EKONOMİ - 26 Şubat 2021 Cuma 15:11

Vodafone Türkiye’den 15 yılda 25 milyar TL yatırım

A
A
A
Vodafone Türkiye’den 15 yılda 25 milyar TL yatırım

Pandemide bireylerden kurumlara toplumun her kesimini bağlantıda tutmaya odaklanan Vodafone Türkiye, 2020 yılını 2 milyar TL’ye yakın yatırım ve 13,6 milyar TL servis geliri ile kapattı. Son 15 yılda Türkiye’ye 25 milyar TL’yi aşkın yatırım yapan şirket, 23,4 milyonu mobil ve 1,2 milyonu sabit genişbant olmak üzere toplamda 24,6 milyon müşteriye hizmet veriyor.

Vodafone, ülke ekonomisine katkısını artırarak sürdürüyor. Verilen bilgiye göre, pandemi döneminde de dijitalleşme yatırımlarına aralıksız devam eden şirket, 2020 yılını 2 milyar TL’ye yakın yatırımla kapattı. Böylece, şirketin 2006 yılından bu yana Türkiye’ye yaptığı toplam yatırım 25 milyar TL’yi aştı. Ekim-Aralık 2020 döneminde elde ettiği 3,6 milyar TL’lik servis geliriyle Vodafone Grubu içinde en çok büyüyen operatör olan Vodafone Türkiye’nin 2020 yılı toplam servis geliri 13,6 milyar TL’ye ulaştı. Aralık 2020 sonu itibarıyla faturalı abone sayısını 1,1 milyon artışla 15,2 milyona çıkaran şirket, 23,4 milyonu mobil, 1,2 milyonu sabit genişbant olmak üzere toplam 24,6 milyon müşteriye hizmet veriyor.

“Pandemide herkesi bağlantıda tutmaya odaklandık”
Vodafone Türkiye’nin 2020 performansı ve 2021 hedefleri, Şubat başında CEO’luk bayrağını devralan Engin Aksoy’un ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda paylaşıldı. 2020’nin sadece Türkiye değil tüm dünya için zor bir yıl olduğunu belirten Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, şunları söyledi:

“Şirket olarak, pandeminin yaşamımız üzerindeki etkilerini azaltmak ve iletişimin sürekliliğini sağlamak için tüm kaynaklarımızı seferber ettik. İyi bir sınav verdik ve bu olağanüstü dönemde bireylerden kurumlara toplumun her kesimini bağlantıda tutmanın mutluluğunu yaşadık. 2020’de operasyonel ve finansal açıdan da iyi bir sınav verdik. Servis gelirlerimiz 13,6 milyar TL’ye ulaşırken, dijital kanallarımızı kullanan aylık aktif müşteri sayımız yüzde 22 artarak 16,3 milyonun üzerine çıktı. 2020’de zorlu koşullara rağmen yatırımlarımızı da aralıksız sürdürdük ve toplamda 2 milyar TL’ye yakın yatırım yaptık. Böylece, Türkiye pazarına son 15 yılda yaptığımız toplam yatırım 25 milyar TL’yi aştı. Hem dijitalleşme yönünde attığımız adımlar, hem de finansal performansımız, Grubumuzda takdir görüyor ve örnek gösteriliyor. Üçüncü çeyrek verilerine göre, Grubumuz içinde servis gelirleri bakımından en çok büyüyen operatör olduk”.

“Yeni iş alanlarımızı büyütmek için holding yapısına geçtik”
Bir yeni nesil telekom şirketi olarak sadece iletişim hizmetleri sunmanın ötesine geçtiklerini ifade eden Aksoy, şöyle devam etti:

“Dijitalleşmenin gücünü kullanarak, dijital pazaryeri, finans ve sigorta hizmetleri sağlayıcısı olma yönünde adımlar atıyoruz. Bu doğrultuda bugüne kadar önemli mesafe katettik. Dijitalleşme performansımızı artırmak ve yeni iş alanlarımızın büyümesini desteklemek amacıyla holding yapısına geçtik. Vodafone Holding A.Ş., 4 ana dikey altında 10 şirketten oluşuyor. ‘Telekom’ dikeyimizin altında Vodafone Telekom ve Vodafone Net var. Bu iki amiral gemimizin yanına bu yıl Vodafone Kule Hizmetleri’ni ekledik. ‘Servisler’ dikeyinin altında Vodafone Dağıtım, Vodafone Bilgi ve Vodafone Teknoloji şirketlerimiz var. ‘Finansman ve Sigorta’ dikeyinin altında Vodafone E-Para ve Vodafone Sigorta şirketlerimiz var. ‘TV ve Medya’ dikeyinin altında ise Vodafone TV ve Vodafone Medya şirketlerimiz var. Hedefimiz, dijital servisler odağımızı devam ettirerek bu şirketlerimizi daha da büyütmek”.

“5G’de global deneyimimizi Türkiye’ye taşıyoruz”
Toplam yatırımlarının yüzde 99’unu teknoloji yatırımlarının oluşturduğuna dikkat çeken Aksoy, “Ülkemizin teknoloji haritasında önemli bir yere sahibiz. 81 ilde 23,4 bini aşkın 4.5G iletişim noktasıyla 4.5G’de en geniş kapsamaya sahip operatör olmayı sürdürüyoruz. Tüm baz istasyonlarımızın neredeyse tamamında 4.5G hizmeti sağlıyoruz. Altyapımızı yeni nesil teknolojilerle geliştirmeye devam ediyoruz. Yapay Zekâ’ya dayanan Smart SON akıllı şebeke teknolojisini şebekesinde ilk ve en yaygın şekilde kullanan operatör konumundayız. Bu teknoloji sayesinde son yaptığımız ölçümlerde 4.5G şebekemizde yaklaşık yüzde 35’lik kalite iyileşmesi sağladık. Toplam 250’nin üzerinde ULAK yerli baz istasyonunuyla ülkemizde en yüksek sayıda canlı ULAK baz istasyonu devrede olan operatörüz. Dünya çapında 5G teknolojisinin gelişiminde kritik rol oynayan Grubumuz, 10’u aşkın Avrupa ülkesinde 5G şebekesini devreye aldı. 5G alanındaki global deneyimimizi Türkiye’ye taşıyarak müşterilerimize en iyi dijital deneyimi yaşatmaya hazırlanıyoruz” şeklinde konuştu.

“İşletmelerin teknoloji ortağı olmayı sürdürüyoruz”
Vodafone Business çatısı altında işletmeleri yeni nesil teknolojilere hazırladıklarını belirten Aksoy, “Nesnelerin İnterneti, Büyük Veri, Yapay Zeka ve Bulut teknolojilerini kapsayan uçtan uca çözümlerimizle 1,2 milyon kurumsal müşterimizin teknoloji ortağı olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. TOBB işbirliğiyle başlattığımız ‘Dijital Dönüşüm Hareketi’ kapsamında Türkiye'nin dijital skorunu son 3 yılda 53'ten 71'e yükselttik. İTÜ Vodafone Future Lab’de neredeyse tamamı yerli 30 iş ortağımızla yeni nesil teknolojilerden yararlanarak kurumsal müşterilerimiz için çözüm üretiyoruz. Yakında Virtual Future Lab'i de hayata geçireceğiz ve çözümlerimizi KOBİ’ler de dahil her ölçekten şirkete yayabileceğiz. Yerli çözüm ortaklarımızla geliştirdiğimiz Red Kontrol, Bulut Santral ve Siber Güvenlik Operasyon Merkezi gibi çözümlerle ekosistem için oluşturduğumuz iş hacmi yaklaşık 100 milyon TL oldu. Halihazırda 700 aktif tedarikçi ve bayi ile birlikte çalışıyoruz. Yerli teknoloji ekosistemimizi her geçen gün genişletmeye devam ediyoruz” diye konuştu.

“ Yanımda uygulaması, Türkiye’nin en aktif kullanılan uygulamaları arasında”
Tüm kanallarda dijitalleşmeye odaklandıklarını vurgulayan Aksoy, “Müşterilerimizin her 35 saatte bir kullandığı Vodafone Yanımda, Türkiye’nin en aktif kullanılan uygulamalarından biri konumunda. Uygulamamızın 2020 yılında tekil kullanıcı sayısı 22 milyonu, aylık ziyaret trafiği ise 300 milyonu aştı. Yanımda uygulaması üzerinden pek çok yeni servis de sunmaya başladık. 100’ü aşkın markanın 400’ü aşkın fırsat kampanyasının yer aldığı Yanımda Fırsatlar Dünyası ile müşterilerine pazaryeri hizmeti sunan ilk operatör olduk. Ayda 200 binin üzerinde işlemin gerçekleştiği platformumuzun aylık kullanıcı sayısı ise 9 milyona ulaştı. istegelsin işbirliğiyle sunduğumuz ve ayda 100 bin market alışverişine ulaşmayı hedeflediğimiz süpermarket servisi ile telekom sektöründe online süpermarket alışverişini sahiplenen ilk şirket olduk. Grubumuzda bir ilk olan süpermarket servisimizi, bir ‘dijital alışveriş merkezine’ dönüştürmek istiyoruz. Dijital servislerimizle, değişen ve dönüşen Türkiye’nin kuralları yeniden tanımlanan e-ticaret dünyasındaki yerimizi alıyoruz” açıklamasında bulundu.

“Toplumsal dönüşümü önemsiyoruz”
Tüm dünyada “amaç odaklı bir şirket” olmaya önem verdiklerinin altını çizen Aksoy, “Yeni nesil telekom şirketi olmak, sadece kendi dönüşümümüzle değil, tüm ekosistemimizin dönüşümüyle mümkün. Sunduğu ürün ve hizmetlerle toplumun her kesimine dokunan bir şirket olarak, toplumsal dönüşümde önemli bir rolümüz var. Amaç odaklı bir şirket olarak, 2025 yılına kadar 1 milyar insanın hayatına dokunacağız ve operasyonlarımızdan kaynaklı çevresel etkimizi yarıya indireceğiz. Ana iş alanımız olan teknolojiyi kullanarak sosyoekonomik gelişmeyi destekleyen, herkesi kucaklayan ve dünya kaynaklarını gözeten bir dijital toplum oluşturulması hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda, Türkiye Vodafone Vakfı çatısı altında son 14 yılda toplam 4,3 milyonu aşkın kişinin hayatına dokunduk ve 47 milyon TL’lik sosyal yatırım yaptık. Grubumuz, toplam küresel karbon emisyonlarını 2040 yılına kadar ‘net sıfır’a düşüreceğini taahhüt etti. Biz de Türkiye’de bu yılın sonuna kadar elektriğimizin tamamını yenilenebilir kaynaklardan temin etmeyi hedefliyoruz.2019’da Adana’da, 2020 sonunda da İstanbul’da teknoloji merkezlerimizde toplam 5 milyon TL’yi aşkın yatırımla güneş enerjisi sistemleri kurduk. Yenilenebilir enerji yatırımlarımıza önümüzdeki 2 yılda İzmir, Tuzla ve Diyarbakır’daki teknoloji merkezlerimizle devam etmeyi hedefliyoruz” dedi.

“KOBİ’lere ücretsiz danışmanlık vereceğiz”
Toplumsal dönüşümde esnaf ve KOBİ’lerin de önemli payı olduğuna vurgu yapan Aksoy, şöyle konuştu:
“Türkiye ekonomisinin can damarı olan esnaf ve KOBİ’ler, toplam işletmelerin yüzde 99,9’unu oluşturuyor. Bu işletmeleri de geleceğin dijital dünyasına hazırlamayı amaç odaklı duruşumuzun bir parçası olarak görüyoruz. Esnaf ve KOBİ’ler için büyük bir destek projesini hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. Destek paketimizden yararlanmak isteyen tüm esnaf ve KOBİ’lere Dijital Pazarlama Danışmanlığı ücretsiz olarak sunulacak. Pandemi döneminde KOBİ’lerin kaybettiği müşteri ve gelir potansiyelini dijital pazarlamayla geri kazanacaklarına inanıyoruz. Amacımız, bu zor dönemde dijital çözümlerimizi esnaf ve KOBİ’lere ücretsiz sunarak dijital dönüşümlerine katkıda bulunmak ve ekonomiye fayda sağlamak”.

“Toplumsal dönüşümün anahtarı fiber”
Hem bir yeni nesil telekom şirketi hem de amaç odaklı bir şirket olarak hedeflerini hayata geçirmek için yaygın bir fiber ağına ihtiyaç olduğunu aktaran Aksoy, “Gönlümüzdeki toplumsal dönüşümü gerçekleştirebilmek için fiber altyapının yaygınlaşması gerek. Fiber yayılımı, 5G’ye geçiş için de hayati önem taşıyan bir konu. Fiber altyapı uzunluğundaki yüzde 10’luk artış, gayrisafi yurtiçi hasılada yüzde 1’lik artışı tetikliyor. Ülkedeki fiber uzunluğu artış oranı yüzde 50 olsa bile, bu yatırım kaynaklı GSYİH büyümesinin 2023 yılında 44 milyar dolar olacağını hesaplıyoruz. Sektör olarak, bir an evvel fiber yayılımını sağlamalıyız. Fiber hane kapsamasının 20 milyon hanenin üzerine çıkması gerektiğini düşünüyoruz. Bugün ilave 15 milyon hanenin kapsanması için 5 milyar dolar yatırım gerekiyor. Bu noktada, mevcut fiber altyapıya erişimin düzenlenmesi ve yeni yatırımların ortak altyapı üzerinden gerçekleştirilmesi önem taşıyor. Böylece, daha büyük kapsamlı yatırımlara imkân sağlayan maliyet tasarrufları sağlayabiliriz” ifadelerini kullandı.

“Dijital servislerle büyüyeceğiz”
Tüm dünyada yeni yol haritalarını “yeni nesil telekom şirketine dönüşmek” olarak belirlediklerini söyleyen Aksoy, gelecek planlarını şöyle anlattı:

“Bu doğrultuda 2025 yılına kadar ‘Türkiye’nin en hızlı büyüyen dijital servisler şirketi’ olmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için ‘Bağlantı, Yanımda uygulaması ve Business unsurlarından oluşan bir büyüme planı oluşturduk. Altyapımızı en yeni teknolojilerle geliştirmeye devam ederek müşterilerimize en iyi dijital deneyimi yaşatmaya devam edeceğiz. Yanımda uygulamasının her gün girilip işlem yapılan, kullanılan ve yaşayan bir ‘süper uygulama’ olması için yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Business markamızla, Veri Merkezi, Bulut Çözümleri, Siber Güvenlik, Özelleştirilmiş Mobil Ağ ve IoT alanlarında yapacağımız yatırımlarla önümüzdeki 5 yıl katlanarak artan bir hızda büyümeyi planlıyoruz. Büyüme hedeflerimizi gerçekleştirirken ana odağımız ‘mutlu paydaşlar oluşturmak’ olmaya devam edecek” şeklinde konuştu.

“Türkiye’yi mükemmeliyet merkezi yapmak istiyoruz”
Deneyim ihracının da şirket için öncelikli bir konu olacağını ifade eden Aksoy, “Amacımız, Türkiye’yi mükemmeliyet merkezi olarak konumlamak. Süpermarket ve TOBi gibi başarılı uygulamalarımızı diğer ülkelerle paylaşmaya devam edeceğiz. Bir diğer önceliğimiz de geleceğe hazır organizasyon olmak. Özellikle Reskilling ve Upskilling akademilerimizle çalışanlarımızı hem mevcut rollerinde güçlendirmeye hem de yeni rollere hazırlamaya devam edeceğiz. Pandemi sonrası dönemde hibrit çalışma modeline geçiş kararı aldık. Bu modelle, hem uzaktan hem de ofisten çalışmanın mümkün olacağı esnek bir yapı oluşturacağız” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.