GÜNDEM - 08 Ocak 2014 Çarşamba 16:37

Türkiye'de sigara yasağı işe yaradı

A
A
A
Türkiye'de sigara yasağı işe yaradı

İHME'nin ortaya koyduğu veriler, Türkiye'de 2008'de uygulanmaya başlayan kapalı alanlarda sigara içme yasağı ve Tütün Kontrol Yasası'nın, sigara ile mücadelede etkili olduğunu ortaya koydu.

Amerikan Sağlık Ölçümleri ve Değerlendirme Enstitüsü'nün (İHME) ortaya koyduğu veriler, Türkiye'de 2008'de uygulanmaya başlayan kapalı alanlarda sigara içme yasağı ve Tütün Kontrol Yasası'nın, sigara ile mücadelede etkili olduğunu ortaya koydu.

Washington Üniversitesi'ne bağlı enstitünün yaptığı son araştırma, aralarında Türkiye'nin bulunduğu Kanada, Meksika ve ABD gibi ülkelerde sigara içme oranını gerilediğini gösteriyor.

1980-2012 arasındaki dönemin incelendiği "187 Ülkede Sigara Tüketimi ve Yaygınlığı" başlıklı raporda, dünya genelinde sözkonusu dönemde kadınlarda sigara kullanımının, nüfusa oran itibariyle yüzde 42, erkeklerde ise yüzde 25 gerilediği belirtiliyor.

Türkiye'de ise kapalı alanlarda sigara yasağının başladığı 2008 ile 2012 yılları arasında sigara kullanımının erkeklerde yüzde 47,9'dan yüzde 41,5'e; kadınlarda ise yüzde 15,2'den yüzde 13,1'e gerilediği görülüyor. Böylece genel nüfus içinde 2.2 milyon kişi sigarayı bırakmış oldu.

10-14 YAŞ GRUBUNUN YÜZDE 4.7'Sİ SİGARA İÇİYOR

Türkiye'de 2012 yılında 20-24 yaşları arasındaki erkeklerde sigara içenlerin oranı yüzde 41 olarak belirtilirken, bu oran 35-39 yaşları arasında yüzde 52'ye kadar yükseliyor.

Kadınlarda ise 20-24 yaşları arasında sigara içenlerin oranı yüzde 12 olurken, 35-39 yaşları arasında bu oran yüzde 22'ye çıkıyor. Rapora göre Türkiye'de, sigaraya başlama yaşı olarak esas alınan 10 ile 14 yaşları arasındaki nüfusun yüzde 4.7'si sigara içiyor.

BİRÇOK ÜLKEDE SİGARA İÇME ORANLARI YÜZDE 50'DEN FAZLA DÜŞTÜ

Amerikan Tıp Derneği Dergisi'nin özel sayısında yayınlanan araştırmada, Kanada, İzlanda, Meksika ve Norveç, 1980'den bu yana hem erkek, hem de kadın nüfusunda sigara içme oranını yüzde 50'den fazla düşürmeyi başarmış ülkeler olarak öne çıkıyor.

1980-2012 yılları arasında artan nüfusla birlikte, günlük sigara kullanan kişi sayısının ise erkeklerde yüzde 41, kadınlarda yüzde 7 arttığı belirtiliyor.

"KADINLARIN ERKEKLERDEN DAHA ÇOK SİGARA İÇTİĞİ TEK ÜLKE İSVEÇ"

2012 itibariyle dünya genelinde, İsveç dışında tüm ülkelerde, erkeklerin sigara içme oranı kadınları geçiyor. Rusya, Endonezya, Ermenistan ve Doğu Timor dahil çok sayıda ülkede erkeklerin yüzde 50'den fazlası her gün sigara içiyor. Kadınlarda sigara kullanım yaygınlığı ise, Avusturya, Şili ve Fransa gibi ülkelerde yüzde 25'in üzerinde bulunuyor.

"KADINLAR ARASINDA SİGARA İÇME ORANI EN YÜKSEK ÜLKE YUNANİSTAN"

Kadınların yüzde 34'ünün sigara kullandığı Yunanistan ise, kadınların nüfusa oranla en çok sigara içtiği ülke olarak görülüyor. Kadınların en çok sigara içtiği ülkeler arasında ikinci sırada ise Bulgaristan geliyor.

Sigara kullanımının erkeklerde en düşük olduğu ülkeler ise Karayipler'deki Antigua ve Barbuda, Sao Tome ve Principe Cumhuriyeti ile Nijerya. Kadınlar arasında sigara kullanmanın en az olduğu ülkelerin başında ise Eritre, Kamerun ve Fas geliyor.

5.7 MİLYON KİŞİ SİGARADAN ÖLDÜ

İHME ile koordineli olarak yürütülen Küresel Hastalık Yükü araştırması ise, yılda 5.7 milyon kişinin, tütün kullanımıyla ilgili hastalıklardan hayatını kaybettiğini ortaya koydu. Araştırma, sigara içenlerin çevrelerine verdiği zarar hariç, küresel sağlık harcama yükünün yüzde 5.5'ini oluşturduğunu ifade ediyor,

2012'de erkekler arasında en düşük ve en yüksek sigara tüketiminin olduğu ülkeler (yüzde olarak):

En Yüksek En Düşük

Doğu Timor 61.1 Antigua ve Barbuda 5

Endonezya 57 Sao Tome ve Principe 7

Kiribati 54.4 Nijerya 7.5

Ermenistan 51.7 Etiyopya 7.7

Papua Yeni Gine 51.4 Gana 8.2

Laos 51.3 Sudan 8.2

Rusya 51 Dominik Cumhuriyeti 8.4

Kıbrıs 48 Nijer 8.8

Makedonya 46.5 Surinam 9.8

Tongo 46.4 Ekvador 10.3

2012'de kadınlar arasında en düşük ve en yüksek sigara tüketiminin olduğu ülkeler (yüzde olarak):

En Yüksek En Düşük

Yunanistan 34.7 Eritre 0.6

Bulgaristan 31.5 Kamerun 0.6

Kiribati 31.3 Fas 0.7

Avusturya 28.3 Gambiya 0.8

Fransa 27.7 Libya 0.9

Makedonya 26.7 Umman 0.9

Belçika 26.1 Cezayir 0.9

Şili 26 Azerbaycan 0.9

Macaristan 25.8 Etiyopya 1.0

Andorra 25.2 Sudan 1.0

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Çocuklarda bahar aylarında görülen alerjik nezlenin 10 belirtisi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Aşkın Güra Bayık, çocuklarda alerjik nezle ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Aşkın Güra Bayık, çocuklarda alerjik nezle ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Bahar aylarının çocuklar için zor geçebileceğine dikkat çeken Bayık, “Bahar aylarında burun akıntı veya tıkanıklığı (rinit) nedeni ile doktora başvuran çocukların yaklaşık yarısı alerjik rinittir. Allerjik rinit ya yıl boyu sürer ya da mevsimsel gelişir. Mevsimsel alerjik rinitte genellikle çiçek açmayan ve polenleri rüzgar ile saçılan bitkiler etkendir” dedi. Alerjik nezlenin sıklıkla bahar aylarında, özellikle bitkilerdeki tozlaşma döneminin başlamasıyla, üst solunum yollarını etkilediğini ifade eden Bayık, kaşıntılı ve sulu burun akıntısı, hapşırma krizleri, burunda yanma, gözlerde kızarıklık ve yanma, gözlerde kaşıntı ve sulanma, hırıltılı solunum, horlama, geçici koku kaybı, genizde, damakta kaşıntı ve kulaklarda tıkanma gibi belirtiler olabileceğini söyledi. “Alerjik nezleye astım eşlik edebilir” Alerjik nezleye astım eşlik edebileceğini kaydeden Bayık, “Evlerde bulunan çiçek ve bitkilerin polenlere karşı duyarlı olan çocukları çok fazla etkilemezken; açık havada, yeşillik alanlarda, ormanda, kırda görülen bitkilerin alerjik nezle şikayetlerinin artmasına neden olabilir. Alerjik nezleye polenlerin yanı sıra; evdeki toz, hayvan tüyleri, tütün dumanı gibi alerjenler de yol açabilmektedir. Alerjik nezlesi olan çocuklarda astım da görülmesi sık karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenle aileler çocukta öksürük ve hırıltı belirtilerine karşı dikkatli olmalıdır. Çocukluk yaşlarında ilk belirtilerini veren hastalığın, kişinin tüm hayatı boyunca birlikte yaşamayı öğrenmesi gereken bir durum haline gelebilir” ifadelerini kullandı. “Alerjiye neyin neden olduğunu bulmak önemli” Bayık, çocukta alerjik nezleden şüphelenildiği durumlarda ise aile alerjiye neden olan etkenleri fark edebileceği gibi alerjiye neden olan maddeyi tespit etmek için cilt veya kan testlerine ihtiyaç da duyulabileceğini kaydetti. Bayık, “Testlerin sonucunda, çocuğun belli bir alerjene karşı duyarlı olduğu tespit edildiği takdirde, bu alerjiye yönelik tedaviye başlanabilir” dedi. “İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı yerde aşı fayda sağlıyor” “Alerjik nezle tedavisinin ilk adımı alerjiye neden olan alerjenlerden kaçınmaktır” diyen Uz. Dr. Aşkın Güra Bayık, şunları kaydetti: “Eğer çocuktaki alerjik nezle polenlere karşı gelişiyorsa, tozlaşmanın sıkça görüldüğü aylarda, çocuğu yeşil alanlardan mümkün olduğunca uzak tutmak gerekebilir ya da tedavi altında yeşil alanlarda bulunması sağlanmalıdır. Çevresel korunma yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda, ilaç tedavisi etkili bir yöntem olacaktır. Bu ilaçlar sadece belirtilerin görüldüğü günlerde kullanıldıklarında bile, çocuğun şikayetlerini gidermeye yardımcı olabilir. İlaç tedavisi de yetersiz kaldığında çocuklarda aşı tedavisi, “immünoterapi” uygulanmaktadır. Çocuğun duyarlı olduğu alerjenlerin artan dozlarda çocuğa verilmesiyle bağışıklık sistemini düzenlemeyi amaçlayan aşı tedavisi, bir süre sonra vücudun bu alerjenleri doğal karşılayabilmesini sağlamaktadır.”
Denizli Denizli’den Mersin’e cenazeye giden aile Konya’da kaza yaptı: 1’i ağır 4 yaralı Denizli’den Mersin’deki yakınlarının cenazesine katılmak üzere yola çıkan aile, Konya’nın Ereğli ilçesinde kaza yaptı. Lastiği patlatan otomobilin defalarca takla atması sonucu 1’si ağır 4 kişi yaralandı. Kaza, Adana-Konya karayolu üzeri Bulgurluk mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; Denizli’den Mersin’de yaşayan yakınlarının cenazesine katılmak üzere yola çıkan Medeni A. idaresindeki 20 BKD 02 plakalı otomobil, Konya’nın Ereğli ilesine ulaştığında ön lastiğinin patlaması sonucu savrulmaya başladı. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle kontrolden çıkarak taklalar atan otomobil, yol kenarındaki bahçeye devrilerek durabildi. Kazada otomobil sürücüsü Medeni A. ile araçta yolcu olarak bulunan Veli A. ve Refik A. ile B.Ö. isimli çocuk yaralandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralılar sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla Ereğli Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Defalarca takla atması sonucu metal yığınına dönen otomobil, çekici yardımıyla takla attığı bahçeden çıkartıldı. Kazada ağır yaralanan Refik A., Konya’da yapılan ilk tedavisinin ardından ambulansla Denizli Pamukkale Üniversitesi Hastanesine sevk edildi. Yaralı Veli A.’nın boyun, omuz, bel ve göğüs kemiklerinde kırıklar bulunduğu, diğer yaralıların ise durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturmanın devam ettiği ifade edildi.
Tokat Tokat’ta kene istilası: “Her yerde kene var. Bu sene tutmadı ama tutmayacak diye bir kural yok” Sıcak havaların etkili olduğu Tokat’ta kene popülasyonu köylüler tarafından cep telefonuyla kaydedildi. Bu sene diğer yıllara göre kene popülasyonunda artış yaşandığını belirten köy sakinleri yetkililere çağrıda bulundu. Tokat il merkezine 18 kilometre uzaklıkta bulunan Güzeldere köyünde kene popülasyonu köylüler tarafından cep telefonuyla kaydedildi. Bu sene diğer yıllara göre kene popülasyonunda artış yaşandığını belirten köy sakinleri yetkililere çağrıda bulundu. Kış aylarında kar yağmaması ve göçebe kuşların köye gelmesiyle birlikte kene sayısının arttığını dile getiren köylüler, köylerinin bir an önce ilaçlanması gerektiğini vurguladı. Güzeldere köyünde yaşayan Cemil Kaya, daha önce kendisinin 2 defa kene tarafından ısırıldığını söyledi. Kaya, “Kar yağmadı, yağmur yağmadı, leylekler de geri geldi. Şu anda her tarafta kene var. Kendimizi korumaya çalışıyoruz ama ne kadar koruyacağız. Tarlaya da gidiyoruz, dağa da çıkıyoruz. Kene bu yıl her yerde var. Köyün ilaçlanmasını istiyoruz. Devlete çağrımız. Dönsün dönsün ilaçlasınlar. 2 yıl boyunca beni peş peşe 2 defa kene tuttu. Pazar ilçesindeki hastanede aldırarak kan tahlili verdik. Şükür sıkıntı çıkmadı. Bu sene henüz tutmadı ama tutmayacak diye de bir kural yok. Her yerde kene var” şeklinde konuştu. Köy sakinleri sıcak havaların etkisiyle sayısında artış gösteren kene nedeniyle köylerinin ilaçlanmasını istiyor.