ASAYİŞ - 26 Nisan 2016 Salı 09:07

Teröristlerin korkusu telsize yansıdı!

A
A
A
Teröristlerin korkusu telsize yansıdı!

Şırnak'ta bölücü terör örgütü mensuplarının saklandığı 4 odalı bir mağaraya güvenlik güçleri tarafından operasyon düzenlendi.

Güvenlik birimlerinden alınan bilgiye göre, Şehit Tank Uzman Çavuş Özcan Mutlu Operasyonu kapsamında, 22 Nisan 2016 tarihinde Şırnak ili Uludere ilçesi Kureşin tepe bölgesinden bir telsiz kestirmesi alan Güvenlik kuvvetleri telsizi dinlemeye almış ve telsizi koordinatları kestirilerek bölücü terör örgütü mensuplarının kullandığı bir mağara tespit edildi.

24 Nisan 2016 tarihinde Kureşin tepe bölgesinde icra edilen harekatta, bölücü terör örgütü mensuplarının kullandığı yaklaşık 80 - 100 metre uzunluğundaki mağaraya Güvenlik birimleri tarafından operasyon düzenlendi. Bölgenin çok sarp ve dik olması nedeniyle operasyon yapan birliklerin geldiğini fark eden teröristler, mağara girişini el yapımı patlayıcılarla tuzaklayarak kaçtı.

Telsiz konuşmalarından dolayı tedbirli olan Güvenlik birimleri mağara girişindeki el yapımı patlayıcıları imha etti. Bölücü terör örgütü mensuplarının kaçarken mağara içerisinde bıraktıkları 1 adet 12.7 mm. Doçka Uçaksavar, 1 adet Bixi - PMKS Makineli Tüfek, 1 adet RPG-7 Roketatar, 10 adet RPG-7 mühimmatı, 250 adet elektrikli fünye, 54 adet dinamit lokumu, 6 (mayonlu) x 200 adet Bixi mermisi, 2 adet boş tüp, 3 adet tuzaklı tüp, 25 adet örgütsel kitap, 2 adet hilti - 10 adet hilti ucu, 1 adet 4 kw jeneratör - 4 adet akü - 50 metre kablo, 1 adet güneş paneli, 1 adet havalandırma sistemi, 2 bidon motorin, 1 bidon benzin, 1 bidon motor yağı, çok sayıda yaşam malzemesi ele geçirildi.

Öte yandan, terör örgütü mensuplarının telsiz konuşmaları şöyle kaydedildi:
“Destan: TSK her gün başımızda İHA uçuruyor. Burada sığınağın içine sıkıştık kaldık. Tepeyi geçen gün uçaklar bombaladı. İki heval öldü. Dışarıya da çıkamıyoruz gömmek için, ses olur diye sığınakta tuttuk cesetleri.

Gabar: Moralinizi bozmayın. Dayanın. Yeriniz tespit etmediler değil mi?
Destan: Hayır tespit etseler çoktan ölmüştük zaten Bir de neye dayanacağız, ne kadar dayanacağız, niye buradayız? Ölümü bekliyoruz. Bunu yukarı ilet.

Gabar: İsyan yok, isyan yok. En azından her gün çatışmaya girmiyorsunuz. Yakında ilçelerden kırsala dönüşler başlayabilir. Sizin şu an ki konumunuz o gelecekler için çok önemli, dayanın.
Destan: Yaşamsal sorunlar çıktı. Yiyeceğimiz bitmek üzere. Erzak gelmiyor. Temizlik konusunda sıkıntılar yaşıyoruz. Tuvalet için dışarıya açığa çıkamıyoruz bile. Bir bölümü tuvalet olarak kullanıyoruz, kokudan ve mikroptan öleceğiz. Arkadaşların psikolojileri çok bozuk. Bir de her an saldırıya uğrayacağımız korkusunu yaşıyoruz.

Gabar: Tekrar ediyorum, yanındakilere de söyle şikayet edip durmasınlar. Arkadaşlar ilçelerde çok zor durumdalar. Moralleri bozulmuş, kırılma yaşıyoruz. Kaçanlardan bir kısmı sizin oraya gelecek. Bir de siz sorun çıkartmayın.
Destan: Burada ast üst ilişkisi kalmadı. Beni dinlemiyorlar. Adamları mı vurayım? Tünellerin içinde yaşaya yaşaya değerler kayboldu. Arkadaşlar her şeye tepki gösteriyorlar. İzmaritlerini her yere atıyorlar. Yakında bu izmaritleri tespit edecekler diye korkuyorum. Arkadaşlar nöbet tutmamak için kurnazlık yapıyorlar akıllarınca.

Gabar: Arkadaşlara sürekli değerlerimizi anlat. Orada neden bulunduğunuzu, görevinizin çok kutsal olduğunu anlat.
Destan: Arkadaşlar sığınak içinde sürekli oturmaktan dolayı, uyuyup kalıyorlar. Sanki uyku bir hastalık haline geldi. Dün gece iki nöbetçi bizler uykuda iken kaçmış. Kaçanlar teslim olursa deşifre oluruz. Diğerleri de kıpırdanıyor.

Gabar: Zayıflık gösterenleri cezalandır taviz verme. Gerekirse herkesin içinde zayıflık gösteren birini vur.
Destan:İki kişi zaten kaçtı. Kaldık 10 kişi. Bu tür bir hareket tam dağılma getirir. İdare etmeye çalışırım. TSK da sürekli yakınlarda dolaşıyor, kontrol ediyor. Kafamızı dışarı çıkaramıyoruz. Her an gelebilirler. Uçaklar sürekli uçuyor. Buraları terk edelim diyorum.

Gabar: Çok sıkışırsanız gece terk edin, çatışmaya girmemeye çalışın. Tepedeki herşeyi kırarak imha edin. Basmalı tuzak hazırlayın. İçeri girdiklerinde havaya uçsunlar. Tekrar ediyorum yakarak değil, kırarak imha edin yerinizi açığa çıkarmayın.
Destan:Tamam dikkat ederiz.
Gabar:Telsizi şimdi kapa. Sana verilen saatte çevrimde ol.”  

MUSA ERDOĞAN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Op. Dr. Kamacı Gazze’deki vahşeti öğrencilere anlattı Uluslararası bir insanı yardım derneği ve Avrupa Filistinli Hekimler Derneği aracılığıyla Gazze’ye gönüllü olarak giden Op. Dr. Taner Kamacı, Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) öğrencileriyle bir araya gelerek, Gazze’de yaşadıklarını öğrencilere aktardı. GAÜN İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen etkinlikte konuşan Op. Dr. Taner Kamacı, Gazze’de yaşanan vahşetin dışarıdan bakıldığından daha ağır olduğunu dile getirerek, acil tıbbi malzemeye ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Op. Dr. Taner Kamacı, zor şartlar altında çalıştığını ifade ederek, “İsrail uçakları sürekli tepeden bombalar atıp gidiyorlar. Uçağa karşı kendilerini savunma şansları da yok. Şehit olanlar oluyor, enkazların altından canlı çıkarılanlar da ayakta kalan birkaç sağlık kuruluşlarından birisine gönderiliyor. Bizler de elimizden geldiğince yaralıların tedavilerini yapmaya çalıyorduk. Çok zor şartlar altında çalışıyorduk. Bazen bombalar çalıştığımız yerin çok yakınına düşüyordu. O kadar yakındı ki bombanın basınç etkilisiyle hastane bile bazen sallanıyordu. Ayakta kalan hastanelerin hepsi yaralılarla doluydu” dedi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan GAÜN Afrin Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mahmut Çınar, Gazze’de katliam ve soykırımın devam ettiğini belirterek, “Bebekler, kadınlar, yaşlılar, masum insanlar hunharca devlet eliyle öldürülüp, sindirilmeye çalışılıyor. Uygar olduğunu iddia eden bir dünyanın gözü önünde bütün bunlar gerçekleşirken sadece vicdan sahibi bir takım gençlerin ve bazı çevrelerin buna ‘hayır’ dediklerini ancak bir yere sesleri ulaşamadıkları için zalim İsrail’i özellikle de Netanyahu’yu durduramadıklarını görüyoruz. İsrail’in yaptığı bu zulmün gündemde tutulması Gazzeli mazlumların hatırlanması adına bu tür programların önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. Etkinlik sonunda, GAÜN Genel Sekreteri Dr. Muhammet Musa Budak tarafından konuşmacı Op. Dr. Taner Kamacı’ya günün anısına plaket takdim edildi.
Bursa Osmangazi çağrı merkezi 24 saat hizmette Osmangazi Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesinde 24 saat hizmet veren çağrı merkezi, vatandaşlardan gelen talep öneri ve şikayetleri en hızlı şekilde çözüme kavuşturuyor. Vatandaş ile belediye arasında iletişim köprüsü olan Osmangazi çağrı merkezi, belediyecilik hizmetleri ile ilgili yaşanan sorunlara hızlı çözümler üretmek, talep ve önerilerini değerlendirmek için 7 gün 24 saat hizmet veriyor. Vatandaşlara daha iyi hizmet verebilmek adına kurulan çağrı merkezini arayan vatandaşlar, 5 saniye gibi kısa bir süre içerisinde görevli personele bağlanıyor. Alanında uzman personellerin yer aldığı çağrı merkezi, vatandaşlardan gelen her türlü talep, öneri ve şikayetleri kayıt altına alarak gerekli birimlere iletiyor. Aynı zamanda geri dönüş sağlayarak, bilgi paylaşımı yapan ekiplere ulaşmak isteyenler, 444 16 01’i aramaları yeterli olduğunu belirten Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, vatandaşların her türlü sorununu ve sıkıntısını en hızlı şekilde çözüme kavuşturmayı öncelikli görev edindiklerini ifade ederek, “Çağrı merkezindeki arkadaşlarımız, vatandaştan gelen ihbarları belediyemizin ilgili birimlerine iletip birim sorumluları ile vatandaş arasında koordinasyonu sağlıyor. Belediyemizin yetki ve görev alanına giren talepler tek tek çözüme kavuşturuluyor. Çözüme kavuşturulduktan sonra da yetkili birimimiz vatandaşlarımıza telefonla ulaşarak ilgili talebin giderildiğini ya da çözüme kavuşturulduğunu bildiriyor” dedi.