GÜNDEM - 19 Kasım 2019 Salı 10:17

Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Abdurrahman Mustafa, “Suriyelilerin yüzde 62’si Türkiye’yi bölgede istiyor”

A
A
A
Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Abdurrahman Mustafa, “Suriyelilerin yüzde 62’si Türkiye’yi bölgede istiyor”

Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Abdurrahman Mustafa, Orta Doğu’yu kan gölüne çeviren Suriye iç savaşını ve bölgenin son durumunu değerlendirdi. Yapılan operasyonlarla bölgede önemli başarılar elde edildiğini kaydeden Abdurrahman Mustafa, PKK/PYD terör örgütünün kara propagandasına uyulmaması konusunda uyarılarda bulunarak, yapılan bir araştırmada bölgedeki Suriyelilerin yüzde 62’sinin Türkiye’yi istediğini bildirdi.

Suriye’deki iç savaş, İstanbul Aydın Üniversitesi bünyesindeki Aydın Düşünce Platformu’nun 52’nci toplantısında ele alındı. İş, siyaset, akademi, bürokrasi ve diplomasi dünyasından seçkin davetlilerin yer aldığı platformun ana konuğu ise Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Abdurrahman Mustafa oldu. “Suriye’de Son Durum ve Anayasa Çalışmaları” ana temasıyla gerçekleştirilen toplantıda Suriye İç Savaşı’ndaki son durum, Türkiye’nin gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtları, İsviçre’de gerçekleştirilen Suriye Anayasası görüşmeleri gibi konular ele alındı.

“Barış Pınarı Harekâtı geç bile kalınmış bir operasyon”
Suriye’deki son durumu toplantı öncesi İhlas Haber Ajansı’na (İHA) değerlendiren Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Abdurrahman Mustafa, Barış Pınarı Harekâtı ile birlikte bölge üzerinde kurulan projelerin suya düştüğünü ifade etti. Fırat’ın doğusundaki terör yuvalarının yok edilmesiyle bölge üzerinde kurulan projelerin ilelebet tarihin çöplüğüne atıldığını kaydeden Abdurrahman Mustafa, Barış Pınarı Harekâtı ile ilgili olarak görüşlerinde şu ifadelere yer verdi:

“Olması gereken bir şeydi. Bana göre geç bile kalınmış bir operasyon ve devam etmesini istiyoruz. Bizim için bu harekâtın en önemli yanı güvenli bölgenin oluşturulmasıdır. Bu hem siyasi sürece katkı sağlayacak hem de PKK/PYD /DAEŞ göçe zorlanarak, bölge insanının tekrar kendi yurtlarına dönmesi sağlanacaktır. PKK/PYD, DAEŞ’ın yöntemlerini kullanarak bölgede terör faaliyetleri gerçekleştiriyor ve insanlara bu bölgelerde istikrar ve güvenliğin olmadığını söylüyor. Nitekim ne ABD ne de Rusya sözünde durmadı. Hala daha PKK/PYD terör örgütü bu mutabakatı uygulamamaktadır.”

“Bölgedeki sorunların çözümü siyasidir”
Suriye Anayasası çalışmaları hakkında da bilgi veren Abdurrahman Mustafa, “Suriye muhalefeti olarak bölgemizdeki çözümün siyasi olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla 2014 yılından beri bu konudaki tüm süreçlere destek verdik. Anayasa konusu 1,5 yıl önce ortaya atıldı. Biz bu sürece rejimin tüm engellemelerine rağmen olumlu baktık. Bir Anayasa Komisyonu oluşturuldu. Biz rejime inanmıyoruz. Çünkü kendi müttefikleri Rusya olmadan ve batı tarafından ekonomik yaptırımlar devam etmeden rejim yine bu işi zamana yayacak ve 2011 yılında oluşturulan kendi anayasasıyla seçime gitme yönünde olacaktır. Rejim kendi isteğiyle hiçbir zaman siyasi çözümden yana değildir” dedi.

“Suriye halkına daha iyi bir hizmet için Tel Abyad sınır kapısını açacağız”
Türkiye’nin Tel Abyad’daki alt yapı çalışmalarını çok olumlu bulduklarını belirten Abdurrahman Mustafa, “İnsanların bulundukları bölgede silah gücüyle değil, onurlu bir şeklide yaşamasını istiyoruz. Tüm dengeleri gözeterek belli kritereler içerisinde Tel Abyad halkından yerel meclisler oluşturduk. Burada din, dil, ırk ayrımı yoktur. Aynı şeklide Rasulayn’da da oluşturduk. Önümüzdeki günler içerisinde Tel Abyad halkına hizmet vermek için Türkiye’nin de desteğiyle Tel Abyad sınır kapısını açacağız. Fırat’ın doğusunda; Türkiye’nin desteğiyle, geçici hükümetin gayretleriyle, milli ordumuzun da fedakârlıklarıyla Suriye halkının hayal ettiği hayatı onlara sunacağız” şeklinde konuştu.

“Suriyelilerin yüzde 62’si Türkiye’yi bölgede istiyor”
Bölge halkının Türkiye’ye olan güveninin tam olduğunu söyleyen Abdurrahman Mustafa, Türkiye’de kimsenin PKK/PYD terör örgütünün kara propagandasına uymaması konusunda uyarılarla bulunarak, “Milli ordumuz, Türk Silahlı Kuvetlerinin ve Türk kurumlarının desteğiyle bölgede çok iyi başarılar elde ediyoruz. Bu başarıya gölge düşürmeye çalışan çok fazla PKK yandaşı var. Buna kanmasınlar. Barış Pınarı Harekatı’nın Suriye halkı için ne anlama geldiğini birinci ağızdan, bizlerden, Suriye halkından dinlesinler. Uluslararası kamuoyu araştırma şirketi Gallup, bölgede üç, dört gün önce bir kamu araştırması yaptı. Bölge insanına Türkiye’nin orada bulunması ile ilgili ne düşündükleri soruldu. Suriyelilerin yüzde 62’si Türkiye’yi bölgede istiyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.

SEMA FİSON 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin MEÜ, ’sıfır atık belgesi’ alan üniversiteler arasına adını yazdırdı Mersin Üniversitesi (MEÜ), yürütülen çalışmalar sonucunda Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. MEÜ tarafından gerçekleştirdilen Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi başvurusu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce incelenerek onaylandı. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde kaynakları korumak, atıkları kontrol altına almak, geri dönüştürülebilir atıkları ekonomiye kazandırarak tasarruf sağlamak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdinde başlatılan ’Sıfır Atık’ projesi kapsamında yapılan başvuru sonucunda, MEÜ Çiftlikköy Yerleşkesi Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. Adını, sıfır atık belgesi alan yükseköğretim kurumları arasına yazdıran MEÜ’nün çevreye verdiği değer de böylelikle tescillenmiş oldu. "Örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" Yeşil Kampüs çerçevesinde kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini belirten Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, "Sürdürülebilir Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Sıfır Atık Komisyonu tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, Temel Seviye Sıfır Atık Belgesini almaya hak kazandık. Bu süreçte büyük emekleri bulunan Prof. Dr. Yağmur Uysal, Doç. Dr. Osman Orhan, Doç. Dr. Zeynep Görkem Doğaroğlu ve Entegre Çevre Bilgi Sistemi yetkilisi Tufan Yıldız’a özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Sıfır Atık Belgesi ile çevreye duyarlı ve bu alanda farkındalık oluşturma konusunda örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
Hatay Toz taşınımına dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek, tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımının 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirten Alpar, “Ciltte kızarıklık, hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi.
Bursa (Özel) 120 yıldır alem yapan ailenin son ustası Bursa’da Türkiye’nin 4 alem ustasından biri olan Rıza Akbalış, 120 yıllık aile mesleğini büyük bir özveriyle devam ettiriyor. Dedesinden babasına, daha sonra da kendisine kalan atölyede 14 yaşından itibaren çalıştığını belirten Akbalış, kendisinden sonra mesleğini devam ettirecek aile üyesinin olmadığını söyledi. Bursa’da 60 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle 14 yaşından bu yana zanaatına devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle Balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 4 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını kaydetti. Alem yapmayı babasından öğrendi Okulu bitirmesinin ardından babasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Rıza Akbalış, “Bu mesleği dedem, babam ve ben olmak üzere 3 kuşaktır yapıyoruz, 120 yıllık bir meslek. 14-15 yaşlarında okulu bitirdiğim gibi babam yanına aldı. Temel eğitimi babamın yanında aldım. Atölyede dedemin ve babamın aletleri var. Hem babam hem de ustam olduğu için ondan çok şey öğrendim. Sanatta ahlak çok önemli. Temel eğitimi aldıktan sonra her şey çok güzel olur. Ben bu çizgide devam ediyorum. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye’de Samsun, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş ve Bursa’da ben olmak üzere sadece 4 kişi yapıyor. İstanbul’da alem yapıyorlar ama onlar döküm alem. Bizim yaptığımız el sanatı çekiçle yapıyoruz. Ailemde benden sonra bu mesleği yapacak maalesef yok. Sağlığım elverdiği sürece bu mesleği devam ettireceğim” dedi. Deprem bölgesine alem gönderdi Hatay’da yıkılan tarihi camiler için de alem hazırladığını söyleyen Akbalış, “Türkiye’nin her tarafına özellikle Marmara bölgesine veriyoruz. Yurt dışında Avusturya, Romanya, Almanya, Macaristan, Balkan ülkelerine birkaç tane de Amerika’ya gönderdik. Yurt dışında bir hayırsever kilise iptal olunca yerine yapılan camiye alem istedi. Ben de para almadan hediye ederek yolladım. Zaman içerisinde bakırlar renk değiştiriyor, renklerini açıyoruz. Bazen yamuluyor, onları düzeltiyoruz. Eskisi gibi güzel şekilde teslim ediyoruz. 20-25 gün önce Hatay’da depremden dolayı yıkılan bir cami için hayırsever biri 5 tane alem aldı. Deprem bölgelerinde yıkılan ve hasar gören camiler yapılıyor onarılıyor. Tamamlanınca 5 tane daha alem göndereceğiz” ifadelerini kullandı.
Hatay Toz taşınıma dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımı 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz aşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirterek Cilt Uzmanı Selin Alpar, “Ciltte kızarıklık hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi. (OA-VK-