GÜNDEM - 25 Eylül 2020 Cuma 18:12

Bakan Koca, Türkiye geneli yoğun bakım ve yatak doluluk oranını açıkladı!

A
A
A
Bakan Koca, Türkiye geneli yoğun bakım ve yatak doluluk oranını açıkladı!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca korona virüste son duruma ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Koca, “Türkiye genelinde erişkin yatak doluluk oranı yüzde 51, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 68, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 33 seviyesinde” dedi.

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Samsun İl Sağlık Müdürlüğünde basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında açıklamalarda bulunan Bakan Koca, Dünyada korona sebebiyle tedavi gören insan sayısının 6,5 milyona, hayatını kaybeden insan sayısının 1 milyona yaklaştığını belirtti ve koronaya karşı alınan tedbirlerle gripten de korunmanın mümkün olduğunu vurguladı.

ABD Büyükelçesine cevap

Basın açıklamasının ardından soruları cevaplayan Bakan Koca, ABD’nin Ankara Büyükelçisi David M. Satterfield’in 2,3 milyar dolarlık ilaç borcu iddiasına yanıt vererek, “Özellikle sayın büyükelçinin yaptığı açıklamayı talihsiz buluyorum. Maliye Bakanlığımız dahil olmak üzere üniversite hastanemizin ilaç ve tıbbı malzemeyle ilgili eskiden gelen borç sorunu çözmek için bir yaklaşımı oldu. Bununla ilgili de görüşmelere başlandı. İlaçla ilgili genel anlamda bir sorunun olmadığı, malzemelerle ilgili görüşmeleri başladı. Sömürge ülkelerindeki yaklaşımları hatırlatıyor. Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını hatırlamak isterim” ifadelerini kullandı.

Sağlık Çalışanı Alımı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sağlık çalışanı alımıyla ilgili ise, “Sağlık çalışanı alımıyla ilgili bir çalışma yapılıyor. Bu dönemde açılan hastaneler oldu ve açılacak hastaneler de var. Önümüzdeki 1-2 hafta içinde alınabilecek personelin ne kadar olacağı, ne zaman alınması gerektiğiyle ilgili bir açıklama olacak. Çok uzak değil. Yani bu yıl alım için çıkmış olacağız" şeklinde konuştu.

Karşımızda artık 2 virüs var

2 ayrı virüsle aynı anda savaştıklarını ifade eden Bakan Dr. Fahrettin Koca, “Sonbahar günlerinin birbirini ölümler dalgası halinde izleme ihtimaline işaret edilmektedir. Bilim Kurulumuzun bu aylarla alakalı uyarılarını sizlerle pek çok kez paylaştım. Korona virüse karşı alınan tedbirleri ihmalsiz uygularsa influenza adlı virüsün yol açtığı gripten de korunmuş oluruz. 2 virüsle aynı anda mücadele etmek zorunda kalmayız. Bu önemlidir. Sebebi grip olan bazı şikayetler ile siz Covid-19 hastası olduğunuzu düşünebilirsiniz.

Grip, bildiğiniz gibi ateş, eklem ağrıları, halsizlik, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtilerle ortaya çıkan mevsimsel bir hastalıktır. Aynı şikayetler Kovid-19 hastalarında da karşımıza çıkmaktadır. Bu şikayetlerin yaygın görülmesi durumunda Kovid-19 şüphelisi görünümü veren hastalarımız da artacak. Asıl düşmanız olan salgına ayrılan zaman ise azalacak. Özetle karşımızda artık 2 virüs var. Elimizde ikisini de yenecek 3 tedbir bulunuyor. Temizlik, maske ve mesafe” şeklinde konuştu.

Bakan Koca, Türkiye geneli yoğun bakım ve yatak doluluk oranını açıkladı!

Bir nefeslik sıhhatin ne anlama geldiğini entübe edilen hastalarımı ile müşahede ettik

Bir nefeslik sıhhatin değerini Kanuni Sultan Süleyman Han’ın sözünden alıntı yaparak aktaran Bakan Fahrettin Koca, “Kanuni Sultan Süleyman’a ait meşhur bir söz var. ‘Cihanda bir nefeslik sıhhat gibi saadet yoktur.’ Bir nefeslik sıhhatin ne anlama geldiğini entübe edilen hastalarımı ile müşahede ettik. Sizden içlerinden biri olduğum sağlık çalışanları adına ricada bulunuyorum. Bulaşıcı hiçbir hastalığı hafife almayın. Korona virüsü ise asla hafife almayın. Virüs belki size güç yetiremeyebilir ama sizden bulaşan kişinin hayatını ise alt üst eder. Onu bir tek nefese muhtaç bırakır. 1 milyon 100 bini aşkın sağlık çalışanı bulunuyor.

Büyük kısmı gece-gündüz salgına karşı savaş veriyor. Bu gücü ayakta tutmak salgınla mücadelenin altın kurallarından biridir. Omuzlarındaki yükü azaltın. Yaşadığımız ve tekrarlayan şiddet olayları sebebiyle de şunu belirtmek istiyorum: Şiddete maruz kalana fiziken zarar verir ama failini ruhen küçültür. İnancıma göre bu toplum sağlık çalışanına şiddet göstereni dışlar. Toplumun dışlaması ise hapis kadar ciddidir. Aşıyla ilgili haberler dünyanın eline tutuşturulmuş bir teselli değildir. Gerçektir fakat önümüzde daha birçok ay var. Belki de karşımızda sevdiklerimizi bizden alan hastalık var. Tünelin ucunun görüldüğünü bilerek sıkı tedbirle salgın karanlığından birlikte çıkalım. Çok değil az yolumuz kaldı. Bizlerin görevleri layıkıyla yerine getirmeye çalıştığımızı bilin” ifadelerini kullandı.

Günlük test sayımız bizimle benzer şartlarda olan bazı ülkelerin 1 haftada yaptığı toplam test sayısını aşmaktadır

Günlük test sayısına da değinen Bakan Koca, “Günlük test sayımız 110 binin üzerinde. Bu sayı hakkında fikriniz olsun. Bu sayı bizimle benzer şartlarda olan bazı ülkelerin 1 haftada yaptığı toplam test sayısını aşmaktadır. Filyasyon ekiplerimiz 783 bin 500 km2’de virüsün izini sürüyor. 3’er kişilik bir tim olan ekiplerimizin sayısı yeni takviyeler ile 11 bin 897’ye ulaştı. Uyguladığımız tedavinin isabeti ise yeni araştırmalar ile belgeleniyor.

Journal Internal Medicine adında uluslararası saygınlığa sahip bilim dergisinde yakında yayınlanan çalışma kullandığımız Klorokin ilacının hastanede yatılarak tedavi edilen durumu ciddi hastalardaki ölüm oranını yüzde 30 düşürdüğünü göstermektedir. Tek ihtiyacımız tedbirlere daha fazla sarılmaktadır. Kurallara ihmalsiz uyarak virüse karşı bir birimize teminat vermektir. Felaket tellallığı yapanlara ise maskemizin alından gülebiliriz. Bu tedbirler bu milletin harcı değildir diyenler de çıkıyor. Bu gibilere başkalarıyla aramızdaki dağlar kadar mesafeyi gösterilim” açıklamasında bulundu.

Bilim kurulu bu salgının seyrini değerlendirerek kademeli geçişi gündemine alacaktır

Basın toplantısının ardından muhabirlerin sorularını yanıtlayan Koca, "Okulların açılması vaka sayısını etkiledi mi?" sorusuna, “Okulların açılması ile ilgili özellikle vaka sayısında herhangi bir artış olmadığını, bir sorun olmadığını çok rahatlıkla söyleyebilirim. Genel anlamda da demin konuşmamda belirttim Türkiye genelinde 3-4 il dışında vaka sayılarının yani test yapılarak pozitif bulduğumuz vakalardan bahsediyorum hastanede yatan hastalardan bahsetmiyorum. Hastanedeki hastalarda da azalış söz konusu.

Vaka sayılarında önemli oranda düşüş olduğunu ifade etmek istiyorum. Az özce 6 ilimizdeki vaka düşüşünü ifade ettim. Dolayısıyla şu dönemde vaka sayısının ayrıca düştüğü bir dönem olduğunu zaten baştan hazırlık ve sınıfta tercihe bağı olarak gelen öğrencilerimizde bu anlamda şuan önemli bir sorun olmadığını önümüzdeki haftalarda bilim kurulu bu salgının seyrini değerlendirerek kademeli geçişi gündemine alacaktır. O durum da zaten bilim kurulunun önerisini sizlerle paylaşmış olacağız” dedi.

Samsun ve bölgedeki diğer illerin vaka durumu

Samsun ve bölgedeki diğer 5 ilin durumunu değerlendiren Bakan Koca, “Ülke genelinde alınan tedbirler yanı sıra illerimizde il hıfzıssıhha kurulları tarafından alınan yerel tedbirler var. Yerel tedbirler sayesinde yayılıma karşı ciddi başarılar kaydediyoruz. Yerel şartlara göre yerel mücadele stratejisinden burada da sonuç almaktayız. Bugün gerçekleştirdiğimiz çalışma toplantıları ve mücadelenin yeni sonuçları hakkında sizlere bazı bilgiler vermek istiyorum. Gün boyunca Samsun, Amasya, Ordu, Çorum, Sinop ve Tokat’ın salgınla mücadelede geldiği noktayı bütün hastalıkları içerecek şekilde sağlık hizmetlerini personel ve yatırım ihtiyaçlarını gözden geçirdik.

Kamuoyunu özellikle ilgilendirecek hususları tek tek arz etmek istiyorum. Samsun geçtiğimiz dönemde yükselişteydi. Hızlı ve etkili müdahaleler ile son bir haftada 3’te 1 oranında yani yüzde 30’dan fazla vaka sayısında düşüş sağlandı. Amasya’daki vaka sayısındaki düşüş oranı yüzde 40, Çorum’da vaka sayısı son bir ayda yarı yarıya azalmış oldu. Yine son bir haftada polikliniklere başvuran hasta sayımızda da yüze 50 düşüş var. Ordu’da vaka sayımızda yüzde 30, Sinop’ta yüzde 50 düşüş görüyoruz. Tokat’ta ise son bir haftada vaka sayısında da yüzde 50’ye yakın düşüş görüyoruz. Salgınla mücadelede yoğun bakım yatak kapasitesi sürecin hayati unsurladır" diye konuştu.

Bakan Koca, Türkiye geneli yoğun bakım ve yatak doluluk oranını açıkladı!

6 ildeki doluluk ve yoğun bakım oranları

Bölgede bulunan illerdeki doluluk oranları hakkında da konuşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şunları söyledi:
"Bugüne kadar Türkiye olarak bir çözümsüzlükle karşı karşıya kalmadık. Biliyoruz ki bazı ülkelerde hastane koridorları salgının çıkmaz sokakları oldu. 6 ilimizde yeni aldığımız kararlarla mevcut imkanlarımızı takviye etmiş durumdayız. Bu bilgilerin yanı sıra doluluk oranlarını dikkatlerinize sunuyorum. Samsun’da erişkin yatak doluluk oranı yüzde 62, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 77, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 40’tır. Buna rağmen önümüzdeki aylarda muhtemel enfeksiyon gribal mevsim sebebi ile Samsun’a 74 yoğun bakım ünitesi ilave ediyoruz.

Amasya’daki yatak doluluk oranı yüzde 40, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 75, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 64. Mevcutlara ilave olarak 36 yoğun bakım daha ilave ediyoruz. Çorum’da erişkin yatak doluluk oranı yüzde 47, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 60, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 41, Çorum’a ise 27 yoğun bakım yatağı ilave ediyoruz.

Ordu’da yatak doluluk oranımız yüzde 38, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 69, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 40, yoğun bakım yataklarımıza ise 76 tane yatak ilave ediyoruz. Sinop’ta yatak doluluk oranımız yüzde 43, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 71, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 59, Sinop için yoğun bakım ilavemiz 19 yatak oldu.

Tokat’ta yatak doluluk oranımız yüzde 43, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 70, solunum cihazı doluluk oranımız yüzde 36, mevcut yoğun bakım yataklarına 18 yatak ilave ediyoruz. İhtiyaç halinde 30 yatak daha eklemek üzere planlarımızı yaptık. Türkiye genelinde şuan yatak doluluk oranımız yüzde 51, yoğun bakım doluluk oranı 68, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 33. Bu anlamda bir sorun olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim."

Samsun Şehir Hastanesinin ihalesi yapıldı

Bölgedeki sağlık yatırımlarına da değinen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Filyasyon ise 6 ilimizde tüm Türkiye’de aşı çözümüne ve hastalık son bulana kadar önemini korumaya devam edecektir. Bugüne dek temaslıların yüzde 98,7’sine ulaştık. Yüzde 1,3’üne ise çeşitli sebeplerden ulaşamadık. 6 ilimizin her birinde filyasyondaki gücümüzü daha da artıyoruz.

Önümüzdeki aylarda tedbir amaçlı. Samsun’da filyasyon ekip sayımızı 175’e çıkardık. Amasya’da 54, Çorum’da 122, Ordu’da 126, Sinop’ta 39, Tokat’ta 100 filyasyon ekibimiz sahada. Bugün ki çalışmamızda 6 ilimiz için düşünülen yatırımlar ve planlamalarını ayrıca ele adlık. Bu yatırım ve planlamalar devletimizin uzak görüşü, ilerici sağlık politikasının meyveleridir. Milletimizin önem kazanan ihtiyaçları son 17 yılın kararlı adımlarını hızlandırmıştır.

Şehirlerin şehir hastanesi hayalleri bir bir gerçek olmakta. Sayın Cumhurbaşkanımızın hayalim dediği şehirleri bir bir gerçekleştiriyoruz. Samsun’a ve çevre kentlere hizmet verecek şehir hastanesinin ihalesinin yapıldı, yakında temeli atılıp inşaatı başlayacak. Bu hastane gurur vesilesi ve şehrin nişanesi olacaktır. Samsun Tekkeköy Devlet Hastanesinin inşaatına devam ediyoruz. Samsun Vezirköprü Devlet Hastanemizi, Kavak Devlet Hastanemizi ve 19 Mayıs Devlet Hastanemizi bu yıl tamamlayıp milletimizin hizmetine sunacağız. Samsun Bafra Ağız ve Diş Sağlığı Merkezinin ihalesi ve yer teslimi yapıldı, 2021 yılında tamamlamayı hedefliyoruz" bilgilerini verdi.
 

Erdi Demür- Furkan Abrek Ünal-Oğuzhan Uysal

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Babasına verdiği sözü tutan şehit kızı Mirayşah’ı Vali Dağlı yalnız bırakmadı Çorum’da şehit babasının doğum gününü kutlamak için kabrine bıraktığı çiçekteki not ile herkesi duygulandıran 9 yaşındaki Mirayşah, katıldığı jimnastik yarışmasında dereceye girerek mansiyon ödülü kazandı. Vali Dağlı, Mirayşah’ı en heyecanlı gününde yalnız bırakmadı. 2016 yılında Şırnak’taki operasyonlar sırasında bölücü terör örgütü üyelerince tuzaklanan el yapımı patlayıcıların patlatılması neticesinde şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Habib Gökçe’nin kabrine, önceki gün doğum günü sebebiyle 9 yaşındaki Mirayşah tarafından bırakılan çiçek üzerindeki notta yazanlar görenleri duygulandırmıştı. Katılacağı jimnastik yarışması için yaşadığı heyecanı babasına bıraktığı çiçek notu ile anlatan Mirayşah’ın, "Senin beni izlediğini ve hep yanımda olduğunu biliyorum" sözleri ise yürek burktu. "Senin beni izlediğini ve hep yanımda olduğunu biliyorum" Şehit Habib Gökçe’nin kızı Mirayşah tarafından bırakılan çiçekteki not üzerinde, “Canım babacım, seni çok seviyorum iyi ki doğdun. Biliyor musun babacım çok heyecanlıyım. Jimnastik yarışmam var. Senin beni izlediğini ve hep yanımda olduğunu biliyorum. Seni gururlandırman için elimden geleni yapacağım. Benim kalbim, babam, cennet yaşın kutlu olsun” ifadeleri yer aldı. Dereceye giren Mirayşah’ı Vali Dağlı yalnız bırakmadı 2023-2024 Artistik Jimnastik Okul Sporları İl Seçmelerine katılan Mirayşah ve arkadaşları takım halinde mansiyon ödülü kazandı. Çorum Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, Gençlik ve Spor İl Müdürü Cemil Çağlar ve Türkiye Harp Malülü Gaziler-Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Çorum Şube Başkanı Galip Deniz ve şehit Habib Gökçe’nin eşi Kübra Gökçe Atatürk Spor Salonu’nda düzenlenen ödül törenine katılarak Mirayşah’ı mutlu gününde yalnız bırakmadı. Ödül töreni öncesi Mirayşah Şah ve arkadaşları mini bir gösteri yaptı. Mirayşah ve arkadaşlarının madalyalarını tek tek takarak kutlayan Vali Dağlı, öğrencilere başarılar diledi. Mirayşah’ın babasına yazdığı mektup üzerine gelerek onu yalnız bırakmadıklarını vurgulayan Dağlı, “Güzel bir başarı elde etti. Madalyasını takdim ettik. Başarısına şahitlik ettik. Başarılarının artarak devam edeceğine inanıyoruz. Seçmelere katılan tüm sporcularımızda spor yaşamlarında başarılar diliyorum” ifadelerini kulandı.
İstanbul ‘MAHZEN-14’ operasyonlarında organize suç örgütü çökertildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 11 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen ‘MAHZEN-14’ operasyonlarında elebaşılığını Onurcan Bildik’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini duyurdu. Bakan Yerlikaya, İstanbul merkezli 11 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen ‘MAHZEN-14’ operasyonlarında elebaşılığını Onurcan Bildik’in yaptığı organize suç örgütü çökertilirken operasyonlarda elebaşında içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 50 şüphelinin yakalandığını açıkladı. Yerlikaya, operasyona ilişkin paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Halkımızın huzurunu kaçıranlara, organize suç örgütlerine ve çetelere göz açtırmayacağız. Organize suç örgütlerine karşı operasyonlarımız şafak sökerken de gün batarken de kararlılıkla devam edecek. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğünce; karşılıklı ticaret yapan firmaların birbirlerine kargo üzerinden gönderdikleri çeklerin çalınmasıyla ilgili yapılan çalışmalar sonucu; İstanbul merkezli Ankara, Gaziantep, İzmir, Hatay, Aksaray, Batman, Balıkesir, Çanakkale, Mersin ve Tekirdağ’da düzenlenen operasyonlarda organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Çalınan çeklerin şüpheli şahıslar tarafından kurulan paravan şirketler üzerinden birçok kez ciranta edilerek ticari faaliyet yapıldığı izlenimi verildiği, Avukatlar aracılığıyla mağdur şirketlere icra takibi başlatıldığı ve Mağdur şirketlerin icra yoluyla banka hesaplarına bloke konulup, çekin bedelini ödemeye zorlanarak yaklaşık 78 Milyon TL haksız kazanç elde edildiği tespit edildi. Operasyonlar sonucu, Suçtan elde edildiği değerlendirilen 150 milyon TL değerinde taşınmaza el konuldu.”
İzmir Belediye-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Savaş Atalay: Belediye-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında devam eden TİS görüşmelerimin tıkanması sonucu yaklaşık 6 bin işçi eyleme çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önüne basın açıklaması yapan, “Emekçiler, alın terinin karşılığını almak için iki ayı aşkın süredir belediye yönetimi ile görüşüyor. Ancak emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar. Belediye yönetiminin sorunlarımıza karşı duyarsızlığı karşısında öfkeleniyoruz. Biz emekçiler, huzur içinde çalışmak, alın terimizin karşılığını almak istiyoruz” dedi. Belediye-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında devam eden ve İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ’da çalışan emekçileri kapsayan toplu iş sözleşmesinin (TİS) yapılan görüşmeler sonrasında tıkanması sonucunda yaklaşık 6 bin işçi eyleme çıktı. Saat 10.00’da Konak Pier Binası önünde toplanan binlerce işçi, İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önüne sloganlar atarak yürüdü. "Emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önünde bir basın açıklaması yapan Belediye-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Savaş Atalay, “Bizler İzmir’imizi alın teriyle güzelleştirenleriz. Bizler su, kanal, arıtma, otobüs hizmeti, asfalt, mezarlık ve itfaiye hizmetlerini sabahın kör karanlığından gece yarılarına, yaz demeden kış demeden günün 24 saati durmaksızın yerine getiren emekçileriz. İzmir’in her evinde, her sokağında, her caddesinde emekçilerin alın teri ve emeği var. Ancak bu kadar önemli ve vazgeçilmez olan bu hizmetleri yapan bizler, yaşanan ekonomik sıkıntılar ve enflasyon altında eziliyoruz. Belediye yönetimi sesimizi duymuyor, yaşadığımız yoksulluğu geçim sıkıntısını görmüyor. Belediye yönetiminin sorunlarımıza karşı duyarsızlığı karşısında öfkeleniyoruz. Biz emekçiler, huzur İçinde çalışmak, alın terimizin karşılığını almak istiyoruz” dedi. "Kabul edilemez tekliflerle gelerek neden bizi eyleme, protestoya, greve zorluyorsunuz?" “Toplu iş sözleşme masasında emekten yana tavır sergilemek zor iş mi?” diye sözlerini sürdüren Atalay, “Kabul edilemez tekliflerle gelerek neden bizi eyleme, protestoya, greve zorluyorsunuz? Kim, neyi tatmin etmeye çalışıyor? Buradan bir kez daha haykırıyoruz; yaşanan siyasi çekişmelerin, kavgaların parçası, tarafı sorumlusu biz emekçiler değiliz. Olmayacağız. Bizim amacımız, alın terimizin karşılığını alarak, toplu sözleşmemizi halaylarla coşkuyla tamamlamak. Biz insanca bir yaşam için, enflasyon karşısında ezilmediğimiz bir ücret talep ediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ iş yerlerince çalışan emekçiler, alın terinin karşılığını almak için iki ayı aşkın süredir belediye yönetimi ile görüşüyor. Ancak emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar. Belediye emekçileri esnaf gibi her maliyet artışında ürettiği ürün veya verdiği hizmete zam yapamaz. Çünkü, emekçinin tek geçim kaynağı, alın teri olan ücretidir” ifadelerini kullandı. “Bu sesi duyun” Sözlerini sürdüren Atalay, şunları söyledi: "Biz insanca bir yaşam için enflasyon karşısında ezilmediğimiz bir ücret istiyoruz. Enflasyonun sebebi emekçiler değil. Belediyenin bütçesini de emekçiler yapmıyor. Biz seçim derdinde değiliz. Biz geçim derdindeyiz. Hiç kimse, emekçilere ölümü gösterip, sıtmaya razı etmeye kalkmasın. Uyarıyoruz; artık zaman daralıyor, grev çanları çalıyor. Buradan belediye yönetimine sesleniyorum; yangında hayatını ortaya koyan itfaiye emekçisinin, yazın 40 derece sıcağında çalışan İZBETON emekçisinin, kışın soğuğunda suyun içinde çalışan su arıza emekçisinin, kanalizasyonda lağımın içinde çalışan kanal emekçisinin, atık su arıtma ve atık su pompalarda koku gaz ve lağımın içinde çalışan arıtma İZSU ve İZDOĞA emekçisinin, sabah-akşam, yağmur-sıcak demeden sabahın dördünde yola çıkıp her türlü riski alan ve can taşıyan İZULAŞ emekçisinin, kenti güzelleştirmek için ter döken ‘kent ustaları’ emekçisinin sesine kulak verin. Bu sesi duyun. Çünkü bu ses emeğin emekçinin sesidir.” Eylemde kısa bir konuşma yapan Türk-İş İzmir 3. Bölge Başkanı Hayrettin Çakmak ise “Bu dava kutsal dava, bu dava emek davası, ekmek kavgası, seçim kavgası değil. Bir an önce masanın yeniden kurulup bu davayı seçim sonucuna kadar bitirip; davamıza, ekmeğimize, kentimize sahip çıkmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan, işçilerin belediye binası önündeki oturma eylemi sürüyor.