GÜNDEM - 30 Mayıs 2015 Cumartesi 17:57

Türkiye'den AB Parlamentosu'na ‘soykırım’ resti

A
A
A
Türkiye'den AB Parlamentosu'na ‘soykırım’ resti

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri’yi kabulünde yaptığı konuşmada, “AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan şekilde ‘soykırım’ olarak addedilen karar, Türkiye için ‘yok’ hükmündedir” dedi.

Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, bakanlığın İstanbul Ortaköy’deki ofisinde AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri’yi kabul etti. Raporun son durumu hakkında değerlendirmelerde bulunacaklarını kaydeden Bozkır, “AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan şekilde ‘soykırım’ olarak addedilen karar, Türkiye için ‘yok’ hükmündedir” dedi.
Bozkır, “Bugün kendisiyle raporun son durumunu değerlendireceğiz. Buna ilişkin bazı endişelerimizi ve görüşlerimizi kendisiyle paylaşacağız. Ayrıca kendisinden raporun bilmediğimiz son gelişmeleri hakkında bilgi alacağız. Kate Piri gerçekten çok yoğun çaba harcadı. Türkiye dostu olarak bu raporun olması gereken gibi çıkması için gerçekten elinden geldiği kadar gayret sarf etti. Bu açıdan kendisine teşekkür borçluyum” diye konuştu. AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri ise, "Bu görüşmeyi daha önce planlamıştım. Ancak raporun ertelenmesiyle ben de bu görüşmeyi ertelemek istemedim. Burada önemli olan Türkiye ile olan yoğun diyaloğu devam ettirmek. Burada muhataplarımla görüştüm. Gerek hükümet gerek muhalefet gerekse sivil toplum kuruluşlarıyla görüştüm" ifadelerini kullandı.

Yapılan açıklamaların ardından ikili baş başa görüşme yaptı. Görüşme arasında raporla ilgili değerlendirmede bulunan Bakan Bozkır, önemli açıklamalar yaptı. 2 ay önce açıklanması gerekirken verilen önergelerle açıklanma tarihi uzayan ilerleme raporuyla ilgili konuşan Bakan Bozkır, “Avrupa Parlamentosu’nun her yıl açıkladığı Türkiye ilerleme raporu 2 ay önce çıkması gerekirken bu yıl çok fazla değişiklik önerisiyle karmaşık bir hal halini aldı. 420 değişiklik önergesi verildi ve bunların çok büyük bir bölümü de ülkemize dostça bakmayan ülkemize bir anlamda rahatsızlık vermek isteyen parlamento içi gruplar tarafından verildi” şeklinde konuştu. Bozkır, AB İlerleme Raporu’nda 3 çekincelerinin olduğunu ve bunu raportör Kate Piri’ye ilettiklerini belirterek, “Bugün raportörle şu 3 unsurun raporda yer almaması gerektiğini görüştük. Birincisi, AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan bir şekilde soykırım olarak addeden bir karar ortaya çıktı. Bunu Türkiye olarak yok hükmünde kabul ettiğimizi resmen bildirdik ve bu karar Brüksel’deki daimi temsilcimize de iletildiğinde de açılmadan iade edildi. Türkiye açısında hükümsüz bir karar. Bu raporda AB Parlamentosu’nun aldığı bu karara herhangi bir atıf olmaması gerektiğini raportöre izah ettim. Şayet bu rapor böyle bir atıfla çıkarsa bu rapor Türkiye açısından yok hükmünde olacaktır ve AB Parlamentosu’ndan çıkan bir ilerleme raporu da ilk defa Türkiye tarafından kabul edilmeyecek ve geçersiz addedilecek” dedi.

Bakan Bozkır şunları söyledi: “Diğer önemli bir konu PKK terör örgütü AB’nin terör örgütleri listesindedir. Bunun terör örgütleri listesinden çıkarılmasına yönelik AB Parlamentosu Türkiye raporunda eğer bir atıf yer alırsa aynı şekilde bu raporu bu atfıyla kabul etmemiz mümkün değildir. Üçüncü husus da raporun bugüne gelişi sırasında Türkiye’nin müzakere sürecinin devamını engelleyici Türkiye’nin Gümrük Birliği ilişkisini daha ileriye çıkarmasını arzu etmeyen bir görüntü verirse veya Türkiye’ye yapılan ekonomik katkıların sona ermesi anlamına gelebilecek herhangi bir ifade raporda yer alırsa yine bu raporu kabul etmeyeceğimizi kendisine ilettik. Şu anda raportör Kate Piri, bu üç unsurla ilgili herhangi bir endişesinin olmadığını ifade etti. Ama biz asıl kararımızı rapor çıkınca yapacağız ve resmi olarak açıklayacağız.”

Brüksel Bölge Parlamentosu'nun Türk asıllı milletvekili Mahinur Özdemir’in sözde Ermeni soykırımını kabul etmemesi nedeniyle partisi Hümanist Demokrat Parti'den ihraç edilmesine değinen Bakan Bozkır, “Bu gerçekten ibret olacak bir olay. Hiçbir parlamento siyasi bir kararla tarihi değerlendirmemelidir. Çünkü parlamentoların işi yasa yapmak siyasi ilişkiler kurmak veya parlamenter demokrasi dediğimiz konularda ilerlemeler kaydetmek ve ilişkilere olumlu katkılar sunmaktır. Ancak maalesef Avrupa dünyanın başka yerlerinde olsun parlamentolar kendilerine başka kaynaklardan zorlamayla empoze edilmiş bazı fikirlerle kararlar çıkarmaya başladılar. Tabiatıyla bunların Türkiye açısından hiçbir hükmü yok. 1915 olayları olsun, Türkiye’nin tarihinde olsun, Osmanlı tarihinde olsun Türkiye’nin hiçbir şekilde utanacağı en ufak bir nokta olmadığının kesin kararlılığındayız. Arşivlerimizi inceledik. Arşivlerimizi herkese açtık. En ufak bir uhde içimizde yok. Bizim arşivlerimize bakmaya bile gerek duymayan siyasi kişilerin haritada Türkiye’nin yerini bilmeden Ermenistan’ın yerini bilmeden bu tip kararlar almaları kabul edilebilir değil. Belçika örneği uzun yıllar ibretle hatırlayacağımız bir örnek. Türk kökenli Belçika vatandaşı, pırıl pırıl genç bir hanımın Belçika Parlamentosu’nda yer almasından büyük bir kıvanç duymuştuk. Maalesef temel hak ve hürriyetlerin olduğu bir ülkede Avrupa Birliği’nin kurucusu olan birkaç ülkeden biri olan ülkede böylesine fikrini söylediği için siyaseten cezalandırılan parlamenterin olduğu bir ortama gelmekten üzüntü duyuyoruz. Bunu bir daha değerlendirip bu yanlış karardan vazgeçeceklerini ümit ediyoruz. Mahinur hanım bizim kızımızdır. Onun hiçbir şekilde zarara uğramasına Türkiye olarak izin vermeyiz. Türkiye olarak Türk milleti olarak hanım kızımızın arkasındayız. Yaptığı doğru bir davranıştır ve bu doğru davranışının karşılığını AB düşünce platformlarında alacaktır. Türkiye olarak her zaman arkasındayız. Mahinur kızımızı kimseye ezdirmeyiz” değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kate Piri’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi ve CHP’nin AB’nin sözde soykırım düşüncesine ilişkin bir açıklama yapmaması konusunda konuşan Bozkır, CHP’ye çağrıda bulunarak, şunları söyledi: “Bu konuda beni çok üzen bir durum var. 1915 olaylarıyla ilgili olarak ana muhalefet partisi ya hiç açıklama yapmıyor ya da açıklama yapıldığında ise soykırım olmamış kelimesini ben ana muhalefet partisinin ağzından duyamıyorum. Yıllarını dış işlerine vermiş biri olarak yine dış işlerinden gelme bir genel başkan yardımcısının ABD’nin kullandığı ibarelerle değil Türkiye Cumhuriyeti’nde Türkiye’nin kullandığı ifadelerle bu konuya yaklaşması doğru olur diyorum. Kendisini davet ediyorum ve bu soruya cevap vermesini istiyorum; CHP 1915 olaylarıyla ilgili ne düşünüyor? 1915 olaylarının soykırım olmadığını iddia eden Türkiye’nin yanında mı yoksa kendilerinin bu konuda başka bir düşünceleri mi var. Bunu açıklamalarını bekliyorum şeklinde değerlendirme yaptı.” 

SADIK KAHRAMAN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kadınlar domates kasası yarışmasında erkeklere taş çıkarttı Antalya’nın Kumluca ilçesi ve çevre ilçelerdeki seralarda çalışan vatandaşların katılımıyla domates kasası taşıma, domates çekme ve halat yarışları düzenlendi. Kumluca Belediyesi tarafından Kumluca Şehir Stadı’nda düzenlenen yarışmalarda, Kumluca ve çevre ilçelerden katılan kadınlar kıyasıya mücadele etti. Domates kasası taşıma yarışmasında 3 dakikada 24 domates kasası taşıyan Zeynep Keyikçi birinci, 21 domates kasası taşıyan Hatice Işık ikinci, 17 domates kasası taşıyan Hörü Alkan üçüncü oldu. Domates yeme yarışmasında da 3 dakikada 1 kilo 362 gram domates yiyen Ayşegül Aydın birinci, 1 kilo 216 gram domates yiyen Ayşe Akyürek ikinci, 1 kilo 178 gram domates yiyen Mefaret Ünal ise üçüncü sırada yer aldı. Sekiz takımın katıldığı halat çekme yarışmasında ise finalde Kumluca Belediyesi takımıyla karşılaşan Kaşlılar takımı, zorlu mücadeleyi kazanarak şampiyon oldu. Yarışmalar, renkli görüntülere sahne oldu. Yarışmada en fazla domates kasası taşıyan Zeynep Keyikçi, sera işçisi olduğunu ve her gün sayısız domates kasası taşıdığını söyledi. Yarışmayı birinci olarak bitirdiği için mutlu olduğunu dile getiren Keyikçi, festival dolayısıyla neşeli bir hafta geçirdiklerini kaydetti. Kaşlılar takımı halat çekme şampiyonu oldu Halat çekme yarışmasında birinci olan Kaşlılar takımının kaptanı Saliha Güçlü de serada çalışan kadınların hünerlerini sergilediğini belirtti. Takımıyla gurur duyduğunu ifade eden Güçlü, geçen yıl aynı yarışmada ikinci olduklarını belirterek, “Bu yıl birinciliği kaptırmadık” dedi. Etkinlikte Kumluca Belediyesi tiyatrocuları Uğur Duran ve Mehmet Karakaya kısa bir oyun sergilerken, müzisyen Tuğba Karakuş konser verdi. Yarışma sonunda başarılı olan kadınlara protokol üyelerinin eşleri tarafından çeşitli ödül ve hediyeler verildi.
Sivas Sivas-İstanbul arası 7 saat kısaldı: YHT Sivas’a ilk seferini yaptı Türkiye’nin önemli ulaşım projelerinden biri olan Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattı, Sivas ile İstanbul arasında kesintisiz seyahat imkânı sunmaya başladı. Türkülere konu olan Sivas’tan İstanbul’a seyahat süresi otobüsle yaklaşık 14 saat sürerken, aktarmasız Sivas-İstanbul seferi ile seyahat süresi yaklaşık 7 saate düştü. Ankara’dan Sivas’a ulaşımı 2 saate indiren Ankara-Sivas YHT hattı, 26 Nisan 2023 yılında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katıldığı törenle açılmış ve yaklaşık 1 yılda 1 milyon yolcu taşımıştı. Otobüs yolculuğu ile yaklaşık 14 saat süren İstanbul-Sivas arası, aktarmasız ekspres Yüksek Hızlı Tren hattının devreye girmesiyle 7 saat 8 dakikaya düştü. Sabah 08.40’ta yapılan ilk seferde Söğütlüçeşme İstasyonu’ndan kalkan tren 7 saat sonra Sivas’a vardı. Hızlı tren vatandaşlar tarafından oldukça beğenilirken, gelen yolcular için karşılama programı düzenlendi. Programa Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zeki Özdemir, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Mehmet Kul, bazı il protokol üyeleri ve vatandaşlar katıldı. İstanbul’dan Sivas’a gelen vatandaşlar davul ve zurna ile karşılanarak, karanfil verildi. “Rahat ve güvenli” AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler, Yüksek Hızlı Tren teknolojisinin rahat ve konforlu olduğunu dile getirerek, “Gayet konforlu, rahat ve güvenli bir seyahati toplam 7 saat 18 dakikalık bir sürede tamamlandık. Hemşehrilerimiz bizi coşkuyla selamladılar. Ben bütün hemşehrilerime bu güvenli yüksek teknoloji ürünü olan İstanbul-Sivas ve Sivas-İstanbul seyahatini tercih etmelerini buradan hassasiyetle öneriyorum” dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz ise, “Sivas’ımıza, milletimize hayırlı uğurlu olsun. Böylesine bir medeniyet havzası olan Sivas’a sadece Sivaslılar değil, İstanbul’daki ve başka coğrafyadaki insanların da akın edip geleceğine inancım tamdır” diye konuştu. “Hızlı tren şehrimizde yeni ufuklar açacak” Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, Yüksek Hızlı Tren’in kentte yeni ufuklar açacağını belirterek, “Bugün Sivas olarak yine tarihi bir gün yaşıyoruz. Bu seferle birlikte İstanbul seferlerimiz başlamış oldu ve İstanbul-Sivas arası mesafede 7 saate indi. Hızlı tren şehrimizde yeni ufuklar açacak. Şehrimizin başta turizm olmak üzere sanayisi ve ekonomisine her yönüyle katkıda bulunacak” şeklinde konuştu. “Yüksek Hızlı Tren’in akraba ilişkilerini de güçlendireceğine inanıyoruz” Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun, Yüksek Hızlı Tren’in akraba ilişkilerini güçlendireceğine inandıklarına değinerek, “Yaklaşık bir yıl önce Ankara-Sivas hızlı tren seferleri başlamıştı. 1 milyonun üzerinde yolcunun taşındığını görmekteyiz. Bundan sonraki süreçte de inanıyoruz ki bu sayı daha da artacak. Bu da Sivas’ın hem kültürüne hem turizmine katkı sağladığı gibi Sivas-İstanbul arasındaki akraba ilişkilerini de güçlendireceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı. Trenle seyahat eden vatandaşlar ise seferden memnuniyet duyduklarını söyledi.
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden ‘HUBİTSEM’ sempozyumu Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi (Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi) tarafından, akademik dünya ile iş hayatını buluşturduğu Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu (HUBİTSEM) gerçekleştirildi. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliği ve Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatını buluşturduğu hukuk bilişim ve teknoloji sempozyumu gerçekleştirildi. Çok sayıda öğrencinin katıldığı sempozyumda atölye çalışmaları hayata geçirildi. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, İHA muhabirine, gerçekleştirilecek sempozyumun amaçları hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “Bilişim Hukuku, Hukuk, Yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu.” Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi bir araya gelerek konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM’ de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile İş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen Dünya’nın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım. Hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yapmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 Barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bu gün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile ağ kumasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların bulunduğu sempozyum, 4 ile 5 Mayıs tarihleri arasında sürecek.
Mersin Vali Pehlivan: "Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşması yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkarıyor" Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, yüzde 53’ü ormanlarla kaplı olan Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşmasının yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkardığını söyledi. Orman Yangınları ile Mücadele Komisyon Toplantısı, Vali Pehlivan başkanlığında Orman Bölge Müdürlüğü’nde gerçekleştirildi. Pehlivan, toplantıda orman yangınlarında hızlı ve etkin müdahalenin önemine işaret etti. Önleyici eğitim çalışmalarının planlandığı şekilde devam ettiğini ifade eden Pehlivan, uyarıcı tedbirlere yaz ayları boyunca devam edileceğini kaydetti. Mersin’in yüzölçümünün yaklaşık yüzde 53’üne denk gelen 835 bin 534 hektar alanın ormanlık alan olduğunu vurgulayan Vali Pehlivan, şöyle devam etti: "Orman alanlarımızın tamamı yangına 1. derecede hassas. Bu nedenle orman yangınları ile etkin mücadele kapsamında 5 helikopter, 72 arazöz, 21 su ikmal aracı, 1 su tırı, 90 ilk müdahale aracı, 10’u su atarlı 20 devriye motosikleti, 10 dozer, 12 greyder, 11 ekskavatör, 5 treyler, 104 su tankı hizmet etmek üzere değişik yerlerde konuşlandırılmaktadır. 12 gözetleme kulesi faal olup, iki görevli ile 24 saat gözetleme yapılmaktadır. 6 gözetleme kulesinde ilaveten kameralı gözetleme yapılmaktadır. 34 ayrı noktadan yaz aylarında saat başı meteorolojik veriler izlenmektedir." "Ormanlık alanlar insansız hava aracı ile gözetleniyor" Meteoroloji Genel Müdürlüğünden her gün 3 günlük risk haritası alındığına dikkat çeken Pehlivan, "Bu sayede 3 günlük hava durumu izlenerek genel ve yerel tedbirler alınabilmektedir. Özellikle kritik havalarda ormanlık alanlara yakın köy ve mahallerde muhtarlar, din görevlileri, orman gönüllüleri ve görevli personele cep mesaj uygulaması yapılarak dikkatleri çekilmektedir" diye konuştu. Ormanlık alanlarda insansız hava aracı ile gözetleme yapıldığını ifade eden Pehlivan, haberleşme hizmetinde kullanılmak üzere eski analog telsiz sistemine ilave olarak sayısal telsiz sisteminin de kurulduğunu kaydetti. Monte edilen araç takip sistemiyle 305 aracın 24 saat izlendiğini belirten Pehlivan, "Bütün orman yollarımız sayısallaştırılmış, arazöz ve su ikmal araçlarımıza tablet dağıtılarak yangın ihbarına en kısa yoldan ve sürede ulaşmaları sağlanmaktadır. 2023 yılı sonu itibarıyla ilimizde Orman Genel Müdürlüğü tarafından 264 yangın havuzu yapılmıştır. Ayrıca yerleşim yeri içme suyu şebekelerine ilimizin farklı yerlerinde 200 yangın vanası tesis edilmiştir" dedi. Son 3 yıllık ağaçlandırma çalışmaları Toplantıda ayrıca il genelinde son 3 yılda gerçekleştirilen ağaçlandırma çalışmalarına da değinen Pehlivan, "İlimizde 2021 yılında 3 bin 876 hektar, 2022 yılında 7 bin 646 hektar, 2023 yılında ise 4 bin 35 hektar alan ağaçlandırıldı. Ayrıca, 2021 yılında 5 milyon 279 bin 826 adet, 2022 yılında 6 milyon ve 2023 yılında da 6 milyon adet fidan üretildi" ifadelerini kullandı. Orman Bölge Müdürü Mustafa Yalçın’ın yapılan faaliyetler, orman yangınlarına ait istatistiki veriler ile orman yangınlarıyla mücadele stratejileri hakkında bilgi verdiği toplantıda, yangınla mücadelede paydaş kurumların ve görevli personelin yerine getireceği vazife ve sorumluluklara ilişkin konular karara bağlandı. "Mersin, Türkiye’de orman varlığı en fazla olan illerden birisi" Vali Pehlivan, ayrıca Orman Bölge Müdürlüğünün Toroslar ilçesinde faaliyete geçen yeni hizmet binasını ziyaret etti. Orman Bölge Müdürü Yalçın’dan yürütülen faaliyetler hakkında bilgi alan Pehlivan, Yangın Yönetim ve Koordinasyon Merkezi’nde 9 orman işletmesinin bağlı olduğu telsiz sisteminden birimlere seslendi. Pehlivan, şunları kaydetti: "Şu anda görevinin başında bulunan orman teşkilatımızın çok kıymetli mensupları, biraz önce orman yangınlarıyla mücadele komisyonumuzu topladık. Çok verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Mersin, Türkiye’de orman varlığı en fazla olan illerden birisi. Toplam alanının yüzde 53’ü orman olan Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşması yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkarıyor. Bu konudaki çalışmaları ilgili kurum ve kuruluşlarımız ile iş birliği ve koordinasyon içinde orman teşkilatımız yürütüyor. Orman teşkilatımızın neferleri olarak sizler de sahada yürütüyorsunuz. Hayati öneme sahip bu çalışmalarınızda sizlere üstün başarılar temenni ediyorum." Vali Pehlivan’a ziyaretinde Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özkan da eşlik etti.