GÜNDEM - 20 Şubat 2020 Perşembe 11:56

Trabzon'da onu herkes bıyığı ve klasik arabalarıyla tanıyor

A
A
A
Trabzon'da onu herkes bıyığı ve klasik arabalarıyla tanıyor

Trabzon'da bıyığı ve klasik arabalarıyla tanınan Kemal Hacısalihoğlu, vasiyetinde bile klasik otomobille gömülmek istiyor.

Akçaabat ilçesi Söğütlü Mahallesi'nde yaşayan 62 yaşındaki Kemal Hacısalihoğlu, kentte klasik arabalarıyla tanınıyor. 12 yaşında başladığı klasik araba macerası ile yıllardır hurda olarak aldığı klasik otomobilleri toplayarak hobisini devam ettiren Hacısalihoğlu, otomobillerinin yanı sıra bıyığıyla da görenlerin dikkatini çekiyor. Dilinden anlayacağı arabaları sürdüğünü belirten Hacısalihoğlu, "Bu işe 12 yaşında başladım. Aldığım arabayı satıcı usulüyle ne alırım ne de yaptırırım. Kendime ait yaptırırım onu ama sattığım zaman da vatandaş yarın bana şu arabayı macunla kapattı, bakalitle bana sattı demesin. Vicdanım sızlar. Lastiğini bile değişmem. Yeni arabayı şoförün tamir etme şansı yok, hep beyinli bilgisayarlı. Ben dilinden anlayacağım bir arabayı süreceğim. Bu arabayla konuşabilirsin. Bu sana elektrik verir. Bu arabamı yürütürüm, nasıl yürütürüm. Çünkü dilinden anlarım. Anlamadığım bir arabayı da sürmem. Benim arabam yolda kalmaz. Kemal da yolda kalmaz. Niye? Arabasını tamir eder gider" dedi.

Trabzon'da onu herkes bıyığı ve klasik arabalarıyla tanıyor

"Beni arabamla gömün"

Gece bile arabada yatarken mutlu olduğunu dile getiren Hacısalihoğlu, "Eşim diyor ki 'Parayı hep harcıyorsun eski arabalara, seni bırakacağım.' Adamdan ne istersin emeklilik, arabası olsun, evi olsun tamam. Tamam hepsi bende var da rahat ol ya. Sen diyorsun bana ki parayı hep eski arabalara harcıyorsun. Kumar oynamıyorum ya yeri geldi mi bana bıyığını da kes diyor. Kesmem, bu şehir beni böyle tanıyor. Ben buyum, bundan başka da dönecek değişecek şeklim yok. Turist, yolda çantası arkasında otostop yapıyor. Alıyorum onu ne zaman indiriyorum bana sarılıyor. Beni orada reklam yapacak, 'Türkiye’de böyle bir insanla karşılaştım, beni getirdi para almadı.' Ben isterim ki gece bile arabamın içinde yatayım, öyle mutlu olurum. Bunlarla mutlu oluyorum. Ömrümü uzatan bunlardır. Vasiyette verebilirim ölürsem beni arabamla gömün diye" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Özgür Özel’e 9 yaşındaki adaşından sürpriz Manisa’nın Alaşehir ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kalabalığın içinde ulaşan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı hayatının en mutlu gününü yaşadı. Doğum öncesi kan uyuşmazlığı tespit edilen ve Özgür Özel’in girişimleriyle kan değişimi sağlanan minik bebeği 9 yıl sonra karşısında adaşı olarak gören Özel, çocukla yakından ilgilendi. Manisa’nın Alaşehir ilçesi Şahyar Mahallesi’nde oturan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı, kalabalığa rağmen, Özgür Özel’e ulaşıp ’hoş geldin’ demeyi başardı. Özgür Özel’in milletvekili olduğu dönem olan 31 Aralık 2015 yılında doğan Özgür Sarı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dünyaya geldi. Kan uyuşmazlığı nedeniyle, doğar doğmaz kanının değişmesi gereken ve 31 Aralık Yılbaşı tatili nedeniyle doktorların tatilde olabileceğini düşünen anne Raziye ve baba Serkan Sarı’nın, Özgür Özel’e ulaşıp yardım istemesiyle sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ve Özgür adını verdikleri evlatları 9 yıl sonra kendisinin hayata bağlanmasına vesile olan adaşıyla buluşmanın mutluluğunu yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Alaşehir’e geleceğini duyan anne Raziye ve dede Osman Sarı, tüm kalabalığı delerek, Özgür Özel’e ulaşmayı başardı. Özgür Özel de adaşıyla yakından ilgilenerek sevdi. Anne Raziye Sarı, "Oğlum karnımdayken kan uyuşmazlığı tespit edildi. Çocuk doğar doğmaz kanının değişmesi gerekiyordu. Doğum 31 Aralı gününe denk geldi. 31 Aralık yılbaşı olduğu için doktor bulamayacağız diye korktuğumuz için eşim Serkan ve dedemiz Osman Sarı, Özgür Özel’e telefon ederek yardım istedi. Özgür Özel bize hemen hastaneye gitmemizi ve danışmanının yardımcı olacağını söylemiş. Bizde hemen yola çıktık. Doktorlar bizi kapıda karşıladı. Hemen hastaneye yatırdılar ve öğlen üzeri doğum oldu. Çocuğumun kanı değişti. Eğer kanı değişmeseydi, bu gün belki hayatta olmayacaktı. Biz telefonla konuştuktan sonra yolda giderken, çocuğumuzun adını ’eli bol, ikram’ anlamına gelen Kerem adını verecektik. Özgür Özel’in ilgisi ve yardımlarından dolayı, çocuğumun sağlıklı bir şekilde doğması üzerine adını Özgür koymaya karar verdik. Çocuğumuz sağlıklı doğdu, kanı değişti, hayata tutundu, bizde adını Özgür koyduk. Bu günde Özgür Özel’le buluşturduk." dedi. Özgür Sarı da adını aldığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kavuştuğu ve konuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi.
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.