EĞİTİM - 17 Temmuz 2019 Çarşamba 15:40

Üniversite adaylarına YKS tercih dönemi için öneriler

A
A
A
Üniversite adaylarına YKS tercih dönemi için öneriler

YKS sonuçlarının açıklanmasıyla üniversite adayları için büyük önem taşıyan tercih süreci başlıyor. Bu yıl tercih bildirim süreci, önceki yıllara göre çok daha kısa olacak. ÖSYM’nin belirttiği takvime göre 23-29 Temmuz tarihleri arasında üniversite adaylarının tercih bildirimlerini yapmaları gerekiyor. Doğa Koleji Rehberlik Koordinatörü Sibel İzgiman, aday öğrencilerin bu süreci iyi değerlendirmeleri adına önemli tavsiyelerde bulundu.

ÖSYM’nin belirlediği barajlara göre, TYT'ye girip 150 veya daha fazla puan alan adaylar, özel yetenek sınavlarına başvurma imkanı elde ederken, Tablo 3’ten 2 yıllık ön lisans programlarını tercih edebilecekler. AYT’den 180 veya daha fazla puan alanlar Tablo 4’ten tercih yapabilecek, 4 yıl veya üstü eğitim veren lisans programlarını tercih edebilecek.

Doğa Koleji Rehberlik Koordinatörü Sibel İzgiman, 6 günlük tercih sürecinde adaylar için önemli önerilerde bulunurken, tercihlerin mutlaka bir uzman danışmanlığında yapılması gerektiğinin altını çizdi. İzgiman, “Üniversite tercihleri, adaylar için çoğu zaman sınava hazırlanmaktan daha zordur. Çünkü gelecekleri adına önemli kararlar alırlar. Kariyer hayatlarını belirleyecek ve özgeçmişlerinin önemli bir parçası olacak üniversite ve bölümleri seçmeleri gerekir. Bu nedenle, tercihler mutlaka onları tanıyan, lise hayatı boyunca ilgilerini, yeteneklerini, güçlü ve başarılı olduğu alanları takip etmiş, desteklemiş uzmanlar tarafından yapılmalıdır” dedi.

“Adayın hedeflerini sorun”
Tercihlerin puana göre yapılacak bir alışveriş olmadığını söyleyen İzgiman, “Her ne kadar adayların başarı sıraları ve üniversitelerin geçen yılki taban başarı sıraları tercihlerde önemli sayısal veriler olsa da tercihe başarı sıralamaları yeten üniversite ve bölümlerin bir listesini çıkartarak başlamak doğru değildir, çoğu zaman kafa karıştırıcıdır. Bu nedenle, tercihe başlamadan önce adaya elde ettiği puan ve başarı sıralamasından bağımsız tüm yıl boyunca hangi bölümleri hedeflediği ve hangi bölümlere ilgi duyduğu sorulmalıdır” diye konuştu.

“Üniversiteleri araştırın”
 “Tercih danışmanlığına gelmeden önce adaylar mutlaka üniversiteleri araştırmalı ve tercih listesinde bulunduracağı üniversiteleri mümkünse gidip görmelidir” şeklinde konuşan İzgiman, “Tercih sıralamasını etkileyen pek çok değişken vardır. Eğitim dili, akademik kadrosu, bilime katkısı, mezunlarının başarısının yanı sıra üniversitenin lokasyonu, bulunduğu il ve ilçe, burs olanakları, değişim programları, kulüpleri ve sosyal yaşantısı, kampüs olanakları gibi pek çok kriter tercihlerde göz önünde bulundurulur. Tüm bu adaya has değişkenler değerlendirilmeli ve önem sırasına konmalıdır” şeklinde konuştu.

Üniversite mi önemli, bölüm mü?
İzgiman, tercih döneminde en çok sorulan sorular arasında olan “Üniversite mi, bölüm mü?” sorusuna ise, “Eğer Tıp, Hukuk, Öğretmenlik gibi alınan diplomayla doğrudan bir meslek sahibi olunabilecek bölümler tercih edilecekse tabii ki bu sorunun yanıtı bölümdür, üniversiteler geniş yelpazede yazılır. Eğer İşletme, Kimya, İletişim gibi bir bilim dalı ya da disiplin tercih edilecekse burada üniversite konusunda biraz daha seçici davranmak daha doğru olabilir” ifadelerinde bulundu.

İzgiman, adayın bilmesi gereken önemli bilgileri sıraladı:
“Her adayın 24 tercih hakkı bulunuyor. Bu tercihlerin hepsinin doldurulma zorunluluğu yok, adayların sadece gitmek istedikleri üniversite ve bölümleri tercih listelerinde bulundurması gerekiyor. Yerleştirildikleri takdirde kayıt yaptırmazlarsa bir sonraki yıl Ortaöğretim Başarı Puanının çarpılacağı katsayı kesintiye uğruyor ve bu da puansal anlamda ciddi bir dezavantaj oluşturuyor.
Tercihler, en çok istenen en yukarıda olmak üzere, kesinlikle istek sırasına göre sıralanmalıdır. Başarı sıralamasının matematiksel olarak küçükten büyüğe sıralanması koşulu aranmamalıdır. Bir bölümü daha üst sırada yazmak yerleşme olasılığını artırmaz. Ayrıca ilk merkezi yerleşmede yerleşemeyen bir adayın ek yerleşmede yerleşme olasılığı çok düşüktür. Bu nedenle adaylar 23-29 Temmuz tarihlerini iyi değerlendirmelidir.”

Başarı sıralamaları koşuluna dikkat!
Tıp fakültelerini tercih edebilmek için SAY puan türünde en az 50.000
Hukuk fakülteler için EA puan türünde en az 190.000, Mimarlık bölümünü tercih edebilmek için SAY puan türünde en az 250.000, Mühendislik bölümleri (Orman, Ziraat, Su ürünleri fakülteleri ile Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği hariç, Ziraat fakülteleri Gıda Mühendisliği dahil) için SAY puan türünde en az 300.000, Öğretmenlik programları (Rehberlik Ve Psikolojik Danışmanlık ve özel yetenek ile alan tüm öğretmenlik programları dahil) için ise ilgili puan türünde en az 300.000 başarı sıralamasına sahip olmak gerekiyor.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa CBÜ’den Filistin için haykıran Amerikalı öğrencilere destek İsrail’in Filistin’e karşı saldırılarına tepki gösteren ABD’li öğrenci ve akademisyenlerin gözaltına alınmasını kınayan Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) yönetimi, öğrenci ve akademisyenlere destek vermek amacıyla basın açıklaması düzenledi. Manisa CBÜ yönetimi, İsrail’in Filistin’e uyguladığı insanlık dışı saldırılara ve ABD’li akademisyen ve öğrencilerin İsrail’in saldırılarına karşı gösteri düzenlerken gözaltına alınmalarına tepki göstererek, basın açıklaması yaptı. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğünce Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Yerleşkesi alanında saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunduğu basın açıklamasına ellerinde Türk bayrağı ve Filistin bayrağı taşıyan çok sayıda öğrenci ve akademisyen destek verdi. “Bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemiyorlar” Basın açıklamasında konuşan Manisa CBÜ Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Maalesef ki içinde yaşadığımız 21. yüzyılda inşa edilen ortak insani değerlere, ilkelere ve normlara rağmen tüm dünyanın gözü önünde yine bir insanlık dramının yaşandığına tanıklık ediyoruz. Ekim ayında başlayan ve 7 aydır devam eden İsrail saldırılarında 15 bini çocuk, 10 bini kadın olmak üzere 35 binden fazla sivil vatandaşın katledilmesi karşısında vicdan sahibi her insan gibi kahroluyoruz ve ah ediyoruz. Dünya devletlerinin İsrail’in zulmü karşısında sessiz kalmaları, dahası katliamları destekleyen politikalar benimsemeleri birer akıl tutulmasına dönüşmüştür. Şüphesiz batının bu iki yüzlü tutumu bizler için yeni değildir. Akan kan Müslüman kanı olduğunda Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Hocalı’da, Bosna’da, Kıbrıs’ta sözde medeni Batı’nın bu iki yüzlülüğünü biz hep gördük, hep yaşadık. Ancak İsrail’in saldırılarının sergilediği vahşet ve ortaya çıkan soykırım tablosu öyle ağır olmuştur ki; Batı toplumlarında farklı din, dil, ırka sahip olsa da benzer vicdana sahip her kesimden vatandaşın tepkisini çekmiştir. Kendi yönetimlerinden umudunu kesen Batılılar, insan olmanın ve vicdan taşımanın gereğini yaparak hem İsrail’e hem kendi ülkelerine tepkilerini bireysel eylemlerle dile getirmeye başlamıştır. Yıllarca bize medeniyet nutukları atan batı ülkelerinin çıkarları için bir soykırım karşısında sessiz kalmaları yetmezmiş gibi bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemedikleri de görülmüştür. Siyonizm odaklı vahşet karşısında tepki gösteren Amerikalı öğrencilere yönelik baskı ve şiddet de bu durumun tüm dünya halkları tarafından görülmesini sağlamıştır” dedi. Filistin’e destek gösterileri düzenleyen öğrencilere karşı ABD polisinin üniversiteleri işgal ettiğini dile getiren Rektör Kibar, “ABD’de çok sayıda kampüs polisler tarafından işgal edilmeye başlamıştır. Son 3 haftadır yaşanan süreçte 2 binden fazla akademisyen ve öğrenci orantısız güç kullanılarak şiddete maruz kalmış ve ağır ceza suçluları gibi ters kelepçe ile göz altına alınmıştır. Manisa CBÜ ailesi olarak yaşanan bu süreci kabul edemiyor, tüm inancımızla reddediyor ve ABD ile İsrail yönetimlerine sesleniyoruz; sadece Gazze’deki masum sivilleri değil, aynı zamanda insanlık vicdanını, onurunu, evrensel hukuku, insan haklarını, medeniyet değerlerini ve normlarını da katlettiğinizi görün ve bu zulmü durdurun artık. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır şiarını benimseyerek tüm gücümüz ve kararlılığımızla ABD ve İsrail yönetimleri tarafından sürdürülen bu zulmün karşısında olduğumuzu çok net bir şekilde bir kez daha haykırıyoruz” diye konuştu. Manisa Valisi Enver Ünlü ise yaptığı açıklamada, “Filistin yarım asırdan fazla bir süredir vahşetin en şiddetlisini yaşandığı bir yer haline geldi. Biz bu coğrafyadan çekildikten sonra bu başladı. O tarihten beri de gözyaşı dinmedi. Siyonist İsrail ve gözü dönmüş eli kanlı cani Netanyahu, Refah kentine de saldırıların da çok yakında başlayacağını açıkladı. Dünyanın gözü önünde çok büyük bir katliam, çok büyük bir acı yaşanıyor. Bütün dünya buna sessiz. Ancak başta Amerikalı öğrenciler, Avrupa’da sivil toplum kuruluşları çok büyük bir mücadele veriyorlar. 2 bin 500 Amerikalı öğrencinin gözaltına alındığını, baskıya ve zulme uğratıldığını, çok sayıda akademisyenin görevden el çektirildiğini üzüntüyle öğrendik. İnsanoğlunun hayal gücünü zorlayan, merhamet duvarlarını tarumar eden bu vahşet karşısında maalesef dünya kamuoyu görmez, duymaz, konuşmaz olmuştur. Gazze’de yaşananlar başta olmak üzere, bu insanlık dramına gerek yurtiçinde gerek yurtdışında en şiddetli tepkiyi veren yine aziz milletimiz ve devletimiz olmuştur. Dini farklılıklar sebebiyle zulme maruz kalan ve en çok da savunmasız kadınların ve çocukların hayatını kaybettiği bu vahim hadiseler, insan olma şuuruna erişmiş her vicdanı derinden yaralamıştır” dedi. Basın açıklamasına Manisa Valisi Enver Ünlü ve eşi Sema Ünlü, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, Manisa Vali Yardımcısı Erhan Günay, Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Uğurelli, protokol üyeleri, akademisyenler, öğrenciler katıldı.
Düzce Düzce’de hıdırellez ateşini Vali yaktı Düzce’de Hıdırellez coşku ile kutlandı. Bir çok etkinliğe ev sahipliği yapan Yeşil Vadiyi Hıdırellez Şenliği için Düzceliler doldurdu. Hıdırellez ateşini ise Vali Selçuk Aslan yaktı. Kışını sona ermesi ve baharın gelişiyle birlikte kutlanan Hıdırellez Bayramı Düzce’de de coşku ile kutlandı. Bahçeşehir Bölgesi Yeşil Vadi etkinlik alanında Hıdırellez kutlaması yapıldı. Kutlamaya Vali Selçuk Aslan, AK Parti Genel Merkez Kadın Kollar Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, AK Parti Düzce Milletvekili Ercan Öztürk, Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Burçin Sarıcan, kurum müdürleri, vatandaşlar ve çocuklar katıldı. Vali Selçuk Aslan, tüm Düzce halkının Hıdırellez Bayramı’nı kutlayarak “Hıdırellez kültürü gerek Anadolu’da gerek Balkanlar’da, tüm toplumlarda önemli bir kültürel değer unsuru. Burada belli bir yaştakiler bu geleneği cıvıl cıvıl yaşamış kişiler. UNESCO’nun somut olmayan kültür mirası listesine Türkiye’nin ve Makedonya Cumhuriyeti’nin katkılarıyla yer almış olan Hıdırellez, insanlığın maziden, kadimden bugüne baharın gelişini yeni umutların coşkusunu temennisini dileğini yansıtan Hıdırellez kutlaması Anadolu coğrafyasının pek çok yerinde farklı görünümlerde yaşayan bir kültür. Bahar yeni umutlar, dilekler, bolluk bereket diliyoruz birlik beraberliğimiz daim olsun” diye konuştu. “Etkinliklerin devamı gelecek” Baharın gelmesi ile etkinliklerinde devamının geleceğini söyleyen Milletvekili Ayşe Keşir “Türk töresinde çok uzun zamandır kutlanan Hıdırellez Şenlikleri vesilesi ile bir araya geldik. Baharın gelmesiyle birlikte Düzce’mizde bu etkinlikle başlayarak pek çok etkinliğin arkasından geleceğine inanıyorum” dedi. Konuşmaların ardından Gençlik Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi Halk Oyunları ekibi gösterisi izleyenleri mest etti. Sonrasında ise Vali Selçuk Aslan Hıdırellez ateşini yaktı. Ateşin yanmasıyla etkinlik alanına kurulan stantları gezen Vali Aslan ve protokol üyeleri tek tek fotoğraf çekildi. Etkinlik boyunca çocuklara ve vatandaşlara yiyecek içecek ikramı yapıldı. Pamuk Şeker Balon ve oyuncaklar işle vakit geçiren çocuklar etkinliğin tadını çıkardı.