MAGAZİN - 27 Temmuz 2016 Çarşamba 10:07

Sanatçı Yıldızdoğan Türk askerine moral için saçlarını kesti

A
A
A
Sanatçı Yıldızdoğan Türk askerine moral için saçlarını kesti

"Türkiyem" türküsünün bestecisi Sanatçı Mustafa Yıldızdoğan, 15 Temmuz gecesi Türk askerine yapılanların vahşet olduğun aktararak, Türk askerine moral olarak saçlarını kestiğini söyledi.

"Türkiyem" türküsünün sözlerinin rahmetli Dilaver Cebeci’ye ait olduğunu anlatan Yıldızdoğan, Cebeci’nin 18-20 yaşında güzel bir kızı anlatır gibi bu memleketi anlattığını kaydetti.Yıldızdoğan, Cebecinin duru bir Anadolu gözüyle Türkiyem’i anlattığını ifade ederek, “Ona da bu milletin müzik algısı nispetinde bir beste, Allah bize nasip etmiş.Biz 1993’te besteyi yaptık.1993’te de bu memleketin bir sürü derdi vardı, sıkıntısı vardı.Sonunda bu 15 Temmuz’dan sonra yine aynı şekilde çalınmaya başladı” ifadelerini kullandı.
Çarpıklaşmadan, yabancılaşmadan, yozlaşmadan dolayı İstanbul’dan ayrılıp işini gücünü bırakıp Konya’ya geldiğini söyleyen Yıldızdoğan, “Siyasetten ve nefsimden Allah’a sığınırım dedim.Elimden gelse bu Konya’yı da bırakacağım, dağlara çıkıp yalnız başıma yaşayacağım.Çünkü dikkat edin bu darbe teşebbüsünde bulunan örgütün televizyonlarına bakın gazetelerine bakın tüm yayınlarına bakın son 10 yıldır benim ismimi bulamazsınız.Benim sosyal medyada twitter’de, facebook’ta veya herhangi bir yerde Allah’a dair vatana, bayrağa, millete dair ve memleketi yönetenlere dair benim bir kusurum olmamıştır.Ama biz ölürüm Türkiyem diyoruz. Bu ölürüm Türkiyem’i söyleyen insan Türk milliyetçisi olabilir.Evet ben bir Türk milliyetçisiyim, ve ben ülkücüyüm.Ben bunu inkar etmedim.Ülkücü olmakla onur duyuyorum gurur duyuyorum” dedi.

“Türkiyem ayrılıkları, gayrılıkları silmek için vesiledir”
15 Temmuz gecesinde yaşananlardan sonra 241 kişinin şehidin olduğunu belirten Yıldızdoğan, “Allah rızası için hangisinin yöresini konuşuyoruz, hangisinin meşrebini konuşuyoruz.Hangisinin inancını konuşuyoruz.Konuşmuyoruz.241 tane şehidimiz var.Ne için şehit oldular, efendim demokrasiye sahip çıkabilmek için.O zaman biz bu ayrılıkları gayrılıkları ortadan silmemiz lazım.Gönlümüzden silmemiz lazım. Türkiyem buna bir vesiledir.Türkiyem’de parti, purtu, fikir, renk, yok. Akı ya da karası yok Türkiyem’in. Türkiyem’de bir tek renk var.O da al beyaz Türk bayrağımız” şeklinde konuştu.

“Türk askerine moral olması için saçlarımı kestirdim”
15 Temmuz akşamı askerlere yapılanların bir vahşet olduğuna da değinen Yıldızdoğan, devletin kurumlarıyla var olduğunu söyledi. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve emniyet teşkilatımız bu milletin göz bebeği olduğunu da aktaran Yıldızdoğan, “Onları asla ve asla töhmet altında bırakmamamız lazım. Onlar varsa biz namusumuz şerefimiz bayrağımız ve ezanımızla varız. Onun için ben o erleri gördükten sonra onlara bir nebze bir vatandaş olarak ne yapabilirim. Evet millet sokaklarda Türkiyem çalabilir ama bireysel olarak ne yapabilirim. Evet kardeşim ben saçımı asker tıraşı yapayım. Askerlerimize buradan bir moral vermek istiyorum. Dolayısıyla atalarımızın çok güzel bir sözü var. Süt bozuksa kaymakta bozuk olur. Biz askerlerimizi seviyoruz. Biz Türk polisimizi seviyoruz. Biz insanlarımızı seviyoruz. İçlerinden çürük elmalar tabi ki çıkacaktır. Onlara bakıp ta koskoca Türk ordusuna ve Türk polisine böyle psikolojik bir baskı yapmak bize yakışmaz” diye konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.
Bursa “Mahzen-32” operasyonunda yakalanan 27 şüphelinin tamamı tutuklandı Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli 7 ilde eş zamanlı düzenlenen “Mahzen-32” operasyonunda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 kişi, kıskıvrak yakalandı. Hakim karşısına çıkarılan şüphelilerin tamamı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütü çökertildi. Organize suç örgütü üyesi şüphelilerin, Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlardan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları tespit edildi. Bunun yani sıra Bursa’ya il dışından getirdikleri yaşları 17 ile 25 arasında tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin iş yerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri öğrenildi. Sıkı takibin ardından çete çökertildi Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak-verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin iş yerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyon için düğmeye basan polis, çeteyi çökertti. Operasyonlarda çetenin elebaşını Hakkı Saral’ın da arasında bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 şüpheli yapılan operasyon ile kıskıvrak yakalandı. Operasyonlar sonucu 10 iş yeri ile 34 evde yapılan aramalarda 16 adet tabanca, 56 milyon 434 bin TL değerinde 53 adet çek ve senet, bin 272 adet farklı çaplarda fişek, 430 bin 400 TL nakit para, 123 bin 800 dolar, 20 bin 800 euro ve 2 tane lüks araç ele geçirildi. İnegöl’de çetenin faaliyetlerini başlatan kişinin ise 41 yaşındaki iş kadını D.T. olduğu öğrenildi. Çetenin elebaşının da aralarında bulunduğu 27 kişi adliyeye sevk edildi. Çıkarıldığı mahkemece 27 şüphelinin tamamı tutuklanıp cezaevine gönderildi.