SAĞLIK - 08 Ocak 2015 Perşembe 13:00

Sigara içme yaşı 14'e düştü

A
A
A
Sigara içme yaşı 14'e düştü

Sigaranın alkol ve eroinden 8 kat daha fazla bağımlılık yaptığını belirten uzmanlar, genetik yatkınlıktan dolayı aileleri uyarıyor. Sigara içme oranının 14’ün altına kadar düştüğüne vurgu yapan doktorlar, annenin içtiği sigaranın 4’te birinin ise bebeğe zarar verdiğine dikkat çekiyor.

Sigara bağımlılığına karşı açtığı savaşı sürdüren Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi hekimleri, sigara bağımlılığına karşı aileleri uyarıyor. Geçen yılı sigara ile mücadeleyle geçiren hastanedeki uzman doktorlar, özellikle okullarda sigara ve bağımlılıkla ilgili ders ve hizmet içi eğitimlerin verilebileceğini kaydetti.

Günde onlarca sigara bağımlısına tedavi uygulayan Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Begüm Koçar, bir bağımlının 8 ila 12 hafta arasında sigarayı bırakabileceğini kaydetti. Koçar, “Bizim ‘bağımlılık düzeyi’ testimiz var. Gelen hastalarımızın bağımlılık düzeylerini tespit ediyoruz. Ayrıca onların istek düzeylerine bakıp ilaçlarını ve davranış terapilerini düzenliyoruz. Hem davranış terapisi hem de ilaç tedavisi ile birlikte ele alıyoruz hastalarımızı. Zaten buraya gelen hastalarımızın çoğu isteyerek gelen hastalarımız, o yüzden daha kolay başarı elde etme şansımız oluyor. Bağımlılık durumu kişiden kişiye değişiyor bu süreç ama 8 ila 12 hafta arasında biz tedavi uyguluyoruz. Hastalarımızı sürekli takip ediyoruz. Artı hastamızı 1 yıl boyunca takibe alıyoruz bırakmıyoruz. Bıraksa bile sonuçta yeniden sigaraya başlama düzeylerini ölçüyoruz o yüzden 1 yıl boyunca takip ediyoruz” dedi.

“BAĞIMLILIĞIN YÜZDE 50’SİNİ GENETİK YATKINLIK OLUŞTURUYOR”

Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Doç. Dr. Seçil Günher Arıca ise Türkiye’deki sigara bağımlılığının genetik yatkınlığına dikkat çekti. Arıca, “Sigara, alkol ve eroinden 8 kat daha fazla bağımlılık yapan bir madde. Özellikle nikotin bu bağımlılık yapıcı maddeyi sağlıyor. Genetik yatkınlık da bunda önemli. Özellikle Türklerde genetik yatkınlık bu konuda fazla. Sigara bağımlılığının yüzde 50’sini genetik yatkınlık oluşturuyor” dedi.

Hastanelerine günde yüzlerce sigara bağımlısının başvurduğunu kaydeden Arıca, genç hastalara özellikle okullarda sigara ve bağımlılıkla ilgili derslerin verilebileceğini anlattı. Bunu kendilerinin sağlayabileceğini söyleyen Arıca, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gençler içinse kamu spotları özellikle Sağlık Bakanlığı'nın son dönemde yayınladığı kamu spotlarının etkili olduğunu düşünüyorum. Sigara bıraktırma polikliniklerin sayısının giderek atması ve hafta içi 5 gün hizmet vermesi bu konuda etkili girişimlerden. Genç hastalara da özellikle okullarda sigara ve bağımlılıkla ilgili dersler ve hizmet içi eğitimler verilebilir. Bunu biz sağlık çalışanları sağlayabiliriz. Öncelikle bizlerin yetişkinlerin örnek olması gerekiyor özellikle anne ve babaların. Bir kadın sigara içtiği takdirde çocuğunun yanında sigarının dörtte birini küçük çocuğuna içirmiş oluyor. Özellikle anneleri bu konuda eğitmek gerekiyor. Özellikle son 10 yılda ülkemizde sigara konusunda yapılan çalışmalar, sigara içmenin azaldığını gösteriyor. Yaklaşık 2 milyon kişi sigarayı bıraktı son 4 yılda. Bu, sigara içmenin kapalı ortamlarda yasaklanması, ev içindeki sigara içme oranlarını da düşürdü. Bize gelen hastalarda zaten tekrarlayan bırakma girişimleri olan hastalar ama 1 yıl süreyle hasta sigarayı tamamen bıraktığı takdirde, bir kez daha içmediği takdirde başa dönüş gibi bir şey olmuyor. Şu an sigara bıraktırma ilaçları paralı olarak sunuluyor. Uzun bir zamandır ödenmiyordu ama bakanlığımızdan aldığımız son duyumlara göre, önümüzdeki günlerde ödenmeye başlanacak. Toplum sağlığı merkezilerinden biz gönderdiğimiz takdirde hastaları alabilecekler bu da müjdeli bir haber.”

Aynı hastanede bağımlılara psikolojik terapi uygulayan Psikiyatrist Ayla Karaca ise, hastaların hastalıkla yüz yüze gelmeden hastaneye başvurması gerektiğini belirtti. Karaca, “Öncelikle şunu söyleyeyim; gelen hasta profilimize bakarsak yüzde 80’ini ciddi bir hastalıkla yüz yüze gelmeden, ya da bir yakını ciddi bir hastalıkla yüz yüze gelmeden ‘ben bu sigarayı bırakayım’ diye düşünen yok. Yüzde 10 filan diyebiliriz. Hastalıkla yüz yüze gelmeden amaçladığımız odur. Buraya gelmeden bunun farkındalığını arttırıp, bırakmaya çalışıyoruz. Yoğunluk hakikatken fazla ama bırakma oranımız kronik hastalık başlangıcı olanlarda daha fazla” şeklinde değerlendirmede bulundu. 

ALPER KORKMAZ - SADIK KAHRAMAN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Yumurtalı pastadan ölen öğrencinin ailesi konuştu: "Üç defa sormuşlar, şef içinde yumurta yok demiş" Ağrı’da yediği yumurtalı pastadan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden öğrenci Remziye Horuz, gözyaşları arasında memleketi Şanlıurfa’da toprağa verildi. 3 kişinin tutuklandığı olay sonrası konuşan Horuz ailesi, adalet istedi. Ağrı’da Abdurrahim Arvasi Kız Yurdu’nda kalan Remziye Horuz’a (25) arkadaşları 2 Aralık’ta doğum günü sürprizi yaptı. İddiaya göre, il merkezinde bir pastaneye giden 2 öğrenci, arkadaşlarının yumurtaya alerjisinin olduğunu belirterek, yumurta içermeyen pasta siparişi verdi. Aldıkları pastayla arkadaşlarının doğum gününü kutlayan öğrenciler, pastayı tükettikten sonra genç kızın fenalaştığını fark etti. Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Horuz, aynı gece yoğun bakıma alındı. Remziye Horuz, yapılan müdahalelere rağmen yoğun bakımdaki yaşam mücadelesini kaybetti. Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, pastanede çalışan Y.A. (41), F.Y. (32) ve F.Y. (39) gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen 3 zanlı, çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklandı. Cenaze Şanlıurfa’da defnedildi Genç öğrencinin cenazesi, hastanedeki işlemlerin ardından defnedilmek üzere memleketi Şanlıurfa’ya gönderildi. Memleketi Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesine ulaşan cenaze, kılınan namazın ardından gözyaşları arasında defnedildi. Pasta incelemeye gönderildi Soruşturma kapsamında olay günü alınan pasta numunesinin, yumurta bileşeni içerip içermediğinin tespiti amacıyla İstanbul İl Tarım Müdürlüğü Laboratuvarı’na gönderildiği, yapılacak inceleme sonuçlarının dosyaya ekleneceği öğrenildi. "Hakkımızı arıyoruz" Baba Salih Horuz, cenaze işlemleri sonrası konuşmasında, "Çok zor, elimizden bir şey gelmiyor. Cumhurbaşkanımızdan adalet istiyoruz. Hakkımızı arıyoruz, adalet istiyoruz" dedi. "Kardeşim için adalet istiyoruz, üç defa sormuşlar, şef içinde yumurta yok demiş" Genç öğrencinin ağabeyi Bilal Horuz, "Bunda kimin ne suçu varsa, hastanenin, pastanenin, kimin ne suçu varsa cezasını bulsun. Hakkımızı istiyoruz. Kardeşim özellikle içinde yumurta var mı yok mu diye sormuş, yok demişler. Üç defa sormuş, en son şefi arayalım, şefi aramış, şef içinde yumurta yok demiş. Kız kardeşim için adalet istiyoruz. Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyoruz. Bu işin aydınlatılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. "Kimin ihmali varsa hakkımızı arıyoruz" Abla Emine Horuz ise, "Kardeşimin durumunda kimin ihmali varsa hakkımızı arıyoruz. Kimsenin hakkına girmeye niyetimiz yok ama hakkımızı da kimseye bırakmıyoruz. Benim kardeşim yurtta kalıyor, milyonlarca öğrenci var, yurtta bir revir yok, ambulans yok. Ambulans geç geliyor. Nerede bir ihmal varsa hakkımızı arıyoruz. Kardeşimin hakkını kimseye bırakmayacağız. Bunun için hangi kurumlara başvurmamız gerekiyorsa başvuracağız" ifadelerini kullandı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
Kocaeli Gebze’de adli süreçteki çocuklar için "Çocuk Görüşme Merkezi" inşa ediliyor Kocaeli’nin Gebze ilçesinde temeli atılan Çocuk Görüşme Merkezi, boşanma süreci ve diğer adli işlemlerde çocukların psikolojik sağlığını korumayı hedefliyor. Gebze Belediyeler Birliği tarafından hayata geçirilen Çocuk Görüşme Merkezi’nin temel atma töreni gerçekleştirildi. Törende konuşan Gebze Cumhuriyet Başsavcısı Metin Uslu, çocuk adalet sisteminin hassasiyetine dikkati çekerek, "Adalet hizmetlerinin en hassas noktalarından biri olan çocuk adalet sistemi için atılmış çok önemli bir adıma tanıklık etmek üzere buradayız. Boşanmış ya da boşanma sürecinde olan ailelerin çocuklarına, adliyenin soğuk koridorlarında değil; onların ihtiyaçlarına uygun, güvenli, sıcak ve şefkatli bir ortamda, uzmanlık desteğiyle hizmet sunulması çağdaş ve insan odaklı yargının bir gereğidir. Temelini attığımız bu mekan sadece bir bina değil, adaletin vicdani yönünü güçlendirecek bir yapıdır" dedi. Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, merkezin önemini vurgulayarak, "İnşallah çocuk haklarının maddi ve manevi olarak korunduğu bu merkez, bölgemiz için hayırlı olur" diye konuştu. Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz ise Gebze Belediyeler Birliği olarak sürece destek verdiklerini belirterek, "Adli mercilerimizden gelen bu talebe memnuniyetle katkı vereceğimizi ifade etmiştik. Bugün de inşallah bu merkezin temelini atıyoruz. Hayırlı olmasını niyaz ediyorum" şeklinde konuştu. Gebze Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit de belediyelerin kamu ihtiyaçlarına yönelik çalışmalarının önemine değinerek, projenin hayata geçirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Ayrıca törene, Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu, Gebze Adalet Komisyonu Başkanı Serdar Murat Yüksel, Darıca Belediye Başkanvekili Kenan Demirbaş, AK Parti Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya, MHP Gebze İlçe Başkanı Coşkun Öztürk, AK Parti Gebze Gençlik Kolları Başkanı Bilal Durmuş Kurt ile İlçe Sağlık Müdürü İlhan Kadıoğlu da katıldı.