DÜNYA - 23 Kasım 2025 Pazar 17:11 | Son Güncelleme : 23 Kasım 2025 Pazar 17:13

Ukrayna’da barış görüşmeleri Cenevre’de başladı

A
A
A
Ukrayna’da barış görüşmeleri Cenevre’de başladı

Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi, ABD’nin sunduğu 28 maddelik barış planı sonrasında ABD, Ukrayna ve Avrupalı heyetler arasındaki görüşmelerin İsviçre’nin Cenevre kentinde başladığını duyurdu.

ABD hükümetinin Ukrayna’da savaşa bitirmeye yönelik sunduğu 28 maddelik barış planına ilişkin görüşmeler sürüyor. ABD’li, Ukraynalı ve Avrupalı heyetler arasında barış planına ilişkin görüşme, İsviçre’nin Cenevre kentinde başladı.

Görüşmeye, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov ve İngiltere Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powel ile Fransa ve Almanya’dan yetkilileri katıldı.

İlk olarak Avrupalı güvenlik danışmanlarıyla görüşüldü

Görüşmelerin başladığını açıklayan Yermak, Ukrayna heyetinin Intercontinental Hotel’de basına kapalı olarak gerçekleştirilen görüşmeler kapsamında ilk olarak Avrupalı güvenlik danışmanlarıyla bir araya geldiğini söyledi. Andriy Yermak, görüşmeye İngiltere, Fransa ve Almanya’dan danışmanların katıldığını açıkladı. Bir sonraki görüşmenin ABD heyeti ile olacağını belirten Yermak, "Oldukça yapıcı ilerliyoruz. Genel olarak, bugün çeşitli formatlarda bir dizi toplantı planlanmış durumda. Ukrayna için kalıcı ve adil bir barış tesis etmek adına çalışmayı sürdürüyoruz. Hatırlatmak gerekirse, bu görüşmeler kapalı kapılar ardında gerçekleşiyor ve en son gelişmeleri elde eder etmez, size aktaracağız" dedi.

Zelenskiy, olumlu sonuç alınması temennisinde bulundu

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy de sosyal medya üzerinden yayımladığı açıklamada, "Savaşı sona erdirmeye yönelik adımlar üzerinde çalışacak ekipler, an itibarıyla İsviçre’de bir araya geliyor. Diplomasinin yeniden canlanması ve görüşmelerin yapıcı olabilmesi iyi bir şey. Ukrayna ve ABD heyetleri ile Avrupa’daki ortaklarımıza ait heyetler yakın temas halinde ve bir sonuç elde edilmesini umuyorum. Dökülen kan durmalı ve savaşın asla yeniden alevlenmemesi sağlanmalı. Bugünkü görüşmelerin sonuçlarını bekliyorum ve tüm tarafların yapıcı olacağını umuyorum. Hepimiz, olumlu bir sonuca ihtiyaç duyuyoruz" ifadelerini kullandı.

ABD’li senatör, barış planının Rusya’ya ait olduğunu iddia etti

ABD’de Cumhuriyetçi Partili Senatör Mike Rounds, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun kendilerine Ukrayna’da barış için 28 maddelik planın Amerikan teklifi olmadığını, Rusya’nın pozisyonunu temsil ettiğini ve Moskova’yı temsil eden bir yetkili tarafından ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Witkoff’a sunulduğunu ileri sürdü. Cumhuriyetçi Senatör Mike Rounds, Cumartesi günü Halifax Güvenlik Forumu’nda yaptığı açıklamada, "Rubio’nun bize anlattığı, bu planın bir Amerikan teklifi olmadığıdır" şeklinde konuştu.

Rounds, planın Witkoff’a Rusyalı bir temsilci tarafından sunulduğunu vurgulayarak, "Bu bizim tavsiye ettiğimiz çözüm değildir. Bu bizim barış planımız değil" şeklinde konuştu.

Rubio, planın ABD tarafından kaleme alındığını açıkladı

Rounds’un açıklamasını yalanlayan ABD Dışişleri Bakanı Rubio, "Barış teklifi, ABD tarafından kaleme alınmıştır. Sürmekte olan müzakereler için güçlü bir çerçeve olarak sunulmaktadır. Teklif, Rus tarafıyla istişarelere dayanmakla birlikte aynı zamanda Ukrayna ile de önceden yapılan ve devam eden istişarelere dayanmaktadır" dedi.

Plana Avrupa’dan itiraz gelmişti

ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’nın halihazırda kontrol ettiği bazı topraklardan feragat etmesi ve asker sayısını sınırlandırması gibi ağır şartlar içerdiği öne sürülen teklif için Ukrayna’ya Perşembe gününe kadar süre vermesinin ardından Ukrayna, büyük bir baskı altına girmişti. ABD hükümetinin sunduğu 28 maddelik planın detayları ilk kez gün yüzüne çıktığında Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin tarihin en zor anı ile karşı karşıya olduğunu açıklamış, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise teklifin bir anlaşma için "temel oluşturabileceğini" söylemişti. Ukrayna’nın müttefikleri ise plana açık bir şekilde karşı çıkmış ve ortak bir açıklama yayımlayarak "planın Ukrayna’yı saldırılara karşı savunmasız bırakacağını" ifade etmişti. Kanada, Finlandiya, Fransa, İrlanda, İtalya, Japonya, Hollanda, İspanya, İngiltere, Almanya ve Norveç’in yanı sıra iki üst düzey AB yetkilisi tarafından imzalanan ortak açıklamada, Ukrayna ordusuna getirilecek sınırlamalar ve sınır değişiklikleri ile ilgili endişeler dile getirilmişti. Ukrayna’nın Avrupalı müttefiklerinden gelen itirazların ardından Trump, "Zelenskiy’in planı kabul etmek zorunda kalacağı" şeklindeki açıklamalarından geri adım atmış ve Cumartesi günü yaptığı açıklamada teklifin nihai olmadığını söylemişti.

İbrahim Aydoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı tanıtıldı Muhabirler Derneği üyesi 42 gazeteci tarafından yazılan ’Son Dakika-Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı Ankara’da tanıtıldı. Ankara merkezli olarak 29 Ağustos tarihinde faaliyete geçen Muhabirler Derneği (MUHABİR-DER) Yönetim Kurulu Başkanı Berrin Yücesan önderliğinde bir araya gelen 42 gazeteci kendi hikayelerini kaleme aldı. Gazetecilerin haberde yaşadığı hikayeleri anlattığı ’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı tanıtıldı. Programa, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Etimesgut Kaymakamı Özden Bozkurt, Emekli Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Hasan Yücesan, MUHABİR-DER Başkanı Berrin Yücesan, MUHABİR-DER Başkan Yardımcıları Demet Keser Soyuçok, Beyazıt Cebeci, Oya Armutçu, Emrah Alparslan Konukman, Erden Karaoğlu, İsmail Umut Arabacı, Hülya Keklik, MUHABİR-DER Genel Sekreteri Hilal Türkmenoğlu, MUHABİR-DER Saymanı Yeliz Uslu Aslan, MUHABİR-DER Yönetim Kurulu Üyeleri Sevim Taşdelen, Teoman Korkmaz, Selçuk Böke, MUHABİR-DER üyeleri ve davetliler katıldı. Ankara Valisi Vasip Şahin ise etkinliğe, kitabı ve MUHABİR-DER’i tebrik eden yazılı mesaj ile katıldı. "’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ 42 gazetecinin sahada yaşadıklarının ortak sesidir" Yalnızca bir kitabı tanıtmadıklarını, bu mesleğe adanmış hayatları, sahadaki acıları, umutları ve gerçeğin peşinde verilen mücadeleyi geleceğe taşıdıklarını ifade eden MUHABİR-DER Başkanı Berrin Yücesan, "’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ 42 gazetecinin sahada yaşadıklarının ortak sesidir. Yağmurun, karın altında, enkazın başında, savaş alanlarında, kimi zaman hayatı pahasına gerçeğin izini süren meslektaşlarımızın kaleminden dökülen hakikatin sesidir. Çünkü sahada attığımız her adım yalnızca bir haber değil, aynı zamanda bir insanlık görebilir bu geceyi özellikle Filistin’de gerçeği dünyaya duyurmaya çalışırken şehit olan, yaralanan tüm gazeteci meslektaşlarımıza adıyoruz. Onların cesareti bize bu mesleğin kutsallığını ve ağırlığını bir kez daha hatırlatıyor" diye konuştu. "Kitabı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kütüphaneye de koyacağız" Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu ise muhabirliğin çok zor bir meslek olduğuna değinerek, "Muhabirler, bizi haberle buluşturmak için hayatlarını ortaya koyuyorlar. Savaş alanlarında, Gazze’de yapılan soykırımı haberleştirirken Allah onların yardımcısı olsun. Görevi başında şehit olanlara Cenab-ı Hak rahmet etsin. Bu görevi en zor şartlarda yürüten bütün arkadaşlarımıza Allah yardımcı olsun. Biliyorsunuz biz yazıyı bulan ilk milletlerden biriyiz. Yani bugün dünyanın sahibi olduğunu iddia edenler, daha dünya tarihinde yerleri yokken biz devletimizin manifestosunu taşlara yazı olarak yazmışız. 40 küsur arkadaşın meydana getirdiği bu eser okuyucularla buluştukları zaman muhabirliği gerçekten ne kadar çetin ama bir o kadar şerefli bir görev olduğunu görmüş olacaklar. Bu kitap geleceğe de onların yaşadıklarını kendi meslektaşlarına da aktarmış olacak, topluma da aktarmış olacak. ’Söz unutulur, yazı kalır’ sözünden hareketle böyle bir eseri meydana getiren arkadaşlara da çok teşekkür ediyorum. İnşallah kitabın bir tanesini alacağım. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kütüphaneye de koyacağız. Bir tanesini de beyefendiye arz edeceğiz" ifadelerini kullandı. "STK’larımıza, derneklerimize mekan ve her türlü desteğe vermeye hazırız" Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu ise muhabirliği doktorluk gibi gördüğünü dile getirdi. Mumcu, şöyle konuştu: "Bugün buraya gelme sebebimiz birbirinden kıymetli üstatlarımızın yaşadığı olayları ve gördüğü gerçeklikleri kaleme alması. ’Söz uçar yazı kalır’ bu anlamda çok kıymetli bir konu olduğunu da hepinizin huzurunda bir kez daha ifade etmek istiyorum. Biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bu tarz STK’larımıza, derneklerimize mekan ve her türlü desteğe vermeye hazır olduğumuzu bakanımızın da selamlarını ileterek sizlere söylemek istiyorum." "Muhabirliğin bir ruhu vardır ve bunu yapay zeka karşılayamaz" İnsanları haberden bihaber yapmayan muhabirlerle bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu aktaran İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan ise şu şekilde konuştu: "Gerçeğin peşinde koşan, dertleşen, büyük mesai harcayan özel bir mesleğin mensuplarıyla bir aradayız. Eski dönemlerde gezginler vardı. Köy köy, şehir şehir gezer. Gördüğünü yazar, kitap hazırlardı. Fakat sadece kitap yazmak, anı yazmak değil. Gittiği yere geldiği yerin de haberini götürüp bir anlamda habercilik yapan seyyahlar vardı. O günlerden bugünlere gelindi. Şimdi de daha ötesi acaba ’o gezginlerin görevi bitti, muhabirlerin de bitecek. Yapay zeka bu görevi alacak’ tarzı söylemler başladı. Fakat kim ne derse desin tabii ki yapay zekaya veri yükleyeceğiz. Sonuç alacağız, metin alacağız ama muhabirliğin bir ruhu vardır ve bunu yapay zekanın karşılamasının imkanı olmadığını iddia ediyoruz. Çünkü yapay zeka ne yazarsa yazsın, bir muhabirimizin savaş alanındaki heyecanını, bir yangın ortamındaki terini, bir toplantının saatlerce sürüp heyecanla anlatılmasını yapay zekanın yapma ihtimali yok. Yani zekanın adı ne olursa olsun muhabirlik yok olmayacak." Etkinlikte, hatıralarını kitaba yazan 42 gazeteciye plaket verildi.