GÜNDEM - 12 Kasım 2017 Pazar 12:46

Tosun Paşa filmi gerçek oldu: Biri Seferoğulları diğeri Tellioğulları

A
A
A
Tosun Paşa filmi gerçek oldu: Biri Seferoğulları diğeri Tellioğulları

İzmir’in Torbalı ilçesinde Seferoğulları ile Tellioğulları aileleri arasındaki çekişmeyi konu alan Tosun Paşa filmi gerçek oldu. Muhtarlık seçimlerinden dolayı ikiye bölünün halk, ne birbirleri ile aynı kahvede oturuyor, ne selam veriyor, ne de aynı imamın arkasında namaza duruyor.

Kemal Sunal, Şener Şen gibi oyuncuların rol aldığı ve Tellioğulları ile Seferoğulları aileleri arasındaki ‘Yeşil Vadi’ kavgasını konu alan Tosun Paşa filminin bir benzeri Torbalı ilçesinde yaşanıyor. Karakızlar Mahallesi’nin 2014 yılındaki muhtarlık seçimlerinde çıkarttığı iki adaydan dolayı anlaşmazlığa düşülmesi ile halk ikiye bölündü. Aralarındaki sorunu çözemeyen vatandaşlar, muhtarlık seçimini kazanan grup ile ne aynı kahvede oturuyor ne de birbirlerine selam veriyor. Bir türlü orta yolun bulunamadığı mahallede, öyle ki bir taraf diğer taraftan olan imamın arkasında bile namaza durmuyor. Mahalle halkı ise ezelden beri devam eden bu durumu Tosun Paşa filmindeki Seferoğulları ve Tellioğullarının çekişmesine benzetiyor. Yaşanan çekişmenin sona ermesini isteyen vatandaşlar, önümüzdeki muhtarlık seçimlerinde her iki guruptan oluşan karma bir aday çıkartmak istiyor.

“Seçim süreci Fenerbahçe-Galatasaray maçı gibi geçer”
Seçim sürecinin çok iddialı geçtiğini belirten mahalle esnaflarından Hasan Sak (46), “Taraflar arasında Fenerbahçe-Galatasaray maçı o kadar zevkli olmaz. Zevkini çıkartabilen, tadabilen 90 dakikalık maç gibi o günü görmenizi tavsiye ederim. Çok güzel bir gün olur. Tarafların her birisi kümeler halinde ayrı ayrı bölümlerde otururlar. Ama daha sonra da bir taraf muhakkak kaybedecek. Sonuçta var bu, Türkiye geneli böyle. Bir taraf kaybedince, kaybeden taraf diğer tarafa başlıyor düşman gibi bakmaya. Belli bir süre ayrılıyorlar. Camiye gelmez, kahveye gelmez. Yolda, sokakta gördüğü zaman kafasını çevirir. Selam verir selamını almaz. Sanki kanlı, kinli bir düşman oluyorlar” dedi.

“Camide bizim imamın arkasında namaza durmazlar”
Köyde görevli imamın askere gitmesi ile yeni imam atanana kadar din bilgisi açısından köyün ileri gelen kişisinin arkasında bile farklı gruptan olması sebebiyle namaza durulmadığını anlatan Hasan Sak, “Camide Yaşar Hocamız var. Köyümüzün dirisini, ölüsünü her şeyini o yapar. Bir imam kadar bilgilidir kendisi. Köyümüzde yetişmiş biri, dini konularda bilgisi olan birisi. O namaz kıldırıyor diye, diğer gruptan kişiler onun arkasında namaz kılmıyorlar. Gelmiyorlar, gidiyorlar başka köylere namaz kılmaya. Cuma günü biniyorlar arabaya gidiyorlar. Neymiş Yaşar Hoca imamlık yapamıyormuş. Köyde imam yok, kim yapacak? İlla ki cemaatten birisi çıkacak, önde imamlığı yapacak, arkada da diğerleri namazını kılacak. Adam da çok güzel namaz kıldırıyor aslında” diye konuştu.

Kahvehaneler bile ayrı
Oturdukları kahvehanelerin bile ayrı olduğunu söyleyen Sak, karşı karşıya olan kahvehanelerden birbirlerine baktıklarını ancak bu durumun cahillikten başka bir şey olmadığını söyledi.
“Bir taraf Seferoğulları bir taraf Tellioğulları”
Mahalledeki durumu Tosun Paşa filmindeki Seferoğulları İle Tellioğulları ailelerinin çekişmelerine benzettiklerini anlatan Hasan Sak, “Zaten bir taraf Seferoğulları bir taraf Tellioğulları. Kemal Sunal’ın filmindeki gibi aynı. O tarafı Seferoğlulları bu taraf Tellioğlulları olarak isimlendirdik” ifadelerini kullandı.

“Ortak bir muhtar adayı çıkartıp bu çekişmeler bitsin istiyoruz”
Yaşanan çekişmenin sona ermesini istediklerini belirten Sak, “Her iki taraf ortak olarak fikirlerinde birleştiği bir muhtar adayı çıkartıp bu çekişmeleri de ortadan kaldırmak istiyoruz. Köyümüzde bu dönem bunu da sonlandıracağız inşallah. İkilik diye bir olay kalmayacak köyümüzde” dedi.

“Yaşlılar olarak arayı bulmaya çalışıyoruz”
Mahallede yaşayan vatandaşlar da diğer grupla selam sabahın olmadığını, ancak bu durumun biteceğinden ümitlerinin olmadığına dikkat çekti.
Mahallenin büyüklerinden 79 yaşındaki İsmail Ölmez de, “Yok benim adayım olacak, yok senin adayın olacak bunlar oluyor. Müslümanların birbirine küsme hakkı yok. Kavga olmasın, her şey güzellikle olsun. Tatlılıkla olsun. Mahallede böyle iki kişi bir kavga yapsın, biz yaşılar olarak arayı bulmaya uğraşırız” diye konuştu.

“Ezelden beri böyle iddia oluyordu, bitmez bu çekişme”
Kendisini bildi bileli mahallede çekişmelerin yaşandığını aktaran 68 yaşındaki Şükrü Karasu ise “Herkesin bir görüşü var. Ondan küsmüşlerdir. Burası köy yeri, kuruluşundan böyle bu işler. Ezelden beri böyle iddia oluyordu. Ben 68 yaşındayım kendimi bildim bileli bu köyde bu var. Hala da devam ediyor. Ben bunun kalkacağını, biteceğini zannetmiyorum. Devam eder bu. Eskiden ben çocukluğumdan beri kahveler ayrı, hala aynı. Bir grup oraya gitmez, bir grup kişi bu tarafa gitmez. Bunu değiştiremezsin, herkesin görüşü ayrı. Bu böyle gidecek” şeklinde konuştu.

“Yukarıdakiler aşağıya, aşağıdakiler yukarıya gitmiyor”
Kahvehane çalışanlarından Kamil Özyorulmaz (48) da çekişme içinde oldukları gurubun kendi kahvelerine gelmediğini belirterek, “Yukarıdakiler buraya gelmiyor, aşağıdakiler yukarıya gitmiyor. Ayrılar ama çoğu bu tarafta, muhtarlık tarafı daha kalabalık. Bir taraf orda bir taraf burada. Kavga olsun, böyle şey olsun istemiyoruz. Köylülerin hepsi iyi ama hep birlikte olsak daha iyi” dedi. 

Mihrap Düzöz - Sinan Yeniçeri - Amede Alpagüt

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın BARÜ’de kampüsteki hayvanlar için yaşam merkezi oluşturuldu Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kutlubey Yerleşkesi’nde kampüs içinde yaşayan hayvanlar için "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Bartın Üniversitesinde (BARÜ) kampüs içinde yaşayan hayvanların güvenli ortamlarda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Kutlubey Yerleşkesi’nde 400 metrekarelik alana inşa edilen merkez, BARÜ Doğa ve Hayvan Kulübü öğrencileri ile akademik ve idari personelin iş birliğiyle oluşturuldu. Böylece BARÜ, Öğrenci Yaşam Merkezi ve Engelsiz Yaşam Alanı’ndan sonra oluşturduğu Hayvan Yaşam Merkezi ile sosyal, erişilebilir ve kapsayıcı kampüs çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Hayvan Yaşam Merkezi’nde incelemelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, kulüp yetkililerinden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Rektör Akkaya, hayvan dostu kampüs çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak "Hayvanların beslenme ve barınma ihtiyaçlarını daha düzenli ve kontrollü şekilde sağlamak için Doğa ve Hayvan Kulübümüz ile birlikte sürdürülebilir bir model oluşturduk. Kampüs içinde yaşayan hayvanlarımızın güvenli ve doğal bir ortamda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla bir yaşam merkezi inşa ettik. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve Bartın esnafımızın katkılarıyla oluşturduğumuz bu projenin, diğer üniversitelerimize örnek olmasını temenni ediyorum. Başta kulüp danışmanı Doç. Dr. Lale Özdemir Şahin olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Kars Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’ne birinci derece tarımsal örgüt belgesi Kars’ta hayvancılık alanında faaliyet gösteren Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen tarımsal amaçlı örgütlerin derecelendirilmesi programı kapsamında "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Belge, Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın tarafından Birlik Başkanı Eren Alp’e takdim edildi. Belgeyle birlikte Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin kurumsal yapısı, üretici temsil gücü ve tarımsal faaliyetlerdeki yeterliliği resmiyet kazanmış oldu. Birliğin, aldığı belge sayesinde destekleme programları ve projelerde daha etkin rol alması bekleniyor. Kars’ta ilk kez bir tarımsal örgütün birinci derece statüye ulaşması, hayvancılık sektörü açısından önemli bir başarı olarak değerlendirildi. Belge takdim töreninde konuşan Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın, Kars’ın tarım ve hayvancılıktaki stratejik önemine dikkat çekti. Aydın, "Kars, tarım ve hayvancılığın başkenti konumunda. 600 binin üzerinde büyükbaş hayvan varlığımızla ülkemizin hem besilik dana hem de süt ve süt ürünleri ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyoruz. Bu noktada Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, üye sayısı ve yaptığı çalışmalarla çok kıymetli bir sivil toplum kuruluşudur. Bakanlığımızın yeni yönetmeliğiyle tarımsal örgütlerin derecelendirilmesi yapılıyor. Bu kapsamda birinci derece belge alan örgütlerin üyeleri, desteklemelerden ve kredi imkanlarından daha avantajlı şekilde yararlanıyor. Kars’ta ilk kez bir birliğimiz bu başarıyı elde etti. Bu hem Kars hayvancılığı hem de üreticilerimiz adına son derece önemlidir. Ülke genelinde bu yıl 105 örgüt bu kapsama girdi, bunlardan biri Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği oldu. Gurur duyuyoruz" dedi. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Eren Alp ise elde edilen başarının ortak bir emeğin sonucu olduğunu belirtti. Alp, "Kars, hayvancılığıyla var olan bir il. Biz göreve geldiğimiz günden itibaren birliğimizi daha güçlü hale getirmek için çalıştık. Bu başarı; sadece Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin değil, Kars üreticisinin ve Tarım İl Müdürlüğümüzün de başarısıdır. Birinci derece örgüt olmanın çok önemli avantajları var. Birliğimize üye üreticilerimiz kamu bankalarında kullandıkları kredilerde yüzde 10 faiz indiriminden yararlanacak. Ayrıca süt ve buzağı destekleriyle birlikte üreticilerimiz yaklaşık 1.000 TL’ye varan ek destek alacak. Bu, doğrudan Kars ekonomisine giren bir kazançtır. Merkez Birliği yönetiminde yer almamız, Kars’ın hayvancılıkla ilgili sorunlarını doğrudan bakanlığa iletmemiz anlamına geliyor. Masada artık Kars’ın bir koltuğu var. Ayrıca bu yıl 172 bin küpeleme yaparak Türkiye genelinde ikinci sıraya yükseldik. Bu başarı sahada çalışan personelimizin ve kurumlarımızın koordineli çalışmasının sonucudur" diye konuştu. Konuşmaların ardından program hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.
Ağrı Ağrı’da doğum günü pastası faciası: Üniversite öğrencisi hayatını kaybetti Ağrı’da yumurtaya alerjisi bulunan üniversite öğrencisi Remziye Horuz (25), doğum günü için arkadaşlarının aldığı pastayı yedikten sonra geçirdiği alerjik reaksiyon sonucu tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Edinilen bilgilere göre, Abdurrahim Arvasi Kız Yurdu’nda kalan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Mütercim ve Tercümanlık Bölümü 4. sınıf öğrencisi Remziye Horuz’a arkadaşları 2 Aralık’ta doğum günü sürprizi yapmak istedi. İddiaya göre, il merkezindeki bir pastaneye giden iki öğrenci, arkadaşlarının yumurtaya alerjisinin bulunduğunu belirterek yumurta içermeyen pasta siparişi verdi. Doğum günü kutlaması sırasında pastadan yiyen Horuz, kısa süre sonra fenalaştı. Arkadaşlarının durumu fark etmesi üzerine Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan genç öğrenci, aynı gece yoğun bakım ünitesine alındı. Horuz, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen yoğun bakımdaki yaşam mücadelesini kaybetti. Olayla ilgili Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, pastanede çalışan Y.A. (41) ve F.Y. (32) gözaltına alındı. Ayrıca olay günü alınan pasta numunesinin yumurta bileşeni içerip içermediğinin tespiti amacıyla İstanbul İl Tarım Müdürlüğü Laboratuvarı’na gönderildiği öğrenildi. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlhami Gülçin de yayımladığı taziye mesajında, "Üniversitemiz Mütercim ve Tercümanlık Bölümü 4. sınıf öğrencisi Remziye Horuz’un, geçirdiği gıda alerjik reaksiyonu sonucu tedavi gördüğü yoğun bakımda hayatını kaybettiğini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına, arkadaşlarına ve üniversitemiz camiasına başsağlığı diliyorum. Mekânı cennet olsun" ifadelerine yer verdi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.