ÇEVRE - 18 Ekim 2020 Pazar 23:22

UNESCO miras alanındaki taş ocağına köylüler karşı çıktı

A
A
A
UNESCO miras alanındaki taş ocağına köylüler karşı çıktı

Kayseri’de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Koramaz Vadisi içerisinde kurulmak istenen taş ocağına vadi etrafında bulunan çevre mahallelerde yaşayan vatandaşlar karşı çıktı.

Melikgazi ilçesine bağlı Subaşı, KÜçükbürüngüz ve Büyükbürüngüz mahalleleri sakinleri, mahallelerin içerisinde bulunduğu ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Koramaz Vadisi’nde yapılmak istenen taş ocağı için bir araya geldiler. Kalabalık şekilde zemin çalışması yapılan alana giden mahalle sakinleri, alanda yapılacak ocağın hem mera alanlarını yok edeceğini hem de bölgede bulunan yeraltı şehirlerine zarar vereceğini söyleyerek yetkililerden yardım istedi.

Çalışmaların yer altı şehirleri de dahil birçok yere zarar vereceğini söyleyen Subaşı Mahallesi Muhtarı Ali Pumak, “Bizim burada maden istememizin sebebi, zaten sol tarafımızda yeteri sayıda maden ocakları var. Büyükbürüngüz tarafından da çalışma yaptılar ve mera olarak bir tek burası kaldı. Hayvancılığımız, tarım arazilerimiz, su kaynaklarımız tamamen bu vadide. Bu vadi ayrıca büyükşehir belediyesi tarafından UNESCO’ya Koramaz Vadisi olarak tescillendi ve UNESCO’ya dahil edildi. Ayrıca sağ tarafımızda da yer altı şehri bulunmaktadır. Bir kolu tamamen Bünyan’a bağlıdır ve buradan geçmektedir. Benim yetkililerden ricam gelsinler ve bu yer altı şehrini tescillesinler ve araştırsınlar. Bir kolu Bünyan’a bir kolu da aşağıda Bürüngüz, Subaşı ve Ağırnas, Büyükbürüngüz de dahil hepsinden yer altı şehrine bağlanmaktadır. Evlerimize çok yakın burası. Yarın burada patlama yapıldığında yerleşim alanındaki evlerimiz zaten çatladı ve hasar gördü diğer ocaklar tarafından ki, burası da açılır patlama yapıldığında kalan evlerimiz de yere çökerse bu köylü nereye gitsin? O zaman köyleri de alsın gitsinler. Burada mağdur ve evleri çatlayan vatandaşlarımız var. Biz gelişigüzel konuşmuyoruz bunları, bunlar başımızdan geçti” dedi.

Subaşı Mahallesi sakinlerinden emekli öğretmen Ekrem Tuna ise, “Biz ülkemizi ve köyümüzü seviyoruz. Hiçbir zaman ülkemize gelecek gelir kaynaklarından ülkemizin mağdur olmasını istemeyiz ama şu anda gelinen nokta rantiyenin dışında, özellikle köyümüze ve bölgeye çok zarar verecek bir konum arz ediyor. Biz sayın başkanımızın gönlümüze taht kurduğunu da ifade edelim. Köyümüze karşı gösterdiği yakınlığıyla gönlümüze taht kurmuştur ama gelinen bu noktada ben bir kez daha vermiş oldukları kararın üzerinde bir kez daha düşünmelerini köylülerimiz adına arz ediyorum” ifadelerini kullandı.

Küçükbürüngüz Mahallesi Muhtarı Hacı Bölük, yapılacak çalışmaların tarla ve mera alanlarına zarar vereceğini söyleyerek, “Bu konuda vatandaşımızın tedirgin olduğunu görüyoruz. Bu taş ocakları, bizim Koramaz Vadisi UNESCO’ya girdiği için bizim bölgemiz de vadi içerisinde kalıyor. Buradan dinamitlerle çıkacak her taş parçası 200-300 metre yakınında Subaşı Mahallesi'nde bulunan yer altı şehrinin ve Gaziler Mezarlığı'nın bulunduğu bölgeye çok yakın. Aynı zamanda bizim bu vadimiz sol taraftaki Koramaz Dağı’ndan aldı ismini. Genellikle bu bölgede poyraz estiğinden dolayı bizim aşağıdaki tarım arazilerimiz bu tozdan ve dinamit atılmasından çok zarar görecek. Bunun için biz bu ocağın açılmasına mahalle olarak karşıyız” dedi.

Araçların önüne sadece tepkilerini koymak için geldiklerini söyleyen Küçükbürüngüz Mahallesi sakinlerinden Mehmet Uldağ da, “Akşam internette bir arkadaşımız Koramaz Dağı’nın kış görüntülerini paylaşmış. Dağın kuzey ucunda bir taş ocağı var zaten ve 20 yıldır işletiliyor. Biz geçtiğimiz yıl o taş ocağını gezdik. Tepesinden baktığınız zaman 30 katlı bir binanın tepesinden bakıyormuş gibi devasa çukurlar oluşmuş. Bir dağ taş ocağıyla biter mi demeyin. Biz de bitmez sandık ama bitermiş. Biz bu araçların önüne sadece tepkimizi koymak için çıkmalıyız. Bizim derdimiz üzüm yemek değil, bizim derdimiz bağcıyı dövmek de değil. Bizim derdimiz topraklarımıza sahip çıkmak. Biz Büyükşehir Belediye Başkanımıza güveniriz. Burada şirketin değil vatandaşın yanında olmasını istiyoruz” dedi.

Mahalle sakinlerinin toplanarak tepki göstermesi üzerine zemin çalışması yapan iş makinası bulunduğu yerden indirilerek çalışması durduruldu.

Eren Kan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.