GÜNDEM - 10 Ocak 2018 Çarşamba 12:38

Torul Kalesi cam seyir terası büyülüyor

A
A
A
Torul Kalesi cam seyir terası büyülüyor

Gümüşhane’nin Torul ilçesinde 240 metrelik irtifasıyla Türkiye’nin en yüksek cam seyir teraslarından birisi hizmete açıldı. Cam seyir terasının üzerine çıkan vatandaşların birçoğu korkudan camın üzerinden değil de kirişlerden yürümek zorunda kalıyor.

Her yıl yüzbinlerce kişinin ziyaret ettiği Zigana dağı ve yeni Zigana tüneliyle Karaca Mağarası güzergahının tam ortasında yer alan ve ilçeye hakim bir zirvede Torul Belediyesi tarafından 2016 yılında başlatılarak Orman Genel Müdürlüğü’nün desteklediği çalışmalar kapsamında cam seyir terası ile çevre düzenlemesi işleri tamamlandı.

Orta çağda yapıldığı, Fatih Sultan Mehmet döneminde ise Osmanlı topraklarına katıldığı bilinen savunma ve gözetleme amaçlı olan Torul Kalesine yakın mesafede ki zirveye kurulu cam seyir terası yerden 240 metrelik yüksekliği ile hem Türkiye’de ki örnekleri arasında en yükseklerden birisi hem de karayoluna 2 kilometrelik mesafesiyle en yakın ve ulaşılabilir cam teraslardan birisi.

Cam seyir terası Gümüşhane’nin yeni selfie mekanı oldu

7’den 70’e çok sayıda kişi Türkiye’nin en yüksek cam seyir teraslarından birisinde 240 metre yüksekte yürümeyi deneyimleme imkanı bulurken, ziyaretçilerin neredeyse tamamı cep telefonlarıyla eşsiz manzara eşliğinde selfie çektirip sevdikleriyle paylaşıyor.

Geçtiğimiz hafta ziyarete açılan cam seyir terasını kış mevsiminde olunmasına özellikle hafta sonları günde 100-150 kişi ziyaret ederken, çevre düzenlemesi ve sosyal tesislerin tamamlanmasıyla birlikte bu sayının günlük 2 bini bulması bekleniyor.

“Muhteşem bir manzarası var”

Gümüşhane-Trabzon karayolundan da görülebilen ve derin vadi manzarasıyla büyüleyen cam seyir terasına ilk kez gelen Nihal Saygılı, yüksek irtifa nedeniyle heyecandan bacaklarının titrediğini belirterek, “Çok güzel bir duygu. Korku da var açıkçası. Şuan bacaklarım heyecandan titriyor. Muhteşem bir manzarası var. Yapanların eline sağlık çok güzel. İlk defa cam terasa çıktım. Bu kadar yüksek bir yere de ilk defa çıktım” dedi.

“Uludağ’da da ayaklarım titremişti ama burada daha çok titriyor”

Giresun’un Tirebolu ilçesinden Gümüşhane’ye gezmeye giderken internette gördükleri Torul Kalesi Cam Seyir Terasına çıkan Asım Emre Karaca ise daha önce Bursa Uludağ’da da gittiğini hatırlatarak, “Yapılan çalışma çok güzel olmuş ve turist çekeceğini düşünüyorum. Uludağ’da da ayaklarım titremişti ama burada daha çok titriyor. Manzara da çok güzel. Herkesin gelip görmesini isteriz” diye konuştu.

“Turizm açısından heyecan katacak”

Özkan Karaca da sosyal medyada gördükleri terası görmek istediklerini belirterek, “Gümüşhane’ye giderken uğrayıp görelim dedik. Güzel ve heyecanlı. Ayaklarım titriyor. Kirişlerde yürüdüm zaten. Camın üzerinde başta biraz korktum. Turizm açısından heyecan katacak. Gümüşhane’ye ve Torul’a yakışır bir çalışma olmuş. Emeği olanların eline sağlık” ifadelerini kullandı.

Çalışmanın mimarı Torul Belediye Başkanı Nidai Köroğlu da Torul kalesinden daha yukarı noktada konumlandırılan cam seyir terasının yapıldığı bölgenin Orman Bakanlığı tarafından B tipi mesire alanı ilan edildiğini, daha sonra da temin edilen ödeneklerle ciddi bir kazı ve dolgu işlemi yaptıklarını hatırlattı.

Daha önceden bir metrekare bile düz alanın olmadığı yerde 3 bin metrekareye ulaşan bir alan oluşturduklarını ifade eden Köroğlu, otopark çalışmalarının tamamlanmasıyla bu alanın 5-6 bin metrekareye ulaşacağını söyledi.

“İlerleyen süreçte Osmanlı otağı kıl çadırını Belediyemiz imkanlarıyla buraya yapacağız”

Ülkenin çeşitli bölgelerinde bulunan cam seyir teraslarını yerinde inceleyerek böyle bir terasın ilçeye kazandırılması için çalışma yaptıklarını ve Milletvekili Cihan Pektaş’ın destekleriyle projeyi hayata geçirdiklerini belirten Köroğlu, “Bir hafta önce cam seyir terasımızı işletmeye açtık. Şuanda cıvıl cıvıl, insanlarımız geliyor. Bizde bunun haklı gururunu yaşıyoruz. İnşallah ilerleyen süreçte Osmanlı otağı kıl çadırını Belediyemiz imkanlarıyla buraya yapacağız. Orman Genel Müdürlüğümüz 250 metrekare alan üzerine mescit, lavabo ve sosyal tesis, restoran yapacak. Gelen ziyaretçilerimiz burada bu heyecanı yaşadıktan sonra yöresel yemeklerimizin hepsini tadacak, çayını, kahvesini içecek ve burada hoşça bir vakit geçirecek” dedi.

“Torul kalesinden cam seyir terasına merdiven yapılacak”

Tarihi Torul kalesiyle ilgili projeyi de hayata geçirdiklerini ifade eden Köroğlu, “Projemiz şuanda koruma kurulunda. Terminal bölgesinden Kale’ye yürüme merdiveni, kalenin aslına uygun restorasyonu ve kaleden de cam seyir terasına yürüyüş merdivenleriyle birlikte bir tarafta teknolojinin harikası olan cam seyir terası, diğer tarafta da binlerce yıllık kalemizin turizme kazandırılması için uğraşlarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.

“En ulaşılabilir cam seyir terası Torul’da”

Sondaj çalışmasıyla içme suyu sorununu da çözeceklerini, ayrıca Harşit çayından da su basarak 240 metreden aşağı akacak şekilde şelale yapmayı planladıklarını kaydeden Köroğlu, “Yükseklik olarak 240 metre civarında. Ulaşılabilirlik noktasında en yakın cam seyir terası olma özelliği taşıyor. Gümüşhane-Trabzon karayoluna sadece 2 kilometre mesafede ve yoldan da görünüyor zaten. Günde 6-7 bin aracın geçtiği bir güzergahta yer alıyor tesis” ifadelerini kullandı.

“Yeni Zigana tüneline çok yakın”

Dünyanın ikinci, Avrupa’nın ve Türkiye’nin en uzun tüneli olacak olan yeni Zigana Tüneli açıldıktan sonra sadece o tüneli görmek için binlerce kişinin buraya akın edeceğini düşündüklerini dile getiren Köroğlu, “Şuanda kış sezonu olmasına rağmen günde 100-150 kişiyi aşağı düşmüyor. Yaz aylarında günde 2000-2500 kişi ağırlayacağımızı düşünüyorum. Parolamız ilk yıl 100 bin hedefimizi tutturacağız inşallah” dedi.
Seyir terasına ulaşan yolu genişlettiklerini ve ardından Vali Okay Memiş’in talimatıyla asfaltının yapılacağını kaydeden Köroğlu, “Mahalle halkına müteşekkirim. Mahalledeki yol dardı bize zorluk çıkarmadan duvarları yapın yolu geçirin dediler. Böyle bir eseri ilçeye kazandırdık. İnşallah 2018’in yaz sezonunda istediğimiz seviyeye yüzde 80-90 oranında ulaşacağız” diye konuştu.

“Torul’da heyecan ve farkındalık oluştu”

Cam seyir terasının hizmete açılmasıyla Torul’da bir heyecan ve farkındalık oluştuğunu belirten Köroğlu, “Katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum. Gümüşhane ve Torul turizm destinasyonunda yeni bir mekan kazandı. Bundan da gururluyum” ifadelerini kullandı.

Cam seyir terasının Harşit Çayının dip noktasından 240 metre yükseklikte olduğunu kaydeden Köroğlu, aynı anda 50 kişiye kadar ziyaretçi aldıklarını, 51.kişiyi beklettiklerini de sözlerine ekledi.

Recep Ergin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Debisi yükselen derede mahsur kalan aracı iterek kurtardılar Debisi yükselen derede mahsur kalan aracı olaya denk gelen doğa severler kurtardı. Çoğu AFAD ve Kızılay gönüllüsü olan ekip üyeleri, hızla olaya müdahale ederek dereye girip aracı kurtardı. Tokat Doğadaki Gezginler grubu üyeleri, Bozatalan eski köyü yakınlarında gerçekleştirdikleri haftalık yürüyüşlerinin ardından, kente dönmek için araçlarına bindi. Bu sırada grup üyeleri yağışlar nedeniyle debisi yükselen Gürün Deresi’nde mahsur kalmış bir otomobili gördü. Çoğu AFAD ve Kızılay gönüllüsü olan ekip üyeleri, olaya hemen müdahale etti. Dereye giren gönüllüler, otomobili sular altından iterek çıkararak yola devam etmesini sağladı. Bu anlar, cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Grup üyeleri, doğal güzellikleri keşfetmek ve çevreye duyarlı bir şekilde hareket etmek amacıyla düzenledikleri etkinliklerin yanı sıra, topluma faydalı olacak her türlü yardım ve müdahalede bulunmaya da devam edeceklerini vurguladı. “Dere içerisine girerek aracı kurtardık” Tokat doğadaki gezginler grubu üyelerinden Sabri Dikici, “Doğadaki gezginler Tokat ekibi olarak bu hafta ki yürüyüşümüzü Bozatalan eski köy arasındaki bölgede gerçekleştirdik. Yürüyüşümüz bittikten sonra dönüşe geçtiğimizde bir aracın Gürün Deresinin içerisinde gömülmüş olduğunu fark ettik. Ekibimizdeki birçok arkadaşımız zaten AFAD ve Kızılay gönüllüsüdür. Böyle bir olayla da karşılaşınca hemen aracımızı durdurup olaya müdahale ettik. Arkadaşlarımız dere içerisine girerek aracı dere içerisinden çıkarttılar ve araç yoluna devam etti” dedi.
Sivas Evli çift Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda madalya hedefliyor Sivas’ta yaşayan Bora ve Gül Taştan çifti, 15-19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan Kick Boks Dünya Kupası’nda derece almak için ter döküyor. Sivas’ta yaşayan Buğra ve Gül Taştan çifti streslerini atmak için arkadaşlarının tavsiyesi üzerine yaklaşık 2 yıl önce kick boks yapmaya başladı. Araştırmaları sonucu Muaythai ve Kick Boks Antrenörü Ekrem Aris ile tanışan çift hem spor yapıyor hem de günün stresini atıyor. Stres ve enerjilerini salonda atan çift evde ise hiç tartışmıyor. Birçok kişinin ‘Bu yaştan sonra bu spor yapılır mı?’ gibi olumsuz yorumlarına kulak asmayan çift, 2 yıldır yaptıkları sporun ardından Dünya kupası için yaklaşık 3 aydır antrenman yapıyor. Evli çift 15-19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan Kick Boks Dünya Kupası’ndan madalyayla dönmek istiyor. “Dünya Kupası’na katılacağız” Buğra Taştan, eş olarak birlikte Dünya Kupası’na katılacaklarını ifade ederek, “Bir fiziksel aktivitemiz olsun istedik. Hem fitness olsun hem kardiyovasküler olsun. Bir kaç arkadaşımızın tavsiyesiyle Ekrem hocamızı bulduk. Onunla beraber Karı koca bu spora başladık. 15- 19 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da yapılacak olan Kick Boks Dünya Kupası’na katılacağız. Aşağı yukarı iki senedir bu iş için çalışıyoruz. İnşallah başarılı oluruz” dedi. Olumsuz yorumlara aldırış etmediler Kendilerine karşı olumsuz yorumlara aldırış etmeden Kick boks yapmaya devam ettiklerini belirten Gül Taştan, “Sivas’ta çok hareket alan olmadığı için böyle bir yer arayışındaydık, daha önceden bir çok sporu yaptık. Kick Boks‘u denemek istedik. Daha sonrasında aşık olduk, şuan da bırakamıyoruz. Aslında biz bu işe tamamen spor amaçlı başladık ve oldukça ilerledik. 15 Mayıs’ta Dünya Kupası’na katılacağız. Ekrem hocamızın sayesinde bu işte oldukça ilerledik. Keyifli ve çok heyecanlı. Bu sporu yaptığımızı çok kimseye anlatmıyoruz. Çünkü zaman zaman hevesimizi kıranlar da oluyor, ‘Bu yaştan sonra yapılır mı, işte ne işiniz var’ gibi olumsuz yorum yapanlar da oluyor. Ama biz onlara kulağımızı kapatıyoruz ve devam ediyoruz. Gerçekten Ekrem Aris hocamız bu konuda duayen isimlerden ve burada çocukların kötü alışkanlıklar edinmemeleri, spor yapmaları gerçekten çok önemli” diye konuştu. Ekrem Aris: “İlk defa eş olarak müsabakaya götüreceğiz” Muaythai ve Kick Boks Antrenörü Ekrem Aris ise ilk defa bir çift ile şampiyonaya hazırlandıklarını belirterek, “Kickboks Federasyonu 2024 yılı faaliyet programında yer alan kick boks Word Cump yani Dünya Kupası İstanbul’da 15 ve 19 Mayıs tarihleri arası Tüyap‘ta yapılacak. Şu an Buğra bey ve eşi bu müsabakaya üç aydır hazırlanıyor ama kendileri iki senedir çalışıyorlar. Veteranlarda katılacaklar ama ikisinin de derece yapacaklarından çok eminiz. İlk defa böyle bir eş olarak müsabakaya götüreceğiz. İnşallah orada da ülkemizi en iyi bir şekilde temsil ederler” şeklinde konuştu.
Ankara Bakan Tekin: "Afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara’da gerçekleştirilen "Dayanıklı Sınıflar Hareketi Projesi" açılışına katıldı. Açılışta konuşan Tekin, "Afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti. İçinde yaşadığımız çağda çok farklı afet türlerinin varlığına inanıyorum. Fitne, fesat ve fıskın yayıldığı bir dönemde eğitimcilerin bu afetin önüne geçerek, önlerinde olabileceğine inanıyorum" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde gerçekleştirilen Dayanıklı Sınıflar Hareketi Projesi açılışına katıldı. Açılışta konuşan Bakan Tekin, bütün paydaşların fiili dualarla yanlarında olmalarını beklediklerini söyleyerek, "Dışarıdan konuşarak, dışarıdan eleştirerek değil yaptığımız işlerde, attığımız adımlarda ‘fikrim var, katkı vermek istiyorum’ diye herkesi bir kez daha bu vesileyle birlikte hareket etmeye davet etmek isterim" diye konuştu. "İçinde yaşadığımız çağ tahmin edemediğimiz, öngöremediğimiz çok sayıda genel ifadesiyle afet diye tanımlanabilecek problemleri karşı karşıya bırakıyor bizi" diyen Bakan Tekin, "Afet tanımı da değişti doğal olarak. Bundan yıllar önce, on yıllar önce kullandığımız, afetler için kullandığımız kavramlar veya tanımlamalar bugün değişti. İçinde yaşadığımız çağda çok farklı afet türlerinin varlığına inanıyorum. Fitne, fesat ve fıskın yayıldığı bir dönemde eğitimcilerin bu afetin önüne geçerek, önlerinde olabileceğine inanıyorum" ifadesini kullandı. Bakan Tekin, konuşmasının ardından salonda hazır bulunan öğretmenlerden Ramazan Demirbaş, Şeyma Deniz Aydoğan ve Ahmet Bayraktar’ın doğum gününü kutladı ve kendilerine düşüncülerini yazdığı bir mektup hediye etti.
Eskişehir Yeşil dünya hedefinde yenilenebilir enerjinin kritik rolü ve EPDK engeli Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şubesi Başkan Yardımcısı Özgür Tekgöz, yenilenebilir enerji yatırımlarının Türkiye’deki mevcut durumunu değerlendirerek Eskişehir’deki kapasite sorununa dikkat çekti. Konuyla ilgili açıklama yapan TÜGİAD Eskişehir Şubesi Başkan Yardımcısı Özgür Tekgöz, "Gelecek nesillere sorumluluğumuz olan yeşil dünya hedefi için artan enerji talebinin karşılanmasında yenilenebilir enerji üretimi kritik bir rol oynamaktadır. Ülkemizdeki sanayicilerimiz, artan enerji fiyatları ve 2022 yılının şubat ayında açıklanan KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, yüzde 30 oranında vergi indirimi ve 6 yıl boyunca sigorta prim desteği gibi avantajların sağlandığı 4’üncü Bölge Destekleri sonrası Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımlarına olan ilgilerini arttırdı. Türkiye’deki kurulu GES gücü 1 Mayıs 2024 itibarıyla 13 bin 608 GW olarak açıklandı" dedi. "Sürdürülebilirlik için yeşil mutabakat zorunluluk değil fırsattır" 2023 yılı ortasında sanayicilerin Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat Uyum sürecinde Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ile tanıştıklarını ifade eden Tekgöz, "Bu mekanizma ile çevresel sürdürülebilirlik için karbon ayak izlerini içselleştirerek, uluslararası ticaretin iklim dostu bir perspektifle yönetilmesi hedeflendi. Sanayicilerimiz, GES yatırımları ile bu zorunluluğu fırsata çevirmeyi planlamaya başladılar. Sanayicilerimiz, yatırımlar sayesinde çatılarda GES kurulumlarını artırırken, trafo kapasiteleri nedeniyle 2023 yılının temmuz ayında EPDK tarafından başvurular durduruldu. Başvurular ancak 2024 yılının şubat ayında açıldı. Bu uzun süre ve sektördeki belirsizlik, sanayicilerin ve EPC firmalarının iştahını kaçırdı. EPDK, başvuruları 6 ay beklettikten sonra başvuru için sadece 21 gün süre vererek yatırımcılara bir zorluk daha çıkardı. İlgili kapasite sınırlamaları, en az 1 MW tüketime sahip olup 2 MWp gücün üstünde üretim santrali kurmak isteyenler için geçerli olsa da, bu güç ve altında başvurularda da trafo kapasitesi maalesef her zaman yeterli olamıyor. Öz tüketim mantığı ile kurulan bu santraller enerjiyi yerinde üretip tüketir iken şebekeye yük oluşturmamakta, aksine şebekenin yükünü hafifletmektedir. Ülkemizde yetmeyen kapasiteler nedeniyle sektörde kısmi olarak ’çantacı’ tabir edilen kişilerin ortaya çıkması ve bürokrasi engeli de sektörün cazibesini yitirmesine yol açmaktadır" şeklinde konuştu. "Açıklanan kapasiteler Eskişehir’in sanayi şehri olma yarışında engel" Öte yandan, 25 Ocak 2024’te Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın yaptığı bir konuşmada ilerleyen süreçte 7.5 GW ek kapasite açıklanacağını duyurmasına da değinen Özgür Tekgöz, konuşmasına şöyle devam etti: "Akabinde, 8 Şubat 2024 TEİAŞ duyurusuna göre, ülke genelinde yenilenebilir enerji için ilk etap olarak 3.75 GW kapasite açıklandı. Bu kapasiteden Organize Sanayi Bölgesi (OSB) dahil Eskişehir için toplam 38 MW, Eskişehir OSB için sadece 15 MW kapasite açıklandı. Şehrimiz için verilen bu kapasite yetersiz kaldı. 30 Nisan 2024 tarihinde açıklanan rapora göre, Eskişehir OSB için kapasite tükendi bile. Enerji maliyetlerini ve karbon ayak izini azaltacak projelere engel olan bu yetersiz kapasiteler, ülkemizin ve şehrimizin rekabet gücünü negatif etkileyecektir. Ülke genelinde yetersiz olan bu kapasitelerin şehrimizde de yetersiz olduğu nettir. Şehrin vekilleri, sanayi odaları ve STK’lar tarafından ek kapasite talebi veya 2’nci etap kapasite açıklamasında daha yüksek güçte kapasite talebi ile şehrin sanayicilerinin hakkının aranması gerekmektedir."