EĞİTİM - 21 Nisan 2017 Cuma 11:39

TEOG için geri sayım başladı

A
A
A
TEOG için geri sayım başladı

Acıbadem Adana Hastanesi Psikologu Meriç Mavi, çocukların uzun yıllardır hedefledikleri liseye tek bir performansta giriş yapabilmeleri için kendilerini psikolojik olarak zorladığını söyledi.

Psikolog Meriç Mavi, artık TEOG sınavlarının birkaç aşamalı yapılmasıyla bu olumsuz etkinin azaldığını vurgulayarak, sınava hazırlık sürecinde yoğun stres altında olan çocukların başarıya ulaşmasında aile desteğinin son derece önemli olduğunu belirtti.

TEOG sınavlarında eski sınav sisteminden farklı olarak iki aşamadan oluştuğunu artık daha basitleştirilmiş bir yöntem kullanıldığını ifade eden Mavi, “Her sınavın çocuklar için yeni bir stres kaynağı olabileceği unutulmamalı. Stresin minimal düzeylerde birkaç seferde yaşanması çocukların kapasitesinde ılımlı bir artışa neden oluyor” dedi.

Psikolog Meriç Mavi, çocukların öğrenim hayatları boyunca sınavlarla karşı karşıya kalacaklarını ve bu nedenle stresi doğru yönetmeyi öğrenmeleri gerektiğini hatırlatarak, “Stres, stres yönetimi öğrencinin başarı düzeyini belirlemede etkili oluyor. Stres yönetimini öğrenen çocuklar kazanırken, yönetemeyenler başarısız oluyor” diye konuştu.

Aileler, çocuklarını desteklemeli

Öğrencilerin sınava girmeden önce beklentilerinin ne olduğunu ve ne kadarı karşılayabileceklerine dair gözlemlerini ailelerine anlatmaları gerektiğini söyleyen Psikolog Mavi, “Ergenlik dönemine dair zor günlerin genel anlamda lise çağında atlatılmaya çalışılması, çocuğun geleceğine dair ani kararlar aldırabiliyor. Bu sebeple olmak istediği konum için ailenin destek olması, çocuğun ne koşullarda okuyabileceğini gözlemleyerek doğru bir tercih yapmasını sağlaması gerekiyor” şeklinde konuştu.

Meriç Mavi, sınav sonrasında çocuğa yaklaşımda ailelerin dikkat etmesi gerektiği noktalar olduğunu şu şekilde açıkladı: “Anne ve baba, çocuğu yıpratabilen baskıcı tavır ve tutumlardan uzak durmalı. Çocuğun istediği performansı gösterememesi durumunda aile, çocuğa daha verimli bir çalışmayla başarılı olabileceğine dair telkinlerde bulunmalı. Ailenin çocuğa olan ilgisini kaybetmesi halinde çocuğun sınav motivasyonunu kaybedebileceği unutulmamalı.”

Rehberlik desteği de gerekli

Çocuğun başarısında rehber öğretmenlere de önemli görevler düştüğünü vurgulayan Meriç Mavi, rehberlik öğretmenleri tarafından zaman bazlı problem yaşayan öğrenciye soruları daha hızlı okuyup anlayabileceği yöntemleri göstermesi gerektiği kaydederek, bazı öğrencilerin de optik işaretleme hataları yapabildiğini vurguladı.

Çocuk, ödev sorumluluğunu üstlenmeli

Stresin, stres yönetimini yapabilen öğrenci için başarı düzeyini belirlemede etkili olduğunu ifade eden Mavi, “Eğer çocuk strese girdiğinde onun sorumluluğundaki işler aile tarafından yapılıyorsa, bu ilerideki dönemde çocuğa özgüven problemi olarak yansıyor. Eve yorgun gelen bir öğrencinin öğretmenine mahcup olmamasını isteyen ebeveyn tarafından yapılan ödevi, çocuğu ‘öğrenilmiş çaresizliğe’ doğru itiyor. Bu da çocuğun anne veya baba tarafından üstlenilen görevlerini ilerleyen yaşlarında da öğrenmekte güçlük çekmesinin en önemli nedenidir” diye konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Kacır: "KOSGEB şehir şehir gezecek ve girişimci seçmelerine başlayacak" Son teknoloji ve inovatif ürünlerin bir araya geldiği SDN Summit etkinliğine katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "KOSGEB şehir şehir gezecek ve girişimci seçmelerine başlayacak. Anadolu’nun tüm şehirlerinden yeni girişimciler çıkması için sahada daha görünür olacak, daha aktif şekilde genç ve kadın girişimcilere buluşacak. Bunu da ilk kez açıklamış oldum" dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, son teknoloji harikalarının ve inovatif ürünlerin buluşma noktası olan SDN Summit etkinliğine katıldı. Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte Türkiye’nin önde gelen teknoloji üreticileri ve girişimcileri bir araya geldi. SDN Summit etkinliğinin 27-28 Nisan tarihine kadar süreceği öğrenildi. "Her yıl 300’den fazla teknoloji girişimcisine 900 bin lira destek oluyoruz, sadece yüzde 3 hisse karşılığında" Türkiye’nin Teknoloji Yolculuğu’ndan bahseden Bakan Kacır, "Yapay zeka geliştiricileri, Türkiye’deki süper bilgisayarlardan etkin şekilde faydalanma imkanına sahip olacaklar. Avrupa Yüksek Başarımlı Bilgisayar Ortaklığı’na dahil olduk. İspanya’da kurulan dünyanın en büyük 8. süper bilgisayarının Türkiye olarak ortağıyız. Özellikle fikir aşamasındaki girişimci adayların fonlanması ve desteklenmesi konusunda kamu olarak çok sayıda program uyguluyoruz. 10 binden fazla teknoloji girişimi var. Bu 10 binin 2 bin 500’e yakını da kuluçka girişimleri. Dev bir ekosistem inşa etmişiz. Şu an Türkiye’nin herhangi bir yerinde bir girişimci yola çıkarken eş zamanlı olarak kendisine sunulan 100’e yakın kuluçka ve hızlandırma programından birini seçip başvuru yapabilir. Her yıl 300’den fazla teknoloji girişimcisine 900 bin lira destek oluyoruz, sadece yüzde 3 hisse karşılığında. Ben gerçekten genç kardeşlerimin girişimciliği, kariyer yolculuklarında önemli bir alternatif olarak görmelerini arzu ederim" dedi. "Önümüzdeki dönem Türkiye’yi yenilikçi teknoloji alanlarında küresel ölçeklerde rekabet edebilecek mega yatırımlar için teşvik programları ilan edeceğiz" 2030 yılı için hedeflerinin olduğunu belirten Bakan Kacır, "100 bin tekno girişim Türkiye’den doğacak, bunların en az 100’ü milyar dolar değeri aşacak ve ’unicorn’, bizim değimimizle ’Turkcorn’ olacak. KOSGEB şehir şehir gezecek ve girişimci seçmelerine başlayacak. Anadolu’nun tüm şehirlerinden yeni girişimciler çıkması için sahada daha görünür olacak, daha aktif şekilde genç ve kadın girişimcilere buluşacak. Bunu da ilk kez açıklamış oldum. TOGG’un başlı başına varlığının Türkiye için çok kıymetli olduğunu bilerek hareket ettik. Bundan sonra da hem TOGG’u hem de benzer başarı hikayelerini ortaya çıkarmak için paradigma değişimlerini hedefleyen işler yapmaya devam edeceğiz. 2030’a geldiğimizde Türkiye’de satılan araçların en az yüzde 35’inin elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçlardan olmasını hedefliyoruz. Önümüzdeki dönem Türkiye’yi yenilikçi teknoloji alanlarında küresel ölçeklerde rekabet edebilecek mega yatırımlar için teşvik programları ilan edeceğiz. Bu teşvik programı aslında tüm saydığımız alanlarda hali hazırda sürdürdüğümüz yatırımcı görüşmelerinde eminim Türkiye’nin hızlanmasına yardımcı olacak. Türkiye bu alanlarda yeni yatırımlar kazanacak" ifadelerini kullandı.
Manisa Lalenin el sanatlarındaki yolculuğu Lalenin başkenti olarak bilinen Manisa’da, farklı illerden gelen 73 ayrı sanatçının son 600 yılda lalenin el sanatlarındaki yolcuğunu anlatan eserleri Sultan Camii Külliyesi içinde yer alan Bimarhane’de sergilendi. Farklı illerden gelen ve arasında Manisalı sanatçılarında yer aldığı, el sanatları alanında uzmanlaşan ve uluslararası dereceye girmiş olan toplamda 73 sanatçının bir araya gelerek oluşturduğu GESA (Geleneksel Sanatlar Sanatçı Gurubu), ilk sergisini Manisa’da açtı. Manisalı sanatçıların ev sahipliği yaptığı sergi, tarihi Sultan Camii külliyesinde yer alan ve halk arasında Bimarhane olarak bilinen CBÜ Manisa ve Yöresi Araştırma Merkezi’nde gerçekleştirildi. Sergide, Ebru, Çini, Hat, Minyatür, Kaligrafi, Kalem İşi, Naht ve Tezhip dallarında her sanatçı resmettiği bir eser ile lalenin yolculuğu sanatçılar tarafından sergiyi gezenlere anlatıldı. Sergiyi Şehzadeler Kaymakamı Fatih Genel de ziyaret ederek, sanatçılardan eserleri hakkında bilgiler aldı. Sergi hakkında açıklama yapan ve GESA kurucusu olan Minyatür Sanatçısı Arya Kamalı, sanatçıları bir araya getirme çalışmalarına yaklaşık 3 yıl önce başladığını belirtti. Projeyi ülkenin her iline yaymayı hedeflediklerini belirten Kamalı, ”Topluluğumuzun ilk sergisini Manisa’da yapmayı planlamıştık ve Manisalı 6 sanatçı arkadaşımızın girişimleriyle Mesir Festivali kapsamında tarihi binada açmış olmaktan dolayı tüm sanatçı arkadaşlarımız adına Manisa’nın yöneticilerine ve emeği geçen arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Sergimizde Ebru, Çini, Hat, Minyatür, Kaligrafi, Kalem İşi, Naht ve Tezhip dallarında her sanatçı arkadaşımız resmettiği bir eser ile lalenin yolculuğu sergisine katkı sağladı. Bu serginin ilk olması ve Manisa’da açılması bizim için çok anlamlı” dedi. Mesir Festivali boyunca eserlere Manisalıların büyük ilgi gösterdiğini kaydeden Kamalı, sergiye katkı sağlayan CBÜ Manisa ve Yöresi Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Kadir Adamaz’a teşekkür ederek, serginin diğer illerde de hayat bulacağını sözlerine ekledi.