GÜNDEM - 18 Ocak 2015 Pazar 10:07

Türkiye’de yeni trend, evden kaçış oyunları

A
A
A
Türkiye’de yeni trend, evden kaçış oyunları

Türkiye’deki gençlerin yeni gözdesi “evden kaçış oyunları” oldu. Dünyaya Japonya’dan yayılan ve son zamanlarda Türkiye’yi de etkisi altına alan oyun konsepti, karanlık bir ortamda oynanması ve gerilim dolu olması nedeniyle özellikle günlük hayatlarına heyecan katmak isteyen gençlerden büyük ilgi görüyor.

Japonya’dan çıkan ve son birkaç yılda tüm dünyayı saran oyun trendi “real room escape” yani “gerçek odadan kaçış oyunu”, bir grup arkadaşın, belirli bir konseptle dizayn edilmiş bir eve kilitlenip, içerideki şifreleri çözerek bir saat içinde anahtarı bulup kronometreyi durdurup dışarı çıkması esasına dayanıyor. Oyunseverlerin zekalarını en iyi şekilde kullanmaları ve matematiksel düşünme ile ipuçlarına yaklaşmaları, bu odadan çıkmak için önemli bir avantaj sağlıyor.

GENÇLER, GERİLİM VE HEYECAN İÇİN GELİYOR
“Kumpass” 2-5 kişilik arkadaş grupları oyun oynayabiliyor. Ancak oyundan daha çok zevk alabilmek için en az 3 kişi gelinmesi tavsiye ediliyor. Gençler, aileler ve ekip ruhunu canlandırmak isteyen şirketlere hitap eden bu oyuna katılanlar ise hayatlarına heyecan ve gerilim katmak için geldiklerini söylüyor. Oyun sonunda kazananlar, “Kumpass’tan yırttık” yazısıyla fotoğraf çektirirken kaybedenlerin payına ise “Kumpass’a düştük” yazısıyla çektirilen fotoğraf düşüyor.

“İZMİR’DE İLK”
Oyunu bir yurtdışı seyahatinde keşfettiğini ve çok farklı bulduğu için uygulamaya karar verdiğini söyleyen Cihan Kocabaşoğlu, “Japonya merkezli bir oyun. Dünyanın birçok ülkesinde de bu şekilde hizmet veren oyun salonları var. Biz de bunun İzmir’de ilkini açtık. Evden kaçış oyunu, görsel ve zihinsel hafızaya dayalı bir oyun. Ürkütücü, korkutucu herhangi bir öğe yok. Çok eğlenceli bir oyun. Genelde gençler rağbet gösteriyor” dedi. Oyun hakkında kısa bir bilgi de veren Kocabaşoğlu, ekip üyelerinin yardımlaşarak şifreleri çözmeleri gerektiği ve en sonunda 60 dakikalık süre dolmadan kronometreyi kapatmaları gerektiğini söyledi.

HER ODADA KAMERA
Ekip üyeleri loş bir ortamda evin içerisinde şifreleri toplamaya çalışırken, bir moderatör de kontrol odasında gece görüşlü kameralarla oyuncuları izliyor. Odalarda bulunan mikrofonlu kameralar ve ses düzeni sayesinde ekip üyeleri ve moderatör iletişim kurabiliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.