KÜLTÜR SANAT - 24 Nisan 2018 Salı 11:00

Türkiye’de geçen yıl 58 bin 27 kitap yayımlandı

A
A
A
Türkiye’de geçen yıl 58 bin 27 kitap yayımlandı

Türkiye’de 2017 yılında 58 bin 27 kitap yayımlandığı belirlenirken, bu sayının 2016 yılına oranla yüzde 10,8 arttığı belirlendi.

Medya takibinin önemli kurumu Ajans Press, geçen yıl Türkiye’de yayımlanan kitap sayılarını inceledi. Ajans Press’in Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, Türkiye’de 2017 yılında 58 bin 27 kitap yayımlandığı belirlendi. Yayıncılar tarafından yayımlanan kitap sayısı 58 bin 27 olurken, 212 elektronik kitap (DVD, VCD,CD), bin 767 web tabanlı elektronik kitap, 26 konuşan kitap ve 303 diğer olmak üzere toplamda bu sayının 60 bin 335’e çıktığı görüldü. 

En fazla artış eğitim konulu yayınlarda oldu 

Ajans Press ve PRNet’in gerçekleştirdiği medya analizinde kitap başlığı altında medyaya 151 bin 852 haber yansıdığı belirlenirken, bu rakam 2016 yılında 121 bin 482, 2015 yılında ise 119 bin 380 oldu. 2017 yılında özel sektör tarafından yayımlanan materyal sayısı 55 bin 663 olarak belirlenirken, bu sayının 2016 yılına oranla yüzde 11,1 arttığı tespit edildi. Böylelikle, geçen yıl yapılan yayımların yüzde 92,2’sini özel sektör, yüzde 5,3’ünü kamu ve eğitim kurumları, yüzde 2,5’ini ise sivil toplum kuruluşları gerçekleştirdi. Yayınlar konularına göre incelendiğinde de; yayımlanan materyallerin yüzde 28,4’ü eğitim, yüzde 19,1’i yetişkin kültür, yüzde 16,6’sı çocuk ve ilk gençlik, yüzde 16,3’ü yetişkin kurgu edebiyat, yüzde 13,5’i akademik, yüzde 6,1’i ise inanç konulu olarak ayrıldığı görüldü. Yayınlarına göre ayrılan kitaplardan, eğitim konulu olanların sayısı 2016 yılına oranla yüzde 16,6 artış gösterirken, en büyük yükselme ile 17 bin 153’e ulaştığı saptandı. Bunun yanı sıra, çocuk ve ilk gençlik yayınları da yüzde 16,5 artarak 10 bin 42 oldu. 

2017 yılında yayımlanan materyallerin yüzde 91,4’ünün dili Türkçe olurken, yüzde 5’i İngilizce, yüzde 3,6’sı ise diğer diller şeklinde gerçekleşti. Satılan kitap bandrolü sayısı da 407 milyon 739 bin 8 adet olarak görülürken, 2016 yılına oranla yüzde 0,9 arttığı gözlemlendi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa ANASİAD Genel Başkanı Hakan Birkan: "Hep birlikte ekonomiye odaklanmalıyız" Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANASİAD) Genel Başkanı Hakan Birkan, Türkiye’nin bir süredir yüksek enflasyon, yüksek faiz ve döviz fiyatlarındaki uyumsuzlukla mücadele ettiğini, bu yüzden tüm kesimlerden siyasi çekişmeleri geride bırakarak sadece ekonomiye odaklanması gerektiğini söyledi. TÜİK’e göre, Tüketici Fiyat Endeksinin nisanda aylık bazda 3,18, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinin de yüzde 3,60 artış gösterdiğini, yıllık enflasyonun tüketici fiyatlarında yüzde 69,80, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 55,66 olarak gerçekleştiğine dikkat çeken ANASİAD Genel Başkanı Hakan Birkan, iş dünyası için en büyük sorunun enflasyon olduğunu, bunun yanı sıra yüksek faiz nedeniyle paraya ulaşmanın zorlaştığını bunun da yatırım ve üretimin önündeki engeller olduğunu belirterek, “Ülkemizdeki tüm kesimlerin kısır çekişmeleri bir kenara bırakarak biran önce gerçek gündem olan ekonomiye odaklanmasını gerekiyor. Merkez Bankası, yılsonu enflasyon beklentisini yüzde 36 olarak açıkladı. Ancak iş dünyası olarak bu yılı yüzde 43-44 bandında tamamlanmasını bekliyoruz. Bununla birlikte ihracatın sıkıntıya girmemesi ve ithalatın cazip hale gelmemesi için kur ile enflasyon arasındaki dengenin de kopmaması lazım. Kuru baskılayarak enflasyonu tutmanın kısa vadeli birtakım faydaları olabilir ama bu ithalatı artıran, ihracatı baskılayan unsurdur. Bu da kapatmak için büyük bir mücadele içinde olduğumuz dış ticaret açığımızı olumsuz yönde etkileyecektir" dedi. Yüksek faiz politikası sebebiyle banka kredisi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu belirten Hakan Birkan, enflasyonun yüksek olduğu bir ortamda, kredi maliyetlerinin enflasyon üzerinde konumlanmasının piyasanın bir gerçeği olduğunu kabul ettiklerini ama ticari faaliyetleri devam ettirmek için de kredi kullanımının zorunlu olduğunu vurguladı. Beklentilerinin enflasyonun makul seviyeye inmesi, buna bağlı olarak da faizlerin ve kredi maliyetlerinin daha uygun bir noktaya gelmesi olduğunu ifade eden Birkan, “Elbette kredi maliyetlerinin aşağıya çekilmesi, enflasyonun aşağıya çekilmesiyle uyumlu bir halde olacaktır. Bu yüzde de el birliği ederek önce enflasyonla topyekûn mücadele etmeliyiz. Türkiye 2 yıldır seçim atmosferinde. Uygulanan seçim ekonomisi bütün dengeleri bozdu. Diğer yandan uzun bir pandemi sürecinin ardından Rusya Ukrayna arasında çıkan savaş dünyada ekonomileri alt üst etti. Geçen yıl yaşadığımız deprem felaketi ise ekonomimize büyük bir darbe vurdu. Şimdi el birliği ile bu durumu terse çevirecek hamleler yapmak zorundayız. Başta siyasetçiler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinden normalleşme adımları atmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu. Hakan Birkan önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasında gerçekleşen görüşmenin ve görüşme sonrasında da iade-i ziyaret yapılacağının açıklanmasının ülkede siyasi tansiyonun düşmesinde olumlu bir adım olarak gördüklerini de söyledi. Birkan, “İş dünyası olarak, sadece üretime odaklanmak istiyoruz. Ülkemizin ilerlemesi, halkımızın refah ve mutluluğu için birlik ve beraberlik içinde olmamız çok önemli. Ekonomideki olumsuzluklara, dünyada devam eden savaşlara rağmen gelecekten umutluyuz” dedi.
Bursa BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, tekrar YESİDEF yönetiminde BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, YESİDEF yönetimine yeniden seçildi. Dönmez, endüstriyel yemek sektörünün üst kuruluşu olan YESİDEF’in sektörün gelişmesi için çok önemli çalışmalar yaptığını söyledi. Yemek Sanayicileri Federasyonunun (YESİDEF) olağan genel kurulu kısa süre önce İstanbul’da yapıldı. Federasyon Başkanı Hüseyin Bozdağ’ın güven tazelediği kongrede Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez de bir kez daha Yönetim Kurulu üyesi seçildi. Stratejik öneme sahip olan endüstriyel yemek sektörünün ciddi büyüklüğe ulaştığını söyleyen Coşkun Dönmez, ülke genelinde 6 bin dolayında firmada yaklaşık 400 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çekti. Günümüzde gıdaya ulaşmanın zorlaştığını ve bu nedenle gıda güvenliğinin daha da önemli hale geldiğini ifade eden Dönmez, “Her sektörde olduğu gibi endüstriyel yemek sektörünün de kendine has zorluları ve sorunları var. Sektörün gelişimini, öncelikle sorunlarımızı çözerek başlamamız doğru olur. Tıpkı yerelde BUYSAD ile yaptığımız gibi, YESİDEF çatısı altında da sorunlarımızı temelden ortadan kaldıracak çözümler üretmek istiyoruz” dedi. Coşkun Dönmez yapmak istedikleri çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Sektörde çoğu işletmenin geleneksel yöntemlerle yemek pişirmeye devam ettiğini fakat enerji verimliliği açısından tüm işletmeleri buharlı pişirme sistemlerine geçmesi gerektiğini söyleyen Dönmez, “Çünkü başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere enerji maliyetleri gerçekten can yakıyor. Yemekleri maksimum gıda güvenliği, sıfır tolerans, sıfır risk anlayışı ile tercihen pastörize ederek son tüketim noktalara ulaştırmamak gerekiyor. Temel ihtiyaç olan gıda sektöründeki firmalara yatırım teşvikleri verilmeli. Kaldı ki bizim sektörümüzde her şeyi yerli teknoloji ile yapabiliyoruz. Yani hazır yemek sektörüne verilecek katkı aynı zamanda yerli üreticinin desteklenmesi anlamına geliyor” diye konuştu. Başkan Dönmez, şehirlerin sanayi bölgelerine yakın konumdaki yerlerinde gıda ihtisas alanları oluşturulması, bu alanlar teşvik çerçevesine alınıp gıdaların daha sağlıklı ortamlarda üretilmesinin yolunu açmak gerektiğini de söyledi. Bu alanlarda devletin denetim faaliyetlerinin de daha kontrollü olacağını kaydeden Dönmez, “Her ne kadar işini layıkıyla yapan işletmelerimizde kendilerine ait arıtma sistemleri olsa da, kapsamlı arıtma sistemleri de yapılarak altyapı sorunlarımız giderilebilir” diye konuştu.
Ankara Ankara’da işletmelere yönelik vergi denetimi yapıldı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, 2 bine yakın işletmeye yönelik Katma Değer Vergisi (KDV) denetimi yaptı. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, restoran, pastane, fırın, kafe ve eczane gibi işletmelerde KDV denetimi gerçekleştirdi. Denetimler 250’ye gelir uzmanı ile yapıldı. Denetimlerde; KDV oranlarına ilişkin tespitler, ödeme kaydedici cihazlar ve pos cihazı kontrolünün yanı sıra, iş yerinin kira olup olmadığı, iş yeri kiralarının bankalar vasıtasıyla ödenip ödenmediği, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı kontrol edildi. Denetimlere Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman da katıldı. Duman, yaptığı konuşmada, denetimlerin kesintisiz devam edeceğini belirterek, şu konuların kontrol edileceğini aktardı: "Ankara genelinde 250 gelir uzmanımız ile kafe, restoran, pastane, fırın ve eczane işletmeleri nezdinde denetim faaliyetlerini gerçekleştireceğiz. Bu vergi denetimi kapsamında; kayıt dışı faaliyet gösteren işletmelerin bulunup bulunmadığı, yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanılıp kullanılmadığı, bir başka ifade ile yeni nesil ÖKC ile bağlantısı olmayan pos cihazların bulunup bulunmadığı." İşletmeye ait olmayan pos cihazının kullanılıp kullanılmadığının da kontrol edileceğini vurgulayan Duman, şöyle konuştu: "Banka hesapları (IBAN) aracılığıyla yapılan tahsilatlara karşılık fatura düzenlenip düzenlenmediği ile başkasına ait banka hesapları üzerinden tahsilat yapılıp yapılmadığı, İşletmede hesap takibinde kullanılan entegrasyon (ROP) sistemi ile ödeme kaydedici cihaz arasında bağlantının kurulup kurulmadığı, işletmede belge düzenine uyulup uyulmadığı, belge düzenlenirken doğru KDV oranının uygulanıp uygulanmadığı, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı, iş yeri kiralık ise kira bedelinin banka kanlıyla ödenip ödenmediği konularında çalışmalar yürütülecektir." Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar artarak devam edeceğine dikkati çeken Duman, "Vergi Dairesi Başkanlığımızca yapılan çalışmaların yanında vatandaşlarımızdan ricamız, satın aldıkları ürün veya hizmete ait ödeme kaydedici cihaz fişi veya faturaları talep etmeleri ve verilen bu belgeler üzerinde KDV oranlarının doğru olup olmadığını kontrol etmeleridir" ifadesini kullandı. Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman, belge düzenlemeyen veya yanlış düzenleyen firmalar için vatandaşların doğrudan başkanlıklarına ya da CİMER üzerinden şikayet oluşturarak ulaşılabileceğini de kaydetti. Duman bu konuda hassasiyet ile çalışacaklarını da aktardı.
Antalya Antalya’da korkunç cinayet: Müşterilerine çilek satarken silahlı saldırıya uğradı Antalya’da bir kişi, daha önceden aralarında husumet bulunduğu ileri sürülen çilek satıcısını müşterilerine satış yaptığı sırada tabancayla kurşun yağdırdı. Şüpheli şahıs kaçarken, çilek satıcısı olay yerinde hayatını kaybetti. 12 adet boş kovanın bulunduğu yerde ölen şahıstan geriye sattığı çilek kasaları ve kamyoneti kaldı. Olay, Aksu ilçesi Kundu Mahallesi 33001 sokak üzerinde 11.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, toptan çilek satışıyla uğraşan 4 çocuk babası Ahmet Özdakak (46), sabah saatlerinde 07 DBH 74 plakalı kamyonetiyle müşterilerine çilek getirdi. Bu sırada aralarında yıllar öncesine dayanan husumet olduğu öğrenilen T. E. (27), olay yerinde tabancasıyla 12 el ateş edip yaya olarak kaçtı. Olayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri ve çok sayıda polis sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri Özdakak’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Ölüm haberini duyan Özdakak’ın yakınları olay yerinde sinir krizi geçirdi. Sağlık ekipleri fenalaşan kişilere müdahalede bulundu. Özdakak’tan geriye ise sattığı çilekler ile kamyoneti kaldı. Ahmet Özdakak’ın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Öte yandan, 2016 yılında Şanlıurfa Viranşehir’de kardeşi S. E.’nin öldürülmesi olayıyla ilgili aralarında husumet olduğu öğrenilen T. E’nin yakalanması için Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri çalışması başlattı.