EKONOMİ - 04 Ekim 2021 Pazartesi 13:47

Samsun’da ihracat 84,9 oranında arttı

A
A
A
Samsun’da ihracat 84,9 oranında arttı

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, TÜİK verilerine göre Samsun’da, 2021 Ocak-Ağustos döneminde ihracatın bir önceki yıla göre yüzde 84,9 oranında arttığını söyledi.

Murzioğlu ayrıca, aynı dönemde 161 ülke ve 4 serbest bölgeye 824,2 milyon dolar değerinde ihracat yapan Samsun’un beş basamak birden atlayarak, Türkiye sıralamasında 18’inci sıraya yükseldiğini ifade etti.

1 milyar dolarlık ihracat hedefine adım adım yaklaşıyor
Samsun, yıllardır dile getirdiği 1 milyar dolarlık ihracat hedefine adım adım yaklaşıyor. TÜİK verilerine göre, Samsun’un ihracat rakamları geçen yılın Ocak-Ağustos dönemine göre yüzde 84,9 oranında artış gösterdi. TÜİK verileri hakkında bilgi veren Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, ocak-ağustos ayı verilerine göre Samsun’un Türkiye sıralamasına göre ihracatta 18, ihracat değişim oranına göre ise 8’inci sırada olduğunu söyledi.

Samsun’da ihracat 84,9 oranında arttı

161 ülke ve 4 serbest bölgeye ihracat
Türkiye’de, 2020 Ocak-Ağustos döneminde 96,8 milyar dolarlık ihracatına karşılık, 2021 Ocak-Ağustos döneminde 132,9 milyar dolarlık ihracat yapıldığını belirten Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, “Kentimizde ise; 2020 Ocak-Ağustos döneminde 445,8 milyon dolarlık ihracat yapılırken, bu yılın ocak-ağustos dönemine baktığımızda 824,2 milyon dolarlık ihracat yaptığımızı görüyoruz. 2021 Ocak-Ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre ihracat, Türkiye’de yüzde 37,3 oranında artarken, kentimizde ise artış oranı 84,9 oranında oldu. İlimizin ihracat payı 2020 Ocak-Ağustos döneminde yüzde 0,46 iken, 2021 Ocak-Ağustos döneminde ise bu pay yüzde 0,62’ye çıktı. İhracat rakamlarına göre, 2020 Ocak-Ağustos döneminde 23’üncü sırada bulunan şehrimiz, 2021 Ocak-Ağustos döneminde beş basamak birden yukarı çıkarak 18’inci sırada yer aldı. İlimiz, ihracat değişim oranına göre de 8’inci sırada bulunmaktadır. 2021 Ocak-Ağustos döneminde ilimizden 161 ülke ve 4 serbest bölgeye ihracat yapıldı. En fazla ihracat yapılan beş ülke ise sırasıyla; Çin, Peru, ABD, Hollanda ve Rusya Federasyonu oldu. Fasıllar itibarıyla ihracat kalemlerimizi birinci sırada demir ve çelik, ikinci sırada motorlu kara taşıtları aksam ve parçaları, üçüncü sırada değirmencilik ürünleri, dördüncü silahlar ve mühimmat, bunların aksam, parça ve aksesuarları, beşinci sırada ise, balıklar, kabuklu hayvanlar, yumuşakçalar ve suda yaşayan diğer omurgasız hayvanlar oluşturmaktadır. Baktığımızda Samsun’un üretimde ne denli çeşide sahip olduğunu da görüyoruz. Bu da şehrimiz için büyük bir avantajdır” dedi.

Samsun’da ihracat 84,9 oranında arttı

“İthalatta geriledik”
Samsun’un ithalat rakamları hakkında da bilgi veren Başkan Murzioğlu, “İlimizde; 2020 Ocak-Ağustos döneminde 451,1 milyon dolar ithalat yapılırken, 2021 Ocak-Ağustos döneminde bu rakam 652,3 milyon dolara çıktı. 2020 Ocak-Ağustos döneminde yüzde 0,35 ithalat payı, 2021 Ocak-Temmuz döneminde yüzde 0,40 oldu. İthalat rakamlarına göre, 2020 Ocak-Ağustos döneminde 21’inci sırada yer alan ilimiz, 2021 Ocak-Ağustos döneminde bir basamak gerileyerek 22’nci sırada yer almıştır. İlimiz, ithalat değişim oranına göre ise, 28’inci sırada bulunmaktadır. 2021 Ocak-Ağustos döneminde 98 ülke ve 5 serbest bölgeden ilimize ithalat gerçekleştirilmiştir. En fazla ithalat yapılan beş ülke ise sırasıyla, Rusya Federasyonu, Danimarka, ABD, Belçika ve Almanya olmuştur. 2021 Ocak-Ağustos döneminde ilimizden en fazla ithalat yapılan beş kalem ise geçen yıla göre değişmeyerek, demir ve çelik, hububat, mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler, gıda sanayinin kalıntı ve döküntüleri, hayvanlar için hazırlanmış kaba yemler ve son olarak kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler ile bunların aksam ve parçaları olmuştur” şeklinde konuştu.

Adım adım hedefe
Samsun’un 1 milyar dolarlık ihracat hedefine adım adım yaklaştığını belirten Başkan Murzioğlu, “Şehrimiz son yıllarda ihracatta çıta yükseltti. Rakamlara baktığımızda bunu rahatlıkla görebiliyoruz. Bizim yıllardan beri dile getirdiğimiz bir hedefimiz vardı. O da 1 milyar dolar ihracat rakamına ulaşabilmek. İnşallah bu yıl, 1 milyar dolar ihracat yapan iller arasında yerimizi alacağız. Yeter ki birlik ve beraberliğimizi koruyalım. Tüm olumsuzluklara rağmen üretim azminden asla ödün vermeyen tüm firmalarımızı emeklerinden dolayı, özverilerinden dolayı kutluyorum ve başarılarının devamını diliyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Fidan: “Irak’ın bölge ülkeleri ile entegre bir ülke olmasını arzu ediyoruz” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde yapılan görüşme sonrası gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan bir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası ikili düzenlenen toplantıda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.“Terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek”Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ziyareti ile ilgili sorulan soruya cevap veren Fidan, “Cumhurbaşkanımızın 22 Nisan’da yaptığı Bağdat ve Erbil ziyaretleri gerçekten Türkiye Cumhuriyeti Irak İlişkileri açısından tarihi öneme haiz olmuştur. Bu ziyaret öncesinde çok sistemli ve yoğun bir çalışma gerçekleştirmiştir. Bizim, özellikle Cumhurbaşkanımızın Irak vizyonunda belli parametreler var. Bunların başında Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan ir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, bizler neler yapabiliriz, hep bunun arayışı içerisinde olduk. Bu ziyarette ve öncesinde yapılan çalışmalar, hem tehditleri hem fırsatları aynı anda masaya yatıran her ikisine de sistemli, kurumsal, kalıcı çözümler getirme amacı taşıyan bir ziyaretti. Öncesinde yapılan çalışmalarda başta terörle mücadele olmak üzere su konusu, enerji konusu ve kalkınma yolu konusunda temel anlaşma metinlerinin prensipte karara bağlanması konusu fevkalade önemliydi. Cumhurbaşkanımızın ziyareti esnasında 26 anlaşma imzalandı. Bunlar; ekonomi, enerji, terörle mücadele, su, gümrük ticareti gibi çok çeşitli alanlarda imzalanan anlaşmalardı. Biz bundan sonra hem terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek, hem de kalkınma yolu gibi çok somut projelerle 2 ülke arasındaki ilişkileri daha iyi bir noktaya taşıyacağız. Erbil ziyaretinde Cumhurbaşkanımız bölgesel yönetime destek mesajını yenilemiştir. Orayla olan komşuluk ve dostluk ilişkimiz fevkalade önemlidir. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımız Erbil ve Bağdat arasındaki iyi istikamette seyretmesi konusunda önem vermektedir. Bu iki şehir arasındaki ilişkinin iyi olması federal başkentte bölgesel yönetimin ilişkilerinin iyi olması hem ülke istikrarı için hem de bölge güvenliği için önemli” dedi.Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir işbirliği olduğunu belirten Bakan Fidan, “Diğer taraftan Gazze ile ilgili soruya cevaben şunları söyleyebilirim bu konudaki çalışmalarımız kesintisiz devam ediyor. Hem Türkiye olarak hem de uluslararası toplum da bölgesel ortaklarımızla yaptığımız çalışmalar her geçen gün diplomatik mevzi insani mevzi kazanarak savaşımıza, mücadelemize devam ediyoruz. Bunların bir kısmı kamuoyunda görünüyor bir kısmı görülmüyor. Özellikle devlet aktörleriyle yaptığımız çalışmalar gerçekten önemli bir yer tutuyor. Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir iş birliği var. Hafta sonu Riyad’a yapacağımız ziyarette de işbirliği teşkilatı Arap ligi tarafından oluşturulan temas grubunun diğer üyeleriyle bir araya geleceğiz. Başka ülkelerle de bir araya gelip özellikle Filistin devletinin tanınması konusunda başka neler yapılabilir onunla ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Daha önce de söyledim eğer biz Filistin devleti başta olmak üzere önemli siyasal adımlar atmada uluslararası toplumu harekete geçirmekte başarısız olursak bu yaşadığımız 3. Gazze savaşı, ki en vahşi olanı, ne son olacak? Dolayısıyla bizim kalıcı çözüm getirmek için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Diğer taraftan mevcut vahşetin durması insani yardımların sağlanması için de mevcut dostlarımızla, müttefiklerimizle, uluslararası toplumla çok alanda çalışıyoruz. Birleşmiş milletlerde arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar, siyasi açıdan inanılmaz insanı bir çaba var. Sizin de gördüğünüz gibi dünya başkentleri ayağa kalkmış durumda. Bir önceki basın toplantısı vesilesiyle söylediğim gibi artık İsrail’in Gazze’ye işgali ve oradaki insanları öldürmesi, şehit etmesi, 35 bin insanın kanına girmesi meselesi ve işgale olan direniş artık İsrail ve Filistin arasındaki savaş olmaktan çıkmış dünyada ezenle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür. Uluslararası sistemin kurucularıyla uluslararası sistem tarafından ezilen ve dışlanan aktörler arasındaki mücadeleye everilmiştir” şeklinde konuştu.“iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz”Filistin konusunda 2 devletli bir çözümü desteklediklerini ifade eden Winston Peters ise,“Çanakkale ve bu 100 yıldan daha uzun bir süre önce gerçekleşen olaylar genç bir ülke için felaketti. Bu felaket, şu anda bir ulus devlete dönüştü. Çok güçlü bir siyasi politika, dış politikayı da takip etti. Bu bize tek bir mesaj veriyor. Bu bölgedeki cömertlik, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize göstermiş olduğu cömertlik çok takdir ediliyor Yeni Zelanda halkı tarafında. Filistin Devleti ile ilgili olarak biz çok uzun zamandır iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz. Ancak bunu savaşın bugün sona ermesi çağrısını da tekrar ediyoruz. Bunu kalıcı bir barış için gerçekleştirmek istiyoruz. Geçici bir şey değil, 5-6 ay sonra tekrar gerçekleşecek bir çatışma değil, kalıcı bir çözüm olması gerektiğini düşünüyoruz. Filistin Devleti ile ilgili olarak ülkelerin büyük bir kısmından farklı düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.