SAĞLIK - 11 Ekim 2021 Pazartesi 10:44

Prof. Dr. Yorulmaz, 'Grip ve nezlede artış yaşanıyor' diyerek çağrıda bulundu

A
A
A
Prof. Dr. Yorulmaz, 'Grip ve nezlede artış yaşanıyor' diyerek çağrıda bulundu

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, son günlerde grip ve nezle vakalarında artış yaşandığına dikkati çekerek, vatandaşlara bağışıklık sistemini güçlü tutma çağrısında bulundu.

Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, Kovid-19 başta olmak üzere tüm virüs ve rahatsızlıklardan korunmak için bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini, bağışıklık sistemi zayıfladığında vücudun dışarıdan gelen mikroplar ve yabancı maddelere karşı çıkmakta zorluk çektiğini bu durumun ise hastalıklara yol açtığını söyledi.

Prof. Dr. Yorulmaz, 'Grip ve nezlede artış yaşanıyor' diyerek çağrıda bulundu

Kış mevsiminin yaklaşması ve havaların soğumaya başlaması ile birlikte grip, nezle gibi mevsim hastalıklarında da artış yaşanıyor. Uzmanlar Kovid-19 salgınının da devam ettiği bu dönemde hastalıklardan korunmak için en güçlü silahın güçlü bir bağışıklık olduğu konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu dönemde bağışıklığı güçlü tutmak ve hastalıklardan korunmak için beslenme düzeninden, egzersize, su tüketiminden, düzenli ve yeterli uykuya kadar birçok önemli faktör bulunuyor. Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, güçlü bir bağışıklık için dikkat edilmesi gereken noktaları açıkladı.

Kış mevsimi yaklaşırken, bağışıklığını güçlü tutmak isteyen vatandaşlar da taze meyve ve sebzelerden almak için pazarın yolunu tutuyor. Pazar tezgahlarının kış sebze ve meyveleriyle dolmasıyla birlikte hareketlilik yaşandığı görülüyor. Uzmanlar, salgın sürecinin devam ettiği ve vaka sayılarının artışa geçtiği bu dönemde alışverişin çok yoğun kalabalığın olduğu saatlerde yapılmaması konusunda uyarıyor.

"Çocuklarımızın sebze tüketiminden uzak olduğunu görüyoruz"

Her mevsimde ortaya çıkan sebze ve meyvelerin insanların o mevsimdeki ihtiyaçlarına uygun olan besin maddelerini içerdiğini söyleyen Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, "Kış mevsiminde yetişen narenciye, portakal, mandalina gibi besinler kış mevsimindeki ihtiyaçlar için daha uygun besin maddeleri içermektedir. C vitamini de bunlardan birisidir. Ispanak, pırasa gibi sebzeler de bu mevsimin ihtiyaçlarını karşılayacak besin maddeleri içermektedir. O mevsimin sebze ve meyvelerini tüketmekte büyük yarar var. Ne yazık ki çocuklarımızın sebze tüketiminden uzak olduğunu görüyoruz. Bu çok büyük bir sıkıntı. Hastalıklara karşı bağışıklık kazanmada sebze ve meyvenin sağladığı vitaminlerin yanı sıra mineraller de önemli bir direnç kazanmaya katkı sağlayacaktır" dedi.

"Meyve suyu, meyvenin yerini tutmaz"

Meyve suyunun meyveye tercih edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Yorulmaz, "Hiçbir zaman meyve suyu, meyvenin yerini tutmayacaktır. Meyveyi tüm haliyle tüketmek çok daha sağlıklıdır. Özellikle meyvenin suyunun dışında kalan bölümlerinde bulunan vitaminleri ve de lifli besinleri almak bağırsak sağlığımızı korumada çok önemlidir. Bu yüzden meyve suyu yerine meyvenin kendisini tercih etmekte yarar var. Eğer meyve suyu tüketilecekse taze sıkılmış ev yapımı meyve suyu tercih edilebilir" ifadelerine yer verdi.

Prof. Dr. Yorulmaz, 'Grip ve nezlede artış yaşanıyor' diyerek çağrıda bulundu

"En az 1 buçuk litre su tüketilmeli"

Yazın olduğu gibi kışın da en az 1 buçuk litre su tüketilmesi gerektiğini aktaran Prof. Dr. Yorulmaz, "Su olarak tüketmemiz gerekiyor. Kimi zaman kış mevsiminde içilen sıcak içeceklerle karşılanıyor gibi bir algı var ise de bu doğru değildir. 1 buçuk litreyi su olarak tüketmek en sağlıklı tüketme biçimidir" dedi.

Prof. Dr. Yorulmaz, 'Grip ve nezlede artış yaşanıyor' diyerek çağrıda bulundu

"Egzersiz yapmayı ihmal etmeyin"

Uygun havalarda yarım saatlik de olsa bir egzersiz yapmanın, olmadığı durumlarda ise ev içinde bir takım hareketlerle bu eklemlerin çalışması ve alınan fazla enerjinin atılmasının organların daha sağlıklı çalışması açısından çok önemli olacağını vurgulayan Prof. Dr. Yorulmaz, bu yüzden egzersizlerin ihmal edilmemesi gerektiğine dikkat çekti.

"Uyku düzenini değiştiren alışkanlıklardan vazgeçin"

Tüm bunların yanı sıra yeterli ve düzenli uykunun da hastalıklardan korunmada büyük önem taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Yorulmaz, "Bu açıdan gecelerin uzun olması önemli bir avantaj sağlamakta. Ama kimi zaman başka şeylerle uğraşarak uyku saatlerimizi geciktirebiliyoruz. Eğer sabah erken saatte kalkmak gibi bir durum varsa bu noktada yeterli uyku çok önemlidir. Ya da yine kötü alışkanlıklardan birisi odamızda televizyon seyrederken uyumak gibi bir alışkanlıktan da vazgeçmek gerekiyor. Yeterli ve düzenli uyku hastalıklardan korunmada son derece önemlidir" ifadelerini kullandı.

"D vitamini hastalıklardan korunmada çok önemli bir vitamindir"

Kış mevsiminde yeterince güneş ışığına maruz kalamamanın da başka bir sorun olduğunu belirten Prof. Dr. Yorulmaz, "Güneşli havalarda 15-20 dakika bile olsa güneşi alalım ki vücudumuzun D vitamini yapması mümkün olabilsin. D vitamini hastalıklardan korunmada çok önemli bir vitamindir. Yapılan çalışmalar ülkemiz insanlarının D vitamini açısından ne yazık ki yetersiz olduğunu göstermektedir. Toplumun çok büyük bir kısmının D vitamini seviyeleri yetersiz düzeyde bulunmaktadır" dedi.

"Genel olarak D vitamini ağırlıklı beslenmeye çalışıyorum"

Pazara alışverişe çıkan üniversite öğrencisi Yasemin Sude Sarı, "Genel olarak D vitamini ağırlıklı beslenmeye çalışıyorum. Ama yeşilliklerden sonra turunçgiller, portakal, limon, mandalina gibi besinler geliyor. Pazarda mandalina, limon bulup aldık. Posası olsun diye şeftali aldık. Bu süreçte bağışıklık sistemi kadar bağırsak hareketleri de çok önemli yer tutuyor. Posalı ve liftli gıdalar aldık" dedi.

"C vitamini için mandalina aldık"

Üniversite öğrencisi Edanur Tekeoğlu ise, "Salatalarımız için domates salatalık gibi besinler aldık. Bunları turunçgiller ve limon ile tüketmemiz gerekiyor. Bunun yanında mandalina çıktı. Hemen alalım dedik C vitamini açısından. Yazın bitimine doğru şeftali az kaldı onları da yakalayalım yaz bitmeden tüketelim dedik" şeklinde konuştu.

Özlem Ceylan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Kazada ölen Sefa’nın acılı ailesi: "Bu davanın sonunu bırakmayacağız" Samsun’da meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 23 yaşındaki Sefa Şerif Efe’nin ailesi ve arkadaşları, Efe’ye çarpan 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücüye ev hapsi cezası verilmesine tepki göstererek, hukuki mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini söyledi. Samsun’da geçtiğimiz hafta 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü M.B.’nin kullandığı otomobilin motosiklete çarpması sonucu hayatını kaybeden motokurye Sefa Şerif Efe (23) için Tokat’ın Niksar ilçesinde mevlit okutuldu. Mevlit programına Efe’nin ailesinin yanı sıra Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği üyeleri katıldı. "Yavrum toprak altında, o ise annesinin yanında" Motokuryeleri kimsenin önemsemediğini söyleyen anne Songül Maraşlı Efe, "Acı çok büyük, ölene kadar yavrumun acısı içimde ama üzüldüğüm nokta çarpan kişi hapiste değil evde, benim yavrum kara toprağın altında. Bu adalet mi? Kuryeleri kimse önemsemiyor. Ben Allah’ın adaletine havale ettim. Bana dayanma gücü versin, yavrumu cennetine alsın. Oğlum toprak altında, o ise annesinin yanında. Hukuki olarak mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz yıllar da sürse. Sonuna kadar yavrumun davasının peşindeyiz. İnşallah davayı kazanırsak içim belki biraz rahatlayacak. Yavrumun da bugün mevlidini okuturuyoruz. Diyeceğim şu ki her ne kadar oğluma çarpan çocuk tabii ki bilerek yapmamıştır, o annenin de yüreği yanmasın, kötü bişey söylemiyorum. Ama yine de adalet yerini bulsun. Sonuna kadar da bu davamızın peşindeyiz” dedi. "Benim kardeşim ölmedi, öldürüldü" Ölen gencin ağabeyi Can Efe ise, "Bu kaza değil, tamamen bir cinayet. Benim kardeşim ölmedi, öldürüldü. 17 yaşında ehliyetsiz bir sürücü tarafından öldürüldü. Benim dahi yıllardır ehliyet tecrübem olduğu halde yüksek hızlara çıkmadım. Yüksek hıza çıkarak, hatalı sollama yaparak kardeşimle kafa kafaya çarpışma gerçekleşiyor. Benim kardeşim olay yerinde vefat etti. Biz bu işin peşini bırakmayacağız. Ben 25 yaşındayım, 23 yıldır kardeşimle beraberdik. 23 yıldır ikiz gibi yaşayıp, her gün konuşup görüşürdük. Ben kendi ellerimle kardeşimi toprağa verdim. Ben defnettim, toprağını ben attım, kabre ben indirdim. Anne ve babaya tabii ki zor, anne babanın bir evladı daha var, yaşadığımız sürece de varolmaya devam edecek ama benim bir kardeşim daha yok. Sefa’nın arkadaşları, dostları, hepsi benim birer kardeşim oldular. Bir kardeşimi kaybettim ama bin tane kardeş kazandım. Bu işin, bu davanın sonunu bırakmayacağız. Sesimizi duyuracağız. Gittiği yere kadar. Hak hukuka inanıyoruz, elimizden gelenin fazlasını yapacağız” diye konuştu. "Adaletin tecelli etmesini bekliyoruz" Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Aydın Artan da, “Elim bir kaza sonucu arkadaşımız hayatını kaybetti. 17 yaşındaki ehliyetsiz bir sürücü tarafından hatalı sollama ve aşırı hızla arkadaşımıza çarpma sonucu Sefa kardeşimiz vefat etti. Maalesef arkadaşımıza çarpan 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü ev hapsiyle cezalandırıldı. Bununla ilgili biz dernek olarak gerekli çalışmaları başlattık, hukuki olarak da gerekli müracaatlarımızı yaptık. Biz sadece adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Avukatımız ile birlikte bu davanın sürecini sonuna kadar yürüteceğiz ve her anlamda da Seda kardeşimizin ailesinin yanında yer alacağız. Ailemiz çok acılı ve bu şekilde kalmasını istemiyoruz. Adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. Bugün de Sefa kardeşimizin mevlidi olduğu için Samsunlu motokuryeler olarak Niksar’a geldik ve ailenin yanında olmak istedik” dedi.
Malatya Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaları başlıyor Arslantepe Höyüğü’nde kazıların 15 Temmuz’da başlayacağını belirten AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, yeni dönemde devam edecek çalışmalarda Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in yer alacağını söyledi. UNESCO listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nde Temmuz ayında başlayacak kazı çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, ilk kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocası ile başladığını daha sonra kendileri ile devam edip ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile devam ettiğini hatırlatarak yeni dönem kazı çalışmalarında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin’in kazı koordinatörü olarak görevlendirildiğini belirtti. Arslantepe Höyüğü’nün tarihi derinliğine dikkat çeken AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak Arslantepe Höyüğü’ne gelen ziyaretçilerin talep ve isteklerini karşılamak amacıyla Karşılama Merkezi’nin hayata geçirilmesinin önemine de vurgu yaptı. “Müziğin dili evrenseldir, tarihinin dili ve dokusu da öyledir” Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmaların 15 Temmuz’da başlayacağını aktaran AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, "Arslantepe Höyüğü’ndeki çalışmaları takip edenler yapıda kazı çalışmalarının Prof. Dr. Marcella Frangipane’nin hocasıyla başladığını daha sonra kendisinin devam ettirdiğini ardından ise Frangipane’nin öğrencisi Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ve ekibi ile devam ettiğini bilirler. 15 Temmuz’da başlayan kazılar birkaç ay devam ediyor ve süreçte çıkarılanlar, bulunanlar o dokuyu yansıtan verilerin sergilenmesi konusunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzle diyaloglarımız var. Sergilenme alanlarını ne kadar genişletebilir, elde edilen verilerin ne kadarı Malatya’da kalabilir ve görünür olabilirse biz o ölçüde daha uluslararası ölçekte bir açılım sağlayabileceğiz. Bu da Malatya için çok önemli. Bu noktada şunu özellikle vurgulamak istiyorum, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un Malatya’mızın koordinatör bakanı olması buradaki hassasiyet ve detayları bilmesi iletilen taleplerin hızlıca karşılanması açısından da çok önemli. Yeni bir gelişmeyi de belirtmek istiyorum, Arslantepe Höyüğü’nde bugüne kadar İtalyan heyetini yaptığı çalışmalar gerçekten çok kıymetli ama bu çalışmaların yanına kazı heyeti başkanlığına bir atamamız daha oldu. Müziğin dili evrenseldir, tarihinin dili ve dokusu da öyledir. Dolayısıyla yabancı heyet-Türk heyet ayrımına hiçbir zaman girmedik ama kolay diyalog kurabilme ve bizim üniversitelerimizin akademisyenlerimizin de birebir faaliyet göstermesi açısında önemli bir husus. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin, Arslantepe Höyüğü kazı ekibine koordinatör olarak dahil edilmiştir. Arslantepe Höyüğü hakkında bilgi almak istediğimizde Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli ile Doç. Dr. Halil Tekin hocamızla diyalog kurabileceğiz hem akademi dünyamıza hem de Malatya’mıza hayırlı olsun” diye konuştu