POLİTİKA - 22 Şubat 2023 Çarşamba 16:18

TBMM Başkanı Şentop: 'Yaşanan felaketten bilimsel olarak çıkartılacak sonuçlar var'

A
A
A
TBMM Başkanı Şentop: 'Yaşanan felaketten bilimsel olarak çıkartılacak sonuçlar var'

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA) düzenlediği Doğu Anadolu Fay Hattı Depremleri Değerlendirme Toplantısına katıldı. Şentop, “Akademik çalışmaları dikkate alarak, bu yönde ihtiyaç olduğu takdirde bir takım hukuki düzenlemelerin yapılması icap edecek” dedi.

TÜBA, Türkiye’nin bilim stratejisine yönelik raporlamalar ve bilimsel yayın faaliyetleri gerçekleştirmek, bunları ilgili kurum ve kişilerle paylaşmak sorumluğunu yerine getirmek üzere deprem felaketlerini masaya yatırdı. Ankara’da Hacettepe Üniversitesi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantıya TBMM Başkanı Şentop ve farklı alanlardan bilim insanları katıldı. Doğu Anadolu Fay Hattı Depremleri Değerlendirme Toplantısında konu farklı bakış açılarından ele alındı.

Doğu Anadolu Fay Hattı’nda 6 Şubat’ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki deprem Türkiye’de 11 ili ve yaklaşık 13,5 milyon nüfuslu bir bölgeyi etkilemişti. Türkiye’yi ve Suriye’yi içine alan depremlerin teknik açıları yanında sosyal ve ekonomik boyutları değerlendirme toplantısında ele alındı. İstanbul Teknik Üniversitesi’nin hazırlamış olduğu rapor başta olmak üzere diğer tüm araştırmalar ve saha çalışmaları toplantıda masaya yatırıldı.

“Yaşanan bu büyük felaketten bilimsel olarak çıkartılacak sonuçlar var”

TÜBA tarafından gerçekleştirilen toplantıda farklı alandan birçok akademisyenin kendi çalışmalarını ifade ettiklerini belirten TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “6 Şubat'tan beri sahada birçok çalışma yapılıyor. Öncelikle arama-kurtarma çalışmaları vardı, onlar devam ediyor. Vatandaşlarımızın barınma ihtiyaçları ile ilgili çalışmalar yürütülüyor. Bir taraftan da ağırlıklı olarak akademisyenlerimiz ama yurt dışından katılanlar da var, yoğun çalışmalar yapılıyor. Yaşanan bu büyük felaketten bilimsel olarak çıkartılacak sonuçlar var. Daha sonra bu çalışmalar üzerine hukuki çalışmalar yapılacak. Ders almanın en temel şeyi bilimsel verileri net olarak ortaya çıkartmak. Burada birçok akademisyen arkadaşımız kendileri sahada da çalışmışlar. O bakımdan TÜBA’ya çok teşekkür ediyorum. Bu tür çalışmaların daha derinlikli olarak devam etmesinde fayda var. İçeride farklı disiplinden akademisyenler kendi çalışmalarını ifade ettiler” diye konuştu.

“Akademik çalışmaları dikkate alarak bir takım hukuki düzenlemelerin yapılması icap edecek”

Daha önce çıkarılan mevzuatların incelenerek ilave tedbirler alınabileceğini dile getiren Şentop, “Dünyanın her yerinde, Türkiye’de de öyle olmuş, bu tür yaşanan büyük afetlerden sonra elimizdeki mevzuat gözden geçirilmiştir. Daha önce de yapılmış, inşaat yönetmelikleri değiştirilmiş, ilave tedbirler alınmış. Burada yapılan akademik çalışmaları dikkate alarak, bu yönde ihtiyaç olduğu takdirde bir takım hukuki düzenlemelerin yapılması icap edecek. Tabii mecliste farklı partilerin araştırma komisyonu kurulmasına yönelik talepleri var bu konu görüşülecek” ifadelerine yer verdi.

“Türkiye’deki Geçmiş Depremlerin Analizi ve Mevcut Depremlerin Durum Tespiti”, “2023 Doğu Anadolu Fay Hattı Depremlerinin Oluşturduğu Sorunlar ve Etkileşimi” ile “Türkiye’yi Bekleyen Olası Depremler ve Farklı Bilim Disiplinlerinin Önerileri” başlıklarında üç ana oturumdan oluşan değerlendirme toplantısına 23 üniversiteden bilim insanı katıldı. 20’nin üzerinde farklı bilim disiplininden 50’ye yakın akademisyen konuyu çok yönlü değerlendirdi.

Multidisipliner bir yaklaşımla planlanan değerlendirme toplantısında yer bilimleri ve depremlere yönelik teknik analizler derinlemesine tartışıldı. Afet yönetimi, eğitim, ekoloji ve çevre, tarım ve hayvancılık, kriz yönetimi ve iletişim, şehir planlaması, psikoloji, hukuk, halk sağlığı konularında çok boyutlu olarak deprem öncesi ve sonrası başlıklar ele alındı.

Oğuzhan Halil Özbek - İbrahim Çakmak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Dolandırıcılardan ‘hesabımda sorun var’ bahanesiyle IBAN tuzağı Son dönemde ‘benim hesabımda sorun var’ bahanesiyle IBAN üzerinden dolandırıcılık olayları çoğalıyor. Yapılan bu işlemin, yasa dışı kumar ve bahsin yanı sıra terör bağlantılı hesaplardan paraların aklanması için kullanılan yöntemler olduğunun altını çizen uzmanlar, bu yönteme bilerek veya bilmeyerek dahil olmanın hukuki açıdan büyük sorunlara neden olabileceği uyarısında bulunuyor. İnternet siteleri ve uygulamalar üzerinden dolandırıcılık olayları her geçen gün artıyor. Sosyal medya platformları ile illegal kumar ya da bahis üzerinden para aklamak isteyen dolandırıcılar, ağına düşürdükleri vatandaşlara ‘Benim hesabımda sorun var’ diyerek IBAN üzerinden illegal işlemler yapıyor. Ağına düşürdükleri vatandaşların hesapları üzerinden işlem yapan dolandırıcılar hesap sahibini hukuki olarak birinci dereceden büyük sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. “Tanımadığınız hesap numarası terörle bağlantılı veya irtibatlı bir hesap numarası olabilir” Banka hesabını kullandıran kişinin hesabının terör kaynaklarıyla bağlantılı olabileceği, sonrasında hakkında baş şüpheli olarak işlem yapılma tehlikesiyle karşı karşıya kalınabileceği uyarısında bulunan Avukat Suat Altınsoy, “Son dönemlerde ciddi şekilde IBAN üzerinden dolandırıcılık ülkemizde maalesef hızlı bir şekilde çoğalmaktadır. Öncellikle vatandaşlarımızın tanımadığı insanlarla ticari alışverişlerinde IBAN ile ilgili işlem yaparken çok dikkatli davranmaları gerekmektedir. Ticari anlamda vergi kaçakçılığı yapmak isteyenlerin en çok uyguladığı sistemlerden biri IBAN’a para atılmasını istemektir. Normal olarak IBAN’a para atan birisinin herhangi bir sorumluluğu olmamakla beraber kime para gönderdiğini bilmediği için ciddi bir sıkıntı ile karşılaşabilir. Bunun temel sebebi ise tanımadığınız hesap numarası terörle bağlantılı veya irtibatlı bir hesap numarası olabilir. Her ne kadar dava sonunda siz sorumluluk almayacağınızı ispat etseniz de beraatla sonuçlansa bile sanık olarak yargılanabilirsiniz” dedi. “Dolandırıcılık sisteminin içerisinde siz de yer alıyorsunuz” Hesap numaralarıyla ilgili ciddi anlamda dolandırıcılık olayları yaşandığının altını çizen Avukat Altınsoy, “Özellikle çok ucuza aldığınız ürünlerde, sosyal medyadan alınan ürünler bunların başında geliyor, burada yapılan işlemlerde size çok ucuz ürünler satılmakta. Eğer satıcı sizinle irtibat kuruyorsa ve sizin hesabınıza bununla ilgili paralar geleceğini söylemekte ise bu bir gayrimenkul satışı veya otomobil satışı bile olabilir, aldığınız ürünlerin çok ucuz olmasından dolayı karşı tarafa güven duyuyorsunuz. Daha sonra bu şahıs ’sizin hesabınıza başka paralar da gelecek, onun farklı bir hesaba gönderilmesi hususunda bana yardımcı olabilir misin’ diye kendi bankasıyla ilgili sorun olduğunu belirterek ağına düşürüyor. Bu aşamada vatandaşımızın kesinlikle bununla ilgili bir işlem yapmaması gerekiyor. Çünkü dolandırıcılık sisteminin içerisinde siz de yer alıyorsunuz. O şahıs mağdur kişiyle diğer kişileri de dolandırıyor. Sizin hesabınıza para gönderilmesini sağlıyor. Ondan sonra şikayet durumunda para gönderilen siz olduğunuz için direkt olarak sanık siz oluyorsunuz. Çünkü sizi yönlendiren kişinin kimliği veya hesabı belli olmadığı için suç otomatik olarak işlem yapılan hesaba kalıyor. Bunun için yapılması gereken, tanımadığınız herhangi bir kişi ile ilgili işlem yaparken iki kere daha dikkatli olmamız, güvenmediğimiz kişi ile işlem yapmamamız gerekiyor. Ticari anlamda da bir işlem yapıyorsak kesinlikle açıklama kısmına detaylı olarak bilgi yazmamız lazım. Bunun cezai anlamda terör ve buna benzer finansal konularda kullanılmadığını düşünsek bile, vergi cezası ile ilgili sizi de sorumlu kılacak sorunlar ortaya çıkabilir. IBAN’la ilgili işlemlerde tanımadığınız kimseye işlem yapması için izin vermememiz gerekiyor ya da yapılması gerekiyorsa açıklama kısmına yapılan işlemi detaylı bir şekilde belirtmek gerekiyor” şeklinde konuştu. “Dolandırıcılık olayı ile karşılaşan kişi, an itibarıyla yetkililere bilgi vermesi gerekir” Dolandırıcılık işlemi olursa bunun da fark edilmesi durumunda yapılması gerekenleri anlatan Altınsoy, “Bir dolandırıcılık olayı ile karşılaşıldığı zaman yapılması gereken öncelikle bankayı uyarmak, işlem yapılmasını engellemek, ardından kolluk kuvveti ardından da savcılığa giderek suç duyurusunda bulunulması gerekiyor. Çünkü daha sonraki işlemlerde ‘ben bilmiyordum’ hukuki açıdan bir mazeret değildir. Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz. Temel prensibimiz budur. O nedenle dolandırıcılık olayı başına gelen kişinin an itibariyle bankayı, kolluk kuvvetlerini ve savcılığı bilgilendirmesi vatandaşın birinci vazifesi olmalıdır” diye konuştu.