu kapsamında 4 olmak üzere toplam 13 şüpheli şahıs yakalanarak haklarında adli işlem yapılmıştır. Bu olaylarda toplam 6 şahıs ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmış, 7 şahıs ise mevcutlu olarak sevk edildikleri adli makamlarca ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmıştır. Ayrıca yapılan operasyonlar neticesinde; 15 sığınak tespit edilerek kullanılamaz hale getirilmiş, 1 adet antipersonel roketatar mühimmatı, 3 kg amonyum nitrat, 38 adet tüp, 25 adet pil, 3 adet akü, 25 metre elektrik kablosu ile çok sayıda gıda ve yaşam malzemesi ele geçirilmiştir” dedi. Vali Usta’nın basın açıklamasına İl Jandarma Komutanı Bilgihan Yeşilyurt ve İl Emniyet Müdürü Şükrü Orhan da eşlik etti.