GÜNDEM - 11 Haziran 2021 Cuma 23:07

Savunma Sanayi Başkanı Demir: 'Bugün savunma sanayi ciromuz 10 milyar dolarları aştı'

A
A
A
Savunma Sanayi Başkanı Demir: 'Bugün savunma sanayi ciromuz 10 milyar dolarları aştı'

Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, bugün 750’yi aşkın projelerinin olduğunu ve bunun çok önemli bir kısmının son 5 yılda başlatıldığını belirterek, “Bugün savunma sanayi ciromuz 10 milyar dolarları aştı. İhracatımız ise 3 milyon dolarları aştı” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ile birlikte Elazığ’a geldi. Çeşitli programlara katılan Başkan Demir, Savunma Sanayi İş Adamlarıyla bir araya gelerek fikir alışverişinde bulundu. Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, “İyi bir yürüyüşümüz olabilir ama koşması gereken bir millet, koşması gereken bir Türkiye var. Onun için bu yürüyüşümüz gerçekten yeterli değil. Bunu daha hızlandırmak için biz elimizden geleni yapıyoruz ama bunu yaparken Türkiye’nin tüm enerjisini kullanmak potansiyelini harekete geçirmek ve buna yönelik tedbirler almak gerektiğini de biliyoruz.

Bugün 750’yi aşkın projemiz var bunun çok önemli bir kısmı son 5 yılda başlatıldı. Bugün savunma sanayi ciromuz 10 milyarları dolarları aştı. İhracatımız 3 milyon dolarları aştı. Bu rakamları sık sık söylüyoruz. Savunma sanayinde yerlilik oranları 70’lerin üzerinde diyoruz ama ben bu rakamları şöyle değiştiriyorum stratejik ve teknolojik derinliği olan ürünlerde biz yüzde yüz yerlilik peşindeyiz. Her şeyin yüzde yüz yerli olması peşinde olmak çok anlamlı değil ama stratejik ürünlerde yüzde yüz yerlilik peşindeyiz.

Ülkemize ve insanımıza güveniyoruz. Şehrimizin savunma sanayinde ve genel olarak da sanayi eko sistemimizde hak ettiği ve gerektiği yeri alması çok önemli. Şehrimiz küresel ölçekte herkesi etkileyen salgın ve onunda üstüne deprem gibi bir afetle karşılaşınca biraz dengimiz sarsılmış işlerimiz duraksamış olabilir. Ama buradan da çok daha hızlı çıkmayı yeni fırsatlar aramayı ve bu fırsatları değerlendirmeyi bilmeliyiz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“SİHA gemisi yapacağız dediğimizde bu dünyada gündem olmaya başladı”

Bu yolculukta hep beraber yürümelerini ve hep beraber birbirlerini tanımalı olmalarına gerektiğine değinen Demir, “Ama en önemli faktör kendimize güvenmeliyiz. Bugün roket takımındaki genç arkadaşlara da söyledim. Roketinizin üzerine şunu da yazın eğer bir şey insan yapısı ise biz bunun daha iyisini yaparız. Yıllardır ülkemizde gavur yapmış abi Alman malı Japon malı gibi olamayız gibi söylemlerle aşağılık kompleksi oluşturulmaya çalışıldı. Bu belli bir ölçüde başarılı da oldu ama artık bu devri geride bırakmalıyız. Cesaret gösterip sahaya çıktığımızda belki bütün dünyanın bildiği bazı kavramlarda bile çok daha farklar oluşturabiliyoruz. Bugün İHA ve SİHA’larımız herkesin dilinde.

Sadece İHA ve SİHA olması açısından değil. Onların harekat alanındaki kullanılan konseptler açısından da bir fark oluşturuyoruz. Diğer bir dizi ürünümüz sırada. Anadolu gemimize bir uçak gemisi denildiğinde biz bunu bir SİHA gemisi yapacağız dediğimizde bu dünyada şuan da gündem olmaya başladı. Bazı konularda oyun değiştireceği ve sürpriz etkisi yapacak konularında gündeme gelmesi gerekiyor. Biz sanayimiz adına bu tür buluşmaları yapıyoruz. Çeşitli desteklerimiz var. Sanayicilerimize küçük iştirakçi girişimcilerimize 150 milyon TL civarında bir desteğimiz oluyor ama para desteğinin tek başına bir şey yapmayacağını biliyoruz. Tabi ki finansman önemli tabi ki para önemli ama kabiliyetler çok daha önemli. Yakında bir savunma sanayi yatırım formu kuruyoruz.

Bu form vasıtası ile de girişim ruhu gördüğümüz teknoloji derinliği gördüğümüz girişimlere ve şirketlere ortak olmak destek olmak yatırım formu kanalı ile yatırım yapmak amacıyla bir girişim başladı bunu da yakında inşallah duyurup hızla girişimcilerimize yatırımcılarımıza destek olmaya çalışacağız. Ayrıca AR-GE formlarımız devam ediyor. Savunma sanayi konularında uygulama alanlarına yönelik ve pratik sonuç alıcı ama temel teknolojilerde de değinilmeye çalışılmış konuların gündeme getirilmesine ve çalışılmasına devam ediyoruz. Burada da üniversitelerimizin teknoparklarımız önemi büyük olacaktır” diye konuştu.

“Önümüzde yapacak çok işimiz var”

Bugün bu masada hem Ticaret ve Sanayi Odası Başkanının hem de üniversite rektörünün olduğunu değinen Demir, “Hem bilim hem de uygulama ve sanayimiz burada bizimle çok yakın bir iş birliği yapmasını bekliyoruz. Bugün havaalanımızda İHA ve SİHA’larımız barınıyor İHA ve SİHA’LARI üreten şirketlerimiz bunlara destek veriyorlar ve bunu kullanan birimlerimiz bakım onarım ile ilgili kendi bünyelerinde belirli bir kabiliyet oluşturmaya çalışıyorlar ama bunları kullanan çok çeşitli birimlerimiz var.

Malumunuz Jandarma, Emniyet, Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri gibi çeşitli birimler bunları kullanıyor ama her birisinin kendi bünyesinde bir bakım onarım merkezi kurmasının zorluğunu da görüyoruz. O anlamda da ilimizde oluşacak bir teşebbüsün bütün Türkiye çapında Elazığ’dan başlayarak bütün bakım onarım desteğini vermesiyle ilgili yapılanma kurmasının çok faydalı olacağını düşünüyorum.

Bütün bunları yaparken de ilişkilerimizi çok yakın tutup her alanda yapılmayanı yapmak yeni teknolojilere doğru yol almak ve bir katma değer oluşturmak üzere faaliyette bulunmanın ana amaç olduğunu belirmek istiyorum.

Önümüzde yapacak çok işimiz var ama işin odağında teknoloji işin odağında bilim işin odağında girişimcilik ve kendine güven var. En önemlisi de genç ve dinamik insan nüfusumuza 45 bini aşan üniversite öğrenci camiamızı sevk etmek, yönlendirmek ve heveslendirmek onları geleceğe hazırlama konusunda da el birliği ile çalışmamız lazım. Üniversite de sadece ders okutulan sınav geçilen bir yer olarak görülmesinden ziyade proje yapan insanlarımızı ve gençlerimizi hayata hazırlayan onlara cesaret veren gelecekte umut taşıyan umutlarını canlandıran bir yer olması gerekiyor.

Bu da tek başına üniversitenin yapacağı bir şey değil. Tabi ki bu üniversite tanımınıza da bağlı eğer üniversite tanımımızı hayatla barışık, bitişik yaptığı işi eğitimi ve hayata yönlendirerek yapan bir yer olduğunu düşünürsek bunu da başarmış oluruz. Savunma sanayi sektöründe 250 bin ağaç sözünü de buradan vermiş olayım. İnşallah şirketlerimiz önümüzdeki dönemde ağaçlarımızı buna ilave etsin diyoruz. Dünyayla barışık tabiatla barışık geleceğe umutla bakan bir Türkiye’de Elazığ için hep beraber el ele çalışmamız gerektiğini biliyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Programa, Demir'in yanı sıra, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Elazığ Valisi Erkaya Yırık, FÜ Rektörü Fahrettin Göktaş, Elazığ TSO Başkanı Asilhan Arslan, ilgili kurumların genel müdürü ve iş adamları katıldı.

Ahmet Mücahid Kantarcıoğlu


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.
Hatay Küçük Barış Manço takma saçı, bıyığı ve sahne performansıyla beğeni topladı Depremin vurduğu Hatay’da açılan Barış Manço temalı kütüphane hizmete açıldı. Kütüphanenin açılışında Barış Manço’ya benzemek için takma saç ve bıyık takan küçük çocuk, sahne performansıyla beğeni topladı. Asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgeye yardıma koşan Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, afetzede vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Hatay’da bir çok projeye imza atan Ertuğrul, kurucusu olduğu Ülkem Okuyor Derneği öncülüğünde 21. Kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi. Antakya ilçesinde bulunan Katar - 4 konteyner kentte açılan Barış Manço temalı kütüphane vatandaşlara hizmet etmeye başladı. Barış Manço severler ve Ülkem Okuyor Derneği işbirliğinde açılan kütüphanenin açılışı renkli görüntülere sahne oldu. Barış Manço’ya benzemek için peruk ve bıyık takan ilkokul 2. sınıf öğrencisi Ayaz Nalçak, açılışa katılanlardan büyük beğeni topladı. Lale Manço, kütüphanenin eşinin ismini taşıyacak olmasından dolayı mutlu olduğunu belirterek, “Havva hanım önderliğinde bu gün Ülkem Okuyor Derneği’nin 21 kütüphanesini açıyoruz. Bu kütüphane Barış Manço’ya ithaf edildi. Tabii bizim buraya katkımız da var. İzmanço ve Barış severler katkıda bulundu. Burası Havva hanımın emekleriyle bizim eserimiz oldu. Kütüphanemiz Barış Manço adıyla anılacak ve gerçekten mutlu oldum. Depremzede çocukların Barış Manço’yu tanıyabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını belirten Ertuğrul, “Depremin ilk gününden beri sahadayım. Ancak sağlıkçı olarak değil deprem bölgesine kitap yığan kadın olarak biliniyorum. Ülkem Okuyor Derneği olarak 21. Kütüphanemizi açtık. Derneğimiz açtığı kütüphanelerde artık iş birlikleri yapıyor. Lale hanım ve Barış severler olarak 21. Kütüphanemizi birlikte açmak istediklerini söylediler. Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan konteyner kente Barış Manço temalı bir kütüphane kazandırdık. Çocukların girdiklerinde Barış Manço’yu hatırlayabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştı” şeklinde konuştu.