SPOR - 15 Eylül 2016 Perşembe 14:13

Semih Kaya: Kadıköy'de kupa kaldırmış takımız

A
A
A
Semih Kaya: Kadıköy'de kupa kaldırmış takımız

Galatasaray’ın defans oyuncusu Semih Kaya, Süper Lig'in 5. haftasında Beşiktaş deplasmanında oynayacakları maçtaki atmosfer için, “Vodafone Arena'nın atmosferinden bahsediyorlar. Türk Telekom Arena'nın atmosferi de göz ardı edilmemeli. Kadıköy'de kupa kaldırmış bir takımız, o tecrübeyi yaşamayanlar ilk 10 dakika sıkıntı yaşayabilir” dedi.


Galatasaray, Spor Toto Süper Lig’in 4. haftasında Türk Telekom Arena’da Çaykur Rizespor ile karşılaşacak. Sarı-kırmızılıların defans oyuncusu Semih Kaya, mücadele öncesinde Florya Metin Oktay Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

“Sezon uzun bir maraton”
Geçtiğimiz hafta Kayseri’de zor bir deplasmanda oynadıklarını söyleyen Kaya, “Kayserispor lige İyi hazırlamış. Bunu bize hissettirdiler. Öne geçmemize rağmen 1 puanla ayrıldık, üzgünüz. İyi bir uyum yakaladık. Gerek oynamayan, gerek 11 oynayan oyuncular herkes elinden geleni yapıyor. Sonuçta böyle şeyler olacak. Kazanacağız, kaybedeceğiz ve berabere kalacağız. Futbolda normal böyle şey. Sezon uzun bir maraton. En iyi şekilde bitireceğimizi düşünüyorum. İnşallah istediğimiz gibi gider. Şampiyonlukla bitiririz” dedi.

“İnsanın sağlığı yerine geldiği süre başarı gelir”
Geçen sezonki formunun sakatlıklardan dolayı olduğunu belirten milli futbolcu, “Sezonun genelinde hazır olamadım. Sahaya çıktığımda hissediyordum. Bu mazeret değil. Geçen yıl düşük performans sergiledim. Eleştirilere açığım. Her futbolcunun kariyerinde inişli çıkışı olabilir. Ben bunu geçen yıl bıraktığımı düşünüyorum. Şu an sakatlığım tamamen geçti. 2.5 haftadır takımla çalışmalara başladım. Performansımı en yakın sürede eski dönemlerdeki seviyeye çıkarmak istiyorum. Antrenmanlarda kendimi vererek çalışıyorum. İnsanın sağlığı yerine geldiği süre başarı gelir” diye konuştu.

“Bana ait olan milli takım formasını almak istiyorum”
A Milli Futbol Takımı’nın şanssız bir Avrupa Şampiyonası geçirdiğini söyleyen Kaya, “Bize yakışmayan bir mücadele ortaya koyduk. Performansım iyi olduğunda bana ait olan milli takım formasını almak istiyorum” dedi.

“Zaferin geleceğini biliyorum”
Daha önceki sakatlıklarını hatırlatan milli futbolcu, şöyle konuştu:
"Beyin ameliyatı geçirdiğimde 8 buçuk ay sahalardan uzak kaldım. Çapraz bağ sonrası 6 buçuk ay, iç yan bağlarda ise 6 ay sahalardan uzak kaldım. Bu benim için kısa bir sakatlık dönemi oldu. Sakatlık kötü bir şey. Hocamızın bana yaklaşımı da ağabey-kardeş, baba-oğul, arkadaş gibi. Bu iki hafta süre alamayabilirim. Ama konsantrasyonumu düşürmeyeceğim. Antrenmanlarda kendimi iyi hazırladığım sürece ben oynayacağımı ve zaferin geleceğini biliyorum."

“Galatasaray'da 5 sezonda 12 kupa kazandım”
Galatasaray’da 5 yılda 12 kupa kazandığını ifade eden Kaya, “25 yaşında bu başarıyı elde etmek gurur verici. Bülent Korkmaz, Galatasaray'ın sembol isimlerinden biri. Zirvede bıraktı. Daha çok kupalar kazanmak, daha iyi hizmet etmek istiyorum. 10 yıl daha sağlığım elverdiğince elverirse futbol oynamayı düşünüyorum. Bülent hocayı geçebilmek tabii ki isterim ama arkasında kalırsam bu beni üzmez, çünkü o Galatasaray'ın efsane ismi" açıklamasında bulundu.

“Mevki fark etmez”
Daha önceki maçların bazılarında sağ bekte oynamasının hatırlatılması üzerine, “Bir futbolcunun mevki seçmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sağ bek oynadığım maçlarda da iyi performans ortaya koymuştum. Hocamın sağ bekte oynatmak istemesini elimin tersiyle itmem. Sağ bek de sol bek de oynasam o an Galatasaray forması giymiş oluyorsun. Her zaman elimden gelenin en iyisini yapmak isterim” diye cevap verdi

"Kadıköy'de kupa kaldırmış takımız"
Süper Lig’in 5. Haftasında Beşiktaş ile Vodafone Arena’da oynayacakları maçtaki atmosfer hakkında soru için Kaya, “Profesyonel futbolcuyuz. Önce önümüzdeki maçı sağ salim atlatmak istiyoruz. Vodafone Arena'nın atmosferinden bahsediyorlar. Beşiktaş'ta oynayan arkadaşlarımız da bahsediyor. Türk Telekom Arena'nın atmosferi de göz ardı edilmemeli. Kadıköy'de kupa kaldırmış bir takımız, o tecrübeyi yaşamayanlar ilk 10 dakika sıkıntı yaşayabilir ama ben kendi adıma öyle bir sıkıntı yaşayacağımı sanmıyorum" dedi.

"Taraftar bizi yalnız bırakmasın"
"Taraftar bizi yalnız bıraktığında bir suç işliyoruz demek ki” diyen 25 yaşındaki futbolcu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu da gayet normal. Lige iyi başladık. İlk hafta kazanmamıza rağmen deplasman gibiydi. Bu hafta iyi bir atmosfer olacağını düşünüyorum. Bizi sadece desteklesinler. Kötü de oynayabiliriz ama kötü mücadele etme lüksümüz yok. Galatasaray forması giyip para kazanan kişileriz. Elimizden gelenin en iyisini vermemiz gerekiyor. Kötü oynadığım dönemler olmuştur ama Galatasaray formasının üstümde olduğu bilincinden hiç çıkmadım. Taraftarımız bizi yalnız bırakmasın. Onları çok seviyoruz. Her ne kadar bezen sıkıntı yaşasak da onların da bizi sevdiğini biliyoruz"

"Arkamızda kale var"
Uruguaylı file bekçileri Muslera hakkında da açıklamalarda bulunan Semih, “Muslera kaledeyken, arkanızda bir kale olduğunu biliyorsunuz. Muslera dünya çapında bir kaleci. Kupalar kazandırmış bir kaleci . Son örneğini Süper Kupa'da gördük. taraftarın da dediği gibi Allah Muslera'yı başımızdan eksik etmesin” şeklinde konuştu. 

Kaan Ülker - Mehmet Şirin Topaloğlu - Oğuzhan Ort

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi’nde ’çizgi ötesindeki öğretmen’ öğrencilerle buluştu Kastamonu Üniversitesi’nde eğitim gören öğrenciler, ’çizgi ötesindeki öğretmen’ seçilen Emre Özel ile bir araya gelerek deneyimlerini dinledi. Kastamonu Üniversitesi Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin desteği ile Kastamonu Üniversitesi Sosyal Bilimler Topluluğu (SOBİT) tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü’nce 2018 yılında çizgi ötesi öğretmen olarak seçilen Emre Özel, öğrencilerle bir araya getirildi. Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Salonu’nda gerçekleştirilen söyleşiye Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulkadir Tuna, Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcıları Doç. Dr. İbrahim Kepceoğlu ve Doç. Dr. Emine Karasu Avcı, akademik idari personelin yanı sıra çok sayıda öğrenci katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Bayburt’un Demirözü ilçesine bağlı Beşpınar köyü Şehit Gürcan Yavuz Ortaokulu’nda fen filimleri öğretmeni olarak görev yapan Emre Özel, deneyimlerini anlattı. Köy öğretmenliğine başladığı günden itibaren mesleğinde elde ettiği deneyimleri paylaşan Özel, zor şartlar altında bile mesleğini severek yapmaktan vazgeçmediğini söyledi. Konuşmanın ardından Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Emre Özel’in yaşam hikayesi ile ilgili hazırlanan belgesel izletildi. Program, Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Sosyal Bilimler Topluluğu Danışmanı Doç. Dr. Emine Karasu Avcı’nın Emre Özel’e hediye takdim etmesinin ardından sona erdi.
Ankara Ankara’da ‘alev savaşçısı’ çift mesleğin zorluklarını birlikte aşıyor Ankara’da görev yapan itfaiye eri Emre-Selinay çifti yangın ve afetlerde can kurtarmak için çalışırken karşılaştıkları zorlukları da birbirlerine duydukları sevgiyle aşmaya çalışıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı 2. Bölge Amirliği Kurtuluş İstasyonunda 2023 yılı Eylül ayında tanışan ve hayatlarını birleştiren Selinay ve Emre Kıstır çifti aynı istasyonda itfaiye eri olarak görev alıyor. Çift, farklı yıllarda Ankara Büyükşehir Belediyesinin yaptığı itfaiye eri alım sınavlarına girerek çalışmaya başladı. Evlenmeden önce iş yerinde arkadaş olarak tanışan çift farklı vardiyalarda görev alıyor. Hem mesleklerini hem hayatlarını paylaşan Kıstır çifti ayda 10 gün aynı evde birbirini görürken mesai saatlerinde ise görev devir esnasında karşılaşıyor. Ev işlerinde birbirlerine yardımcı olan çift, bu duruma alıştıklarını söylüyor. 2022 yılında ABB’nin açmış olduğu itfaiye eri sınavına katıldığını, daha sonra mülakata girmeye hak kazandığını, ardından sözlü ve spor olarak değerlendirildikten sonra itfaiye eri olarak çalışmaya başladığını belirten Selinay Kıstır, “İşe başlamadan önce biz de çok ön yargılıydık. Kendi açımızdan tedirginliklerimiz oluyordu. Kendimizce ‘nasıl karşılanacak’ diye sonuçta erkek egemenliğinde bir mesleğiz. İlk başlarda çok zor oldu sahada çok fazla tepki gördük ’kadından itfaiyeci mi olur’ diye. Kadın arkadaşlarımızla birlikte belirli bir zamanı aştığımız için ön yargıyı kırdık. Kurumumuzda da daha çok destek gördüğümüz için daha çok motivasyon gördüğümüz için artık gittiğimiz olaylarda tecrübe edinerek ekibimizle işler başardıkça kendimizi daha iyi oluyor ama yer yer zorlandığımız yerler oluyor. Artık biz de işimizi yapıyoruz” diye konuştu. Eşiyle farklı vardiyalarda olduğunu söyleyen Selinay Kıstır, “Öncesinde iş arkadaşı olarak tanıştık. Daha sonra arkadaş ortamında sohbetimiz ilerledi, vakit geçirmeye başladık ve evlenmeye karar verdik” dedi. Eşiyle farklı vardiyalarda çalıştığını ifade eden Selinay Kıstır, “Bizim çalışma sistemimiz 24/48 esaslı çalışıyoruz. 3 vardiya olarak çalışıyoruz. Ben birinci posta olarak çalışıyorum eşim ikinci posta olarak çalışıyor. Ayda denk geldiğimiz süre sayısı 10 gün, ben nöbete geliyorum o dinleniyor ben nöbetten çıkarken ise o işe gelmiş oluyor, içtimalarda karşılamış oluyoruz. Bazen eşimi 10 günden az gördüğüm de oluyor. Biz aynı işe denk geldiysek mutlaka olağanüstü durumlarda denk geliyoruz. Denk gelme süremiz ise kısa o esnada birbirimizi de görmüyoruz çünkü koruyucu ekipmanlarımız var. O yüzden birbirimizi tanımıyoruz” diye konuştu. 2020 yılında göreve başladığını belirten Emre Kıstır ise, “KPSS puanım yeterli geldiği için 2020 yılında mülakatlarda hak kazandım. 2020 yılında Eylül ayında göreve başladım. Ben işe başladığımda onlar daha yoktu. Gündüz personelleriydi kendisi vakit geçirdikçe birbirimizle anlaştığımızı gördük. 2023 Eylül ayında da evlendik” ifadelerini kullandı. Mesai saatlerinde aklının eşinde olduğunu dile getiren Emre Kıstır, “Tabi bizim de mesleğimiz gereği zorlanıyoruz ama burası profesyonel bir iş ve o gözle bakıyoruz. Biz zaten acil durumlarda karşılaşıyoruz. Orada da herkes işini yapıyor. İşimizi profesyonel olarak yapıyoruz” dedi.
Mersin MESKİ tesisleri sayısı artırılan jeneratörler sayesinde elektrik kesintilerinden etkilenmiyor Mersin Büyükşehir Belediyesi Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü, kesintisiz hizmet sunmak amacıyla jeneratör sayısını 3 yılda 313’e çıkardı. Anamur’dan Tarsus’a, Çamlıyayla’dan Mut’a kadar 15 bin 800 kilometrekarelik alana hizmet veren MESKİ, içme suyu tesisleri, idari binalar, arıtma tesisleri ve atık su tesislerinde şebeke enerjisinin olmadığı durumlarda, tesislerin hizmete ara vermemesi için jeneratörleri devreye alıyor. Kesintisiz su temini, atık su bertarafı ve daha verimli abonelik hizmetleri sağlamak için alınan jeneratörler, enerji kesintileri yaşandığında hizmetleri aksatmaması adına önemli rol oynuyor. İçme suyu tesisleri, devrede olan jeneratörler sayesinde yaşanacak elektrik kesintisinde aktif olarak çalışırken, kesintisiz içme suyu teminine devam ediliyor. MESKİ, 170 olan jeneratör sayısına ilave olarak 2021 yılında 59, 2022 yılında 33, 2023 yılında ise 51 olmak üzere toplam 143 jeneratör temin ederek, sorumluluk sahasındaki önemli tesislere montajını tamamladı. İlave jeneratörleri devreye alan MESKİ, böylece toplam jeneratör sayısını 313’e çıkardı. Enerji SCADA’sı sayesinde gereksiz yakıt tüketiminin de önüne geçen MESKİ, vatandaşlara kesintisiz hizmet anlayışı ilkesiyle çalışmalarını sürdürüyor. MESKİ Elektrik Merkezleri Dairesi Başkanlığı’na bağlı Enerji Sistemleri Bakım Onarım Şube Müdürlüğü’nde görev yapan Sinan Kızılyaka, jeneratörlerin aylık ve yıllık bakımlarını planlı şekilde yaparak, arızalara karşı anında müdahale ile kesintisiz hizmetin devamını sağladıklarını kaydetti.
Kocaeli 30 ton benzin yüklü tankerin kaza anı kameraya yansıdı Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde D-130 Karayolu’nda 30 ton benzin yüklü tankerin kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı. Patlamanın olmaması büyük faciayı önlerken D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı. Edinilen bilgiye göre, saat 05.00’te Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayarak sürüklenen tanker park halindeki 4 araca, adından üstgeçit ayağına çarptı. Kaza sebebiyle çekici tankerden koptu. Kazada tankerde yüklü benzin yola döküldü. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, sürücüyü tedbir amacıyla hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan 2 binada tahliye edildi. Ekipler patlama riskine karşı bölgeyi köpükledi. 4 saat boyunca D130 Karayolu’nda kapalı olan yol sebebiyle şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Kaza anını görerek yardıma koştu Kaza anını gören Hüseyin Aşıkoğlu, “Sabah çay ocağını açtığımda tırın İzmit istikametinden Bursa istikametine doğru ilerlediğini gördüm. Tır, sol şeride yanaşıp fren yaptığını ve karşı şeride geçtiğini gördüm. 150 metre kadar tır sürüklendi. O korku ve panikle 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aradım. Hemen şoförü araçtan çıkarmaya çalıştık. 4 araç hasar aldı, üstgeçide zarar geldi. Şoförün durumu iyi, burnu bile kanamamış ama hastaneye sevk edildi. Mal kaybı oldu, can kaybı olmadı. Kaza çekici duramayıp merdivene devrilmiş. Polis ekipleri patlamaya karşı önlem aldı, 2 binayı boşalttı. Kaza anı anbean güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde tankerin yan döndüğü, çekicinin 4 araca çarptığı anlar yer alıyor. Ekiplerin bölgede çalışmaları devam ediyor.
Aksaray Aksaray’daki küçük Adana’da geçim seracılıktan sağlanıyor Aksaray’ın merkeze bağlı bin 300 nüfusa sahip Gücünkaya köyünde yaşayan köy halkı seracılık yaparak geçimini sağlıyor. Nüfusunun yüzde 80’inin tarım ve hayvancılıktan geçimini sağladığı Aksaray’da her geçen yıl gelişen tarım ve hayvancılık büyümeye devam ediyor. Merkeze bağlı bin 300 nüfuslu Gücünkaya köyünde ise köy halkı seracılık yaparak geçimini sağlıyor. Hemen her evin önünde en az 2 adet sera bulunurken, köy halkı domates, salatalık, biber, patlıcan gibi tüm sebzelerin yanı sıra fide üreterek satışa sunuyor. Çocukluklarından beri seracılık yaptıklarını anlatan Serpil Ok (50), “Çocukluğumuzdan beri bu işi yapıyoruz. Köyümüzün ekmek teknesi, gelir kaynağı, bizim işimiz de bu. Anne, baba ve ebeden gelme bir meslek. Köyümüzün bütün halkı fidecilik yapar, sebzecilik yapar, seralarda domates, salatalık, biber yetiştirilir, fideler yetiştirilir. Köyümüzün işi bu” dedi. Gücünkaya köyünün küçük Adana olduğunu belirten İsmail Ok (59) ise “Ben doğduğumdan beri, ebelerimizden, dedelerimizden öğrendiğimiz gibi bu işi yapıyoruz. Şimdi hala devam ediyoruz. Şubat ayında başlar Mayıs’ın sonuna kadar devam ederiz. Fide yetiştiriyoruz. Diğer günlerde de sebze üzerinde çalışırız. Yani burası küçük bir Adana. Bizim gelirimiz bu. Bütün köy geçimini sera üzerinden sağlamaktadır. Domates, biber, fasulye, salatalık, patlıcan gibi sebze üzerinde her şey burada yetiştirilir” diye konuştu.
Şırnak Kasık ağrısı şikayetiyle hastaneye başvurdu, 60 binde bir görülen gebelik yaşadığını öğrendi Şırnak’ta kasık ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran hastanın, gebelik kesesinin normal sağlıklı yerinde değil, sağ yumurtalığa yerleştiği tespit edildiği belirlenerek tedavi edildi. Şırnak’ta yaşayan Bişenk Acar Sakın (28), kasık şikayeti ile Şırnak Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine başvurdu. Kadın Doğum Uzmanı Opr. Dr. Abdulkadir Güllüce, yaptığı tetkiklerde hastanın gebe olduğunu ve gebeliğin normal olması gereken yerde olmadığını tespit etti. 60 binde bir görülen gebe tüpünün yumurtalıklara yapışık bir şekilde olduğunu hastaya ileten Opr. Dr. Güllüce, daha sonra ameliyat süreci başladı. Hastanın kasık şikayeti ile başvuruda bulunduğunu belirten Dr. Güllüce, "Bizlerde yaptığımız tetkiklerde hastamızın gebe olduğunu ve DBGC düzeyinin 10 bin 500’lere kadar yükseldiğini gördük. Ultrason muayenesinde de gebelik kesesinin normal sağlıklı yerinde değil de, sağ yumurtalığa yerleştiğini gördük. Bu durum nadir, ender rastlanılan bir durum. 60 bin gebelikte bir görülen çok ender görülen bir durum. Normalde dış gebelikler tüplerde yerleşik olur. Yüzde 95 oranda tüplerde yerleşik olur. Tüm dış gebeliklerin sadece yüzde 1’i yumurtalık üzerinde görülür” dedi. Dış gebeliklerin tedavisi erken teşhis edilmesi ilaç ile tedavi şansının mümkün olduğunu ifade eden Dr. Güllüce, “Fakat geç kalınan durumlarda tek tedavi seçeneği ameliyattır. Bizde hastamıza laparoskopik (kapalı ameliyat) yöntem ile yumurtalığa tutunan gebelik materyalinin laparoskopik yöntem ile çıkardık. Yumurtalık dokusuna zarar vermeden, yumurtalık cerrahi yöntem ile BEC rezeksiyon yaptık. Hastamızın doğurganlığını, feltilitesini etkilemeyecek bir şekilde yumurtalık dokusuna zarar vermeden gebelik materyalini yumurtalık dokusundan temizledik. Hastamızın yumurtalığını korumamız ayrıca tüplerinin de bu durumdan etkilenmemiş olması bundan sonraki süreçte hastamızın doğal yollar ile gebe kalma şansını azaltmayacak. Bu yöntem, kanama riski olan bir yöntem. Ama hastamızın yaşı itibari ile yumurtalığı koruma adına birazda risk alıp bu ameliyatı yumurta koruyucu cerrahi yöntem ile yaptık. Ameliyat sonrası kontrollerimizde herhangi bir sorun olmadı, kanama kontrolü yapılarak ameliyat bitirilmişti. Bu gün hastamızı taburcu ediyoruz” dedi.