GÜNDEM - 08 Şubat 2019 Cuma 09:19

'Varroa' Türkiye’deki kovan varlığının yüzde 25’ini yedi

A
A
A
'Varroa' Türkiye’deki kovan varlığının yüzde 25’ini yedi

Samsun İli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rasim Kaplan, arı biti ve "varroa" nedeniyle Samsun’daki arı ölümlerinin yüzde 40’a çıktığını, Türkiye’de ise 8 milyon kovandan 2 milyonunun yok olduğunu iddia etti.

Arı, kovan sayısı ve bal üretimi açısından dünyanın ilk sıralarında yer alan Türkiye, bu dönemde varroa mücadele ediyor. Samsun İli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rasim Kaplan, Türkiye’de varroa ve diğer parazitlere dayalı ölümlerin geçtiğimiz yıllara oranla oldukça fazla belirterek, 8 milyon kovandan 2 milyonunun yok olduğunu ileri sürdü. Kaplan, arıcıların kaybolan arıların yerine yeni koloniler oluşturması gerektiğini vurguladı.

“Varroa, Türkiye’ye Avrupa’dan geldi” 

Varroanın Türkiye’ye Trakya üzerinden Avrupa’dan geldiğini anlatan Rasim Kaplan, “1960’lı yıllarda Avrupa’da görülen varroa, 1978 yılından itibaren Trakya’nın batısından ülkemize geldi. Bu zamana kadar da ülkemizin her yerine yayıldı. Türkiye coğrafyası göçer arıcılığa çok müsait bir yer. Arıcılar, doğu-batı, kuzey-güney istikametinde göç ediyorlar. Gezginci arıcılık olduğu sürece bu parazitler diğer arılara da geçiyor. Samsun’un iç bölgeleri dediğimiz Ayvacık, Asarcık, Kavak, Vezirköprü, Havza ve Ladik’te arı ölümleri yüzde 50’ye yaklaştı. Diğer bölgelerde de yüzde 30 oranında arı ölümleri var. Numunelerden alınan verilere göre arı ölümlerinin büyük sebebinin varroa olduğu anlaşılıyor. Veteriner Kontrol Enstitüsü vasıtasıyla arı ölümlerini araştırdığımızda ölümlerin varroa ağırlıklı olduğunu gördük. İlgili hocalara oran nedir diye sorduğumuzda, bir arıda 6-7 tane arı biti olduğunu ve bu zamana kadar bu kadar fazla bir varroa oranı görmediklerini söylediler” dedi.

“Arı ölümleri ilk önce Doğu ve Güneydoğu illerinde görüldü” 

Arı ölümlerinin incelendiğinde varroa dayalı olduğunun anlaşıldığının altını çizen Kaplan, “Varroa özellikle yeni doğan erkek arıların kapalı gözlerinde kuluçka ediyorlar. Bu parazitler, arıların sırtına konarak, arıları emiyorlar. Bir arı gözünde 6-7 tane arı biti olunca, o kovanın çıkma şansı kalmıyor. Geriden genç arılar gelmediği için kovan, döngüsünü sağlayamıyor. Bu sıkıntı Türkiye genelinde yaşanıyor. Mevsimsel bir sıkıntı olabilir. İlk arı ölümleri haberi Doğu ve Güneydoğu illerinden geldi. Bunun ardından 3 üniversite hocamızı Malatya, Bingöl, Elazığ ve Tunceli’de görevlendirdik. Hocalarımız oralardan aldıkları örnekleri laboratuvarlarında incelediklerinde sonucun varroa yüzünden olduğunu belirttiler” diye konuştu.

“Çözüm, toplu ve bilinçli ilaçlama” 

Varroadan kurtulmak için toplu ilaçlama ve arı çoğaltılmasının şart olduğunu ifade eden Rasim Kaplan, şunları söyledi:
“Varroa ve diğer parazitlerden kurtulmanın en önemli yolu toplu ilaçlamadır. Arıcılar sadece kendi kolonilerini ilaçlasa bile arıları 1 km ilerideki başka kolonideki arılarla karşılaştığında diğer arılardan paraziti alıp, kendi kovanlarına taşıyorlar. Sadece kendi kovanlarınızı ilaçlamanız sadece birkaç günlük çözüm sunar. Türkiye’deki bütün kovanlar ilaçlanırsa, arı kayıplarında yüzde 80 başarı sağlarız diye düşünüyorum. Böylece ölen arı sayımızın azalacağını düşünmüyorum. Şu anda varroa ile mücadele çalışmaları yapılıyor. Daha kış ayından tam çıkmadan 8 milyon kovan varlığından yaklaşık 2 milyonu arı biti ya da diğer parazitler yüzünden yok oldu. Arıcılarımız yeni arılar üreterek bu sorunun üstesinden gelmelidir. Arılarını bölerek, oğul alarak kaybolan kolonilerini yerine getirmeleri gerekiyor. Arıcılarımız, yanlış ilaçlama yapmasınlar. İlaçlama yapmak isteyen vatandaşlar, Tarım ve Orman İl-İlçe Müdürlüklerinden yardım istesinler.”  

'Varroa' Türkiye’deki kovan varlığının yüzde 25’ini yedi

Erdi Demür
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da sürüler merada Erzincan’da kar yağışsız, kurak geçen Aralık ayında havalarında sıcak gitmesiyle birlikte küçükbaş hayvan üreticileri sürülerini meraya çıkardı. Güneşli havayı fırsata çeviren üreticiler, hayvanlarını doğal otlaklarda otlatarak yem masraflarını azaltıyor. 20 gün önce yağan kar yağışı nedeniyle hayvanlarını ahırlarda beslemek zorunda kalan üreticiler, havaların mevsim normallerinin üzerine çıkmasıyla sürülerini yeniden meralara saldı. Bu sayede küçükbaş hayvanlar doğal otlardan faydalanırken, üreticiler de artan yem fiyatları karşısında ekonomik avantaj sağlıyor. Üreticilerden Gökhan Topal, bir süre önce kar yağışı nedeniyle hayvanlarını içeride yemlemek zorunda kaldıklarını belirterek, "Havalar ısınınca koyunları otlağa çıkardık. Bu sıcak günleri fırsat bilerek hem hayvanları otlatıyoruz hem de yem masrafından tasarruf ediyoruz. Önceki yıllarda bu dönemlerde kar olurdu, bu yıl kurak geçecek gibi görünüyor" dedi. Bir diğer üretici Burhan Koyun ise yem fiyatlarının ciddi oranda arttığını ifade ederek, "Yaylalarda kar olduğu için koyunları köye indirmiştik. Yem pahalı olduğu için fırsat buldukça dışarı çıkarıyoruz. Ot olmasa bile geziyorlar, bu da yem masrafını azaltıyor. Yem adeta altınla yarışıyor" diye konuştu. Erzincan’da güneşli günlerin artmasıyla birlikte meralara çıkan küçükbaş sürüler, hem üreticilere ekonomik katkı sağlıyor hem de hayvanların doğal ortamda daha sağlıklı beslenmesine imkân tanıyor.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.