EKONOMİ - 08 Temmuz 2020 Çarşamba 14:40

Varan, Türkiye yollarına geri döndü

A
A
A
Varan, Türkiye yollarına geri döndü

İlk etapta İstanbul, İzmir, Ankara ve Bursa merkezli seferlerle yeniden yolcularına hizmet vermeye başlayacak olan Varan, 2020 sonunda yaklaşık 200 milyon TL’lik toplam yatırıma erişerek 100 otobüslük bir filo büyüklüğüne ulaşmayı ve yıl sonuna kadar 1.5 milyon yolcuya hizmet vererek 700 kişiye de iş imkanı sağlamayı hedefliyor.

Şehirlerarası yolcu taşımadığının öncü markalarından Varan, 'konforu ve güvenliği' ön planda tutan yolculuğuna kaldığı yerden devam ediyor. Üç yıl içerisinden sektörün en çok yolcu taşıyan ilk üç firmasından biri olama hedefiyle yola çıkan şirket bu yılı hazırlık yılı olarak ilan etti. Bugün, bu yılki otobüs yatırımın ilki olma özeliği taşıyan ve 16 adet MAN marka teslim alan Varan, pandemi sürecine rağmen yatırım yapmada ki kararlığını da ortaya koymuş oldu. MAPAR’dan alınan 16 otobüs, 9 Temmuz'dan itibaren seferlerine başlayacak. Otobüs şirketinin yeniden seferlere başlamasıyla önemli bir istihdam fırsatı da ortaya doğmuş olacak. Bugün itibariyle 250 kişiye iş imkanı sağlamış olan firma yıl sonuna kadar toplam istihdamı 700 kişiye çıkaracak.

Teslim törenine Varan Turizm CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Erdoğan ve Varan Turizm Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Soğancı katılarak firmanın yeniden sektöre dönüşüne yönelik hedefleri, yeni normalleşme süreci ve şirketin sonrasındaki hedeflerini açıkladı.

"Ülkemize ve kendimize güveniyoruz özlenen Varan’ı sevenleri ile buluşturuyoruz"
Firmanın yeniden seferlere başlaması hakkında konuşan Kemal Soğancı, "Şehirlerarası otobüs işletmeciliğinde uzun yıllardır varlık gösteriyoruz. Otobüs bizim için bir sevda, bir tutku. Sevdiğimiz işi yapmak ve o işi büyüterek ülkemiz insanına hak ettiği hizmeti sunmak istiyoruz. Firmamız, bir döneme damgasını vurmuş sektörün en prestijli markalarının başında geliyordu. İnsanların hafızasında olumlu yer etmiş bu markanın sektörden uzakta olmaması gerektiğini ve kaldığı yerden yolcularına güzel seyahat anıları yaşatmaya devam etmesini istedik. Bu nedenle de bu yatırımı yaparak firmamızı yeniden sevenleri ile buluşturuyoruz." dedi.

Sadece ülkemiz değil, tüm dünyanın olağan üstü bir dönemden geçtiğini aktaran Soğancı, "Böylesine sıra dışı süreçlerin ve belirsizliğin hakim olduğu bir dönemde insanların hatıralarında yer etmiş köklü bir marka yeniden hizmet vermeye başlıyor. Belirsizliğin belirleyici olduğu bu atmosferde böyle bir yatırıma yön vermek inanın kolay değil. Üstelik Varan gibi adı kalite ile özdeşleşmiş, özlenen bir markayı yeniden sevenleri ile buluştururken onların beklentilerine en iyi şekilde cevap verebilmeniz de gerekiyor. Bu nedenle bu yatırımın sektörümüz ve ekonomimiz için değerli olduğunu düşünüyoruz. Biz ülkemize, kendimize ve markamıza çok güveniyoruz ve bu nedenle pandemi sürecinin oluşturduğu bu atmosferde resmin biraz daha netleşmeye başlamasıyla birlikte biz de seferlerimize başlama kararı aldık." şeklinde konuştu.

"Hedefimiz üç yıl içinde markamızı en fazla yolcu taşıyan ilk üç markadan biri haline getirmek"
Kemal Erdoğan ise konuşmasında yeni normalleşme süreciyle birlikte Varan’ın hedeflerine değindi. Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "İlk etapta yaklaşık 80 milyon TL değerinde otobüs ve 20 milyon TL’lik alt yapı ile toplamda 100 milyon TL’lik bir yatırımla seferlerimize başlıyoruz. Hedefimiz; 2020 sonunda 200 milyon TL’lik toplam yatırıma erişerek 100 araçlık filo kurarak yıl sonuna kadar 1.5 milyon yolcuya hizmet verebilmek. Tabii pandemi sürecinin de etkisiyle bu yılı bir hazırlık yılı olarak kabul ediyoruz. Bu nedenle bizim önceliğimiz otobüs ve sefer sayılarından ziyade varan yolcusunun memnuniyetini, onların güvenliğini ve sağlığını korumak."

Firmanın yeniden yolcularıyla buluşmasının aynı zamanda önemli bir istihdam hamilesini de beraberinde getireceğini dile getiren Erdoğan, "Bugün itibariyle yaklaşık 250 kişiye iş imkanı oluşturmuş durumdayız. Bu yıl sonuna kadar 700 kişiyi bulacak. Tabii esas büyük istihdam hamlesi 2021 yılında olacak zira önümüzdeki yıla dair hedeflerimiz çok daha büyük bu nedenle de oluşturacağımız istihdamda çok daha yüksek olacak." dedi.

Tesis ve hizmetler noktasında firmanın geçmişte çok ciddi ayrışan bir marka olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Marka mirasının devamı niteliğinde pandemi sürecinin getirdiği yasal gerekliliklere ek olarak yolcularımız için ayrıcalıklı hizmetlerimiz olacak. Pandemi sürecinin izin verdiği ölçüde bunların ilki özel yolcu salonlarımız olacak ve yolcularımız otogarın kalabalığına girmeden rahatlıkla seyahatlerine bu noktadan başlayabilecekler. Hizmet kalitesini daha doğru verebilmek ve müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutabilmek adına ilk etapta kendi otobüs yatırımlarımız ağırlıklı çalışmayı tercih ediyoruz. Bunun yanı sıra, daha önceden bildiğimiz sektördeki saygın bireysel otobüs yatırımcılarından seçkin bir kadroyu da filomuza dahil ettik. Bizim önceliğimiz otobüs ve sefer sayılarından ziyade Varan yolcusunun memnuniyeti, onların güvenliği ve sağlığı olacak. Bu nedenle sayılardan çok insan odaklı bir anlayış ile yola çıkıyoruz. İnanıyoruz ki Kovid-19 virüsünün sebep olduğu bu süreç kısa zamanda son bulacak ve yeniden eski günlerde olduğu gibi insanlar sosyal yaşantılarına geri dönecek. Biz de Türkiye’nin Varan’ı olarak bu süreçte özlenen firmamızın konforunu en iyi seviyede yolcularımıza yaşatmaya kaldığımız yerden devam edeceğiz'' açıklamasında bulundu.

Varan ilk etapta İstanbul, İzmir, Ankara ve Bursa merkezli seferlerine başlıyor. İstanbul ve İzmir’de otogar dışındaki özel yolcu salonlarından Ankara’da ise mevzuat gereği terminal içerisindeki özel terminallerden seferler düzenlenecek. Yaz döneminin ardından hizmet ağını genişletecek olan firmamın, özel yolcu salonlarının sayılarını da arttırarak yolcularına konfor yaşatacağı belirtildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Devlet desteği ile kuruldu: Kadınlar modern serada üretime başladı Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde Kaymakamlık tarafından Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle kurulan serada kadın kooperatiflerine üye kadınlar, üretime başladı. Serada üretilen ürünler kadınların ekonomik kazanç elde etmelerini sağlayacak. Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde, İnebolu Kaymakamlığı ve Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın (KUZKA) iş birliğinde yürütülen “Serada Üreten Kadınlar” projesinde desteklenen kadın kooperatiflerine üye kadınlar, serada ekim yaptı. İnebolu Kaymakamlığı tarafından ilçede kurulumu gerçekleştirilen seralarda günlerde çilek fidesi dikildi. Akabinde kadın kooperatiflerine üye kadınlar, topraklı alanda da domates, fasulye, biber ve salatalık fidesini toprakla buluşturdu. Yetiştirilecek ürünlerin satışından elde edilecek gelirle, kadınların ekonomik gelir elde etmesi sağlanacak. Aynı zamanda verilecek modern tarım eğitimleri ile ilçedeki çiftçilerin üretim kapasitesini arttırması sağlanacak. İnebolu Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu ile İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hülya Karaaslan, serada fide dikimi yapan kadınları ziyaret etti. Ziyarette kadınlarla bir süre sohbet eden Kaymakam Baycar, İnebolu’da üretim yapmak isteyen her kadını eğiterek üretime kazandırmayı hedeflediklerini söyledi. "Tarıma elverişli arazinin az olması seraya olan rağbeti arttırıyor" Proje çerçevesinde ilk aşamada yaklaşık 2 dönümlük bir seranın kurulduğunu söyleyen Kaymakam Baycar, “İnebolu, Kastamonu’da sera potansiyeli en fazla olan ilçemizdir. İnebolu, 650’ye yakın sera ile iştigal eden ve 115 bin metrekare sera alanımız buluyor. Kastamonu’nun tarıma elverişli arazisinin az olması seraya olan rağbeti arttırıyor. Çünkü başka hububat noktasında herhangi bir tarım yapacak alan kıtlığımız var. Dolayısıyla da serada da ciddi bir verimlilik var. Vatandaşlarımızın geleneksel olarak böyle bir eğilimi var ve serada pazarlama sıkıntısı yaşanmıyor. Gerekse İnebolu’da köylü pazarında gerekse yerel marketlerde gerek ise İstanbul’daki İnebolu pazarında satışları çok kolay oluyor” dedi. "Bu seramızı 2 milyon 500 bin liraya mal ettik" KUZKA’nın destekleriyle İnebolu’da sera kurulumunu tamamladıklarını söyleyen Kaymakam Baycar, “Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen İnebolu Seracılık Projemizin son aşamasına geldik. İnebolu’da kurduğumuz kadın kooperatiflerimizle birlikte topraklı kesimdeki üretimde bugün son aşamasını da gerçekleştirdik. Topraklı kesime biber, domates, salatalık ve fasulye ekimlerimizi yaptık. Kadın kooperatifindeki üyelerimizle birlikte bu ekimleri gerçekleştirdik. Bundan yaklaşık 2 hafta öncesinde de topraksız kesime çileklerimizi ekmiştik. Çileklerimiz şu anda çiçek açtılar. İnşallah iki veya üç hafta içerisinde artık çilek toplama aşamasına geleceğiz. Artık iki yılın burada emekleri bulunuyor. Bu seramızı 2 milyon 500 bin liraya mal ettik. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın ve Sayın Valimizin Özel İdareden destekleriyle bu seranın kuruluşunu gerçekleştirdik. Bugün ki bütçe ile 67-70 milyon liraya yapacağımız bir tesis var. Buradaki amacımız modern tesis yöntemlerini kullanmak. Toprak analizi olmak üzere, modern sulama, gübreleme yöntemlerini İnebolulu çiftçilerimize rehberlik niteliğinde bir uygulama kazandırıp, uygulama tarım serası alanına dönüştürmek. Çiftçilerimize aynı zamanda eğitim de veriyoruz. Burada da pratik eğitimi de gerçekleştireceğiz. Tarım Müdürlüğümüzden ziraat mühendislerimiz yaklaşık 2 aydır teorik eğitimler veriyorlar. Uygulamalı seracılık eğitimini de başlatacağız” diye konuştu. "Kadınların ekonomik değer elde etmelerini hedefliyoruz" “Tarım İnebolu” adı altında bir marka oluşturmak için çalışma başlattıklarını ifade eden Kaymakam Baycar, “Aynı zamanda Tarım İnebolu diye bir marka oluşturuyoruz. Pazarlama stratejilerini de belirleyip kadınların biraz daha ekonomik değer elde etmelerini hedefliyoruz. Buradaki konteynerlerde paketleme makineleri de olacak. Bu şekilde hem İnebolu pazarında hem de İstanbul’daki köy pazarında satışını sağlayacağız. Kadın kooperatiflerimize ve ilçemize seramızın hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
Antalya Muratpaşa afet gönüllülerine, AFAD’dan eğitim Antalya’da Muratpaşa Belediyesi’nin kısa adı MAG olan afet gönüllüsü programına katılan 32 kişi, AFAD eğitim ve tatbikatını başarıyla tamamlayarak GEA Arama Kurtarma ekibinin üyesi oldu. Muratpaşa Belediyesi’nin Türkiye’yi sarsan ikiz deprem felaketi sonrası her mahallede afet gönüllü grubu oluşturmayı hedefleyen Muratpaşa Afet Gönüllüsü (MAG) programı devam ediyor. Felaket sonrası 297 gönüllüsüyle İskenderun ve Antakya’da arama kurtarma çalışmalarına katılan ve 40 depremzedeyi göçük altından kurtaran GEA Arama Kurtarma Antalya ekibiyle yürütülen program kapsamında 420 gönüllüye eğitimler verildi. Olması muhtemel bir doğal afet anında ilk müdahalecinin yapması gerekenlerin anlatıldığı eğitim 8 hafta devam etti. İlk müdahale, afet bilinci, afet anatomisi, gönüllülük, ilk yardım, arama kurtarma gibi teorik eğitimlerin tamamlanmasının ardından 63 MAG üyesi AFAD Eğitim ve Tatbikat alanında 6 saat süren arama kurtarma tatbikatına katıldı. MAG üyelerinden 32’si ise ulusal bir afet durumunda gönüllü olabilecek düzeye ulaşması üzerine GEA Arama Kurtarma ekibine dahil edildi. Muratpaşa Belediyesi, MAG programının yanı sıra depreme dayanıklı bir kent için Protection Civile Federation isimli Fransız sivil savunma derneğinin desteğiyle Muratpaşa’nın 10 ayrı noktasına temel arama kurtarma malzemelerinin yer aldığı ‘Dayanıklılık Merkezleri’ de kuruyor.
Nevşehir 2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı Başladı Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından düzenlenen ‘2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı başladı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’ın katılımlarıyla Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen konferansa NEVÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın, Kalite Ofisi yardımcıları Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Bengü Aksu Ataç, Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yasin Polat katıldı. Konferansın açılış töreninde konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, evrensel düzeyde geleceğe yön veren yenilikçi ve rekabetçi bir yükseköğretim sistemi kurmayı hedeflediklerini belirterek; uluslararasılaşma ve kalite çerçevesinde üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmak, uluslararası sıralamalardaki üniversite sayısını yükseltmek, akademisyenlerin yer aldığı uluslararası projelerle nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmayı amaçladıklarını ifade etti. Mevcut istatistiklere göre Türkiye’deki üniversitelerin 73’ünün kurumsal akreditasyona sahip olduğunu belirten Özvar, 2027’ye kadar üniversitelerin tamamına yakınının akreditasyon sürecini tamamlamasını beklediklerini söyledi. Ana teması ’Yükseköğretimde Kalitenin İyileştirilmesi’ olarak belirlenen ve yükseköğretimde kalite güvencesi alanındaki bilimsel gelişmeleri, yenilikleri, deneyimleri ve farklı bakış açılarını bir araya getirmeyi amaçlayan konferans çerçevesinde; ’Kalite Güvencesi Uygulamaları ve Sorunları’, ’Kalite Güvencesinin Etkileri’, ’Kalite Güvencesinde İyi Uygulama Örnekleri’ ve ’Kalite Güvencesinin Geleceği’ ana başlıklarında oturumlar düzenlenecek. 25-26 Nisan tarihleri boyunca 16 farklı oturumda bildiri ve sunumların gerçekleştirileceği konferansta; uluslararası ve ulusal düzeyde kalite güvencesi ajansları, akreditasyon kuruluşları ve yükseköğretim kurumları gibi paydaşlar bir araya gelecek.
Denizli CHP lideri Özel’den Başkan Çavuşoğlu’na övgü CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret etti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ziyarette, Başkan Çavuşoğlu’na başarılar dileyerek, “Denizli ittifakı, Türkiye ittifakı kazandı” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Denizli’ye geldi. CHP Lideri Özgür Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri öncesi Denizli Büyükşehir Belediyesi seçimlerini partisinin kazanması durumunda CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum’a söz verdiği kırmızı motorsiklet ile belediye binasına geldi. Vatandaşların yoğun sevgi gösterileri arasında Delikliçınar Meydanı’ndan giriş yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret ederek, çalışmalarında başarılar diledi. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Genel Başkanım şehrimize, Denizli’mize hoş geldiniz. Sizleri burada ağırlamak bizim için büyük bir onur. Türkiye’de başlattığınız değişim yolculuğunun Denizli’de taçlanıyor olması bizim açımızdan bir keyif. Bu sürecin içinde gerek şahsıma, gerek Denizli örgütüne duymuş olduğunuz güvenden dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Bizler de umarım sizleri mahcup etmemişizdir ki bu yolculuğumuzun sonunda sizleri Denizli Büyükşehir Belediyemizde ağırlıyoruz” dedi. “Denizli ittifakına, Türkiye ittifakına minnettarız” CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, seçim sonrası 2018’de Çorlu’da yaşanan tren kazası davasını takip etmek için gittikleri Tekirdağ’dın ardından ilk ziyareti Denizli’ye yaptıklarını ve keyifli bir ziyaret gerçekleştirdiklerini belirtti. CHP lideri Özel, “Dün gece Denizli’de kaldım bu sabah Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönettiği Denizli Büyükşehir ve Merkezefendi ilçesinde uyandım, birazdan hemen yanımızda olan Pamukkale’miz var. Denizli’de 4 küçük ilçe belediyesi hariç bütün belediyeleri CHP kazandı. Bunu tek başına partiye mal etmiyoruz, Denizli ittifakı, Türkiye ittifakı kazandı. Denizli’deki uzun yıllardır mücadele eden çok sevgili sosyal demokratlar, Cumhuriyet Halk Partililer Denizli ittifakını kurdular. Her görüşten insanlarla bu ülkenin vatanına, bayrağına saygılı olan herkesle el ele, omuz omuza kazandık. Denizli ittifakına, Türkiye ittifakına minnettarız” ifadelerini kullandı. “Başkanlık makamına Denizlililer kimi seçtiyse, O oturur” Genel Başkan Özel, Başkan Çavuşoğlu’nun makam koltuğuna oturmasını rica ettiğini ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti; "Başka siyasi partilerin liderleri geliyorlar ve belediye başkanın koltuğuna oturuyorlar. Bu koltuğa bir kişi oturabilir, Denizlililer kimi seçtiyse O oturur. Cumhuriyet Halk Partisi lideri olmak, siyasi parti lideri olmak kamu görevini yapan birisinin partisinden seçilmiş olduğu koltuğunu hak etmiş anlamına gelmez. Bu koltuğa 5 yıl boyunca Denizlililer Nuri Çavuşoğlu’na otur dedi. Bu koltuk onun koltuğudur. Nuri Başkan bu koltukta oturdukça tüm Denizli’ye karşı sorumluluğu vardır. Oy veren, vermeyen herkese karşı sorumludur " diye konuştu. Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun hiçbir ayrım etmeksizin kent geneline hizmet edeceğini vurgulayan Genel Başkan Özel konuşmasına şöyle sürdürdü; “Ben kendisini biliyorum. İl Başkanlığı yaptığı süreçte, parti meclisindeki görevinden, Denizli Büyükşehir Belediyesi adaylığı sürecinden biliyorum. Son derece enerjik ve çalışkan bir arkadaşımız. Denizli’nin de birikmiş sorunlarını çözecek. Kamuoyunda çokça konuşulan borçlarını ödeyecek, hizmeti aksatmadan sürdürecek” dedi. Konuşmaların ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediyesi Şeref Defterini imzaladı.