EĞİTİM - 06 Ekim 2017 Cuma 12:33

“Üretim Reform Paketi üniversite-sanayi iş birliğine ciddi imkânlar sağlayacak”

A
A
A
“Üretim Reform Paketi üniversite-sanayi iş birliğine ciddi imkânlar sağlayacak”

Altınbaş Üniversitesi 2017-2018 akademik yılına merhaba dedi. Fatma Altınbaş Konferans Salonu’nda gerçekleşen törene Bilim, Sanayi, Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, Altınbaş Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Altınbaş, Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, Mütevelli Heyet Üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Açılış törenine katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik, üniversite sanayi iş birliğinin önemine değinerek “Ülkemiz ve ülkemizin ilgili kurumları, üniversite sanayi iş birliğini hayata geçirmeliler. Bu konu üniversite ve sanayinin olduğu kadar insanımızın konusudur. Öğrencilerimiz daha eğitim yıllarında eğer hayatın uygulama noktasına temas etmemişlerse mezun oldukları zaman iş hayatına yabancı acemi diyebileceğimiz bir sıfata sahip olurlar. O sebeple birçok firma aradığı elemanda tecrübe istiyor. Tecrübeli eleman kim olacak? Üniversiteyi yeni bitirmiş bir genç hangi fakülteden olursa olsun tecrübesini edineceği yerler eğer eğitim dönemi içerisinde uygulama alanı elde edememişse ancak işe başladığı zaman edebilecek ki o, bugün tercih edilecek eleman olamayacaktır. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yeni çıkarttığımız bir kanun var. Bu yasanın adı Üretim Reform Paketidir. Bu yasa ile Mühendislik Fakültesi’nde okuyan öğrenciler, uygulamalı bilimlerle meşgul olan öğrenciler, bu eğitimleri süresince 8 yarıyıllık eğitim dönemlerinin en az bir yarıyılını iş yerlerinde, sanayide eğitimin bir parçası olmak suretiyle geçirecekler. Ümit ediyorum ki bu yasa hem öğrencilerimize hem de sanayi alanına ciddi imkânlar sağlayacak” ifadelerini kullandı.

“Altınbaş Üniversitesi’nde sektörlere, sanayiye uyumlu eleman yetiştirmek arzusu var”

Hem sanayi alanının kucaklayıcı olmasını hem de öğrencilerin sanayi kuruluşlarını benimsemesini dikkat çeken Doç. Dr. Hasan Ali Çelik, “Altınbaş Üniversitesi’nde gördüm ki hevesli, heyecanlı, piyasaya uyumlu, sanayiye uyumlu ve sorun çözücü elemanlar yetiştirmek hedef ve arzusu var. Bu hedefi ümit ederim ki gerçekleştirme yolunda hızla ilerliyorlar. Bundan hem sayısal artışın hem de kalitedeki artışın olduğunu görüyorum. Nerede bir iyilik varsa kimde ise bu iyiliğin yanındayız ve destekleyicisiyiz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bunun bilincindeyiz” dedi.

Bütün öğrencilere yeni eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını dileyen Altınbaş Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Altınbaş, “Çok mutlu ve heyecanlıyız. Altınbaş ismiyle ilk kez akademik yıl açılışımızı gerçekleştiriyoruz. Bu ayrıca Altınbaş ailesini çok mutlu eden bir gün” diye konuştu.

"Öğrencilerimize danışmanlık yapıyoruz"

Yeni eğitim öğretim yılı için öğrencilere tavsiyelerde bulunan Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan ise "Her şeyden önce meslek yaşamında elde etmek istedikleri alanlara dönük çalışsınlar. Mezun olalım da bakalım demesinler. Plansız mezuniyetin birtakım olumsuz sonuçları ortaya çıkabiliyor. Daha üniversite birinci sınıfta ‘Ben buradan mezun olduğumda şöyle bir alanda çalışacağım’ şeklinde bir hedef belirleyip ona yönelik çalışsınlar. Biz de Altınbaş Üniversitesi içinde kurduğumuz Altın Kariyer adındaki merkezimizle, daha öğrencilik yıllarından itibaren gerek staj gerek CO-OP yönlendirmeleriyle öğrencilerimize kamuda, özel sektörde ya da akademik hayatta ne gibi bir mesleğe yönelmeleri gerektiği konusunda danışmanlık yapıyoruz. Yabancı dillerini mutlaka geliştirsinler. Çağımızda İngilizce bilmeden maalesef ne özel sektörde ne de kamuda istenilen yerlere gelinmesi mümkün değil. Dolayısıyla öğrencilerimiz dil konusunda eksiklikleri varsa üniversite sıralarında ilave dersler almak suretiyle bu eksikliklerini tamamlasınlar.” şeklinde konuştu.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.