Güvenlik birimlerinden alınan bilgiye göre, 22 Temmuz 2015 tarihinden sonra icra edilen hava harekatlarında ağır darbe yiyen ve daha önce hazırlamış oldukları sığınak ve mevzilerinde barınamayan bölücü terör örgütü mensupları, askeri birliklerin uzak mesafeli atışlarına karşı sivilleri canlı kalkan olarak kullanmak maksadıyla meskun mahallerdeki halka karşı eylemlerini artırdı. Bu nedenle çok sayıda teröristin Konur Vadisi bölgesinde toplandığına dair duyumlar alındı. Konur Vadisi'ne ulaşımın sağlandığı Mehendi-1 Köprüsü 4 Ağustos 2015 tarihinde, Gülkan Vadisi içindeki köprü de 2 Eylül 2015 tarihinde patlayıcılar ile teröristler tarafından kullanılamaz hale getirildi. Gülkan Vadisi'nden geçen yol üzerinde çalışma yapan özel bir firmaya ait iş makinelerinin 3'ü 21 Ağustos 2015 tarihinde, diğer 2'si 2 Eylül 2015 tarihinde yakılarak kullanılamayacak hale getirilince çalışmalar durduruldu. Ayrıca teröristler, Su Gediği bölgesindeki GSM vericisini 22 Ağustos'ta patlatmak ve yakmak suretiyle kullanılamayacak hale getirdi. Yörede yaşayan vatandaşların cep telefonu ile iletişimi de böylece engellendi. Bölgede yaşayan köylülerin Mehendi-Su Gediği istikametine hayvanlarını geçirmelerine, bölgedeki arazilerini, meralarını kullanmalarına da teröristler tarafından izin verilmedi.
Yaşananlar üzerine Konur Vadisi’ndeki Konur ve Uğuraçan köyleri ile bu köylere bağlı Aktütün, Dereyanı ve Yeşilbayır mezralarında yaşayan yaklaşık 400 vatandaş, teröre karşı tepkilerini göstermek amacıyla 30 minibüsle Mehendi bölgesine gitti. Burada araçlardan inen köylüler, tahrip edilmiş Mehendi-1 Köprüsü'ne doğru yürüyüş yaptı. Bölgeye gelen askerleri alkışlarla karşılayan vatandaşlar, “En büyük asker bizim asker” sloganları attı.
PKK'DAN VATANDAŞLARA 'UYUZ HALK' NİTELENDİRMESİ
Bu arada güvenlik birimleri telsiz görüşmelerinden şu tespitleri yaptı:
"Bölgedeki halkın olaylara çok tepkisiz ve isteksiz olduğu; bu (teröristin ifadesi) 'uyuz halkın' tepki verebilmesi için toplumu harekete geçirecek önemli bir durumun veya şartların yaratılması gerektiği, (bölgede köprülerin, GSM istasyonlarının tahrip edilerek halkın yaşamının zorlaştırılması). Halkın çoğu yerde hala çok belli etmeseler de Türkiye Cumhuriyeti devletinin yanında olduğu izlenimini elde ettikleri ve bunun kendi mücadelelerine büyük bir sekte vurduğu, (Yüksekova’da halkın destek vermeyişi, 2 Eylül 2015 tarihinde ailesini hastaneden getiren jandarma uzman çavuşun Şırnak merkezde yolunun kesilerek öldürülmek istenmesine halkın büyük tepki vererek engel olması vb.), orta saha sorumlusu Azad Siser kod adlı Ekrem Güney adlı terörist tarafından Kandil’den eskisi gibi artık destek alamadıkları, Kandil ve civarına yapılan hava operasyonlarının Kuzey Irak’ta büyük bir tahribata ve kayba sebebiyet verdiği ve bu durumun bölge halkı üzerinde kendi aleyhlerinde bir etki yarattığı ve halkın desteğinin neredeyse yok denecek seviyeye geldiği, yapılan başarılı/başarısız bütün eylemlerin iyi değerlendirilmesi, başarısız eylemler nedeniyle moral motivasyonun bozulmaması, yapılan hataların gözden geçirilerek başarıya odaklanılması gerektiği şeklinde yer alan ifadeler.”
Güvenlik birimlerini tespitlerine göre, iyice köşeye sıkışan teröristlerin Mehendi bölgesinde yaptıkları eylemlerle halkı açlık ve yokluğa mahkum ederek kendi taraflarına çekmeye çalıştıkları belirtildi. Dağlıca’da teröristler tarafından imha edilen elektrik trafoları yüzünden 25 gündür halkın elektrikten mahrum kaldığı da bildirildi. Baskı ve zulümle terör örgütüne destek vermeyen köylüleri göçe zorlayan, gitmekte direnenlerin evlerini, iş yerlerini, arabalarını yakan teröristlerin istihbarat raporlarına göre boşalttığı bu köy ve mezralara ileriki aşamada ise Nasturileri, Mecusileri ve Yezidileri yerleştirmeyi planladığı da ortaya çıktı.
