Küçükçekmece Belediyesi Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen ‘Hz. Şems ve Mevlana’ konulu söyleşide Küçükçekmeceli hayranlarıyla buluşan Sinan Yağmur, günümüzde yaşanan sahte dostluklara dikkat çekerek bunun sebebini, insanların Hz. Mevlana ve Şems’i anlamamasına bağladı.
“BU DOSTLUĞA AYNA TUTMALIYIZ”
Hz. Mevlana ve Şems’in dostluğunu insanların doğru anlamayıp kirlettiklerinden de bahseden Sinan Yağmur, “Birisi yumuşak huylu, birisi sivri dilli. Biri alev köpürüyor, diğeri alevleri yutuyor. Peki böyle zıt karakterli iki insan nasıl anlaşıyor? Su ile ateş bir araya geliyor da, su ateşi söndürmüyor, ateş suyu yok etmiyor? Bu nedenle bizim bu dostluğa bir ayna tutmamız, nasiplenmemiz gerekiyor” dedi.
“ONLARDAKİ NURA DEĞİL, SURETE BAKTILAR”
Şems’in aradığı şeyin aslında Allah yolunda bir dost olduğunun altını çizen Sinan Yağmur, “Şems aradığının Mevlana olduğunu, Mevlana ise beklediğinin Şems olduğunu nasıl bilmiştir? Birbirlerine Hz. Muhammed (SAV) kokuyorlar çünkü oradan anlıyorlar. Dışarıdan bakanlar tıpkı şeytan gibi surete bakıyorlar. Şeytanda insanın suretine baktı ve secde etmedi. Oysa insandaki Allah nuruna baksaydı ilk secde eden o olurdu” diye konuştu.
“GÖNLÜMÜZ ZİNCİRLİKUYU MEZARLIĞI GİBİ”
Bütün gerçek dostlukların surete yani diplomaya, şana şöhrete bakılarak değil, yüreğe bakılarak yaşandığını kaydeden Sinan Yağmur, “Hz. Mevlana ve Şems’i anlayamadığımız için bugün dostsuzuz çoğumuz. Her eş birbirine eş olabilir ancak dost olamaz. Peygamber Efendimiz (SAV) Hz. Hatice için ‘Eşimi değil; dostumu kaybettim’ diyor. Dost olabilmek çok önemli. Çoğumuzun kalbi Zincirlikuyu Mezarlığı gibi. Kaç kişiyi gömdük biz oraya. Dostluklardaki birinci nimet seni sona değil; sana getirmesidir” dedi.
Semai Şerif hakkında da bilgiler de veren Sinan Yağmur, “Mevlevi ya da Semai Şerif denmesi gerekirken, ayin ya da gösteri demek ayıptır” diyerek sitem etti. Program sonunda ise Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Salih Çevik Sinan Yağmur’a teşekkür ederek çiçek takdim etti.
