Spor Toto Süper Lig’in 8. haftasında Galatasaray deplasmanda karşılaştığı Antalyaspor’u Donk’un 87. dakikada attığı kafa gölüyle 1-0 mağlup etti.
Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Terim, Antalyaspor ve Porto maçının arasındaki farkı açıkladı.
En belirgin farkın iki takımın da kazanmak için oynaması olduğunu dile getiren Terim, “Ama bir taraf kovalayan, bozan, defansını geride tutan bir mücadele içinde olursa açmanız zor oluyor. Sadece sebep bu. İki, 72. saat, yani üçüncü gün maç oynuyorsunuz. Buna alışmalıyız. Bir şikayetim yok ama fiziki olarak bazı mesajlar veriyor. Başlarken yüzde 40’ını değiştirmiştik. Sonuç itibariyle oyunda 6 kişi Porto’da oynayanlarla başladık. Bunlar da sebep olabilir. Buna rağmen 100’ün üzerinde koşmamız önemli” diye konuştu.
"600 pas barajını aştık"
Pozisyon vermemelerinin önemli olduğunun altını çizen fatih Terim, “Pozisyon vermememiz bizim için iyi bir şey. Yavaş yavaş o felsefeye alıştık. İlerde durmaya hem de rakibi döndürmemeye. Bizim oyun tarzımızda bize ne büyük sıkıntı, çıkarken bizim kaptıracağımız topların rakipten uzakta olduğumuzda kontratak ve tehlikeydi onu da önledik. İlk kalemizi bulan şutun ikinci yarı ilk defa Muslera’yı yatarken gördüm. Oyunun kontrolü bizde. 600 pas barajını geçmişiz. Çünkü ekonomik oynamak da durumundaydık. Porto’nun atmosferi, iki tarafın da aynı presi bundan nasipse biraz dinlendiğimizde yapacağımız. Ama yavaş yavaş alışacaklar. Bir maçta o kadar değil. En önemli şey bizim için bugün rakip sahada çok pas yapabilmekti. 18 ve 18’in civarında oyunun kontrolünü ve pası yapabilmek bizim için çok iyiydi” dedi.
"İkinci yarı rakip sahada yüzde 82'lik pas oranı"
İkinci yarı özellikle rakip sahada pas isabeti yüksek bir oranla oynadıklarını kaydeden Terim, “Yüzde 82 rakip sahada önemli bir oran. Bu arada rakibi de oynatmadık ikinci yarı. Burada tılsım golde. Biz golde özellikle deplasmanda erken bulurken, Rodrigues, ve Sinan’ı o kadar hızlı devreye sokarız. Oyun sıkıştıkça onların işi zor. Ama sabırla böyle bir kritik haftada 3 puan aldıkları için oyuncularımızı kutluyorum. Penaltı kaçırmışız, gol kaçırmışız daha önceleri, hak etmediğimiz 10 kişi kalmışız, puanları da kaybetmişiz. Oyuncuların aklında yine mi puan kaybediyoruz, olabilir” ifadelerine yer verdi.
"Donk' diye vurdu"
'Muğdat, Yunus varken, Maicon’u ve Donk’u forvet yaptınız?' sorusuna Terim şu cevabı verdi:
"Galatasaray zaten sahaya yayılışında, oyun alanına yayılışında çok net, ne yapmak istediği. Bu anlayış içinde her teknik adamın bir tavrı, bir tarzı vardır. Son zamanlarda şapkadan çıkaracak hayvan kalmadı. Bazen böyle oluyor. Oyunu kazanmak için, oyunu riske etmekten hiç çekinmedim. Hayatım boyunca da çekinmedim. Soyunma odasına kazanamadan döndüğümde eğer kafamdakileri yapmadıysam çok mutlu olmuyorum. O ana kadar sağdan ve soldan 29 orta yapmışız bir tanesine vurmamışız. Koyar mı kimse koyar mı bilmiyorum. Maicon’u bir maçta 5 dakika denemiştim. Bu sefer bir yetmedi. Hocaların da kendine göre prensipleri ve ilkeleri vardır. Eğer ben kazanamıyorsam, bir santrafor çıkarıp, bir santrafor hatta üçüncüsünü sokmuşluğum vardır. Benimki de Alllah’ın kanunu değil, insan kanunu değişebilir. Maicon’u soktuk baktık olmadı, bu sefer Ryan’ı soktum o da Donk diye vurdu. Allah razı olsun hepsinden. Bana göre cumartesinden alınabilecek güzel bir galibiyet. 3 puanımız liderliğimiz. Futbolcularımı kutluyorum. Bunlara alışacaklar. Galibiyetlerden erken tatmin olmayacaklar. İsyan edecekler yani bunu mecazi anlamda söylüyorum. İtiraz edecekler kendilerine kabullenmeyecekler. Bunu söylüyorum. Bugün berabere bitse de ben kendilerini tebrik ederdim, çünkü 8 günde 3 maç oynayacak ve bu kadar asılacak. Ben bunu istiyorum, Galatasaraylılar da bunu istiyor. Oyuncularımı kutluyorum.”
"Çakır ile övünelim"
Cüneyt Çakır’ın yönetimi sorulan Terim, “Ben genelde konuşmuyorum. Cüneyt hoca hepimizin koruması gereken hepimizin övünmesi gereken bir durumu var. Onu da hem Avrupa'da dünyada koruyalım. Hepimiz hata yapıyoruz. Şu anda diyecek bir şey yok. İyi bir hakemdir, vardı, yoktu geçelim bunları" dedi.
İsa Akar - Sabri Çağlar
