SAĞLIK - 10 Mayıs 2017 Çarşamba 17:28

Türkiye ilk kanser ilacına kavuşuyor

A
A
A
Türkiye ilk kanser ilacına kavuşuyor

Uluduağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü doktorları, kolon kanserinin tedavisinde yeni bir bileşik bulundu.

Türk akademisyenlerin buluşu olan ve hayvanlar üzerinde olumlu sonuçlar elde edilen bileşik, gönüllü insanlar üzerinde denendikten sonra eczanelerdeki yerini alacak.

Uludağ Üniversitesi öğretim üyelerinden 3 doktor kolon kanseri tedavisi için 2011 yılında başlattıkları projenin sonuna geldi. Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysel Turan Yılmaz, Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ceyda İçsel ve İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Engin Ulukaya, kolon kanseri tedavisi için 2011 yılında başlattıkları araştırma üzerinde keşfettikleri bileşikleri fareler üzerinde denemeye başladı. Fareler üzerinde denemesi yapılan bileşiğin kolon kanseri tümörünü küçülttüğü ve yan etkisinin daha az olduğu gözlemlendi.

Türkiye’nin ilk kanser ilacı olma yolunda hızla ilerleyen projede hayvanların üzerinde olumlu sonuçlanan bileşiğin insanlar üzerinde denenmesi aşamasına gelindi. Bileşiğin gönüllü insanlar üzerinde denendikten sonra ilaç yapımı için çalışmaların başlayacağını belirten Biyokimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Engin Ulukaya, "Öncelikle ürettiğimiz bir bileşiğin, yani ilaç değil. Bunun adına ilaç demek için henüz erken. Keşfettiğimiz bileşiği fareler üzerinde denediğimizde gördük ki kanserli tümörde küçülme oluyor. Ayrıca bizim bulduğumuz bileşik, şu anda piyasada var olan kanser ilaçlarına oranla çok daha zararsız. Piyasadaki kanser ilaçları insanlarda yan etki yapabiliyor. Ama bulduğumuz bileşik için böyle bir etki söz konusu değil. Ayrıca piyasadaki kanser ilaçlarını farelere yüksek dozda verdiğimizde onların öldüğünü gördük. Ama bizim bileşik farelere yüksek dozda verdiğimizde kanser tümörünün yok olduğunu gözlemledik" şeklinde konuştu.

Bileşiğin son aşamasına gelindiğini ifade eden Prof. Dr. Ulukaya, "Şu anda bileşik insanlar üzerinde deneme aşamasına geldik. Elbette gönüllü insanlar üzerinde denemesi yapılacak. Sonuç alınması halinde bileşik ilaç haline getirilecek ve 4 yıl içinde eczanelerde satılmaya başlayacak. Bir ilacın ülke ekonomisine yıllık 10 milyar dolar getirisi vardır. Dünyanın en fazla satan 10 kanser ilacına bakarsanız o ülkeye yıllık getirisi 8 ile 10 milyar dolar" diye konuştu.

Bileşik için Türk Patent ve Marka Kurumundan 20 yıl süreyle ’İncelemeli Patent’ aldıklarını söyleyen Prof. Dr. Veysel Turan Yılmaz ise, "Özellikle Japonya,Güney Kore ve Çin, bizim yaptığımız gibi kendi ilacını üretti ve şu anda kullanıyor. Amerika’dan artık ilaç almıyor. Proje için Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yıllar önce ’Bizim de ilacımız olsun’ dedi. Bizde şimdi kendisinden destek bekliyoruz" dedi.

Bileşik ilaç haline gelmesinden sonra Türkiye’nin milli bir ilaca sahip olacağını aktaran Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay, "Üniversitede yapılan çalışmaların mutlaka sanayiye yansıması da olmalı. Bileşiği yapan arkadaşlarımız patenti aldılar. Patenti almak önemli ama bu patent sağlık sektöründe olduğu için ilaca dönüşmediği sürece bir anlamı yok. Bunu başkalarına kaptırmamak lazım" şeklinde konuştu.

Abdullah Çibir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da kafa kafaya çarpışan araçlar savruldu: 5 yaralı Bartın’da karşı istikametlerde seyir halinde bulunan 2 araç, hız uyarı tabelası önünde çarpıştı. Kazada 2 kişi, su kanalına devrilen araçta sıkışırken, biri çalılık alana, araçların parçaları ise yola savruldu. Kazada 1’i ağır 5 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre Gürgenpınarı’ndan Bartın istikametine seyreden ve sürücüsünün ismi belirlenemeyen 74 ABF 264 plakalı araç ile karşı yönden gelen yabancı ülke plaka kodu bulunan ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen araç ile çarpıştı. Boğaziçi Caddesi üzerindeki hız limitlerini gösteren tabela önünde meydana gelen feci kazanın sebebinin ise aşırı hız olduğu belirtildi. Kazada çarpışmanın etkisiyle araçlardan biri yol kenarındaki su kanalına devrildi. Araç içerisinde bulunan 3 kişiden biri çalılık alana savrulurken, 2’si ise araçta sıkıştı. Diğer araç ise su kanalına ramak kala durmayı başarırken içerisindeki 2 kişi de yaralandı. Hava yastıkları açılan araçta bulunanların hafif şekilde yaralandığı öğrenilirken, araç içerisindeki kan izleri ise dikkat çekti. Her iki araçtan kopan parçalar yola ve yol kenarına savruldu. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Araçta sıkışan 2 yaralı, itfaiye, polis ve sağlık ekiplerinin yürüttüğü başarılı çalışma ile kurtarılarak, ambulansa bindirildi. Yabancı plakalı araçta bulunan ve yaralanan 2 kişinin ise gurbetçi olduğu kaydedildi. Olay yerine gelen polis ekipleri yolda başka bir kazanın yaşanmaması için güvenlik tedbiri aldı. Yapılan ilk müdahalenin ardından yaralılar, Bartın’daki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada yaralanan 5 kişiden birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazanın ardından trafiğin kontrollü bir şekilde sağlandığı yol, yürütülen temizlik çalışması ve aracın su kanalından kurtarılması çalışmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.
Adana Baraj göletlinde kaybolan adamın cansız bedenine 17 gün sonra ulaşıldı Adana’nın Kozan ilçesinde Ramazan Bayramı’nın 2’nci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de yüzerek karşıya geçmeye çalışırken kaybolan 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken’in (35), jandarma su altı robotu ile 17 gündür süren arama çalışmasında cansız bedenine gece saatlerinde ulaşıldı. Ankara’dan Kozan’a Ramazan Bayramı tatilini geçirmek için gelen 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken, Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de balık tuttuktan sonra baraj göletlinde yüzerek karşıya geçmek isterken bir anda gözden kayboldu. 3 çocuk babası Oktay Sarıtiken’in 17 gündür süren arama kurtarma çalışmasında su altı robotları cansız bedenine ulaştı. Sarıtiken’in cansız bedenine 35 metre derinlikte ulaşıldı Ankara’dan ilçeye gelen Jandarma ekipleri, su altı robotu ile gece saatlerinde yaptığı aramada Sarıtiken’in 35 metre derinlikte ve baraj göletine girdiği yerden 100 metre açıkta cansız bedenine ulaşıldı. 17 gündür Sarıtiken ailesi ve mahallelinin acı bekleyişi sürerken Muhtar Mızrak Acar 17 gündür bir haber almayı beklediklerini ifade ederek "Arama çalışması günlerdir aralıksız sürdü. Çok şükür cenazemize ulaştık. Jandarma ekiplerine ve AKOM ekiplerine teşekkür ederiz Allah razı olsun” dedi. Sarıtiken’in cenazesi Adana adli tip kurumuna gönderildi.