SAĞLIK - 16 Nisan 2021 Cuma 11:22

'Üroloji ameliyatları robotik cerrahi ile çok konforlu'

A
A
A
'Üroloji ameliyatları robotik cerrahi ile çok konforlu'

Robotik cerrahinin faydalarına dikkat çeken Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Cemil Uygur, ''Üroloji ameliyatları robotik cerrahi ile çok konforlu'' dedi.

Robotik cerrahi sistemlerinin kullanıldığı alanlarında biri de üroloji. Medicana Ataşehir Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Cemil Uygur, üroloji ameliyatlarında Da Vinci Robotik Cerrahi’nin kullanımını, avantaj ve konforunun neler olduğunu açıkladı.

''Robotik cerrahi en sık ürolojide kullanılmaktadır''
Robotik cerrahinin, ABD ve Avrupa dahil tüm dünyada en sık ürolojide kullanıldığını belirten Prof. Dr. Cemil Uygur, ''İlk yapılan robotik cerrahilerden biri ve halen en sık yapılan ‘radikal prostatektomi’ ameliyatıdır. Üroloji, tanısal ve girişimsel endoskopiyi ilk kullanan cerrahi disiplindir. Teknolojik yeniliklere hep açık bir bölüm olmuştur. Hatta birçok yeniliğin cerrahide kullanılmasına öncülük etmiştir. Prostat, erkeklerde en sık görülen kanserdir. Erken evrede saptanan prostat kanserinde en etkili tedavide radikal prostatektomi ameliyatıdır. Radikal prostatektomi sadece kanserli organın çıkarılması, yani kanser kontrolü ile sınırlı bir cerrahi girişim değildir. Operasyon sonrası fonksiyonel sonuçlar da çok önemlidir. İdrar kanalı bütünlüğün sağlanması, hastanın idrarını kontrol edebilir olması ve cinsel hayatını sürdürmesi aynı derecede önemlidir. Bunlar da ancak kanserin titiz kontrolü ve başarılı bir rekonstrüksiyon ile mümkün olabilir. Robotik cerrahinin bu olanağı sağladığı ortaya çıkınca önce ABD ve Avrupa’da, ardından tüm dünyada prostat kanseri cerrahisinde ilk tercih edilen yöntem oldu. Ürologlar bu deneyim birikimi ile diğer cerrahi işlemlerinde de Da Vinci Robotik sistemi kullanmakta gecikmediler'' dedi.

Ürolojide daha çok tercih edilen ameliyatlar
Prof. Dr. Uygur, ürolojide robotik cerrahinin en sık uygulandığı operasyonları şöyle açıkladı:
''Radikal prostatektomi (prostat kanseri cerrahisi). Parsiyelnefrektomi (organ koruyucu böbrek kanser cerrahisi). Radikal nefrektomi (organı korumanın uygun ve mümkün olmadığı büyük kanserlerde böbreğin tamamının alınması). Radikal sistektomi (idrar torbası kanserinde organın alınması) ve bağırsaktan yeni mesane yapılması. Retropitoneal lenf bezi diseksiyonu (karın arka duvarı ve büyük damarların çevresindeki lenf bezlerinin temizlenmesi). Adrenalektomi (sürrenal - böbrek üstü bezinin alınması). Kanser operasyonları dışında robotik cerrahi birçok rekonstrüktif - plastik ürolojik cerrahide de kullanılır. Şöyle ki: Pyeloplasti (böbrek havuzunun çıkımındaki darlıkların düzeltilmesi). İdrarı mesaneye taşıyan üretr adı verilen ince kanalın darlık ve diğer bozukluklarının düzeltilmesi. Ureteroneosistostomi (üreterin mesaneye açıldığı yerdeki darlık veya geri idrar kaçırma bozukluklarının düzeltilmesi). Sakrokolpopeksi (kadın genital organları sarkmalarının düzeltilmesi- asılması). Veziko-vajinal fistül onarımı (mesane ile vajen arası idrar kaçışına neden olan deliklerin kapatılması''.

''Üç boyutlu kamera, görüntüyü 12-14 kat büyütüyor''
''Robotik sistem ile kanama riski ve yara enfeksiyonu daha az yatış süresi daha kısadır'' diyen Prof. Dr. Uygur, ''Sanılanın aksine Da Vinci Robotik sistem kendi başına operasyon yapmaz. Ancak deneyimli ve robotik sisteme adapte olmuş ve onunla bütünleşmiş bir cerrahın elinde harika sonuçlar verir. Robotik Cerrahi’de, operasyon bölgesine çok küçük delikler aracılığı ile ulaşılır. Genel olarak 5 adet delikten yararlanılarak operasyon gerçekleştirilir. Bu deliklerden 4 tanesi Robotik sisteme aittir. Diğeri asistan kanalı olarak adlandırılır ve operasyonda gerekli malzemelerin operasyon sahasına iletilmesi ve geri alınmasında kullanılır. Robotik kollardan bir tanesi kamera için kullanılır. Kamera yüksek çözünürlüklü, 3 boyutlu (3DHD), 12-14 kez büyütülmüş ve gerçek derinlik hissini de yaşatan bir görüntü sunar. Kameranın sağladığı görüntü, cerraha, operasyon sahasında kesilmesi veya korunması gereken dokuların tanımlanmasında büyük bir avantaj sağlar. Diğer 3 kol, cerrahi enstrümanlar için kullanılır. Robotun kolları hastaya yerleştirildikten ve enstrüman bağlantıları yapıldıktan sonra cerrah konsola oturarak operasyonu gerçekleştirir'' açıklamasında bulundu.

Da Vinci’nin hastaya sağladığı konfor hakkında bilgi veren Prof. Dr. Uygur, ''Hassas ve estetik. Da Vinci’nin hastaya sağladığı konfor hakkında bilgi verir misiniz? Her şeyden önce daha hassas, daha esnek ve daha kontrollü bir cerrahi olanağı sağlar. İster kanser olsun ister rekonstrüktif cerrahi olsun açık cerrahiden ve laparoskopiden daha üstün sonuçlar sunduğunu gösteren birçok kanıt ve bilimsel yayın mevcuttur. Kesi olmadığı için daha az ağrı olur. Ağrı kesici ilaç gereksinimi çok azalır ya da hiç gerekmez. Kanama riski azalır. Yara enfeksiyonu daha az görülür. Hastanede yatış süresi çok kısalır. İyileşme daha hızlı olur. Günlük yaşama dönüş daha erken olur. Çok daha erken iş başı yapar. Estetik görüntü daha iyidir. Çok daha az/küçük yara izi olur'' açıklamasında bulundu.

Da Vinci Robotik Cerrahi’yi kullanmak için nasıl bir eğitim alındığını açıklayan Prof. Dr. Uygur,
''Bir cerrah için robotik cerrahi bir dönüşüm ve adaptasyon sürecidir. Öncelikle robotik sistem ile tanışmak, onun yeteneklerini öğrenmek, sindirmek ve robot ile bütünleşmek gerekir. Bu süreç, özel eğitim merkezlerinde denek hayvanları üzerinde başlar. Bu ilk aşama tamamlandıktan sonra deneyimli bir Robotik Cerrah’ın gözetim ve himayesinde aşamalı olarak ameliyatlara başlanabilir. Robotik Cerrahi’ye dönüşümde cerrahın açık veya laparoskopik cerrahide belirli bir deneyim sahibi olması sürece katkı sağlar. Robotik sistem, deneyimli bir cerrahın elinde hastalar için olumlu sonuçlar oluşturan bir enstrümana dönüşür. Ancak, deneyimi oturmamış ellerde son derece tehlikeli olabilir'' şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Sosyal medya beğenisi için saniyelik ihmal ölümle sonuçlanabiliyor Motosiklet kazalarında her yıl binlerce kişi hayatını kaybederken, uzmanlar, sosyal medya gönderisi için çekim yapıldığı sırada motosiklet üzerinde yapılan akrobasi hareketlerindeki saniyelik ihmallerinin ölümle sonuçlanabileceğine dikkat çekiyor. Havaların ısınmasıyla motosiklet kullanımı arttı. Motosiklet kazalarında her yıl binlerce kişi hayatını kaybediyor. Emniyet Genel Müdürlüğünce yayımlanan raporda, Türkiye genelinde 2024 yılının ilk 3 ayında 46 bin 889 kaza meydana geldi. Bu kazalara 16 bin 983 motosikletin karıştığı, Konya’da 23, Türkiye genelinde ise 200 kişinin hayatını kaybettiği raporlandı. Sosyal medya gönderisi için çekim yapıldığı sırada motosiklet üzerinde yapılan akrobasi hareketlerinin çoğunun ölüm ile sonuçlandığı uyarısında bulunan İleri Sürüş Uzmanı Mehmet Erdoğan, motosiklet kullanımında kazaya sebebiyet veren en büyük unsurlardan birinin bilgisiz, tecrübesiz, eğitimsiz, motosiklet kullanmaya çalışmak olduğunu söyledi. “Motosiklette kaporta insan vücududur, koruma iskeleti insanın vücududur” Motosiklet kullanımında sürücünün eksik yönlerinin kazalara neden olduğunu ifade eden İleri Sürüş Uzmanı Mehmet Erdoğan, “Kişi belgelenmeden, ehliyetine sahip olmadan, ehliyet aldığı zamandaki belge eğitimini almadan motosiklet kullanmaya çalışıyor. Haliyle tecrübe kazanması gereken yerde tecrübe kaybediyor. Trafik kazaları fazlasıyla oluşuyor. İkinci unsur da şuradan şuraya gideceğiz, kısa mesafe kask taksak ne olur, takmasam ne olur, dizlik taksam ne olur, takmasam ne olur, zırh giysem ne olur, giymesem ne olur, motosiklette kısası uzunu yoktur. Mutlaka koruyucu unsur takılması gerekiyor. Nedeni ise bir araçta kaporta vardır insan onun içerisinde, iskeletin içerisinde, koruyucu unsurlar bunlar. Ama motosiklette böyle bir şey yok. Kaporta insan vücududur, koruma iskeleti insanın vücududur. Haliyle oluşabilecek en ufak bir ihmal dahi insan vücudu zarar görmektedir. Bu bahsetmiş olduğum kask, zırh, dizlik bunlar sadece kişinin bedenini korumaya yöneliktir. Sürat olduğu zaman bunlar da kifayetsiz kalacaktır” dedi. "Akrobasi hareketleri motorun dengesine zarar veriyor" Büyük motor hacmi bulunan motosikletin yüksek hızlara çıkabileceğini anlatan İleri Sürüş Uzmanı Erdoğan, “Motosikletlerin belli periyotlarda hızlanma şekilleri vardır. Günümüzde 50 cc’den başlıyor, bin 200 cc’ye kadar motosikletler çeşidi var. 50 cc’den 200 cc’ye kadar motosikletler ölümcül ama daha az tehlikeli gruplardır. Özellikle 500 cc’nin üzerine çıktığımız zaman insan hayatından kopma derecesine varan tehlikelerle karşı karşıya kalmaktadır. Yani 500 cc’nin üzerindeki motosiklet aşağı yukarı 3,5 saniye içerisinde 100 kilometre hıza ulaşabilmektedir. Üzeri de açıktır. 250, 300 kilometrelik hıza kadar ulaşabilmektedir. Bu da farklı faktörler göstererekten ölümcül kazalara, ölümcül tehlikelere sebebiyet vermekte. Otomobil kullanırken bile muazzam bir şekilde risk altındayız. Etrafımızda iskelet var, direksiyon elimizde bir korunaklı kabinin içerisindeyiz. Bir de motosiklette olduğunu düşünün, motosiklette böyle bir durum söz konusu değil. Kişiler ne yapıyor, 50 kilometre hızda, 100 kilometre hızda, 150 kilometre hızda belli bir kapasiteye ulaştıktan sonra işte ’bak ben bu motosikleti sürebiliyorum, senden daha iyi sürüyorum, daha da gösterişli sürüyorum’ deyip elini havaya kaldırıyor, yan tarafındaki arkadaşına şakalar yapıyor. Bu halde akrobasi hareketleri motorun dengesine zarar veriyor ve kazaya sebebiyet veriyor” şeklinde konuştu. “Motosikletin önünü kaldırmak çok tehlikeli, ölümcüldür” Sosyal medyada paylaşmak için yapılan akrobasi hareketlerinin zararlı olduğuna değinen Erdoğan, “Kişi motosiklet hareket halinde ön koltuktan çıkmış, arka koltuğa geçmiş orada hareketler yapıyor, birileriyle görüşüyor, telefon kaydı yapıyor. Bunun gibi etmenlere dikkat etmemiz gerekiyor. Motosiklette iki tane tekerlek vardır. İkisi de yere mukavemet göstermektedir. Sürtünmeyi sağlayarak motosikleti hareket ettirmektedir. Bazı arkadaşları görüyoruz. 100 kilometre hızdayken tek teker diye hatta kendilerine lakap takmışlar bu konuyla alakalı çok tehlikeli sonuçlar oluşuyor. Belli bir hıza ulaştıktan sonra veya başlangıç esnasında motosikletin önünü kaldırmak çok tehlikeli ölümcüldür. Çünkü denge ortadan kaybolmuş oluyor. Sosyal medyada 100 beğeni alacağız diye canınızdan olmayın. Bunun gibi durumlardan kesinlikle uzak durmalıyız. Güvenli sürüş için tam ekipman ve uygun seyirde hızla motosiklet binmeye devam edilmelidir” diye konuştu.
İzmir Çöl tozu solunum yolu hastalıklarına yol açabilir Son günlerde çöl tozunun atmosferdeki yaygınlığı dikkat çekerken, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, bu durumun solunum yolu hastalıklarına ve genel sağlık sorunlarına neden olabileceğini ve maske takılmasını gerektiğini söyledi. Çöl bölgelerinden rüzgarlarla taşınan çöl tozları, Türkiye’yi etkisi altına aldı. Medicana İzmir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, çöl tozlarının solunum yollarına yerleşerek akciğerlerde tahrişe, iltihaplanmaya ve solunum fonksiyonlarının bozulmasına yol açabileceğini söyledi. Merda Erdemir Işık, "Kronik solunum yolu hastalıkları olan astım, bronşit ve KOAH gibi durumları olan kişiler, çöl tozuna maruz kaldıklarında daha fazla risk altındadırlar" dedi. Maske takılmalı Işık, çöl tozunun etkilerinden korunmak için özellikle tozun yoğun olduğu dönemlerde dışarıda uzun süre vakit geçirmekten kaçınılması ve mümkünse kapalı ortamlarda kalınması gerektiğini belirterek, “Dışarı çıkılması gerektiğinde, yüz maskeleri gibi koruyucu ekipmanlar kullanılmalıdır. Dışarıdan geldikten sonra kıyafetler hemen değiştirilmeli ve ılık bir duş alınmalıdır. Ev içinde ise pencereler ve kapılar sıkıca kapatılmalı, hava filtreleri kullanılmalı ve nem seviyesi düşük tutularak toz birikimi önlenmelidir” diye konuştu. Dr. Merda Erdemir Işık, çöl tozlarının etkisini hafifletmek için alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı: “Solunum yolu irritasyonunu azaltmak için bol su içmek, gözlerdeki tahrişi önlemek için göz damlaları kullanmak ve solunum zorluğunu hafifletmek için kullanılmakta olan alerji ilaçlarına ve inhaler tedavilere devam edilmelidir. Halk sağlığını korumak için, toplumun bilinçlendirilmesi ve uygun koruyucu önlemlerin alınması önemlidir.”
Elazığ Milletvekili olamayınca hastaneye kaldırılmıştı, muhtarlığı kazandı şimdi 2028 seçimlerine hazırlanıyor Elazığ’da 14 Mayıs 2023 seçimlerinde bağımsız milletvekili olan ve kazanamadığını öğrendiğinde hastaneye kaldırılması ile gündeme gelen Salıbaba Mahallesi Muhtarı Muhammet Hacı Güneş, yerel seçimlerde yeniden muhtar seçildi. Muhtar Güneş, 2028 seçimlerinde milletvekililği için yine aday olacağını belirterek, şimdiden vatandaşları gezerek oy istemeye başladı. Elazığ’da 14 Mayıs 2023 seçimlerinde ilginç tavırları ve projeleri ile dikkat çeken, kazanamamasının ardından hastaneye kaldırılması ile gündeme gelen Salıbaba Mahallesi Muhtarı Muhammet Hacı Güneş, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde 13 oy farkla yeniden mahalle muhtarlığını kazandı. Muhtar Güneş, yerel seçimlerin ardından hemen kolları sıvayarak, 2028 yılında yapılması planlanan genel seçimlerde yeniden aday olacağını belirtti. Mahalle sakinlerinin desteğini alarak seçim çalışmalarına start veren Muhtar Güneş, 2028 yılında milletvekili seçilerek gençlere çay, çorba, kuru fasulye ve pilav yedireceğini belirtti. ’’Muhtarlığı siyasette önümüzün açılması için tercih ettik’’ 31 Mart seçimlerinde yeniden muhtar seçildiğini belirten Salıbaba Mahallesi Muhtarı Muhammet Hacı Güneş, “Allah Salıbaba halkından, bizleri destekleyen vatandaşlarımızdan razı olsun. Muhtarlığı siyasette önümüzün açılması için tercih ettik. Önümüzdeki 2028’de Allah nasip ederse hedefimiz Meclise gitmektir. Elazığ’daki vatandaşların sorunlarını dinleyip dile getirmektir. Vatandaşlarımızla birlikte el birliği içerisinde Elazığ’ı yönetip belirli bir yerlere getireceğiz. Tüm siyasetçilerle oturup kalkan birisiyim. Bir siyasi tecrübem de var. Elazığ’da milletvekilini aratmayacak kariyere sahibim. Vatandaşlardan oy istiyorum. Vatandaşlar bağımsız milletvekili adayı olduğum zaman bana oy vermedikleri için pişmanlar. Ben 2028 seçimlerinde mutlaka aday olacağım. O Meclise giderek, o kırmızı koridorlarda gezeceğim. Gençlerimize çay, çorba, kuru fasulye ve pilav yedireceğiz” dedi.
İstanbul Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu, pazar günü koşulacak Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu, 28 Nisan Pazar günü koşulacak. Dünyanın en iyi 11, Avrupa’nın da 4 ’Gold Label’ yarı maratonundan biri olan İstanbul Yarı Maratonu, 10K ve 21K kategorilerinde koşulacak. 72 farklı ülkeden katılımın olduğu maratonu, toplam 14 bin kişinin bitirmesi bekleniyor. Maratonda 21’i kadın 68 elit atlet, birincilik için yarışacak. Türkiye’de kırılan ilk uluslararası atletizm rekoru unvanına sahip olan Türkiye İş Bankası İstanbul Yarı Maratonu, Tarihi Yarımada parkurunda “En Hızlı Yarı” sloganıyla koşulacak. 2021 yılında kadınlarda Kenyalı Ruth Chepngetich’in 1:04:02’lik dereceyle kırdığı dünya rekoruyla uluslararası dikkatleri üzerine çeken organizasyon, Türkiye’de 16 yaş ve üstü atletlerin koşacağı ilk 21K maratonu olarak da adını tarihe yazdıracak. Maratona, 16-18 yaş arası yaklaşık 2 bin koşucu katılacak. Türkiye şampiyonluğu ve olimpiyata kota Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu aynı zamanda Türkiye Yarı Maraton Şampiyonası’nı da içeriyor. Yarışta birinci olacak erkek ve kadın Türk atletler, “2024 Türkiye Yarı Maraton Şampiyonu” unvanını alacak. Maratonda 5’i erkek 7 Türk elit atlet katılacak. Diğer yandan İstanbul Yarı Maratonu’nda yapılacak iyi dereceler elit atletlere dünya sıralamasında Olimpiyat kotası alma şansı da sağlayabilecek. Erkeklerde halen 10 atletin dünya sıralaması kategorisinden Olimpiyat kotası alma şansı bulunuyor. Bugüne kadar 70 atlet Olimpiyat barajı derecesi olan 2:08:10’u geçti. Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu’na bu yıl, kişisel en iyi dereceleri 1:01:00’ın altında olan 17 erkekle, 1:08:00’ın altında olan 7 kadın atlet katılacak. İstanbul Maratonu’nun son şampiyonu Kenyalı Panuel Mkungo yarışacak. Eğer yarı maratonu da kazanırsa iki maratonu da kazanan ilk erkek atlet olacak. Kenyalı Ruth Chepngetich 2018’de İstanbul Maratonu’nu, 2021’de de dönemin dünya rekorunu kırıp İstanbul Yarı Maratonu’nu kazanarak kadınlarda duble yapan ilk atlet olmuştu. Geçen yılın ikincisi Faslı Hicham Amghar, 2019’daki 59:17’lik derecesiyle dikkatleri üzerine çeken Etiyopyalı Solomon Berihu; listedeki 59:25 ile en iyi ikinci dereceye sahip olan Kenyalı Edmond Kipngetich, Barselona’da 59.30 ile kariyerinin en iyi derecesini koşan Etiyopyalı Dinkalem Ayele; sürpriz beklenen Kenyalı Laban Kipkemboi ve Afrikalılara rakip olması umulan Kanadalı Cameron Levins de İstanbul’da koşacak. Kadınlarda ise geçen yıl Barselona’daki 1:05:46’lık derecesiyle yıldızı parlayan Gladys Chepkurui, derecelerini sürekli geliştiren Etiyopyalı Fikrte Wereta; listede derecesi en iyi olan atletler. Start Yenikapı’dan 09.15’te verilecek İstanbul Yarı Maratonu’nda atletler, Yenikapı’dan saat 09.15’te start alacak. Kumkapı, Cankurtaran, Çatladıkapı, Sarayburnu, Sirkeci Işıklar ve Eminönü’nden sonra Galata Köprüsü’nden Karaköy’e geçilecek. Köprü bitimindeki ışıklardan “U” dönüşü yapacak olan yarış, Eminönü, Unkapanı, Cibali, Abdülezelpaşa caddesi, Ayvansaray, Haliç köprüsüne varmadan yine bir “U” dönüşü yaparak, ters istikamette aynı sahil yolunu kullanıp Yenikapı’da başladığı noktada sona erecek. 10K yarışına ise Yenikapı’da saat 08.00’de start verilecek. Sarayburnu’ndan dönüş alacak olan koşu, yine Yenikapı’da sona erecek. 10K katılımcılar için zaman sınırı 1,5 saat, 21K içinse 3,5 saat olacak. Maratonda binlerce görevli çalışacak On binlerce kişinin koşacağı maratonun sağlıklı bir şekilde organize edilmesi için binlerce kişi de sahada çalışacak. Yaklaşık 500 gönüllünün destek vereceği yarı maratonda İstanbul Emniyet Müdürlüğü de 800 güvenlik görevlisiyle alanda olacak. 350 sağlık personelinin hazır bulunacağı koşuda, diğer dış birimler ve Spor İstanbul personeliyle birlikte toplamda 2 bin 743 kişi görev yapacak. Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu, bir yanda sportif rekabet ve bireysel meydan okumalara sahne olurken, diğer yandaysa bir yardımseverlik yarışına da vesile olacak. Bu yıl 34 Sivil Toplum Kuruluşu adına bin 500 gönüllü, bağış toplamak için koşacak. Yarı maratonda 2020-2023 arasında yaklaşık 12 milyon liralık bağış toplandı. Toplam 8 milyon lira dağıtılacak Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu’nda dereceye girecek atletlere verilecek para ödülleri de açıklandı. Elit kadın ve erkek atletlerin birincisine 15’er bin dolar verilecek. Tüm kategorilerde dağıtılacak muhtemel toplam para ödülü 8 milyon 6 bin lira olacak. Genel klasmanda dereceye giren kadın ve erkeklerde ilk 8 sporcuya şu ödüller verilecek: 1. 15 bin Dolar 2. 10 bin Dolar 3. 8 bin Dolar 4. 6 bin Dolar 5. 5 bin Dolar 6. 4 bin Dolar 7. 3 bin Dolar 8. 2 bin Dolar Böylece ilk sekiz için erkek ve kadınlarda toplam 106 bin dolar para ödülü dağıtılacak. Yarı maratonda parkur rekoru kırılırsa bonus ödül de verilecek. Erkekler kategorisinde yarışın kazananı 59 dakika 15 saniyeden daha iyi bir süre ile koşarsa kadınlarda ise, 1 saat 4 dakika 2 saniyeden daha iyi bir süre ile koşarsa 3 bin dolar bonus verilecek. Erkekler ve kadınlarda yarı maraton dünya rekoru kırılırsa 10 bin dolar bonus verilecek. Türk atletlere toplam 200 bin lira Türk sporcularda kadın ve erkeklerde ilk 5’e girecek sporculara toplam 200 bin lira ödül dağıtılacak. Sıralamaya göre ödüller şöyle: 1. 30 bin TL 2. 25 bin TL 3. 20 bin TL 4. 15 bin TL 5. 10 bin TL Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu atletler listesi: Erkek Elit Atletler 1. Solomon Berihu - Etiyopya 2. Edmond Kipngetich - Kenya 3. Dinkalem Ayele - Etiyopya 4. Solomon Kipchoge - Kenya 5. Benard Biwott - Kenya 6. Antony Kimtai - Kenya 7. Tadesse Abraham - İsviçre 8. Hicham Amghar - Fas 9. Hillary Kipchumba - Kenya 10. Abraham Kipyatich - Kenya 11. Gemechu Bute - Etiyopya 12. Ali Kaya - Türkiye 13. Cameron Levins - Kanada 14. Vincent Mutai - Kenya 15. Edward Zakayo Pingua - Kenya 16. Benard Sang - Kenya 17. Juan Antonio Perez - İspanya 18. Albert Rop - Bahreyn 19. Mathew Samperu - Kenya 20. Tegegn Tamerat - Etiyopya 21. Ashenafi Moges - Etiyopya 22. Panuel Mkungo - Kenya 23. James Kipkogei Kipkoech - Kenya 24. Cornelius Kipkogei - Kenya 25. Anthony Kipchirchir - Kenya 26. Laban Kipkemboi - Kenya 27. Daniel Mateo - İspanya 28. Kipsambu Kimakal - Kenya 29. Marcelo Laguera - Meksika 30. Ramazan Özdemir - Türkiye 31. Nicolae Alexandru Soare - Romanya 32. Hüseyin Can - Türkiye 33. Halil Yaşın - Türkiye 34. Tewelde Menges - Büyük Britanya 35. Ahmet Alkanoğlu - Türkiye 36. Eduardo Terrance Garcia - Virjin Adaları 37. Mitja Krevs - Slovenya 38. Dillon Cassar - Malta 39. Üzeyir Söylemez - Türkiye 40. Edwin Kipkomei Seko - Kenya 41. Abraham Akopesha - Kenya 42. Michael Mutai - Kenya 43. Paul Tiongik - Kenya 44. Cornelius Kipkoech - Kenya 45. Yibel Alamirew - Etiyopya 46. Mohammed Kemal Jema - Etiyopya 47. Dominick Kipkirui Bett - Kenya Kadın Elit Atletler 1. Gladys Chepkurui - Kenya 2. Ftaw Zeray - Etiyopya 3. Betelihem Afenigus - Etiyopya 4. Aberash Shilima - Etiyopya 5. Anchinalu Dessie - Etiyopya 6. Zewditu Aderaw - Etiyopya 7. Betty Chepkemoi Kibet - Kenya 8. Ruth Jebet - Bahreyn 9. Zinashwork Yenew - Etiyopya 10. Meseret Dinke - Etiyopya 11. Amina Bettiche - Cezayir 12. Birtukan Abera - Etiyopya 13. Özlem Kaya Alıcı - Türkiye 14. Liliana Dragomir - Romanya 15. Devora Avramova - Bulgaristan 16. Miriam Chebet - Kenya 17. Faith Jeruto Kipmaiyo - Kenya 18. Meraf Bahta - İsveç 19. Melkam Tesfahun - Etiyopya 20. Remziye Erman - Türkiye 21. Sheila Chelangat - Kenya Erkek Sub-Elit Atletler 1. Murat Emektar - Türkiye 2. Mahsum Değer - Türkiye 3. Sebih Bahar - Türkiye 4. Hakan Tazegül - Türkiye 5. Recep Berk Şenyurt - Türkiye 6. Mehmet Soytürk - Türkiye 7. Çağlar Kasım - Türkiye 8. Eser Kurt - Türkiye 9. Engin Özdaş - Türkiye 10. Anıl Koca - Türkiye 11. Mehmet Uslu - Türkiye 12. Mustafa Es - Türkiye 13. Sultan Orhan - Türkiye 14. Bahattin Üney - Türkiye