Ramazan Ayı'nda en sık karşılaşılan sorunların başında; mide içinde bulunan yemek ve asitin, yemek borusu içine doğru geri kaçması olarak tanımlanan reflü olduğuna dikkat çeken Ümit Hışır, bu durumun da özellikle yemekte şekerli, yağlı ve asit içeren besinlerin bir arada tüketilip, yemekten hemen sonra yatarak dinlenilmesi sonucu oluştuğunu anlattı. Hışır, tüm bu rahatsızlıkların ortaya çıkmaması için sağlıklı beslenme önerileri çerçevesinde hareket edilmesi tavsiyesinde bulundu.
Oruç tutmanın sağlıklı insanların metabolik dengesinde çok önemli değişiklikler yapmadığını, ancak şeker hastalığı, karaciğer yetmezliği gibi bazı hastalıklarda veya hamilelik ve emziklik gibi özel durumlarda olumsuz sonuçlar doğurabileceğinin altını çizen Hışır, kronik hastalığı olan kişilerin ilgili uzman hekime danışmadan oruç tutmamalarının önemli olduğunu, bunun yanında 16 yaşından küçük çocukların da büyüme ve sağlıklı gelişmelerinin devamı için oruç tutmaması gerektiğini vurguladı.
Ramazan Ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmesi gerektiğini ifade eden Hışır, oruç tutanlar için sağlıklı beslenme önerilerinde de bulundu. Ümit Hışır, Ramazan Ayı'nda öğünlerin; sahur ve iftarda iki ana öğün ile birlikte iftardan sonra 1-1.5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmesi tavsiyesinde bulundu.
Günde ortalama 2.5-3 litre su tüketilmesinin yanında hem enerji veren, hem de sıvı ihtiyacını karşılayacak olan; ayran, taze sıkılmış meyve suları, soda, sebze suları gibi sıvı besinleri içmeye özen gösterilmesini isteyen Hışır, iftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar veya meyve tatlıları tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Hışır, "Yemekleri hızlı yemekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yenilmelidir.
Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir. İftar yemeğinden yarım saat kadar sonra biraz hareket etmek, kısa mesafeli orta tempolu yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından yararlı olmaktadır.
Ramazan ayında yemeklerin pişirme yöntemleri de çok önemlidir. Özellikle ızgara, haşlama ve fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için, yemeklerde; kuru baklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler gibi lif oranı yüksek gıdalar ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler tercih edilmelidir" dedi.