EKONOMİ - 01 Haziran 2020 Pazartesi 13:12

Prof. Dr. Akbay: 'AB, salgın sürecinde ekonomik gücüyle bir adım öne çıktı''

A
A
A
Prof. Dr. Akbay: 'AB, salgın sürecinde ekonomik gücüyle bir adım öne çıktı''

AB, salgınla mücadelede üye ülkelerin ekipman ihtiyaçlarının yüzde 90’nını finanse ederken, Avrupa Yatırım Bankası ise üye ülkelere destek kapsamında 350 milyar euro dağıttı. Avrupa Birliği uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Akbay konu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

COVID-19 salgını dünya ekonomilerini derinden etkiledi. 2020 yılı için resesyon sinyalleri verilirken üretimdeki aksamalar Gayri Safi Yurtiçi Hasıla rakamlarında da düşüşe neden oldu. Salgının etkilerini azaltmak için her ülke harekete geçerken yeterli finansal büyüklüğe sahip olmayan ülkeler özellikle FED ve IMF desteklerine başvuruda bulundu. Özellikle Avrupa Birliği (AB) gibi ulus üstü yapıların kriz süreçlerinde üyelerine güç kattığını belirten Ankara Özel Natomed Hastanesi Başhekimi ve Avrupa Birliği uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Akbay, ''COVID-19 salgın sürecinde Avrupa Birliği liderleri ve kurumlarına yönelik eleştiriler daha çok ön plana çıkmış gibi görünse de, salgın ile mücadelede bir kere daha ekonomik gücünü ve başarısını kanıtladı'' dedi.

''Türkiye için Avrupa Birliği ideali devam etmeli''

COVID-19 sürecinde Avrupa Birliği’nin oynadığı role ilişkin açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ayşegül Akbay, ''Salgın sürecinin AB ülkelerine başlıca etkileri bireysel özgürlükler ve ekonomi alanında oldu. Bilindiği üzere Avrupa Birliği’nin ‘yerindelik’ prensibine göre, birlik sağlık yönetimi ve politikaları konusunda yani okul kapatma, karantina vb. eylemlerde, üye ülkelerin içişlerine karışmıyor. Ancak, süreç boyunca epidemiye hazırlık, ekipman temini ve ekonomik fonlar ile aşı çabaları doğrultusunda bilimsel işbirliği için Avrupa Birliği aktif rol aldı. Coronabondları ve sınır kapatma süreçlerinde demokratik mekanizmalar gereği çeşitli önerme ve tartışmalar çıkmış olsa da, Avrupa Birliği, üye ülkelere ekipman finansmanının yüzde 90’ını ve Avrupa Yatırım Bankası üzerinden 350 milyar euronun üye ülkelere dağıtılmasını başardı'' dedi.

Türkiye’nin AB idealinin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Akbay, ''COVID-19 salgın süreci bize bir kere daha gösterdi ki, Avrupa konusunda kritik ve karamsar olanlar birliğin işleyişini daha iyi anlamaya çalışmalıyız. Ülkemizin durma noktasındaki tam üyelik sürecine yeniden boyut kazandırılmalı ve AB’ye üye olmaktan asla vazgeçmemeliyiz. Bugün, Türkiye, Avrupa Birliği’ne üye ülkeler arasında olmuş olsaydı, bu ekonomik avantajlardan payını almakla kalmayacak, salgınla uluslararası mücadelede de daha etkin bir rol alabilecekti'' şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.