SAĞLIK - 13 Şubat 2021 Cumartesi 10:05

Prof. Dr. Oğuztürk: “Aşıların kısa süre içerisinde mutant virüslere karşı da etkinlik sağlayacağını söyleyebiliriz”

A
A
A
Prof. Dr. Oğuztürk: “Aşıların kısa süre içerisinde mutant virüslere karşı da etkinlik sağlayacağını söyleyebiliriz”

Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, Güney Afrika varyantı mutant Covid-19’un bazı aşıları etkisiz bırakması konusunda, “Bu aşıların kısa bir süre içerisinde mutant virüslere karşı da etkinlik sağlayacak sürece dahil edilebileceğini söyleyebiliriz. Dünya da aşı firmaları gerçekten korona virüs özelinde büyük bir başarı göstermiş durumdalar” dedi.

Covid-19 virüsünün İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika varyantları olmak üzere mutasyona uğramış yeni şekli insanları korkutuyor. Pandemideki zincirin kırılmasındaki en önemli rol ise aşıların. Güney Afrika resmi kaynaklarından yapılan açıklamaya göre bazı aşılar virüsün bu ülkedeki varyantına karşı düşük etkinlikte kaldı. Bu durumun insanlarda şu an bir panik veya endişe oluşturmaması gerektiğini vurgulayan Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, dünyadaki aşı çalışmalarının, özellikle korona virüs özelinde çok iyi ve hızlı ilerlediğini kaydetti. Prof. Dr. Oğuztürk, korona virüslerin bir RNA virüsü olduğunu ve bu virüslerin yaşamını sağlayabilmesi için mutasyonlara uğramasının doğal bir olgu olduğunu açıkladı.

“Virüsün mutasyon geçirmesi bizde herhangi bir şaşkınlığa sebebiyet vermemeli”

Covid-19 gibi virüslerin mutasyon geçirmesinin doğal olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, “Aslında bu mutasyon olayı Aralık ayının başında İngiltere’de gündeme geldi ve dünya ile paylaşıldı. Dünya üzerinde de virüsün mutasyon geçirmesi ile ilgili ciddi manada bir farkındalık oluştu. Sonraki aşamada Brezilya ve Güney Afrika mutasyonları da tüm dünya kamuoyu ile paylaşıldı. Burada tabi ki virüsün mutasyon geçirmesi bizde herhangi bir şaşkınlığa sebebiyet vermemeli. Korona virüslerin dahil olduğu RNA virüslerinin mutasyon anlamında yaşamlarının doğal bir sürecini uyguladıklarını, doğaları gereği zaten yaşam döngülerinde bu mutasyonları gerçekleştirdiklerini biliyoruz” şeklinde konuştu.

“Hep ifade ediliyor, zaten şu ana kadar binlerce mutasyon geçirilmiş durumda”

Korona virüsün küçük noktasal mutasyonlar şeklinde bugüne kadar birçok kez mutasyona uğradığını hatırlatan Prof. Dr. Oğuztürk, “Hep ifade ediliyor, zaten şu ana kadar binlerce mutasyon geçirilmiş durumda. Bu mutasyonlar da onlardan sadece bir kaçı. Bu anlamda düşünecek olursak, bize tedavi ya da aşı uygulamaları konusunda bilgi sağlama hususunda bir katkı sağlama söz konusu olabilir. Mutasyonlar virüsün genetik dizilimi ile ilgili yeni varyant virüslerin oluşması anlamında önemli bir özelliği bize sağlamakta. Burada dikkat edilmesi gereken husus; aşılar bu mutasyona uğramış virüslerde etkinlik sağlıyor mu, sağlamıyor mu” diye konuştu.

“Aşıların kısa süre içerisinde mutant virüslere karşı da etkinlik sağlayacağını söyleyebiliriz”

Güney Afrika varyantına karşı bazı aşıların etkinlik oranının düşmesinin paniğe neden olmaması gerektiğini, aşı çalışmalarının çok iyi ilerlediğini ve bu varyanta karşı aşıların güncelleneceğini belirten Prof. Dr. Hakan Oğuztürk şunları kaydetti:

“Oxford firmasının açıkladığı veriler maalesef bu yeni mutant virüslere karşı mevcut kullanımdaki olan aşılarının kısmi bir başarı sağladığını ifade ediyor. Tabi ki bunu aslında bir panik ya da endişeye sebebiyet vermeyecek bir durum olarak düşünüyorum. Çünkü bu aşıların kısa bir süre içerisinde mutant virüslere karşı da etkinlik sağlayacak sürece dahil edilebileceğini söyleyebiliriz. Dünya da aşı firmaları gerçekten korona virüs özelinde büyük bir başarı göstermiş durumdalar. Birçok ilaç firması Faz-1, Faz-2, Faz-3 şeklindeki süreçleri aktive etmiş durumdalar. Her gün yeni aşılar ile ilgili bilgilere sahip olmaktayız. Bu anlamda mutasyona uğramış olan virüslerin de bu aşılardan etkilenebileceği şeklindeki çalışmaların çok kısa süre içerisinde adaptasyon süreçlerinin sağlanarak, o aşıların da yeni mutasyona uğramış virüslere etki göstereceğini söyleyebiliriz. Bu bizde tam bir panik ve endişeye neden olacak bir durum değildir diye değerlendiriyorum.”

Utku Şimşek
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Başkanı seçildi Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu’ndaki başkanlık seçimini 1177 oy alan Şekip Mosturoğlu kazandı. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu’nda başkanlık seçimi, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Toplamda 1529 oy kullanılan seçimde Şekip Mosturoğlu 1177, Sevil Becan 265 ve Nihat Tokat da 87 oy aldı. Seçimi kazanmasının ardından konuşma gerçekleştiren Şekip Mosturoğlu, kürsüye çıkmadan önce tebrikleri kabul etti. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu üyelerine teşekkürlerini ileten Mosturoğlu, "Oy kullanan tüm Yüksek Divan Kurulu üyelerime şükranlarımı sunuyorum. Bizi seçtiler. Diğer başkan adaylarını tebrik ediyorum. Yüksek Divan Kurulu başkanımıza teşekkür ediyorum; çok titiz bir toplantı yaptı. Bu sürece başladığımda seçim sonucunun 3 Temmuz zaferimizin taçlanması olarak kabul edileceği olarak düşünüyordum. 3 Temmuz zaferimiz burada taçlanmıştır. 3 Temmuz ruhu yaşamaktadır, hiç kimse bu mücadeleden vazgeçmemiştir. Sarı-lacivert burada durmaktadır, bu duvar durduğu sürece Fenerbahçe her zaman payidar kalacaktır" ifadelerini kullandı. Şekip Mosturoğlu konuşmasının ardından başkan adayları Sevil Becan ve Nihat Tokat ile birlikte el ele poz verdi. Yüksek Divan Kurulu’nda görev dağılımı şu şekilde oldu: Şekip Mosturoğlu (Başkan), Hakkı Kurtuluş (Başkan Vekili), Levent Hataylı (Sekreter), Elizabet Uğurlu Çağlar Özdemir (Sayman).
Ankara Bakan Yerlikaya duyurdu: İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonlarında 16 gözaltı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonları ile suç örgütü üyesi 16 kişinin gözaltına alındığını duyurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda, İstanbul’un Beşiktaş, Esenyurt, Sultangazi, Gaziosmanpaşa ve Pendik ilçelerinde "Mahzen-33" operasyonları düzenlendi. Operasyonda, yağma, iş yeri kurşunlama, çok sayıda silah bulundurmak, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, uyuşturucu imalatı ve ticareti, tehdit ve hakaret suçlarına karıştığı tespit edilen organize suç örgütü üyesi 16 şahıs yakalandı. Operasyonlar neticesinde, 1 adet el bombası, 1 adet AK-47 uzun namlulu silah, 2 adet ruhsatsız tabanca, muhtelif miktarda uyuşturucu madde ve 1 adet çalıntı motosiklete el konuldu. İçişleri Bakanı Yerlikaya, organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdiği paylaşımda, “22-26 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen operasyonlarda yakalanan 16 şüphelinin, Pendik ilçesinde 25 Nisan tarihlerinde eylemde kullanacağı değerlendirilen patlayıcı mühimmat ile yakalandığı, Beşiktaş ilçesinde iş insanının tehdit edilmesi eylemini yaptıkları, Esenyurt ilçesinde 22 Nisan tarihinde gerçekleştirilen kıraathane, kafe, terzi, börekçi araç ve ikamet kurşunlanması olmak üzere 7 ayrı iş yeri kurşunlama eylemlerini gerçekleştirdikleri, Gaziosmanpaşa ilçesinde 24 Nisan tarihinde kişiyi kaçırma, hürriyetinden yoksun kılma eylemini yaptıkları tespit edildi. Operasyonları gerçekleştiren Kahraman Polisimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle” ifadelerini kullandı.
Eskişehir ESTÜ’den UNESCO kürsüsü başarısı Eskişehir Teknik Üniversite’si (ESTÜ) “Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri” başlıklı UNESCO Kürsüsü başarısı ödülünü aldı. Eskişehir Teknik Üniversite’sinde Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü öğretim elemanlarından Prof. Dr. Sayın Saye Nihan Çabuk’un başkanlığını, Doç. Dr. Sayın Gordana Kapla’nın da eş başkanlığını yaptığı “Geographical Information Technologies (Remote Sensing and Geographical Information Systems) in Environmental Planning and Management” (Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri) başlıklı UNESCO Kürsü önerisi verildi, ülkedeki yükseköğretim kurumları tarafından yapılan birçok başvuru arasından UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından desteklenmeye layık görülen 2 başvurudan biri oldu. Kürsü, coğrafi bilgi teknolojilerinin yardımıyla iklim değişikliği, afetler ve kentleşme gibi konulara odaklanarak doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesine yönelik bilgi, eğitim ve farkındalık kazandırmayı hedeflediği ifade edildi. Lisansüstü seviyede konuyla ilgili verilecek dersler, vaka temelli çalışmalar, projeler, yayınlar, çalıştaylar, saha ziyaretleri ve konferanslar gibi bir dizi etkinlikle desteklenmesi planlanan kürsü, 4 yıllık bir süreyi kapsadığı projede belirtildi. Ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak olan proje, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılmasına katkı sağlamak üzere ve UNESCO stratejik hedeflerine uyum kapsamında oluşturulan Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri Kürsüsü, ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün en önemli sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak. Kürsünün uluslararası ve ulusal destekçileri arasında Zagreb Üniversitesi, Samangan Üniversitesi, Lyon Üniversitesi, Aziz Kiril ve Metodiy Üniversitesi, Tipaza Üniversitesi, Al al-Bayt Üniversitesi gibi yükseköğretim ve araştırma kurumlarının yanı sıra, ESRI ABD, ESRI Türkiye, Başarsoft Uganda, Cybertech, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, Tasarım ve Planlama Akreditasyon Derneği gibi kuruluşlar da projede bulunduğu söylendi. UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlanan projede ilk kez 1992 yılında başlatılan UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlıyor. UNESCO Kürsüleri, üniversitelerle bağlantı kurarak ve üniversitelerarası iş birliğini teşvik ederek bilgiyi sınırlar ötesine taşıyabilme sayesinde, UNESCO’nun tüm yetki alanlarındaki araştırma, eğitim ve program gelişimini ilerletmekte. 2023 yılı Kasım ayı itibariyle dünya çapında 120 ülkede 850 UNESCO Kürsüsü ve UNITWIN ağı kurulmuş olup 1993-2024 yılları arasında Türkiye’den sadece 18 üniversitede UNESCO Kürsüsü oluşturulduğu belirtildi.