SAĞLIK - 05 Mart 2022 Cumartesi 10:44

Rusya-Ukrayna savaşı, sağlık turizmini de olumsuz etkileyecek

A
A
A
Rusya-Ukrayna savaşı, sağlık turizmini de olumsuz etkileyecek

Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmalar dünya gündeminin ilk sırasındaki yerini koruyor. İki ülke arasındaki müzakerelerin ne zaman sonuçlanacağı henüz bilinmezken, savaş durumu Rusya'nın ticari ilişkilerinin olduğu ülke ekonomilerini de olumsuz etkiliyor. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısıyla başlayan savaşın ardından Rusya'ya uygulanan yaptırımlar ve Ruble'nin değer kaybı ülkedeki tüketim alışkanlıklarını da değiştirdi.

Türk Sağlık Turizmi Derneği Başkanı Servet Terziler, "Yılın geri kalan dönemi için Rusya'dan yaklaşık 20 bin sağlık turisti bekliyorduk. Kişi başı harcamaları ortalama 2 bin 500 dolar olarak düşündüğümüzde sadece Rusya kaynaklı sağlık turizminde ülkemizin kaybı 50 milyon dolar civarında olacak" dedi.

Ruslar Türkiye'yi sadece yaz turizmi açısından değil, sağlık turizmi özelinde de tercih ediyor. Yaşanan savaş, Rusya'nın ticari ilişkilerinin olduğu tüm ülkeleri olumsuz etkileyecek.

Sağlık turizminin pandemi döneminin olumsuz etkilerinden yeni yeni sıyrıldığını ifade eden Terziler "Pandemi öncesinde sağlık turizminin toplam hacmi 3 milyar dolar seviyesindeydi. Küresel salgından en fazla etkilenen sektörlerden biri de sağlık turizmi oldu. 2022 ile birlikte 2019 rakamlarına yeniden ulaşmayı, 2023'te ise 5 milyar dolarlık ekonomik büyüklüğe ulaşmayı hedefliyoruz. Türkiye'de sağlık turizmi alanında yapılan büyük yatırımlar da bu rakama ulaşacağımızın açık bir göstergesi. Diğer yandan, Rusya-Ukrayna savaşı sadece bizi değil, Rusya'nın ticari ilişkisi olduğu tüm ülkeleri olumsuz etkiliyor. Rusya'ya uygulanan yaptırımlar ve Ruble'deki değer kaybı ülkedeki insanların tüketim eğilimlerini de değiştiriyor. Rusya, Türkiye için hem genel turizm hem de sağlık turizmi özelinde çok önemli bir pazar. Geçen yılın ikinci yarısında ve 2022'nin ilk iki ayında Rusya'dan gelen hastalarımızın tedavi süreçlerini yönettik. Yılın geri kalanı için bu ülkeden yaklaşık 20 bin sağlık turisti bekliyorduk. Konaklama ve yeme içme harcamalarını düşündüğümüzde kişi başı 2 bin 500 dolar harcama ortalamasını aldığımızda, sektörün bu yıl için Rusya özelindeki kaybı yaklaşık 50 milyon dolar seviyesinde olacak. Türk sağlık turizmi dünyanın 1 numarası olma yönünde emin adımlarla ilerliyor. Bu durum ülkemize döviz girdisi anlamında elbette olumsuz yansıyacak ancak her şeyden önce savaşın bir an önce bitmesini ve Ukrayna halkının bir an önce gündelik hayata dönmesini temenni ediyorum" dedi.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi’nin düzenlediği ’6. Esenler Film Festivali’ ödülleri sahiplerini buldu Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen ’Esenler Film Festivali’nde "Kısa Film Yarışması" ve "Kısa Film Yapım Desteği" ödülleri sahiplerini buldu. Esenler Belediyesi tarafından düzenlenen 6. Esenler Film Festivali, kapanış ve ödül törenine ev sahipliği yaptı. "Dijital Hayat" temasıyla sinemaseverlere unutulmaz bir deneyim yaşatan festivalde, "Kısa Film Yarışması" ve ‘Kısa Film Yapım Desteği’ ödülleri sahiplerine verildi. Beyoğlu’ndaki bir sinemada gerçekleşen festivale, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Yönetmen Senarist ve Yapımcı Reis Çelik, Görüntü Yönetmeni Cevahir Şahin, Yazar Cihan Aktaş, Oyuncu Hakan Karsak, Oyuncu Nursel Köse ve sanatseverler katıldı. Açılış konuşmalarının ardından kürsüye salondakilere seslenen Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, "İnsanı diğer canlardan ayıran temel özellik adalet anlayışı, doğruyla yanlışı birbirinden ayırt etme yeteneğidir. İşte insan yanlışla doğruyu birbirinden ayırt etme yeteneğine sahip olduğu için akım sahiptir. Akıl sahibi olduğu için de nefes aldığı günden itibar yaşadığı her bir hayatın hikâyesinde sorumluluklar taşır. Bu sorumlulukları taşırken bazınız duygularımızla hareket ederiz. Bazılarımız akıllarımızla hareket ederiz. Bazılarımız inançlarımızla, değerlerimizle hareket ederiz. Ama hepimizin dayandığı ve baktığı bir yer vardır. Hepimiz bir şehir arayışındayız. İyiyi aramak isteriz. Güzele ulaşmak isteriz. Doğruya ulaşmak isteriz. Hakikate ulaşmak isteriz. Hepimiz hep iyi ve güzelin yanında yer alarak kendimizi orada bir yer biçeriz. Bunu bazen iş ortamında ararız. Bazen beyaz perdede ararız. Bazen okulda ararız, bazen makalede ararız, bazen resim yaparken ararız. Ama kendimizi resim yaparken de en iyinin güzeli yanında isteriz. Makale yazarken de kendimizi iyi bir güzelin yanında yazarız. Beyaz perdede sinemayı izlerken de kendimizi iyi ve güzel olanın yanında buluruz" dedi. Göksu’nun konuşmalarının ardından festivale katılan yarışmacıların ödülleri takdim edildi.
Ankara HAK-İŞ: "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan, asgari ücretin açıklanmasının ardından yapılan açıklamada, "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" dedi. HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan yapılan açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısından çalışanları memnun edecek ve toplumu rahatlatacak sağlıklı bir asgari ücret çıkarılmayacağını her platformda dile getirdik. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısı, 1970’li yılların koşullarına göre şekillenmiş, çağın gerisinde kalmış ve çoğulcu temsilden uzak bir yapıdır. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren ve bu yönüyle Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesi olarak değerlendirilebilecek asgari ücretin, çok daha güçlü, kapsayıcı ve temsil kabiliyeti yüksek bir komisyon yapısı içerisinde belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Komisyonun; konfederasyonların temsil gücünü yansıtan, sosyal diyalogu esas alan ve toplumsal uzlaşıyı önceleyen bir yapıya kavuşturulması, sürecin sağlıklı işlemesi açısından zorunludur" ifadelerine yer verildi. Asgari ücretin Türkiye’de çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti olduğuna değinilerek, "Asgari ücret, ülkemizde artık yalnızca ‘asgari’ bir ücret değil; çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti haline gelmiştir. HAK-İŞ olarak asgari ücretin; bir kişiyi değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşam koşullarını esas alması gerektiğini savunuyoruz. Gıda, kira, ulaşım, enerji ve eğitim gibi zorunlu harcamaların merkeze alındığı, gerçekçi ve kapsayıcı kriterlere dayanan bir yaklaşım ile daha güçlü, daha gerçekçi ve daha adil kriterlere ihtiyaç olduğu açıktır. Öte yandan, asgari ücrete endeksli olarak kamuda yer alan çok sayıda düzenleme, ücret artışlarını baskılayan bir mekanizma haline gelmiştir. Mevcut bağlantılar ortadan kaldırılmadan, asgari ücretin özgür, gerçekçi ve çalışanların ihtiyaçlarını karşılayacak bir düzeyde belirlenmesi mümkün değildir. Asgari ücret, emeğin yaşam standardını koruyan temel bir güvence olarak ele alınmalıdır" denildi. Komisyonun yapısının yeniden ele alınması beklentisine dikkat çekilen açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak beklentimiz; Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayışla yeniden ele alınmasıdır. Asgari ücreti belirleme yetkisinin, dünyadaki örneklerde olduğu gibi işçi ve işveren temsilcilerinde olduğu, objektif ve güvenilir verilerle çalışan bağımsız bir mekanizmanın oluşturulması talebimizi yineliyoruz. Ancak bu şekilde hem çalışanların beklentilerini karşılayan hem de toplumsal huzuru güçlendiren bir asgari ücret politikasının hayata geçirilmesi mümkün olacaktır. 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin emek camiamıza, çalışma hayatımıza ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.