SAĞLIK - 18 Mayıs 2022 Çarşamba 09:48

Prof. Dr. Güneş’ten korkutan açıklama: 'Hipertansiyon hastalarının yarısı hastalığının farkında bile değil'

A
A
A
Prof. Dr. Güneş’ten korkutan açıklama: 'Hipertansiyon hastalarının yarısı hastalığının farkında bile değil'

Türk Kardiyoloji Derneği Hipertansiyon Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Güneş, “Ülkemizde erişkinlerde 3 kişiden biri hipertansiyon hastası ve ne yazık ki hastaların yarısı hasta olduğunun farkında bile değil. Dolayısıyla uzun vadede sıkıntılara maruz kalacaklar. Hipertansiyon sinsi bir hastalık. Uzun vadede böbrek yetmezliği, kalp damar hastalıkları, inme gibi durumlarla da karşımıza gelebiliyorlar” dedi.

Hipertansiyonun toplumda her 3 yetişkinden birinde görüldüğü ifade edilirken uzmanlar hastalığa karşı uyarıyor. 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Türk Kardiyoloji Derneği Hipertansiyon Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Güneş de hipertansiyonun sinsi bir hastalık olduğuna, hastaların çoğunluğunda herhangi bir belirti göstermediğine dikkat çekti. Prof. Dr. Güneş, kan basıncı ölçümü ve tansiyon takibinin önemini belirtirken vatandaşları beslenme alışkanlıkları noktasında uyardı.

“Ne yazık ki bu hastaların yarısı hastalığının farkında bile değil"

Hipertansiyon hastalarının önemli bir kısmının hastalığından haberdar olmadığına dikkat çeken Türk Kardiyoloji Derneği Hipertansiyon Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Güneş, “Ülkemizde erişkin yaş grubunda 3 kişiden biri hipertansiyon hastası ve ne yazık ki bu hipertansiyon hastalarının yaklaşık yarısı hipertansiyon hastası olduğunun farkında bile değil. Dolayısıyla hipertansiyondan kaynaklanan uzun vadede sıkıntılara maruz kalacaklar. Hipertansiyon sinsi bir hastalık, hastaların çoğunda aslında baş ağrısı belki söz konusu olabilir ama çoğunda hiçbir şikayet olmuyor. Uzun vadede böbrek, kalp yetmezliği, kalp damar hastalıkları, inme gibi durumlarla da karşımıza gelebiliyorlar. Bugünkü sloganımız ‘Ölçmezseniz bilemezsiniz’. Hastalarımız, 'başım ağrıdığı için tansiyonum yükseldi' şeklinde karıştırabiliyorlar. Tansiyonu sürekli ölçtüğümüzde en azından bir hafta düzenli takip ettiğimizde, tansiyon sürekli yüksek ise hipertansiyon tanısını koyuyoruz. Toplum sağlığı açısından bu kadar yaygın olan bir hastalığın önlenmesi çok önemli” şeklinde konuştu.

“Tavsiye edilenin 3 katından daha fazla tuz tüketiyoruz"

Hipertansiyona karşı insanların beslenme ve yaşam tarzlarını değiştirmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Güneş, şöyle konuştu: "Özellikle tuzun azaltılması çok önemli. Ülkemizde bir çalışmaya göre 18 gram ortalama günlük tuz tüketimi söz konusu. Bu tavsiye edilenin neredeyse 3 katından daha fazla. Dolayısıyla ekstra tuz katmayı bir kenara bırakmamız lazım. Tuz oranı yüksek olan ürünlerden de uzak durmamız lazım. Günümüz koşullarında abur, cubur dediğimiz tuz oranı çok yüksek olan hazır yiyecekler çok fazla. Onları hep azaltmamız lazım. Düzenli egzersiz yapmamız gerekiyor. Hafif tempolu günde en azından bir yarım saat kadar, hiç olmazsa haftanın beş günü egzersiz yapmak, yürümek, yüzmek, bisiklet kullanmak tavsiye edeceğimiz egzersizlerden. Diğer bir konuda kilo verilmesi. Yaşla beraber hipertansiyon sıklığı artıyor, 50 yaşın üzerine çıktığı zaman yüzde elli, 70’li yaşlarda üç kişiden ikisine doğru çıkmakta ama 30 yaşın altında da yüzde on civarında kan basıncı yüksek olan bir bireyimiz var. Kan basıncımızı arada bir ölçtürelim, ölçtürmezsek bilemeyiz. Yaşam tarzımıza dikkat edelim”

Hasibe Karadağ - Alper Suat Tutaşı
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.