SAĞLIK - 06 Temmuz 2019 Cumartesi 11:22

Uzmanlardan engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak ip uçları

A
A
A
Uzmanlardan engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak ip uçları

Engelli bireylerin rehabilitasyon merkezlerinde veya özel eğitim kurumlarında eğitim alabilmeleri için önce hastaneye gidip sağlık heyetinden geçmeleri gerektiğini belirten Fizyoterapist Tuba Ayaz, rapor ile Rehberlik Araştırma Merkezine gidilmesi durumunda öğrenciye özel tedavi programı belirlendiğini söyledi.

Engelli bireyler için erken tanının önemini belirten Tuba Ayaz, erken tanısı konulmuş bir çocuğa müdahale edilmesinin çok daha kolay olabildiğini dile getirdi. Fizyoterapist Tuba Ayaz, “Öğrencilerimiz öncelikle bir hastanede sağlık heyetinden geçiyorlar. Hekimler tarafından tanı konuluyor. Tanı konulduktan sonra Rehberlik Araştırma Merkezine yönlendiriliyor ve öğrenciler bize geliyor. Uygun görülen modüller veriliyor. Biz de ona göre öğrenciye tedavi programı oluşturuyoruz. Haftanın iki günü bize gelmiş oluyor. 40 dakika tedaviye alıyoruz. Özel eğitim ve fizik alanında derse girebiliyorlar. Bu da yine öğrencinin tanısına göre değişiyor. Verdiğimiz programlar da buna göre değişiyor zaten" dedi.

"Yaşı ilerlemiş engelli bir bireyin başarısı çok fazla mümkün olmayabiliyor"

Başarıdan bahsedilmesi için öncelikle erken tanıdan bahsedilmesi gerektiğini belirten Tuba Ayaz, yaşı ilerlemiş engelli bir bireyin başarısının çok fazla mümkün olmayabileceğini kaydetti. Ayaz, "Hayatına mutlaka bir şeyler katabiliyor. Yaşamını modifiye edebiliyoruz. Ama erken tanısı konulmuş bir çocuğa müdahale etmemiz çok daha kolay olabiliyor. Çocuk akranlarıyla daha rahat hareket edebiliyor. Gelişim basamakları motor gelişim vardır çocuklarda. Bu gelişim basamaklarında daha iyi ilerleyebiliyor erken tanıda. Ama hastalığı ilerlemiş bir çocuğa müdahalemiz zaman açısından biraz daha geniş oluyor. Çocuklarda mutlaka değişim oluyor. Okula giden öğrenciyse öğretmenleriyle birebir iletişim halinde oluyoruz. Okula giden öğrencilerde büyük gelişimler oluyor. Hem okuldan tedavi almış oluyorlar hem de buradan tedavi görmüş oluyorlar. Öğrencimiz yetişkinse eğer okula gitmiyorsa yaşamında çok farklı bir yere gelebiliyor. En azından bağımsız bir şekilde hayatına devam ettirebiliyor. Oturmuş bir hastalığı varsa en azından bunu nasıl modifiye edebiliriz, yaşam tarzı haline nasıl getirebiliriz. Yetişkinlere de aslında bunu öğretiyoruz. Toplumda bağımsız bir yere gelebiliyorlar engelliler. Bu yüzden hem çocuklarda hem de yetişkinlerde rehabilitasyon mutlaka gerekli. Bütün ailelere bunu tavsiye ediyoruz” diye konuştu.

Uzmanlardan engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak ip uçları

Rehabilitasyon merkezlerindeki mekansal düzenlemeler ve kurumlara alınan öğretmenler hakkında bilgi veren Rehabilitasyon Merkezi Müdürü ve Bedensel Engelliler Dernek Başkanı Abdullah Gezici, engelli bireylerin öncelikle devlet hastanelerinden sağlık raporu alarak engel durumu tespitinden sonra Rehberlik Araştırma Merkezine gidip hangi alanda eğitim alması gerektiğini uzmanlara danışması gerektiğini söyledi. Gezici, "Özel eğitim, görme engellilerimize yönelik, bedensel engellilere yönelik fizik tedavi. Zihin engellilerin hayatlarını kolaylaştırmak için, sosyal alanda gelişmelerini sağlamak için Rehberlik Araştırma Merkezi uzmanları bu kararı vermekteler. Bunlar milli eğitimin standartlarına göre düzenlenmektedir. Öğretmenlerimiz üniversite mezunu, özel eğitim öğretmeni olarak geçmektedir. Bu anlamda Milli Eğitim Bakanlığının dönem yılı içinde açtığı özel kurslar da bulunmakta. Bu kurslardan sertifika alan, 4 yıllık üniversite mezunu olan bireyler de özel eğitim uzmanı olarak rehabilitasyon merkezlerinde görev almaktalar. Öncelikle bizim amacımızın başında ailelerin bilinçlendirme olayını yapmak. Çünkü malum ders ya da sağlık hizmeti vermek rehabilitasyon merkezinde 40 dakikalık seansa tabi. Bunun dışında ailenin evde çocuğuyla bire bir ilgilenmesi gerekmekte. Her ne kadar rehabilitasyon merkezinde eğitim alsa bile bu eğitimlerin devamı evde yapılmadığı müddetçe bir sonuca ulaşması mümkün olmuyor. Bu anlamda da biz STK’lar olarak her yıl bilinçlendirme toplantıları yapmaktayız" şeklinde konuştu.

Uzmanlardan engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak ip uçları

"Aileye büyük görev düşüyor"

Engellilerin sorunlarını belirleyerek toplumu bilinçlendirmeye ve anneye yönelik çalışmalarının olduğunu belirten Gezici, "Bu anlamda rehber öğretmenlerimiz belli bir program çerçevesinde ailelerle iletişime geçerek, gerek aile ziyaretleri yaparak çocuğun eğitiminin ya da tedavisine katkıda bulunmak amacıyla yapılması gerekenleri bire bir anlatmaktalar. Amaçlarımıza ulaşıyoruz dersek yalan olur. Bu işin gerçekleşmesi için gerçekten aileye büyük önem düşüyor. Çünkü aileye ne kadar anlatırsak anlatalım bu çocuk zaten engelli, zihinsel engelli, görme engelli bu ne olacak algısıyla çok da insani olmayan bir şekilde bakılıyor engelli bireye. Onun için ailenin eğitimsizliği amacımıza ulaşmamıza engel teşkil etmekte. Buradaki temel beklentimiz ailenin çocuğunu bir bebek büyütür gibi özenle büyütmek. Bu rehabilitasyon merkezine gelen engelli vatandaşlarımız da özel insanlar. Bunlar daha çok ilgi ve alaka istemekteler. Yani aman bu zaten engelli bununla ne yapacağım, 15 yaşına gelmiş yemek yemeği mi öğreteceğim ya da tuvalet ihtiyacını gidermesini mi öğreteceğim gibi algılardan uzaklaşıp, benim çocuğum ben yokken de rahat bir şekilde yemeğini yiyebilmeli, tuvalet ihtiyacını giderebilmeli noktasında ben bunu eğitebilirim deyip bu işi yaparsa biz amacımıza ulaşmış oluruz” dedi. 

Osman Arslan 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beşiktaş, Tayyip Talha Sanuç ile 3 genç futbolcusunun sözleşmesini yeniledi Beşiktaş, savunma oyuncusu Tayyip Talha Sanuç’un sözleşmesini 2026-2027 sezonu sonuna kadar sözleşme uzattı. Siyah-beyazlılar ayrıca Beşiktaş Futbol Akademisi’nden yetişen Serkan Emrecan Terzi, Göktuğ Baytekin ve Yakup Arda Kılıç’ın da sözleşmesini yeniledi. Yeni sezon planlaması kapsamında Beşiktaş ilk olarak iç transfere yöneldi. Siyah-beyazlılar bu kapsamda savunma oyuncusu Tayyip Talha Sanuç’un sözleşmesinin 2026-2027 sezonu sonuna kadar uzatıldığını açıkladı. Siyah-beyazlıların resmi internet sitesinden konuyla ilgili yapılan açıklamada, "Kulübümüz, 2022-2023 sezonundan bu yana Futbol A Takımımızın kadrosunda bulunan profesyonel futbolcumuz Tayyip Talha Sanuç’la 2026-2027 sezonu sonuna kadar sözleşme uzattı. BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde Futbol Takımları Genel Koordinatörümüz Samet Aybaba ile bir araya gelen futbolcumuz Tayyip Talha Sanuç, yeni sözleşmeyi imzaladı. Samet Aybaba, yeni dönemde Kulübümüze önemli hizmetlerde bulunacağına inandığımız Tayyip Talha Sanuç’a başarılar diledi" ifadeleri kullanıldı. Serdar Topraktepe ile yeniden forma şansı bulmaya başladı 2022-2023 sezonu başında Adana Demirspor’dan transfer olan Tayyip Talha Sanuç, siyah-beyazlı forma ile oynadığı 2 sezonda 27 maçta görev aldı ve 2 gol kaydetti. Tayyip Talha, yaşadığı uzun süreli sakatlığın ardından Teknik Sorumlu Serdar Topraktepe ile birlikte yeniden forma şansı bulmaya başladı. Genç futbolcuların da sözleşmeleri yenilendi Beşiktaş, Futbol Akademisi’nden yetişen genç futbolcuların sözleşmelerini de yeniledi. Siyah-beyazlılar, Serkan Emrecan Terzi ve Göktuğ Baytekin ile 2026-2027 sezon sonuna, Yakup Arda Kılıç ile de 2027-2028 sezonu sonuna kadar sözleşme imzaladı. BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde düzenlenen imza törenine Beşiktaş Futbol Takımları Genel Koordinatörü Samet Aybaba katıldı.
İstanbul Sarıyer’de öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi ortaya çıktı: ‘’Çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum’’ Sarıyer’deki bir ortaokulda oğlunun okul davranışlarıyla ilgili olarak görüşmeye davet ettiği öğretmenini, yüzüne yumruk atmak suretiyle darp eden ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüpheli velinin ifadesine ulaşıldı. İfadesinde, okul yönetiminden ve veliden olaydan 1 ay önce şikayetçi olduğunu belirten şüpheli, ‘’Bir anda istem dışı, çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum’’ dediği öğrenildi. Sarıyer’deki bir ortaokulda 25 Nisan 2024’de iddiaya göre Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Necla Ö., öğrencisi E.S.Ç.’nin okul davranışlarıyla ilgili olarak velisi olan şüpheli Ali Ç.’yi (51) görüşmeye davet etmiş, okula gelen şüpheli veli Ali Ç. ise müşteki öğretmeni okul koridorunda görerek herhangi bir diyaloğa girmeden öğretmenin yüzüne yumruk atmıştı. Olayın ardından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheli veli Ali Ç., Savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ‘kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. ‘’Oğlum ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi’’ Öte yandan şüphelinin ifadesine ulaşıldı. Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSBAK A.Ş.’de dijital arşiv personeli olarak çalıştığını söyleyen şüpheli Ali Ç. ifadesinde, "Okul yönetimi ve sınıf öğretmeni Necla Ö.’den 26 Mart 2024’de Sarıyer Çocuk Büro Amirliği’nde ’kötü muamele’ konusundan adli olarak şikayetçi olmuştuk. 25 Nisan günü Kaymakamlık müfettişleri ile konuyla ilgili görüşmedeydim. Bu sırada eşim Neslihan Ç. beni aradı, kendisini okulun bir hizmetlisinin aradığını ve oğlumuzla ilgili bir sıkıntının olduğunu söyledi. Ardından eşimden hizmetlinin numarasını alarak durumun ne olduğunu sordum. Bana oğlumun atak geçirdiğini, öğretmenlerin yukarı almaya çalıştığını ancak oğlumun çıkmak istemediğini söyledi. Oğlumu telefona isteyince, ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi. Sonrasında hizmetli ‘müdür bey geliyor’ diyerek telefonu yüzüme kapattı’’ dedi. ‘’Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi, bir anlık sinir harbi ile vurdum’’ İfadesinin devamında, okula gittiğinde hizmetliye çocuğunun nerede olduğunu sorduğunu söyleyen şüpheli, ‘’Hizmetli bana, müdür beyin oğlumu yukarı çıkardığını söyledi. Ben de müdürün odasına çıktım. Bu sırada oğlum yanıma panik halinde ağlayarak geldi. Bana ‘baba buradan çabuk çıkalım, eve gidelim’ dedi. Korkusundan sürekli aynı şeyleri tekrarlıyordu. Müdür beyi odasına doğru yürürken Necla hocanın elinde çay bardağı ile gülerek bize doğru geldiğini gördüm. Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi. Ben de o anda istem dışı çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum. Sonra okulun dışına çıktım, çok pişmanım. Bir anlık sinir harbi ile vurdum, bu sinir harbini ise hem şahsın tahrik edici eylemlerinden hem de babalık içgüdüsünden dolayı yaşadım’’ şeklinde konuştu.
Sakarya Kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarptığı adliye personeline acı tören Sakarya’nın Karasu ilçesinde kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarpması neticesinde hayatını kaybeden Karasu Adliyesi personeli Zahide Saatçi (58) için adliye önünde tören düzenlendi. Saatçi’nin ayakta durmakta zorluk çeken yakınları Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Kaza, sabah saat 08.49’da Kocaali-Karasu D-010 duble yolu Aşağı Aziziye Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Yolun kenarında bulunan kaldırımda yürüyen ve adliye personeli olduğu öğrenilen 58 yaşındaki Zahide Saatçi’ye, yolda hızla ilerlediği esnada lastiği patlayarak kontrolden çıkan E.E. idaresindeki 54 AGG 236 plakalı Tofaş marka otomobil çarptı. Çarpmanın etkisi ile metrelerce savrulan talihsiz kadın, olay yerinde hayatını kaybetti. Taklalar atarak durabilen ve hurdaya dönen otomobilin sürücüsü de kazada yaralandı. Adliyede düzenlenen törende gözyaşları sel oldu: Cenazesi Sinop’a gönderildi Hayatını kaybeden talihsiz kadın için Karasu Adliyesi’nde bir tören düzenlendi. Törene; Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Osman Köse, Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, hakimler, savcılar ve adliye personeli ile Saatçi’nin yakınları katıldı. Saatçi’nin yakınları, Türk bayrağına sarılı tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, törende yaptığı konuşmada, “Kıymetli mesai arkadaşımız Zahide Saatçi’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine, Karasu Adliyemize ve tüm yargı camiasına başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı. Zahide Saatçi’nin cenazesi, yapılan duaların ardından toprağa verilmek üzere memleketi olan Sinop’a gönderildi. Şehit edilen kardeşinin ardından adliyede göreve başlamış Zahide Saatçi’nin, kardeşi Cevdet Özdemir’in teröristlerce şehit edilmesinin ardından 2015 yılında İstanbul Adliyesi’nde göreve başladığı ve 2022 yılından itibaren de Karasu Adliyesi’ne atanarak görevine devam ettiği öğrenildi. Öte yandan, feci kazanın araç içi kamerası görüntüleri de ortaya çıkmıştı. Görüntüde, kontrolden çıkarak savrulan otomobilin kadına çarparak takla attığı anlar yer aldı.