GÜNDEM - 29 Mart 2015 Pazar 10:23

Türkiye’de cezaevleri tamamen doldu

A
A
A
Türkiye’de cezaevleri tamamen doldu

Türkiye’de, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı 164 bin 461’e ulaştı. Cezaevlerinin kapasitesi dolmakla kalmadı, tam bin 332 kişi aştı. Cazaevlerinin doluluk oranını değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Tahir Elçi, Türkiye’de infaz rejiminde köklü bir değişikliğe ihtiyaç olduğunu söyledi.

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, tutuklu ve hükümlü sayısı 28 Şubat 2015 tarihi itibariyle 164 bin 461 kişiye ulaştı. Cezaevinde bulunanların 156 bin 433'ü erkek, 5 bin 871'i kadınlar, 2 bin 157'si 18 yaş altındaki çocuklar oluşturdu. Türkiye'de 2005 yılında 55 bin 870 olan tutuklu ve hükümlü sayısı 2014 yılının 12. ayında yüzde 180,5 oranında artışla 156 bin 707'ye yükseldi.

“KORKUNÇ BİR TABLO İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Cazaevlerinin doluluk oranını değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Tahir Elçi, Türkiye'nin hem sosyo-ekonomi bakımında hem siyasal nedenlerle olağanüstü bir süreçten geçtiğini ifade ederek, ülkede son 15-20 yıl içerisinde bir göç hareketinin yaşandığını işaret etti. Bunun yanı sıra ekonomik ve sosyal sorunların yaşandığını dile getiren Elçi, Kürt meselesiyle bağlantılı toplumsal altüst oluşlara tanık olduklarını söyledi. Elçi, “Türkiye’de ne yazık ki bu yasalarla cezaevleri kapasite üstü bir hal aldı. Mevcut kapasitenin çok üstünde Türkiye’de tutuklu ve hükümlü var. 170 bine varan tutuklu ve hükümlü sayısı ile korkunç bir tablo ile karşı karşıyayız. Aslında bu tablo Türkiye’de sosyal barışı da tehdit etmektedir. Sosyal barışın da aslında tehdit altında olduğunu bu tablo bize göstermektedir. Salt politik niteliği olan suç bakımından değil, sıradan suçlar bakımından da 170 bine varan insanın halen tutuklu ve hükümlü olduğu bir toplumsal atmosferde siz bir sosyal barıştan söz edemezsiniz” dedi.

“CEZAEVİ SİSTEMİNİN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR”
Daha fazla cezaevi inşa ederek, yasaları zorlayarak, yasal tedbirlerle bu sorunun çözülemeyeceğini aktaran Elçi, “Türkiye’de infaz rejiminde çok köklü bir değişikliğe ihtiyaç var. Özellikle belirli suçlar bakımında hükümlülerin aynı infaz yerine kamusal birtakım hizmetlerde istihdam edilerek, böylelikle hem topluma kazandırılmaları hem üretime katılmaları hem de özgürlüklerinin de daha az kısaltılacağı bir yasal düzenlemeye ihtiyacımız var. Türkiye’nin halen bir çok bölgesinde hızla cezaevleri inşa çalışmaları sürdürülmektedir. Biz bütün bunların çözüm olmadığını düşünüyoruz. Elbette demokratik bir toplumda yasaları ihlal eden olacaktır. Aynı zamanda infaz müesseseleri olacaktır. Ama modern ve çağdaş cezaevi sistemlerinden bir tanesi kişileri cezaevlerinde tutmak yerine onları topluma kazandırmak, onları toplumsal ekonomik yaşama katmak ve yeniden ıslah etmektir. Cezaevi sisteminin gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Türkiye'de tutuklu ve hükümlü sayısı 2005 yılında 55 bin 870, 2006'da 70 bin 277, 2007'de 90 bin 837, 2008'de 103 bin 235, 2009'da 116 bin 340, 2010'da 120 bin 814, 2011'de 128 bin 604, 2012'de 136 bin 20, 2013'de 145 bin 478, 2014’de 158 bin 837, 2015 yılının Şubat ayında ise 164 bin 461'e yükseldi.

355 CEZAEVİ DE DOLDU
Türkiye'de 291 kapalı, 53 müstakil açık ceza infaz kurumu, 2 çocuk eğitim evi, 5 kadın kapalı, bir kadın açık, 3 çocuk kapalı ceza infaz kurumu olmak üzere toplam 355 ceza infaz kurumu bulunuyor. Cezaevlerinin 163 bin 129 kişi kapasitesi mevcut. Şubat ayı itibariyle tutuklu ve hükümlü sayısı 164 bin 461. Cezaevlerinde kapasitenin üzerinde tam bin 332 kişi bulunuyor.

MARMARA İLK SIRADA
Tutuklu ve hükümlülerin bölgelere göre dağılımında Marmara Bölgesi 46 bin 528 ile ilk sırada yer alırken, Marmara'yı 27 bin 90 ile Ege Bölgesi, 24 bin 455 ile Akdeniz Bölgesi, 22 bin 769 ile İç Anadolu Bölgesi, 19 bin 805 ile Karadeniz Bölgesi, 13 bin 763 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi, 10 bin 623 ile Doğu Anadolu Bölgesi izledi.

HIRSIZLIK BAŞI ÇEKİYOR
Türkiye’de 2 Mart 2015 tarihi itibariyle cezaevlerinde en fazla hırsızlık, uyuşturucu ve adam öldürme suçlarından giren tutuklu ve hükümlüler bulunuyor. Cezaevlerinde bulunanların bazı suçlarına göre dağılımında ilk sırayı 35 bin 663 ile hırsızlık alıyor. Hırsızlığı 28 bin 909 ile uyuşturucu, 27 bin 592 ile adam öldürme, 19 bin 722 ile yaralama, 19 bin 283 ile yağma veya gasp, 13 bin 172 ile cinsel suçlar, 7 bin 333 ile sahtecilik, 4 bin 728 ile dolandırıcılık, 2 bin 203 ile fuhuş, bin 890 ile de adam öldürmeye teşebbüs suçları izledi.

AHMET ÜN - SERVAN ALACABEY
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Çağdaş Bodrumspor Başkanı Çağlar’dan spor salonu talebi Çağdaş Bodrumspor Başkanı Dağlarca Çağlar, ilçeye spor salonu yapılması durumunda yeniden Süper Lig’e dönme ve maçları Bodrum’da oynama hayallerinin olduğunu söyledi. Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nden bir alt lige düşen Çağdaş Bodrumspor’un başkanı Dağlarca Çağlar, sezon değerlendirmesi ve yeni sezon hedeflerini anlattığı bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Kendilerini tüm maçlarda yalnız bırakmayan Bodrum ve Muğla seyircisi ile basın mensuplarına teşekkür eden Çağlar, bu sene Kadınlar Süper Lig’ine yükselen Bodrum Basketbol’u tebrik etti. Ligde son ana kadar mücadeleye devam ettiklerini söyleyen Dağlarca Çağlar, bu sezon en büyük problemlerinin salon olduğunu belirterek, “Son 2 hafta ligden düştüğümüz kesinleşti ama o haftalara kadar elimizden ne geliyorsa, lige renk katmak için elimizden geleni yaptık. Sempati uyandırdığımızı düşünüyoruz. Sezon boyunca çeşitli problemler yaşadık ama bunların en büyüğü salon problemiydi. Geçen yaz federasyon ile yaptığımız görüşmelerde birinci ağızdan bu maçların belli bir revizyon ve tadilat yapılarak Bitez’de oynanabileceğini şifahen duymuştuk ve bu doğrultuda bir kadro kurduk ama daha sonra buna izin verilmeyeceği söylendi. Ben de gerek Türkiye Basketbol Federasyonu gerek Spor Bakanlığı, gidebileceğim her yere gittim. Açıkçası bu yolda tek başıma mücadele ettim. Elimden geleni yapmaya çalıştım ama maalesef izin alamadık. Muğla’da oynama kararı çıktı. Bir şekilde bu dezavantajlı serüvene başladık. Bu bizim için maddi olarak da ekstra bir yüktü ama işin sportif kısmına etkisi çok daha büyüktü. Sonuçta haftanın 6 günü antrenman yaptığınız bir salonda oynayamıyorsunuz. Bir deplasman gibi bir gün öncesinde Muğla’ya gidiliyor, otelde kalınıyor ve ertesi gün maç oynanıp geri dönülüyor. Bunların hepsi bizim için dezavantajdı” diye konuştu. Geçen sezon Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Bodrum Belediyesi’nden bekledikleri manevi desteği alamadıklarını söyleyen Dağlarca Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Beklediğim maddi destek değildi. Salon konusu ile ilgili örgütlenip sesimizi duyurmamız lazımdı ama başaramadık, örgütlenemedik. Bu anlamda yanımda bir güç hissetmek isterdim. Sonuçta belediyeler de devlet kurumlarıdır. Ben özel sektörüm, basketbol kulübü başkanıyım. Tabii ki bu devlet kurumlarını yanıma almadan bir şeyleri çözmem çok kolay olmayacak." Bodrum’a acilen bir spor salonu yapılması gerektiğini vurgulayan Dağlarca Çağlar, Çağdaş Holding olarak ilçeye bir spor salonu yapmak gibi planlarının olmadığını, bu salonun devlet gücü ile yapılabileceğini dile getirdi. Çağlar, ilçeye spor salonu yapılması durumunda yeniden Süper Lig’e dönme ve maçlarını Bodrum’da oynama hayallerinin olduğunu kaydederek “Bodrum’a salon yapılmadan Süper Lig’e çıkmanın bizim için çok yorucu bir yol olacağını öngörüyoruz” değerlendirmesini yaptı. Yeni bir altyapı oluşumlarının olmasına rağmen altyapıda yaklaşık 200 sporcularının olduğundan bahseden Çağdaş Bodrumspor Başkanı Dağlarca Çağlar, bu sezon altyapıdan yetişen bazı oyuncuları, profesyonel takımda oynatacaklarını dile getirdi. Bu sezon maçlarını Bodrum’da oynayacaklarını hatırlatan Dağlarca Çağlar, “Bu sezon oyuncularımızın tamamıyla sözleşmemiz bitiyor ama devam etmek istediğimiz oyuncular olacaktır. Bunun için liglerin tamamlanmasını bekliyoruz. Hocamızla da yollarımızı ayırdık, kendisine de çok teşekkür ediyoruz. Her şeye rağmen emeğini koydu. Yeni bir kadro, yeni bir teknik heyetle devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.